(bkz:
#1204396)
bugun trtspor'da gordum bu diyalogu. trtspor degilse de trt kanallarinin biriydi. duygulandim, ekran basinda gozlerim yasardi. sen cok buyuksun kral. seni cekemeyenlerin yuzune bile tukurme. senin "dasssaaaana" degil yuregine kurban.
hatirladigim kadariyla roportaj'dan aklimda kalanlari aktarayim. kelimesi kelimesine olmayabilir.
1995 yilinda torino'ya kulup satiyor. kendisi pek istemedigini, gitmek zorunda birakildigini soyluyor. tipki drogba'nin marsilya'dan chelsea'ye gidisi gibi. ve italya'dan ayrilirken "tekrar gelicem. bu sefer daha iyi bir kulupte oynamak icin" diyor icinden. soyledigi gibi de inter'e gidiyor. 11 eylul olaylari yasandiktan sonra takim arkadasindan biri "iste bunlar yapti" diye dalga gecmis mesela soyunma odasinda. cok agir geldigini soyluyor. gercekten de kabul edilebilir bir saka degil. o zamanlar kendimden biliyorum, yurt disinda musluman olmak hic de hos karsilanan bir sey degildi. mesela inter baskani
massimo moratti inter tv icin bir belgesel yapalim diyor, uluslar arasi bir kulup oldugundan dunyanin her tarafindan taraftarlari mevcut tabi. hakan, emre ve okan'a durumu anlatiyor ve bunlara camii'de iken konusma yapalim, sizi orada gorsunler falan diyor. bunun uzerine bizimkiler tedirgin oluyor, hakan sukur "ulkemizde hos karsilamayabilirler, sorun cikabilir, bu yuzden baska bir yerde yapalim bu konusmayi" diyor. sasiriyor tabi moratti, "siz musluman bir ulke degil misiniz?" diye soruyor.
ne tuhaf degil mi? kendi ibadet yerinde goruntu vermekten cekiniyor. hem de kendi ulkesindeki medya yuzunden.
esi ile tanisma durumunu da anlatti. onu da hatirladigim kadariyla yazayim.
hakan sukur ilk esinden ayrilmis durumda, bir daha evlenmek istemiyor tabi. cekiniyor. ninesi buna kiz bakip duruyor yine de. simdiki esi de icten ice hakan sukur'e platonik bir ask besliyormus. okuldaki kizlarin hepsi defterinde "en sevdiginiz sporcu" sorusuna hakan sukur cevabini yazinca "ne buluyorlar bu hakan sukur'de" diyormus icinden. boyle boyle kendi de begenmis hakan sukur'u. kral da itiraf ediyor zaten, o zamanlar yuzum sivilceli, pis bir yuzum vardi diyor mutevazi bir sekilde. sonra birgun beyda yengemiz ile kralin ninesi ayni ortamda bulunuyor. ninemiz oradan fotograf alip hakan sukur'e gosteriyor. kral hemen olmaz diyor. evlilige hazir degilim bahaneleri uretiyor ama aslinda beyda yengemizi begenmedigini soyluyor. daha sonra bir sekilde hakan sukur'den habersiz bunlari ayni ortamda karsilastiriyorlar. hakan sukur begeniyor ama ayni kiz oldugunu daha sonra ogreniyor zira fotograftaki kiz ile hic benzemiyormus. belli bir sure sonra tanisiyorlar, konusuyorlar ve evlilige kadar gidiyor bu durum isin ozeti.
kral oyle kibar ve dusunceli biri ki; ilk baslarda hem karsi tarafa umut vermek istemiyordum hem de ortalikta gorunmek istemiyordum diyor. sebebi de futbolcularin sahip oldugu imaj(her ne kadar kendisinin oyle bir yasantisi olmasa da) yuzunden kizin zor duruma dusmesi. sonucta kiz(yenge) ile birkac kez gorusup daha fazla ilerletmese, kiz butun cevresince damgalanacak ve farkli bir bakisa maruz kalacak ister istemez. sene cok eski olmasa da 15 yil oncesi. su anki gibi degil.
hatirladiklarim bu kadar. izlemeyenler icin aklimda kalanlari yazayim istedim.