resim
Luis Enrique Martínez García
Görev:Teknik Direktör
Takım:Paris SG
Yaş:53
Uyruk:İspanya
  • 78
    kızının durumu ile ilgili haberi aldığından beri sadece onunla ilgilenmek için her şeyi bir kenara bırakmış teknik direktör. bu süreçte milli takımın başında tek bir maça bile çıkmamasına rağmen ispanyol basını bununla ilgili hiç haber yapmamış, en ufak şekilde bu adam nerede diye konuyu deşmemiş. bu sürecin sonunda maalesef ki acı haber basına düştü. allah rahmet eylesin.
  • 56
    ispanyol teknik direktördür. yolu türkiye'den geçen kariyerli ispanyol teknik direktörler luis aragones ve vicente del bosque gibi isimleri düşünülünce riskli bir tercihtir. üstelik ülke dışında italya kariyerine bakılınca başarısız bir roma geçmişi vardır.

    fenerbahçe'nin kendisini tercih etmesi bizim için olumlu bir durumdur, hadi inşallah diyelim.
  • 92
    ispanya milli takımından gönderilen teknik direktör. açıkçası net bir 9 numara ile oynamaman, çok formda bir sergio ramos varken kadroya almayıp, orta sahadan zorla stopere evrilttiğin rodri'yi tercih etmen ve sürekli pas yapman sonucunda paspas olman kovulmanı sağladı.

    barcelona ile muhteşem işler başardı bunu yok sayamayız ama futbol sürekli gelişiyor hocam işte, sen hep yerinde saydın. mükemmel potansiyelini heba ettin. yaşın hâlen genç, yeniden elit seviyeye çıkmaman için hiçbir sebep yok bana göre.

    edit: harf.
  • 49
    ağır konuşacağım kimse kusura bakmasın, vizyonsuzlukta hamza hamzaoğlu ile ciddi derecede yarışır kendisi. hani bire bir tutmamak lazım ama
    ispanyol kalitesine göre bizim hamzaoğlu'muz ayarında kalıyor.
    ve işin ilginci kairyer olarak da çok benzeşiyorlar. enrique de evlat kategorisinden teknik direktörlüğe getirilen
    bir isimdi hamzaoğlu da, enrique de ispanyol milliyetçiliği yapıyordu hamzaoğlu da. ikisi de taraftarca pek sevilmedi ki
    bunda vizyonsuz transferleri etkendir.

    hacı allah aşkına koca barcelona'ya aldırdığın futbolculara bak ya,

    andre gomes
    arda turan
    paco alcacer
    samuel umtiti
    jeremy mathieu
    thomas vermaelen
    aleix vidal
    claudio bravo
    douglas

    ...

    bir barcelona taraftarı olsam sinirden kendimi biperdim herhalde. lan sen koca barcelona'nın teknik direktörüsün git biraz yurt dışından futbolcu takip et, yurt dışı transferi yap bu ne vizyonsuzluktur be kardeşim! cidden yazık günah, üstelik hiçbir zaman da barcelona'ya oyun anlamında üst düzey futbol oynatamadı, geriye düştüğü ciddi maçların çoğunu verdi.

    kendisi adına en çok güldüğüm şey de takımının her sene bahar şenliği yaparmışçasına senede 1 ayı art arda puan kayıplarıyla geçirmesidir. durduramıyor yani o kritik süreci, öküzün trene bakttığı gibi bakıyor işte takımına, yahu hoca hadi bir hafta kaybettin öteki hafta da es kaza kayıp yaşadın bre sen barcelona teknik direktörüsün ya, bir isyan et! bir ayaklanma göster.

