transferine karabüklü galatasaylıların ne dediğini çok merak ettiğim teknik direktör
427
galatasaray taraftarının en son bu kadar büyük bir oranda ortak paydada buluştuğu son olay spor toto süper ligi tezahüratıydı sanırım :)
428
(bkz: #2121026) yunan gazetecinin kaleminden, igor tudor hakkındaki görüşlerini okumak isterseniz beklerim.
429
gelecek savunmayı öne çıkaracak, formatı 3-5-2 yad a 4-3-3 yapacak ve şampiyon olacağız.
yani taraftarlarımızdan bazıalrı gerçekten böyle zannediyor. futbol böyle bir şey değil ama. olmadığını birkaç haftaya görürsünüz. tudor elbette hava getirir, motivasyon getirir, hırs getirir ama henüz ortaya hiçbir şey koyamamış bir adam için bu kadar büyük beklentiye nasıl giriyorsunuz aklım almıyor. aynısını riekering için de yaptınız gerçi ve sonuç ortada. sergen yalçın çok övülüyor meseal şu an, alduığı her takıma bir şey katıyormuş falan. e sezon başı hazırlık kampını yaptığı gaziantep ile küme düşüyordu bu sergen?
futbol tek yönlü bir oyun değil, iyi hoca, iyi kadro ve hırs bir araya gelince de şampiyon olunmuyor. onlarca faktör var. bunlar başka mesele. benim anlamadığım tudor' un neye göre galatasaray' a layık görüldüğü. yani prandelli' nin galatasaray' da başarısız olması ayrı bir olaydır ama prandelli' nin galatasaray' a getirilmesi ayrıdır. prandelli doğru tercihti mevcut şartlarda, olmadı. belki tudor süper olur, şampiyon yapar, yıllarca bizle kalır hepsi mümkün. yalnız ben tesadüflerle yönetilmemizi kabul edemiyorum işte. neden tudor? cevap yok. taraftara sempatik geldiği için, bu kadar.
430
çok fazla umut beslenen td. klasik olarak taraftarımız yine inanılmaz umutlar besliyor şöyle böyle yapıcak edecek şeklinde devam ediyor. bir durun arkadaşlar şöyle 4-5 hafta geçsin görürüz gerçekleri. jor içinde,prandelli içinde, denizli içinde aynıydı durum sonuçlar ortada sakin.
kendisi hakkında en heyecan duyduğum nokta takıma sonunda doğru düzgün idman yaptıracak birisi olması.
ancak prandelli'nin yaz kampından beri hiç idman yememiş bu futbolculara bir anda böyle yüklenilirse adaleler ne hale gelir bilemiyorum.
432
ne yaptı da galatasarayın hocası oldu biraz kötümser bir bakış bence. biraz da yarın sıçarsa diye şimdiden pozisyon alma çabası. tudoru buraya getiren karabüksporun sahada bir plan dahilinde oynamaya çalışması, bakın oynaması demiyorum oynamaya çalışması. topu alanın durup etrafına bakmadığı bir düzen. belirli şablonların ısrarla üzerinde durulması gibi şeyler adını koyamasa da futbolseverler tarafından fark ediliyor artık. insanlar her hafta onlarca maç izliyorlar. izlerken tekniği taktiği çözemeseler de beyin sistemli birşey olduğunu algılıyor. tudorun karabüksporunu da izlerken bu yapıya benzetiyor ve gıdıklanıyorsun işte. ha olur olmaz o konuda bence de çok erken. galatasarayın en başta floryayı yönetme sorunu var çözülmesi gereken ama yine de bu şansı hak ettiğini söylemem gerek. inşallah umut ettiğimiz gibi olur da saha içi saha dışı bir lider olarak takımı yukarı taşır. çok düşük ihtimal de olsa şampiyonluk şansımız var çünkü beşiktaşın avrupa maçlarında yıpranacağını düşünüyorum ama ondan da önemlisi cl ön eleme de olsa oraya kapağı atma yolunda kritik bir zamanda gelmiş bir teknik direktör. riekerinkle bile umutları buralara taşımış takımın bundan sonrası için daha çok umutlanması da çok da mantıksız değil.
433
gelecek vadeden genç bir hoca. ayrıca görüldüğü üzere hırslıda bir adam. tabi ne olur tutar mı tutmaz mı hep soru işareti? fakat tudor u övüp çokça ümit besleyenlerde biliyorlar bekleyip görmek gerektiğini. fakat umut fakirin ekmeği. sevdalısı olduğumuz galatasaray'da en kötü dönemlerinden birini geçiriyor. umut etmekten iyi düşünüp motive olmaktan başka bişey gelmiyor elimizden şuna.
434
3 günde kendisinden teknik-taktik, kondisyon anlamında çok fazla bir şey beklenmemeli zaten. bunlar zamanla düzelecek hadiseler ancak kısa vadede:
adaletsiz forma dağılımı, oyuncuların isteksizliği, düşük mücadele gücü ve buna bağlı formsuzlukları, oyun içi müdahaleler, defans yerleşimi ve oyuncu paylaşımı, takım boyu ile ilgili küçük dokunuşlar gs'ı bu lig kalitesinde şampiyonluk yarışında tutmaya hatta şampiyon yapmaya yetebilir. üst üste alınacak 2-3 galibiyet takımı zaten havaya sokacaktır. kısa sürede belki çok fazla fiziksel dönüşüm beklemek mümkün değil ama mentalitesini oyunculara benimsetebilirse zihinsel dönüşümü başarabilir tudor.
kendisiyle alakalı yapılan en sert eleştiri, daha önce büyük takım çalıştırmadığı ve galatasaray gibi büyük bir takımın daha deneyimli bir teknik direktöre ihtiyacı olduğu şeklinde. ama şuan büyük takımlara baktığımızda aslında bunun tam tersi bir durum görüyoruz.
real madrid gibi dünyanın en büyük takımının başında teknik direktörlük deneyimi olmayan zidane bulunuyor.
barcelona'nın başında yine aynı şekilde luiz enrique bulunuyor.
guardiola şuan dünyanın en iyi teknik direktörü olarak gösteriliyor. onun da ilk kariyeri barcelona ile başladı.
jurgen kloop dortmund'a mainz'den geldi. onun da çok fazla kariyeri yoktu.
conte şuan dünyanın en formda hocası, juventusa gelmeden seri b takımlarını çalıştırdı.
tuchel'in aynı şekilde çok büyük bir kariyeri yok.
tam tersine baktığımız zaman pradelli, mancini ve rijkard'ın türkiye ligine göre çok büyük kariyerleri vardı.
özellikle gelişen ve değişen futbol dünyasına baktığımızda genç, dinamik ve gelecek hedefi olan hocaları ben kariyerli hocalara tercih ederim.
eğer yalancı başkan ve ağız ishali sn nazifoğlu ekmeğine taş koymazsa başarılı olacağını hatta buradan daha büyük takımlara gideceğini düşünüyorum.
edit: daha önce yanlışlıkla podolski başlığına yazmışım. bu karışıklıktan dolayı moderatörden ve sizlerden özür dilerim.
437
mancini geldikten 3 gün sonra çıkıp aslanlar gibi defans yapabilmiştik. hem de sistem değişikliğine gidip 3lüye dönmemize rağmen. bu sene içerisinde yapacaklarına yeni geldi elinde sihirli değnek yok argümanıyla yaklaşmayacağım ve acımasızca eleştireceğim. fakat bu senenin sonunda işler kötü bile gitse son bir şans daha tanınmalı diye düşünüyorum. nasıl ki genç bir futbolcu sezon ortasında yaşanan bir sürü sakatlık sonucu kendisine fırsat verildiğinde kendinin bile tahmin edemeyeceği kadar bir özveriyle ve güvenle oynamalıysa,tudor da eline geçen bu fırsatı iyi kullanarak çok kısa bir sürede gözle görülür bir ilerleme yakalamak zorunda. bu sene bu başarı gelmezse tek şansı kalacak gözümde. onun da son kullanma tarihi 2018 ara transfer döneminden hemen önceye kadardır.
