• 52
    serbest piyasanın doğal bir sonucudur. serbest futbolcu isterse 100 milyon euro imza parasını peşin ister, işine gelmiyorsa başkasını bulacaksın. bosman kuralı kulüpler kelepir futbolcu kapatabilsin diye değil, futbolcu haklarını korumak için çıkmış bir kural. imza parasıyla bir alakası yok yani. bonservis ödenen futbolcu da imza parası isteyebilir.
  • 53
    bosman kuralının çıkış noktasıyla ilişkisi yanlış anlaşılan ödemedir. bosman kuralı burada "kulüplerin bedava oyuncu transfer etmesi için olan kural" gibi algılanıyor. oysa ki bosman kuralı oyuncuların sözleşme sonlarında istedikleri kulüplerle görüşebilmelerini sağlıyor, yani oyuncu odaklı bir kural, kulüp değil. bu noktada da imza parası bosman'ın anlamını yok etmiyor, bilakis bosman sayesinde oyuncular imza parası istiyorlar, çünkü bonservis yok.

    her ne kadar taraftar kulüplere bağlı olsa da unutulmamalıdır ki futbolun ürünü aslında futbolcular. her ne kadar çok büyük meblağlar dönüyor olsa da yine unutulmamalıdır ki bu oyuncular ortaya bir emek koyuyor. bu emeğe göz dikip biçilen bedele burun kıvırmamak gerekir.
  • 54
    saçmalıktır. sebebi ise bonservisli oyuncu almaktan tek farkı ffp kurallarına uymasıdır.

    mesela olası bir babel transferimizi gözönüne alalım. 2,5 milyon euro imza parası istediği konuşuluyor. bu adamı fulham'dan almaya kalksan zaten 2,5 milyon euro bandında bir bonservisle alabilirsin. 33 yaşında adam neticede. bjk'den de fulham'a 2 milyona gitti zaten. maddi olarak neredeyse hiçbir faydası olmayan bir sistem yani. adamın kulübüne bonservis olarak vereceğin parayı adamın kendisine veriyorsun o kadar. kesinlikle bir düzenleme getirilmeli bu olaya. bonservissiz oyuncu almanın maddi bir albenisi de olmalı ffp dışında. şu an tek fark ffp'ye uyması bonservisli oyuncu transferinden.
  • 55
    tıpkı zorunlu satın alma opsiyonu gibi artık ffp'ye dahildir.

    geçen sene manchester city, atletico'da oynayan rodri'yi "70 milyon euroluk serbest kalma maddesini sen yatır, biz sana imza parası 70 milyon verelim" diye transfer edince epey tartışma yaşanmıştı. hatta biz de bu yöntemi kopyalayarak taylan antalyalı ve okan koçuk'u transfer etmiştik.

    uefa meseleye uyanınca imza parasını da ffp'ye dahil etti. biz de bu yüzden bu yaz transfer ettiğimiz emre kılınç'a vereceğimiz imza parasını ilk yılki maaşına yedirdik.

    --- alıntı ---

    profesyonel futbolcu emre kılınç ile 2020-2021 futbol sezonundan başlamak üzere 4 sezon için aşağıdaki şartlarda anlaşmaya varılmıştır.

    2020-2021 sezonu için net 11.350.000 tl sabit transfer ücreti

    2021-2022 sezonu için net 8.000.000 tl sabit transfer ücreti

    2022-2023 sezonu için net 8.500.000 tl sabit transfer ücreti

    2023-2024 sezonu için net 9.000.000 tl sabit transfer ücreti

    kamuoyuna saygıyla duyurulur.

    --- alıntı ---
  • 57
    maaşa dahil etmenin ffp'nin etrafından dolanmak olmadığı işlem. ffp kapsamında yapılan taahhütler genel olarak bir harcama çerçevesi çiziyor. burada kimine toplam gelir-gider fark limiti kimine aldığın kadar sat kimine sair şartlar koşuluyor...

    neticede bize toplam maaş kıstı gelseydi biz de bu durumda imza parasını çok verip maaşı az verecektik. yani işlemimiz yasal.