    ben bundan sonraki kariyerinde başarılı olabileceğini hiç mi hiç zannetmiyorum. bir kere kendisi kendi doğruları olan birinden ziyade futbolcuları pohpohlayan türden birisi ki sadece bu noktadan bile pep gibi sampaoli gibi teknik adamlardan ayrılıyor olumsuz anlamda. rijkaard kendisinden çok daha büyük bir teknik adamdı. futbolda devrim yapmıştı,
    enrique ise en ufak bir taktik katkıda bulunmadı dünya futboluna. bulunması mı lazım diyebilirsiniz ama dünyanın bir numaralı kulübünün teknik direktörü
    bulunmayacak da şanlıurfaspor'un hocası mı dünya futboluna katkıda bulunacak?

    işin özü, gerçekten hem biz futbolseverlere hem de barcelona taraftarına gına geldi. vasat altı bir teknik direktör. bugün cagliari'yi, west ham united'ı, mainz'ı falan versen eline eminim küme düşürür takımı. o derece yani.
  • 38
    messi'ye söz geçirmeye çalışmasına gerek olmayan teknik direktör. kendisi barcelona'da iyi bir başlangıç yapmıştır, ancak bu kendisinin üst düzey bir teknik adam olduğunu 'henüz' göstermez. çünkü messi sakatlıktan döndüğünden beri barcelona'nın teknik direktörlüğünü de yapıyor. guardiola döneminde işleyen çarkın en büyük dişlisi olan messi son dönemde çarkın kendisi oldu. neymar'ı oynatıyor, suarez'in sezon başında yaşadığı ufak form düşüklüğüne rağmen saha içinde oldukça efektif olmasını sağlıyor. dün de bir entryimde yazmıştım, messi top çalıyor, top dağıtıyor, yeri geldiğinde pres yapıyor, top saklıyor, oyun kuruyor, arkadaşlarına nerede durmaları gerektiğini gösteriyor, ara pası atıyor, asist yapıyor, gol atıyor... sahada bu kadar işi tek başına ve mükemmel bir biçimde yapan bir futbolcunuz varsa bu sizin otomatikman rakipten 2-3 kişi fazlaymış gibi oynamanızı sağlıyor. ki messi'ye eşlik eden suarez - neymar - iniesta üçlüsü bile tek başlarına bir takımı çok farklı noktalara çekebilecek futbolcular. ayrıca barcelona maçlarını izlerken dikkat edin, guardiola'nın en büyük mirası olan tiki-taka'yı o kadar benimsemişler ki, sıkıştıkları her anda kulübeden herhangi bir uyarıya gerek duymadan bu taktiğe sarılıp kendilerini rahatlatıyorlar, rahat gol bulamadıkları maçlarda bir şekilde skoru bulup tiki-taka sayesinde maçı bitirebiliyorlar. dolayısıyla guardiola'nın mirası ve messi'nin iyice god mode'a dönmesi luis enrique'nin elini çok rahatlatıyor. elbette takıma kattığı şeyler var, örneğin suarez-messi-neymar üçlüsünün birbirine bu kadar çabuk uyum sağlaması ve göze batmasa da rakitic'in madrid dönemindeki di maria'ya yakın bir oyun ortaya koymasında sanıyorum enrique'nin rolü büyük. ayrıca xavi'nin yaşlanmasının ardından aksamaya başlayan tika-taka sistemini, tam olarak olmasa da kısmen kaldırarak barcelona'nın kanatlardan ve hızlı hücumlardan gol bulmasını da sağlayacak bir sisteme dönüş yaptırdı. bu sistemle barcelona eskisi gibi 90 dakika boyunca oyunu forse etmiyor belki ama, yavaş yavaş elde patlamaya başlayan tiki-taka'ya da bağımlılığını azaltıyor. ki bu geçiş kaçınılmazdı ve görüldüğü kadarıyla minimum zararla atlatılıyor gibi duruyor.

    anlatmaya çalıştığım kısaca şu; guardiola döneminde tika-taka'yı tek oyun felsefesi haline getiren ve xavi'nin yaşlanması, iniesta'nın eskisi kadar efektif olamaması, messi'nin sakatlanması, kadro'nun değişmesi, rakiplerin tiki-taka'yı çözmesi gibi nedenlerle bu sistemin yararından çok zararını görmeye başlayan barcelona, artık tiki-taka'yı tek oyun felsefesi olarak değil, maç esnasında skoru korumak ve aktif dinlenme yapmak için kullanıyor. ki bu geçişi fazla sarsıntı olmadan atlatıyor gibi duruyor. sanırım bunda da büyük paylardan biri luis enrique'nin.

