• 143
    muhtemelen bu yazacaklarımı bilen çoktur ama yazılmadığı için yazmak zorunda kaldım.

    iddia diğer oyunlar gibi aslında sadece oynatanın kazandığı bir oyundur. aslında hiç oynamasanız daha iyi olur ama bunun bir çılgınlık olduğunu biliyorum ve sözlük katılımcılarına bir faydam olsun istedim.

    1-(ve en önemlisi) tekmaç;
    iddia'da gerçek para tek maç'ta kazanılır. en azından zarar etmeden kurtulma ihtimaliniz vardır. detaylarda boğulmayın ve kesinlikle güvendiğiniz takım lehine (lütfen bu takımları iyi takip edin ve son 6-1 lik manu city gibi maçlardan uzak durup sonucu garantili maçlara girin) paranızı ikiye bölerek maç sonu oynayın.

    neymiş!? unutmayın! tek maçlarda sadece "maç sonu" oynuyoruz. tabi en önemlisi şu; paramızı bölerek güvendiğimiz takım lehine bir parçasını direk maç sonu'na paramızın geri kalanını ise yine maç sonu ama "handikaplı" oynuyoruz.

    örneğin;
    a takımı ile b takımı arasında tek maç kuruldu. bizde uzun zamandır takip ettik (unutmadan kadroları görmeden oynamayın. kadroyu gördükten sonra iyice emin olup oyuna dahil olun) ve a takımı'nın maçın sonunda galip geleceğine kesin kanaat getirdik.

    a takımı için maç sonu oranları şöyle;
    maç sonu 1.60, handikaplı 3 tl
    ne yapıyoruz; a takımına 10 tl (veya katları) maç sonu oynuyoruz 6 tl (veya katları) maç sonu handikaplı oynuyoruz. (dikkat ederseniz handikaplıya yatırdığımız para normal maç sonu'nun küsüratı kadardır)

    maç sonu a takımının 1 farklı galibiyeti ile biterse yatırdığımız 16 tl mizi geri alıyoruz ve hiç zararımız olmuyor. (ne demiştik! öncelikle para kaybetmemek önemli)

    maçı kazanma ihtimali kuvvetli takımların oynadığı maçların %50'si handikaplı biter. eğer maç handikaplı biterse ne olur!? hem oynadığımız ilk kuponun parası olan 16 tlmizi geri alırız, hem de handikaplıdan gelen 18 tlyi cebe atarız. karımız net olarak 18 tl dir.

    bir daha tekrar ediyorum hiç oynamasanız daha iyi olur ama benim gibi kurtlu ve heyecanı seven arkadaşlar için diğer tavsiyelere geçiyorum.

    2-allah aşkına detaylarda boğulmayın. ilk yarı/maç sonucu gibi saçmalıklara kesinlikle esir olmayın. bunlar sadece sizin paranızı cebinizden çeker, başka bir halta yaramaz. sadece "maç sonu" oynayın. başka bir şey oynamayın.

    en önemlisi planlı oyun oynamaktır. detaylarda boğulmadan hiç bir faktörü diğer faktörler ile karıştırmadan oynarsanız (belki) kazanabilirsiniz.

    a)ev sahibi takımları bir kuponda (1)
    b)deplasman takımlarını diğer bir kuponda(2)
    c)handikaplı maçları başka bir kuponda-(h1 ayrı kupon) (h2 ayrı kupon) olmak üzere-
    d)7+'ları başka bir kuponda oynayın.

    burası anlaşılmıştır umarım. bir kuponda her halt bulunmasın. bu sadece yanlış yapmanıza ve kafanızı karıştırıp para kaybetmenize neden olur.

    kupon asgari maç adedini aşmayın. 3 maçi geçmeyin. amacınız çok para kazanmak olmasın. az olsun öz olsun mottosu ile bu oyuna dahil olun.

    yukarıda tavsiye ettiğim 7+ kuponu sizin fantazi arayışınıza cevap verecektir. her hafta 1 adet 2 tl lik 7+ kuponu yapın cebinize koyun. fantaziniz o kupon olsun. diğer kuponlar ise size küçük paralar kazandıracak ve bu olayın heyecanını ve zevkini yaşamanıza yetecektir.

    unutmadan ve son olarak; lütfen kadroları görmeden oynamayın. takip ettiğiniz takımların kadrolarının bu işte çok önemli olduğunu unutmayın. bazen bir tane sakat veya cezalı oyuncu bile maçın kaderini değiştirebilir.

    umarım biraz katkım olmuştur.

    edit: özür dilerim yazmayı unutmuşum. beraberlik kokan maçlardan kesinlikle uzak durun. beraberlik kokan maç aslında üç ihtimalli maçtır. herifin biri 45 metreden bi koyar bizim kuponu yırttırır.
  • 182
    kumarda ve bahiste her zaman kasanın kazanmasının sebebi insanların sabırlı olmaması ve hırsına yenik düşmesidir. tv'nin önüne oturup aynı gün üst üste 10 maça canlı bahis alıyorsanız zaten bu işten para kazanma şansınız yok. kasanızdaki paranın miktarına göre kendinize bir kazanma limiti koyup bahisi bitirdiğiniz takdirde ay sonu nasıl bir gelir elde edeceğinizi anlarsınız. mesela kasasında bin tl olan birinin hergün 300 tl kazanması çok kolay bir iştir. burada yapmanız gereken hergün bir maç seçmek ve kazandığın takdirde kesinlikle başka bir bahis almadan günü kapatmaktır.
  • 154
    -banko diye düşündüğünüz maçı birden çok kuponda oynamayın. büyük ihtimalle kuponların hepsini yatıracaktır.
    -lider ile lig sonuncusunun, liderin sahasında oynayacağı maçlara üst, handikap gibi seçeneklerden uzak durun. ezer geçer denilen maçlarda o büyük takım genelde ezmiyor ve geçmiyor(tecrübeyle sabit).
    -canlıdan oynayan arkadaşlar herhangi bir takım kırmızı gördüğü zaman rakip takıma çok yüklenmesinler. 10 kişi kalan takım sadece defans düşünmeye başladığı için gol olacaksa da olmuyor.
    -kgvar ya da beraberlik gibi seçenekler oynamak istiyorsanız ingiltere alt liglerini tercih edin.
    -üst oranı 1.50'nin altında olan maçlara üst oynamayın.
  • 175
    önyargıların ve saplantıların sarmalından kendini kurtarabilmek. iyi ya da kötü bütün duygularınızı bir kenara bırakabilmek. ezbere işlerden mümkün mertebe kaçınmak. mümkün mertebe bilgi edinebilmek ve takip yapabilmek.

    önyargı olağan gerçeklikten bağımsız bir eğilimdir. gerçekten uzak olabileceği gibi gerçeğin kendisi de olabilir. örneğin "x takım avrupa dönüşü puan kaybediyor" yargısı bu haliyle bir önyargıdan ibarettir. daha önce avrupa kupası dönüşü oynadığı iki maçta gerçekten iyi takımlara puan kaybeden bir takımın, üçüncü avrupa kupası dönüşü maçında yürümeye dermanı olmayan bir takımla oynayacağı maç öncesi göz göre göre hatalı bir tercihe yönlendirebilir. ama aynı takım her avrupa kupası dönüşü istikrarlı şekilde sıçıp sıvıyorsa, atıyorum önemli oyuncularını dinlendiriyorsa, kondüsyon eksikliğinden muzdaripse, ya da ligi sallayıp kupayı yoğunlaşmışsa avrupa kupası maçları dönüşünde tökezleyeceği yargısı önyargı olmaktan çıkar.

    saplantı dediğimiz olay da aslında insan zihninin kontrol edemediği eğilimleridir ki bu da tıpkı önyargı gibi gerçekten bağımsız bir durumdur. yüksek oran kovalamak, kendini her bahsinde beli bir oranı yakalamaya şartlandırmak, marjinal taktikler belirlemeye çalışmak en belirgin saplantılardır. bu başlıkta duygu konusunu da ele almak gerekir aslında. tutmuş bir bahis her zaman oyuncuyu rahatlatır, kaybetmiş bir bahis ise gerginlik ve sinire neden olur. yaşadığı ya da şahit olduğu/bir yerlerden duyduğu bahis hikayelerinin hepsi bir iz bırakır, hatta oynadığı bahsi şekillendirir çoğu zaman. bu da sizi gerçekten bağımsız bir noktaya sürükler.

    takip ve bilgi ise bahis olayını sıradan bir kumar oyunundan ayıran temel olaylardan biridir. şans oyunları diye adlandırılan kumar oyunlarının ortak özelliği yegane faktörün şans olmasıdır. bir kura/piyango çekilişinde, yazı tura atışı ya da rulet oyunlarda, atıyorum kumar makinesi olarak bilinen bilimum kollu alette belirleyici olan faktör şanstır. hilesiz bir oyunda kuradan çıkacak sayıyı, paranın hangi yüzünün geleceğini, topun hangi sayıda duracağını, kollu makinenin nerde para vereceğini bilmenin bir yolu yoktur. kumarhaneler şans faktörünü minimuma indirmek hatta ortadan kaldırıp oyunun sonucuna hakim olabilmek için türlü hilelere başvurur. sıradan bir oyuncunun oynatılan oyuna bu derece hakim olma şansı olmadığı için aslında şansını denemeye devam ediyor gibi görünse de şans faktörünü asgariye indirmiş olur. yani hileli bir kumar oyununda bile eninde sonunda birileri kazanır, ama kazananın kim olacağını kumarhane'nn hedeflediği kazanca ulaşıp ulaşamamış olması belirler. o da oyuncunun minimuma indirdiği şans faktörüdür.

    bahis oyunlarında herhangi bir bilgiye sahip olmadan bültene ya da puan durumuna bakarak veya sadece içinden geldiği gibi oynamak oynanan bahsi tamamen şans faktörüne bırakmaktır. takımların performansını, cezalı/sakat oyuncularını takip etmek, güncel bilgileri kovalamak gibi bir dolu olay bu takip meselesinin kapsamına girer. bütün bunlar yapacağınız tahmin ya da öngörünün isabet oranını yükseltir. örneğin meşhur eyjafjallajökull yanardağının avrupa'yı felç ettiği dönemde barcelona'nın otobüsle gittiği bir inter depasmanında aldığı 3-1'lik bir mağlubiyet var, barcelona'nın en yenilmez zamanlarından birine denk gelir. çok basit bir örnek olmakla beraber çoğaltılabilir.

    diyelim ki bütün bu aşamaları yaptınız, duygusuzca işe odaklandınız, ulaşılabilecek her türlü bilgiye ulaşıp mümkün olan en doğru konumda tahmin yaptınız. sıra geldi işin en boktan tarafına; herşeyi layıkıyla yapsanız dahi şans faktörünü en fazla %50'ye kadar düşürebilirsiniz. 38 maçtır yenilmeyen bir boksörün bir anlık dalgınlıkla nakavt olmasını, 3-4 senedir ceza sahası dışından gol yemeyen kalecinin bu defa topa yetişemeyeceğini, maç boyu harikalar yaratan kalecinin sakin sakin kendisine gelen geri pası zeminin azizliğinden dolayı ıskalayacağını, ligin en sağlam defans oyuncusunun maçtan önce karısıyla kavga edip maça leyla bi kafada çıkıp saçma salak gol yedirmeyeceğini bilebilmek imkansızdır. zaten kumarhaneleri spor oyunlarına bahis oynatmaya yönelten en önemli etken bu şans faktörü ve olayların kontorlünün bir dolu etmenin elinde olmasıdır.

    binbir özenle yaptığınız ve 8-9 misli veren bir kuponunuz akıl almaz bir şekilde yatarken birilerinin uçuk ötesi bir kuponla sağlam bir parayı vurması birbirinden bağımsız olaylardır. rüyasında gördüğü sonucu oynayıp köşeyi dönen, arkadaşlarıyla yaptığı bir muhabbetten yola çıkıp en yakın bahis bürosunda o olaya fiyat alıp zamanı gelince ufak bir servet kazanan insanlarla doludur tarih. bu tarz bir olayın gerçekleşme ihtimali yedi ceddi zenginlik içinde boğuşan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmenizden ya da bir piyango biletinin isabet etmesinden farklı bir olay değildir...
App Store'dan indirin Google Play'den alın