    niye bu kadar dert oldu bana? ffp etrafından dolanmak deyince sanki gayrı hukukî işlem gibi algılanıyor. değil neticede. kefemizin dar gözünden rahat gözüne aktarıyoruz sonuçta karşıki kefedeki takam sabit hepsi tartılıyor mizana bakılıyor.

    hem ffp etrafından dolanmak istesek adem büyük'ü çatladıkapıspora 15 milyon afyon dinarına satardık di mi ama? :)
  • 58
    hayatımda en anlamadığım para ödeme sebebi. ''kalem yazmıyo ateşle 3 5 başkanım'' muhabbeti gibi. bonservisi olmayan oyunculara, bonservise yakın imza parası ödeyeceksem ben ne anladım bu işten? oyuncuyu cazip kılan zaten bonservisi olmaması, ama gidip bonservisin yoksa al sana 3-5 milyon deniliyor. 3-5 milyon vereceksem zaten gider bonservis öder, kendime daha uygun profilde bir oyuncu alırım. bu paranın ödenmesi tam anlamıyla saçmalık.
  • 62
    menajerlerin kulüpleri keriz silkeler gibi silkelediği, son yılların uyduruk para koparma olayı.

    ulan zaten maaş almak için imza atmıyor mu bu futbolcular? hem dünyada kimsenin almadığı kadar maaş alacaklar, hem de maaş almalarına mahsuben attıkları imzayı bile paraya dönüştürecekler.

    günümüz futbol endüstrisi kulüpleri borç batağına sokarken, kulüpler kadar zengin futbolcular ve milyon dolarlarla oynayan menajerler üretiyor.

    imza parası hukuki olsa da tokatçılıktır!
  • 64
    fıfa-uefa tarafından yasaklanması gereken uygulama. zaten adamın olayı bonservissiz oluşu. işin içine imza parası girince bir anlamı kalmıyor bonservisin elinde olmasının. şark kurnazlığından başka bir şey değil.

    tff yeni bir kural getirdi bu sezon ozelinde: müsabakaların %10' undan daha azinda forma giyen futbolcular tek taraflı fesih hakkına sahip olabiliyor. ben, bu kuralı desteklediğim gibi işi biraz daha ileriye götürmek istiyorum.

    1) futbolcu ücretlerinde anlaşılan tutarın yarısı sabit maaş olurken, diğer yarısı performansa dayalı ödensin. oyuncu kötü performans gösteriyor, kadroya giremiyor mu, kadroda olmadığı ya da oynamadığı maç sayısı oranında maaşı kesintiye uğrasın. (sakatlıklar,ozel izinler hariç.)

    2) kaybedilen her puan için, onceden ücret üzerinden anlaşılan tutar doğrultusunda, kesinti yapılsın.

    yok imza parası, yok şampiyonluk primi, yok kazanilan puan başı ücret, yok şu kadar maça çıkarsa şu kadar gol atarsa söyle bonus, yok avrupa müsabakalarında giderse şu kadar bonus vs. fıfa zahmet edip kulüp haklarını da eşit şekilde savunamaz ise yakında o futbolcularını oynatacak kulüp bulamayacak.
  • 69
    futbolcunun başlık parası olan ücret.

    futbolcu her türlü alır bu parayı ister bonservis ile transfer olsun isterse bonservisi elinde olsun.

    bonservisi elinde olunca bu miktar daha da artabiliyor buna neden olarak ortada artık bir kulüp yok oyuncuyu ikna etmek için kim daha fazla para verirse o ikna etmeye çalışıyor oyuncuyu.

    imza parası yüksek olduğunda ve kulüp bunu tek seferde ödeyemediği zamanlar ise taksit yoluna gidiliyor.
  • 70
    kabaca; bonservisi elinde olan oyuncunun kulübe 'bakin bonservisim elimde. bu sayede x lira para ödemekten kurtuldunuz. o x'ten bi parça atesleyin öyle imza atarim.' demesiyle oyuncuya ödenen ücret.
    ilk olarak selçuk inan'in bize transferinde duymuştum.
    bir de cenk ergün sağolsun, gomis'e hem bonservis ödeyip, hem de imza parası vermisligimiz var. bak yazarken sinerleniyor insan! hem bonservis verdik, hem de imza parası!