438
direkt etki etsin diye beklemediğim bir hocadır. bu yönetim gittiğinde geride üzerine proje kurulabilecek tarz bir teknik direktör gibi geliyor bana en başından beri. daha önce şurada #2109755 yazdığım gibi yeni gelecek yönetim üstüne de tecrübeli bir futbol direktörü koyabilirse daha iyi olabilir bence.
439
riekerink'i basının önüne attıkları gibi tudor'u atmasınlar, basın mı çakal sürüsü mü belli değil. hele ki iyi gidersek, yandık...
netliği, sadeliği ve açık sözlülüğü hoşuma gitti. bana en çok ümit veren ise genç ve hırslı bir hoca olması. bu sayede kendini kanıtlamak ve adından söz ettirmek gibi bir misyonu var kendince. bunu da göz önünde olacağı galatasaray gibi bir takımda başarmak isteyecektir.
kendisine güveniyorum. yapabileceklerini zaman içinde göreceğiz. umarım iyi oynayarak kazanırız ve sayesinde tribünler tekrardan dolar.
442
aşırı derecede sempatik geldi ya. daha maça çıkmadan kendini çok sevdirdi. istemesem de umutlanıyorum be. hareketlerini falan daha çok bilic'e benzettim nedense. umarım kariyeri öyle olmaz.
443
''beni kovsalardı kimse etikten bahsetmeyecekti ve futbolda var böyle şeyler diyeceklerdi, ben bırakınca neden herkes etikten bahsetmeye başladı, neticede ikisi de aynı şey'' diyerek etik muhabbetini fatal çekerek bitirdi ve 1-0 öne geçti, helal olsun. ha bir de sezon başında geldiğinde hem başkanın hem de kendisinin amacının karabük'ü ligde tutmak olduğunu, zaten kalan 14 maçta 3 galibiyet alırsa karabük'ün ligde kalacağını ve esasen amaçlarını gerçekleştirmiş olduklarını d söyledi, durumu 2-0 yaptı, kısacası bensiz 14 maçın 3 ünü kazanamıyorsanız s*ktirip düşün ligden demeye getirdi asdfghjkjhgfds.
444
riekerink'i galatasaray'ın başında görmek kalede leo franco'yu görmekse, kendisini galatasaray'ın başında görmek kalede muslera'yı görmektir. bahsettiğim şey görsel algıdır ve inanın bana oyuncular da bunu fark edecektir ilk günden. sabredeceksek böyle adamlara sabredelim.
şaka maka zebellah gibi adam. protestoda edilmez bu, vurur adamı yerden yere. *
448
kendisinden bu sezon derbiler hariç bir beklentim yok. en büyük beklentim ön alanı taşıyamayan orta sahanın yenilenmesi, yaz dönemi doğru isimler için baskı yapması gerekiyor yoksa sezon ortası bunu da kendi bacağından asarlar. son 5 senedeki bütün teknik direktörler de tamamen suçlu değil ya?
gerçekçi olmak lazım, en iyi bilmemne geyiği yapmayacağım. fakat yazın bu hamleyi yaparsa ve stoper sorunu da çözülürse kendisini gösterebileceğine inancım tam.
son olarak bizim takımda belli büyük sorunlar olsa da takımda reaksiyon denen bir şeyin olmadığını görüyoruz. bu takım ne comeback'ler yaptı, antalya maçı hariç hiçbir kıpırdanma olmadı. bu enerjiyi bile katsa bu sezon için büyük kar olur. her zaman taktik taktik diye gidemezsiniz, futbolda psikoloji de çok önemlidir.
449
zeki bir adam. diyor ki, "beni aradilar hocam bizi ligde tutsan bize yeter" dediler, ben de karabuk'u an itibariyle %90 ligde tuttum sayilir. 2-3 mac daha kazansalar kesin ligde kaliyorlar. ben sözumu tuttum yani" diyor. antrenman sertligi konusunda da ustu kapali mesajlar verdi. benim anladigim, oyuncunun kapasitesine ve fizik yapisina bakip, yuklenebildigi kadar yukleniyor. florya'da yan gelip yatmaya ve milyon euro'lari cukkalamaya alismis kamillerin aklini alacak demektir bu.