    luis enrique elit bir teknik direktör mü yoksa vasat mı sorusunun cevabı ancak messisiz bir barcelona'da ortaya çıkar. guardiola'dan beri oturmuş ve çok az değişen bir saha içi dizilişe sahip barça'nın başında, bu ana kadar geldiği nokta, henüz bize enrique'yi yerme ya da övme hakkı vermez diye düşünüyorum.

    not: "rakitic'in madrid dönemindeki di maria'ya yakın bir oyun ortaya koyması" derken, saha içinde önemli ve yararlı işleri göze batmadan yapması anlamında yazdım, yanlış anlaşılmasın.

    not2: guardiola'yı, "rijkaard döneminin ekmeğini yiyor, bu barcelona'nın başında ben de olsam bu kupaları kazanrdım" şeklinde eleştirenlere hiç katılmadım. pep tiki-taka'nın mucididir. rijkaard bir altyapı oluşturmuştur elbette, ancak o temelin üzerine muhteşem bir gökdelen inşa eden, o dönem "dünyanın en iyi futbolcusu" olarak görülen ronaldinho'yu takımdan gönderip sistemine uygun adamları transfer etme cesaretini gösteren, rijkaard döneminde bir çok kaynakta "barcelona kanseri" olarak anılan xavi'yi, herkesin hayranlıkla izlediği dünyanın bir numaralı pasörü haline getirecek olan sistemin ortasına yerleştiren, del bosque gibi bir kurt hoca tarafından, kurduğu sistem ispanya milli takımında yıllarca birebir taklit edilen ve ispanya milli takımına tarihinin en başarılı dönemini dolaylı yoldan da olsa yaşatan bir adam kesinlike dünyanın en iyi teknik direktörlerinden biridir gözümde. dolayısıyla luis enrique için söylediklerim guardiola için hiç bir zaman geçerli olmamıştır ve olmayacaktırda.

    not3: tiki-taka'yı sevmeyebilirsiniz, ancak saygı duyulması gereken bir futbol taktiğidir. 5-6 yıl boyunca barcelona ve ispanya milli takımının katıldıkları tüm kupalara ambargo koymasını sağlayan bir sistem kesinlikle "pas verip duruyorlar mk" şeklinde küçümsenecek bir sistem değildir. guardiola ve tiki-taka'yı bildiğim kadarıyla kendi bakış açımla anlattığım depolanmış bir entry yayına hazır olduğunda bu konudaki görüşlerim daha net anlaşılacaktır.
    *

    not4: şahsi fikirlerimdir, yanlış düşünüyor da olabilirim, farklı düşünenlere saygılarımı sunarım. *****
  • 95
    zamansız yere psg ile anlaşmış hoca. icardi ve paredes’ten haber beklerken süreci uzatacak gibi. icardi ile kesinlikle çalışmayacaktır. ispanya milli takımında bile ramos’u kadroya almıyordu. yıldız oyunculara garezi var hocanın. tam sistem hocası. tek registalı ve çift 8’li oynuyor. veratti ve danilo perreira varken paredes’e de yol verecektir. sonuçta icardi-paredes ikilisi oradan ayrılacak ama ne zaman kavuşuruz, orası muamma.
  • 79
    acının dili ırkı yok, hele bir de evlat acısıysa. en yakınındaki biri kadar hissediyorsun acısını, ve bir yakının kadar üzülüyorsun sende babaysan. herşeyi bir kenara bırakışını, bütün vaktini kızına ayırışını hiç sebepsizce anlıyorsun. hiçbir şey olmamış gibi çocuğunun yüzüne gülerken, içten içe ağlayarak yanından ayrılacağın vakiti beklemenin acısını, o anlarda neler çektiğini kilometrelerce uzakta hissediyorsun. allah kimseye evlat acısı vermesin. istediği kadar malı mülkü makamı şöhreti olsun hayat artık onun için bomboş. allah sabır versin koca yürekli baba...
  • 83
    futbol dünyasının underrated teknik direktörlerinden biri. pep guardiola, 2008-2009 sezonunda kazanılabilecek 6 kupanın tamamını kazandıktan sonra öyle bir övülmüştü ki, sanki dünyada bunu bir daha kimse başaramayacak gibiydi. ancak, luis enrique de 2014-2015 sezonunda bu başarının aynısını tekrarlamasına rağmen, hiç de guardiola kadar övülmedi. ileride msn (messi-suarez-neymar) olduğu için zaten yapılması mecburi bir şeymiş gibi düşünüldü.