    not: (bkz: captcha) arkadaşımız futbolcular ister bonservisli ister bonservissiz olsun her türlü alır yazmış ama ben bonservis+ imza parası verdiğimiz bir tek gomis'i hatırlıyorum.
  • 71
    işin sonunda sporcunun sana olan total maliyetinin bir parçası oluyor. x eurosu peşin olmak üzere y yıllık, yılda z euro’luk sözleşme yapıyorsun. nihayetinde x + (y*z) euro maliyeti var sana. ilk başta ödediğin peşin miktar can sıksa da, maaş bütçende yer açmış oluyor.

    sözleşme fesih bedeli ödenmeyecek ya da son yılı olduğu için değerinin altında ödenecek olan piyasası yüksek oyuncular bu kalemde yapılacak ödemelerde talepkâr davranarak iş değiştirirken yıllık maaşını arttıramasa da total gelirini arttırma şansı elde ediyor. eski kulübüyle sözleşme uzatmadığı için almış olduğu mobbing’e maruz kalma, oynatılmama gibi risklerin bir nevi karşılığını alarak mutluluğa yelken açıyor.
  • 72
    takım içi dengeler denen şeyin etrafından dolanma aracı olarak da kullanılabilen ödeme. imza parası diye verilince vergilendirmesi farklı mı oluyor bilmiyorum ama aslında düpedüz yıllık ücretin bir parçası bu para.

    atıyorum bonservisi elinde olan x futbolcu bir kulüpten yıllık 4m€'dan 4 yıllık sözleşme talep ediyor, ama kulüpte tavan maaş 3m€ olarak belirlenmiş. bu durumda transfer detaylarında şu ifadeyi görüyoruz:

    "profesyonel futbolcu x'e her sezon başına 3m€ yıllık ücret ile bir defaya mahsus olarak 4m€ imza parası ödenecektir."

    yani yıllığı 4 milyon€, hatta toplam alacağı 16m€'nun 4+3'ünü peşin peşin vermiş oluyorsun. bu durumda ben kulüpte çok daha az kazanan bir ilk 11 oyuncusu olsam daha çok sorun çıkarırım. bu aynı şirketlerin eski elemanlarına %25 enflasyon zammı yaparken yeni işe alınanlara tavandan maaş vermesi gibi bir olay.

    imza parası yerine başarı/performans odaklı kallavi bonuslar daha iyi bir çözüm gibi geliyor bana. bu x futbolcuya 3m€ garanti parasını ver, imza parası olarak 4 vereceğine başarılı olsun 6 kazansın. yatmaya gelenle oynamaya gelen baştan rengini belli etmiş olur bu tekliflerle. doğru mu samet?
  • 74
    bonservis ücreti ödenen oyunculara da verilebilen ücret. sneijder transferinde olduğu gibi, gomis transferinde olduğu gibi. bir de boşta olan oyuncular için verilir ki en güzel örneği de ligin kaderini değiştiren oyunculardan olan selçuk inan'dır. 1.2 milyon euro verdik selçuk'a ama karşılığını misliyle aldık. bunun açıkları da vardır rodri transferinde olduğu gibi city 70 milyon imza parası verip oyuncu serbest kalma bedelini takımına öder. futbolun gerçeklerinden olan bu ücret boştaki oyuncuların elini güçlendiriyor ama bonservisine 20 milyon istenen adamı beleşe almanın da bir bedeli olmalı, 20 milyon değere sahip oyuncuyu bedava almanın da bedeli bu. lewandowski 20 milyon para aldı bayern'e transfer olurken, 100 milyona alınamayacak bir adamı 20 milyona almak müthiş bir iştir.

    bu ücreti dünyada sadece galatasaray vermiyor, herkes veriyor, hiçbir oyuncu hayrına kimseye transfer olmuyor. futbolcuların da insan olduğunu, para kazandığını anlayamayacak insanlar eleştirilebilir sadece, adımını atmadığı ülkeye kimse hayrına gelmez, kimse de aidiyet hissetmek zorunda değildir. futbolcu parasını alır işini yapar, işini iyi yapamazsa başka takıma gider. şampiyonlar ligi olmasa, galatasaray'ın ismi olmasa drogba-zaha-sneijder vb. getiremezsin zaten. para her şey değildir ancak çok şeydir, paran olmazsa futbolda yoksun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın