1
medyamızın, uefa organizasyonlarının yaz aylarındaki ön elemelerine katılmak zorunda kalmış türk takımlarına kurada çıkan liechenstein, faroe adaları, estonya, malta vs. gibi küçük ve futbolda isim yapamamış ülkelerin takımlarını tanıtırken kullandığı yöntem hep aynıdır.
birinci aşama:
takımın futbolcular, teknik heyet ve yönetim kadrosu ile beraber çekindiği bir poster resmi bulunur.
ikinci aşama:
gazetede kupür olarak yer alacak bu haberin yeri belirlenir. sağ alt kısım mı, sağ orta köşe mi, orta alt kısım mı, gibi.
üçüncü aşama:
habere çarpıcı bir manşet atılır. bu tip manşetler genellikle ''tüm takımın değeri bir arda turan kadar etmiyor'', ''kulübün kalecisi aşçı, orta sahası marangoz, stat tribünlerinin üstünden yürüyüş yolu geçiyor'' şeklindedir. yani o takım kıyaslanırken acayip bir şekilde küçümsenir.
dördüncü aşama:
kulübün kuruluş tarihinden, renklerinden, simgesinden, kurulduğu kentten, tarihinde kazandığı en büyük başarılarından, teknik heyetinden ve o an kendi liglerinde bulunduğu pozisyondan bahsedilir. o takım, genellikle ilk 3 sıradan aşağı da düşmez.
beşinci aşama:
en hoş aşamalardan birisi. varsa önceki turlarda hangi takımı hangi skorlarla elediği yoksa o organizasyona hangi torbadan hangi kontenjan ile katıldığı belirtilir. ancak bu aşamanın en can alıcı noktası, o takımın kadrosunda kaç oyuncu bulunduğu ve bunların kaç tanesinin yabancı olduğudur. ''25 kişilik kadrosunda 3 danimarkalı, 3 nijeryalı, 2 ispanyol ve 1 norveçli oyuncu bulunuyor'' en ideal cümlelerdendir.
altıncı aşama:
haber, gazeteler aracılığıyla internet sitelerine ve spor haberlerinin jet hızıyla sunulması tabirine uygun televizyon kanallarına sadeleştirilmiş haliyle ulaştırılır.
yedinci aşama:
ortaya da örnek olarak böyle birşey çıkıyor.
http://forum.kanka.net/showthread.php?t=24723
birinci aşama:
takımın futbolcular, teknik heyet ve yönetim kadrosu ile beraber çekindiği bir poster resmi bulunur.
ikinci aşama:
gazetede kupür olarak yer alacak bu haberin yeri belirlenir. sağ alt kısım mı, sağ orta köşe mi, orta alt kısım mı, gibi.
üçüncü aşama:
habere çarpıcı bir manşet atılır. bu tip manşetler genellikle ''tüm takımın değeri bir arda turan kadar etmiyor'', ''kulübün kalecisi aşçı, orta sahası marangoz, stat tribünlerinin üstünden yürüyüş yolu geçiyor'' şeklindedir. yani o takım kıyaslanırken acayip bir şekilde küçümsenir.
dördüncü aşama:
kulübün kuruluş tarihinden, renklerinden, simgesinden, kurulduğu kentten, tarihinde kazandığı en büyük başarılarından, teknik heyetinden ve o an kendi liglerinde bulunduğu pozisyondan bahsedilir. o takım, genellikle ilk 3 sıradan aşağı da düşmez.
beşinci aşama:
en hoş aşamalardan birisi. varsa önceki turlarda hangi takımı hangi skorlarla elediği yoksa o organizasyona hangi torbadan hangi kontenjan ile katıldığı belirtilir. ancak bu aşamanın en can alıcı noktası, o takımın kadrosunda kaç oyuncu bulunduğu ve bunların kaç tanesinin yabancı olduğudur. ''25 kişilik kadrosunda 3 danimarkalı, 3 nijeryalı, 2 ispanyol ve 1 norveçli oyuncu bulunuyor'' en ideal cümlelerdendir.
altıncı aşama:
haber, gazeteler aracılığıyla internet sitelerine ve spor haberlerinin jet hızıyla sunulması tabirine uygun televizyon kanallarına sadeleştirilmiş haliyle ulaştırılır.
yedinci aşama:
ortaya da örnek olarak böyle birşey çıkıyor.
http://forum.kanka.net/showthread.php?t=24723