    halbuki, luis enrique o kadroyu tiki taka yerine daha direkt ve akıcı bir oyuna çevirmişti ve tüm oyuncularından verim alıyordu. ayrıca, yeri geldiğinde tepki alsa ve sorun yaşasa bile, messi'yi yedek bırakmaktan veya oyundan çıkarmaktan çekinmiyordu. yani, yüksek egolu oyuncuları da iyi yönetiyordu.

    mesela, arda turan'ın alınmasını çok istemişti ve arda'dan da özellikle neymar olmadığı zamanlarda bir bakıma joker olarak çok iyi faydalandı ve messi, neymar, suarez üçlüsü dışında en iyi skor katkısı veren isimdi. daha sonra kağıt üzerinde arda'dan daha iyi griezmann gibi oyuncular aldılar ama arda kadar katkı alamadılar.

    gelmeden önce ve gittikten sonraki barcelona'yı görünce luis enrique'nin değeri çok daha iyi anlaşılıyor bana kalırsa. 6-0 kazandıkları almanya maçı* ile de, ispanya milli takımı üzerindeki ölü toprağını da atmış görünüyor.
  • 81
    allah kendisine sabır versin. bir evlat kaybetmek çok zor lan. her baktığında bir yerine birşey olacak korkusuyla sürekli gözlemlediğin yavrunu kaybetmek çok zor.
    kızım olmadan önce ölüm tırıvırı idi benim için mesela ama şimdi ben ölürsem ve o boktan bir hayat yaşarsa diye öyle korkuyorum ki.
    normalde gamsız olan ben kızımın vücudunda bir kızarma görsem aklıma abuk sabuk şeyler geliyor. bildiğin paranoya yaşıyorum.
    luis enrique ise şimdi biricik yavrusunu elleriyle toprağa gönderecek. zor lan çok zor.
    allah sabır versin.
  • 80
    su entry'de kendisinin milli takimdan sessiz sedasiz ayrilisiyla ilgil bülent timurlenkin haberini ozetlemistim (bkz: #2676040).

    o zamandan bugune ispanyol basini bu ayrilisin nedenini bilmelerine ragmen asla haber yapmamislardi. bugun kendi aciklamasiyla ogrendik ki maalesef 9 yasindaki kizini kanserden kaybetmis. muhtemelen milli takimdan ayrilmasinin nedeni de kiziyla ilgilenebilmek, ona daha fazla zaman ayirabilmekti.

    hocanin basi sagolsun. allah kimseye evlat acisi gostermesin.

    https://twitter.com/.../1167160550842937345
  • 63
    hamzaoğlu, galatasaray için neyse enrique de barcelona için odur benim gözümde. bu yaz bir süre adı chelsea ile anıldı, sanırım abromovich'in yaptığı en kötü hamle olurdu bu birliktelik gerçekleşseydi.

    eğer ali koç'un düşündüğü isim luis enrique ise, ne diyebilirim ki. tamamen isme yönelik, ezber bir hamle olur. luis enrique-fenerbahçe birlikteliği kafamda hiç oturmuyor. hani hangi veri ile bu denklemin olumlu sonuçlar doğuracağı düşünüldü, merak ediyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın