ilk olarak fenerbahçe derbisinde
* dengesi bozuldu. (bkz:
jan olde riekerink/#2066481)
akabinde kasımpaşa maçıyla
* kontrolü kaybettiği iyice ayyuka çıktı. (bkz:
jan olde riekerink/#2077684)
oynatmak istediği pas oyunu, kadro istikrarı, bireysel gelişime önem vermesi hocayı önemli kılan özelliklerdi. ancak -sebebi ne olursa olsun- bu özelliklerinden bir bir feragat etti. kadro istikrarı bitti. en son maçta da
* pas oyunu oynatma mentalitesindeki bir hocanın asla yapmaması gereken/yapmayacağı bir şeyi yaptı. çıkarttığı kadronun, kafasındaki oyun şablonuyla uzaktan yakından alakası yoktu. maalesef denge kaybının sonuçları bir bir ortaya döküldü.
son maçta her şey gün yüzüne çıktı. (bkz:
12 şubat 2017 galatasaray kayserispor maçı)
takımın bir planı olmadığı, tolga'nın kullandığı ceza sahası yayında olan serbest vuruşta görüldü. ne yapacağını bilmez halde bir takım, ne kornerlerde istikrar sağladı, ne serbest vuruşlarda...
böyle bir takımın gol yeme alışkanlığı olan yan topları, savunmasını da bekleyemezdik o andan itibaren. sahada adeta "başıboş" 11 adam vardı. bunun sebepleri başka bir konu. önemli olan bu durumu ortadan kaldıramayan hocamızın başarısızlığıdır.
eğer gönderildiği haberleri doğruysa, kendisine teşekkür ederim. umarım hep mutlu olursun
riekerink bey. sen, bu coğrafyada sadece işine odaklanan, doğru adamın temsiliydin. seni bu yüzden sevdim.
ancak
galatasaray...
onu bambaşka severim.
kimsenin peşinden değil galatasaray'ın peşinden giderim.
sen de bu psikolojimizin bilincinde olacak kadar, tespitleri doğru bir adamsın.
güle güle...