• 28
    2008'i de feldkamp'a yazarsak son 14 senedeki lig şampiyonlukların tamamını kazanmış olan hocalardır. bu süreçte mustafa denizli, ertuğrul sağlam, aykut kocaman, fatih terim, ersun yanal, şenol güneş, okan buruk, sergen yalçın ve abdullah avcı bu 14 şampiyonluğu 9 farklı türk teknik direktör ile yaşatmışlardır ülkeye. bu süreçte şampiyon olan yabancı teknik adam sayısı sıfırdır. 2010'da daum, 2016'da pereira hariç şampiyonluk yarışına net olarak giren de olmamıştır. daum'u da ligi tanıyan yabancı hoca olarak görürsek bu süreçte lige gelip de şampiyonluk mücadelesi verebilmiş olan tek yabancı hocanın elindeki olağan üstü kadronun da yardımıyla vitor pereira olduğu görülüyor. allah'ın emri değildir ama iyi bir yerli teknik adam bu ligde şampiyonluk yarışına bir adım önde başlar.
  • 29
    özellikle yerli futbolcular için elzemdir. futbolcularla iyi anlaşan yerli bir hocanız varsa lige 3-0 önde başlarsınız. getireceğiniz yabancı hoca eğer feldkamp gibi cesur ve donanımlı ya da lucescu gibi zeki ve iyi bir taktisyen değilse büyük kumardır. elinizde top class bir kadronuz yoksa yabancı hocanın iş yapması zordur.
    misal bu sezon adı bizimle geçenler umut verebilecek hocalardı (rose, de zerbi) çünkü altyapıya önem veren, oyuncularından maksimum verim almaya çalışan, transfer delisi olmayan profilde hocalar bizim ligde iş yapabilir. ligin kalitesi belirli. üstelik yabancı hocalar çok kalıcı olamıyorlar (daha doğrusu oldurmuyorlar). feldkamp 1992'de gelmiş, 2000 kadrosunun iskeletini kurmuş, ilk senesinden 4 kupa almış, sonra ki sezon sportif direktörlüğe geçip teknik direktörlüğü yardımcısına bırakmış ve yine şampiyon yapıp gitmiş, totalde 2 sezon kalmış. lucescu 2 sezon kalmış, birinde şampiyonlar ligi başarısı ve kıl payı kaçan lig şampiyonluğu, diğerinde kadro kan kaybetmesine rağmen şampiyonlar liginde çeyrek finalin kapısından dönmüş ve ligde şampiyon yapıp 3. yıldızı takmış. totalde 2 yıl kalmış. sonra kovulmuş :) kulüp sadece feldkamp'ın mirasına sahip çıkmış ve 6 yıl sonra meyvesini fazlasıyla almış. lucescu'nun mirasını dağıtmış ve dibi bulmuş.
    2008'de feldkamp tekrar genç ağırlıklı bir kadroyla güzel bir takım bırakmıştı ama o yapıya da sahip çıkılmadı. hemen zafer sarhoşluğuyla yıldız oyuncular alınmış ve dengesiz bir takım kurulmuş, sonuç yine hüsran.
    yerli hocalar ise her zaman şans bulabiliyor. kötü bir iz bıraksa bile aradan zaman geçince tekrar görev alabiliyorlar. ülke değiştirmek zorunda değiller, yeni bir dil öğrenmek zorunda değiller, ligi tanımak zorunda değiller, takıma daha çabuk uyum sağlıyorlar.
    entry'yi çok uzattım özetle şunu diyebilirim; bizim lige stratejist hocalar lazım. sabırsız taraftar kitlesi yüzünden oyuncularından iyi verim alan, skor alabilen hocalar lazım ki yerli hocalar bu konuda çok iyiler. ligin dinamiklerini biliyorlar. tüketim çılgını transfer delisi bir kitleye yabancı hoca uyum sağlayamaz. çok zor.
  • 30
    dilbilgisi olarak bakıldığında bu ligde çalışmış herhangi birisi ya da türk herhangi bir vatandaş bile dahil olabilirken, işin niteliğine bakıldığında herhangi bir anlam ifade etmez.

    şöyle diyeyim, fatih terim de, şenol güneş de, okan buruk da ligi biliyor, tanıyor; güray bulak da, güvenç kurtar da, michael skibbe de.

    terim’in bildiği ile kurtar’ın bildiği aynı mı yani?

    herhangi bir önemi olmamalı bana kalırsa.
  • 31
    saçma sapan tabir. şu tabirin arkasına saklanıp ne rezil adamlar ekmek yedi bu sektörden sayısını unuttuk. kendilerini geliştirmezle, liyakata önem vermezler ve en önemlisi bunlarla ilgili en ufak bir rahatsızlık duymazlar. bir tek 22 yıl önce fatih terim'in yapabildigi avrupaya adımını atma işini o günden beri yapabilen olmadı ki fatih hoca da orada cok fazla tutunamadi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın