• 16
    alavganın #3002741 entrysine az önce soktumbey için yazdığı #3003107

    --- alıntı ---

    "son derece akılcı, mantıklı ve objektif bir yorumla terim-yönetim sorununa değinmiş yazar."

    --- alıntı ---
    entrysi gibi bir entry girmişti. ardından olanlar herkesin malumu.

    alavgan başlığına girdiği ilk entry en ofsayt entrylerine girince az önce silmiş ve ardından da yine alavgan başlığına

    --- alıntı ---

    bugün çok ses getiren entry’si ile terim-yönetim kaosunu değerlendirmiş yazar. işi arabeske bağlamadan, vıcık vıcık tek adamcılık yapmadan tarihsel gerçekleri dile getirmiş. nick altında kendisini linç etmenin manası yok.

    --- alıntı ---

    #3003110 entysini girmiş.

    ortak fikirde olduğu yazarları öven entryler tabi ki yazabilir ama bu yazarlar tepki alınca kendisini aradan sıyıran tarzda hareketlerde bulunması, kendi entrysini silmesi samimiyet hissini ortadan kaldırır; savunduğunu şeyleri de lisan-ı haliyle yalanlamış olur. hatta yazarları hedef göstermekle bile suçlanabilir. zira bir yazar ne olursa olsun, ne düşünürse düşünsün bu kadar tepki almak istemez; ben alavgan ile tamamen zıt düşünüyorum ama bugün onun gördüğü tepkiyi ben görseydim çok üzülürdüm. belki de bir insanın üzülmesine vesile oldu.

    sözlükte yazar olmak on numara entry olsun diye entry girmek demek değildir. fikirlerin değeri de ofsaytlanmakla ölçülmez. arkasında durduğunu iddia ettiği şeylerden ofsaytlanınca vazgeçmemesi gerekir.

    fikri hür vicdanı hür ama entryleri hür olmayan yazar.

    ekleme editi: alavgan için girdiği son entryi de silmiş. düzeltme: ilk entryi kendi silmiş. ikinci entry modlar tarafından silinmiş.

    çok sonradan gelen edit: bu entryi yazdığım zamandan sonraki gözlemlerimden anladığım kadarıyla yazar* genel olarak ofsaytlanan entrylerini pek sevmiyor, barındırmıyor. ofsaytlanan her entrysini silebilir tabi, kısıtlama yok. bu eylemin yorumlamasını herkes kendince yapabilir. bu sebeple buradaki 2. entrymi silmeye ve buraya not düşmeye karar verdim. bu entrye konu olan meseleyi de kendince ifade etmiş; yanlışlıkla sildiğini, sonradan silinen entryi yine yanlışlıkla çöp kutusundan da sildiğini ifade etmiş, haginin yardımıyla alavgan başlığındaki entrysini canlandırmıştı.
  • 8
    ekşisözlük'teki entrysine teessüflerimi sunduğum yazar. büyük ayıp etmiş, bir kere sözlüğün ruhunu kavrayamamış.

    bir baktım profiline 3. nesil olmasına ve 2009'da yazar olmasına rağmen 262 entry sahibiymiş. 9-10 yılda 262 entry.

    ekşi'de ise 6918 entry yazmış.

    haydi 1999'dan beri yazdığı için 10 yılı yani yarısını almayalım yine yaklaşık 3500 entry yapar. demek ki zaten kendisini buraya değil, oraya ait hissediyor.

    kendisine ekşisözlük'te başarılar dilerim, burada çekirdek ailemizle iyiyiz biz, selamlar, sevgiler, sarı kırmızı yarınlara...
  • 15
    küfür etmiyorsa eleştirilmesi değil yüceltilmesi gereken yazar. bu küfür meselesi erkeklik imgesi olarak pazarlanıyor bin yıllardır birileri tarafından. böyle gelmiş böyle gider misali.

    ama kazın ayağı pek öyle değil. çoğu kişinin basit şekilde yaşanılan duruma serzeniş ya da kendini ifade ediş biçimi olarak gördüğü küfür aslında ataerkil bir silah.

    özellikle kadınları pıstırmak için, susturmak için erkeklerin kullandığı şey küfür. neden? küfür ne mesela? küfür şu; orada dikkat edin istisnasız hepsinde erkek aktif, kadın edilgen. işte mesela erkek yapıyor, kadın duruyor falan. böyle bir şey var, seni oraya koymak istiyor. ve sana böyle saldırıyor.

    çünkü işte bazı erkeklere göre kadın her zaman az bilir, eksik bilir, o yüzden erkek olarak dur ben senin dediğini bir düzelteyim diye düşünülür. sırf bu yüzden mesela inanın 30-35 yaşında kadınlara doğum kontrolü anlatmaya çalışan herbokolog erkekler var. ayıp. bırak da o daha iyi bilsin değil mi, sen kadın değilsin, kadın olan o yani. onu bile erkekler daha iyi biliyor kendilerine göre, pes.

    hele hele konu siyasetse örneğin veya iktisatsa, zaten algı şu: işte sarışın kadın, ne anlar bu, dudağını boyamış konuşuyor, dur sen bak ben sana bi izah edeyim doğrusunu falan.

    medya ve reklamcılıkta da kadınlara layık görülen şey; moda, diyet, dekorasyon, burç falan. yani senin kafan ekonomiye basmaz, sen git de nevresim bak falan diyor. yani medya da kadın edilgendir, kadın yarım akıllıdır, bıdıdır falan bunu besleyip, yönlendirmeye çanak tutmuş oluyor bu şekilde.

    küfürler, toplumların bakış açısını da yansıtıyor. mesela bazen sosyal medyada görüyorum, özellikle kadına şiddetle ilgili paylaşımlarda falan, orada böyle "adamlığı kadınlardan öğrenmesi gereken erkekler var" diyor mesela. yani orada da yine iyi olan adamlık, erkeklik; kötü olan kadınlık, "vay efendim erkek gibi kadın" yani iyi olan adamlık falan, "adamlığı öğrensinler". yine eril bir dil görüldüğü gibi. bunu aşamıyoruz, bir şekilde kafamızın içinde fokuslanıyoruz, yahut foskuslandırılıyoruz.

    yani küfür temelde istemsizce de olsa bunlara hizmet ediyor. ve durum böyleyken, eğer sevgili kowalski küfretmiyorsa, cinsiyetçiliğe hizmet etmiyordur ve bu nedenle eleştirilmesi değil, parmakla gösterilip takdir edilmesi gerekiyordur.

    kendisine selam olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın