harun erdenay, çoğumuzun gençliğinin ya da çocukluğunun en güzel yıllarının ve basketbol tarihimizin bir daha belki de asla gelmeyecek efsane jenerasyonunun öncü isimlerinden, kaptanlarındandı. hiçbirimiz bundan 15 sene evvel milletimize muhteşem duygular yaratan, müthiş bir karakter ortaya koyan ekibin oyuncularının yıllar geçtikçe bu denli karakter problemi çıkaracağını düşünemezdik.
özellikle federasyon seçimlerinden bu yana bu genel problemin baş aktörlüğünü yapma görevi harun erdenay'a geçti. daha ilk ciddi sınavında, sezon dahi başlamadan, çok kullanışlı bir maşa olduğunu, başkanlık süresinin kendisini başkan yaptıranlara hizmet etmekle geçeceğini gösterdi.
eve, başkan yaptıranlara...
peki onlar bu adamı başkan yaptırırken biz neredeydik?
yıllarca turgay demirel maşasına haklı olarak demediğimizi bırakmadık. 2011'de hem erkeklerde hem kadınlarda şampiyonluğu nasıl kaybettiğimiz tapelerde tüm ayrıntısıyla mevcut. aynı şekilde 2014'teki final serisinde yaşanan kepazelikleri iyi bir galatasaraylının unutması mümkün değil. ilk anda aklıma gelenler sadece bunlar ve bunların yanında bilmediğimiz, duymadığımız, belki unuttuğumuz onlarca hadise...
geçen sene yılların kangreninden kurtulduk. turgay demirel adlı şarlatan (kendisinin 2010 dünya şampiyonası bütçesinde kayıp para mevzuu da vardır.), öyle ya da böyle, bir şekilde görevinden ayrıldı. yerine 2 aday çıktı: lütfi arıboğan ve harun erdenay. fenerbahçe tv'de, sosyal medya hesaplarında, yayın organlarında alenen harun erdenay propagandası başladı. lütfi arıboğan yerin dibine sokuldu, harun'un seçilmesi için canhıraş şekilde mücadele ettiler.
kendi yayın organlarını, sosyal medya hesaplarını, satılık kalemlerini ve paralı köpeklerini anlıyoruz, bunlar artık sıradan şeyler ama adamlar devletin kanalında, trt'de, "nerede başarısızlık, orada arıboğan" diye haber yaptırdılar. haberin videosunda kara propagandanın dibine vuruldu. tarafsız olması gereken devletin kanalında, kendi kanallarında yaptıkları haberin aynısını, belki daha koyusunu yaptırdılar. üstelik madrid'e final four'a gittikleri zaman, gündemlerinde başka öncelikleri olduğu zaman.
http://m.haberler.com/...yapan-7310136-haberipeki bu esnada biz ne yaptık? yönetimimiz ne yaptı? kocaman bir hiç. harun kuklasının göreve geldiğinde bizi turgay demirel maşasından çok daha fazla doğrayacağı ortadayken ve diğer başkan adayı eski ceo'muz iken hiçbir etkinlikte, lobi çalışmasında bulunmadık. "desteklediğimiz aday arıboğan" bile demedik.
ondan sonra, daha sezonun ilk derbisinde kadın takımının anasının ak sütü gibi galibiyeti çalınınca göstermelik şovlar, vay efendim "sen kimsin harun?" falan. atı alan ataşehir'e çoktan geçti efendi, sen öyle oturduğun yerden efelen dur. hayır, bari o açıklamadan sonra sözlerinin arkasında dursaydın, o günden sonra bu harun kuklasıyla mücadele etseydin. tövbe! şimdi çık instagram hesabından "koy elini kalbine, taraftarın seninle" diye fotoğraf paylaş, belki etkili olur.