resim
Gökmen Özdenak
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:Santrfor
Yaş:77
Boy:1.81
Uyruk:Türkiye
  • 126
    türkiyenin gördüğü açık ara en kuvvetli futbolcudur. bunu eskileri değil, şimdikileri de katarak söylüyorum. hani aklınıza, makakula falan gelir de capo atıyor dersiniz diye. gerçi yanlışsa, zizonkovac ve mahalle takımı ustalar düzeltir.

    bilindiği üzere santrafor oynardı. bir entryde zizon ustanın bahsettiği gibi metin oktay'la aynı takımda oynamış ama ondan hiç feyz alamamıştır. hem futbolculuk hem de centilmenlik anlamında. centilmenlik konusunda bırakın metin oktay'ı abisi yasin özdenak'tan bile bir şey öğrenmemiştir.

    müthiş hırslıydı. hani şimdi sabri hırslı ya, daha fazlasını düşünün. sinirlediği zaman rakip, hakem hatta takım arkadaşı bile tırsardı.

    çok acayip goller atar, çok acayip goller kaçırırdı. bir bakarsın ceza sahası yayı üzerinden kafayla çatala takmış, bir bakarsın altı pastan göklere dikmiş, boğazda martı katliamına girişmiş.
    bir bakarsın ceza sahısı dışından ayak içi sert plaseyle gol atmış, bir bakarsın gol çizgisinden topu dışarı atmış.*

    bir de unutmamak lazım, zamanın ünlü şarkıcısı gökben'le birlikte olmuştu. takım ve gökmen kötü giderken, gökben'le ilişkisi taraftarı çok kızdırmıştı. hatta üstü açık arabasında gökben'le boğazda gezerken bir kısım taraftarın sözlü saldırısına uğramışlardı. zaten sözlü saldırı dışında fiili saldrı yapmaya kimsenin cesareti olmaz.

    bir de hatırladığım kadarıyla akademia dene bir takımla oynana jübileyle futbolu bırakmıştı. o maçta galatasaray 1-0 yenilmişti. ama akademia macar mı, romen mi bilmiyorum.

    bu bilgileri bulup sözlüğe koyan genç arkadaşlar olursa güzel olur. zizon usta'dan önce davranın bence.

    edit 1: hem zizonkovac hem prekazi8 jübile maçının beşiktaş'la olduğunu bildirdi. saygılar her ikisine de.
    *
  • 127
    gökmen abi beşiktaş ile oynanan bir maçla jübile yapmıştı. akademi adı verilen bulgar takımı ile gökmen abi'nin jübilesinden bir kaç gün önce yapılan sezon açılışında oynamıştık. evet 1-0 yenildik.

    bu gökmen abi konusunda kısa bir süre önce #510067 nolu entryimde şöyle bir şey yazmıştım;

    -----alıntı-----

    başka bir önemli detay gökmen abi;
    yeri gelmişken iki kelam edelim. ayıdır mayıdır ama hiç bir eski hakem, futbolcu veya taraftardan gökmen abi'nin gereksiz yere terbiyesizlik yaptığına ilişkin anekdot duyamazsınız. delirtirsen ibiğini sökerdi fakat anlamsız hareketlerde bulunmaz ve böyle bir şey olduğunda da daima karşısında olurdu. zaten gökmen abi'yi kızdırmaya kimsenin götü yemezdi. iddia ediyorum, galatasaray'da oynamış en kuvvetli futbolcudur. rambo yusuf bile ondan sonra gelir. işte bu olayda hakemin önüne geçen ve futbolcular dahil olmak üzere herkesi saha dışına sepetleyip hakemi daha kötü durumdan kurtaran büyük centimen gökmen abi'dir.

    bir detay daha;
    bu maç gökmen abi'nin sondan bir önceki maçıdır. bize büyük mutluluk ve sevinçler yaşatmış gökmen abimiz bu maçtan bir kaç gün sonra fenerbahçe ile oynadığımız kupa maçında resmi olarak son defa galatasarayımız ile sahaya çıkıp aktif futbol hayatını noktaladı. şimdilerde tv de sergilediği profil ile sevilmeyen birisi haline geldiğinin farkındayım ama ne yapayım, elimde değil, ben hala seviyorum bu adamı.

    -----alıntı-----

    tabi centilmen kelimesi oraya biraz ironi katsın diye idi. çünkü bilindiği üzere lakabı ayı idi abimizin ama şunda ısrarlıyım; gökmen abi haketmeyen kimseye bulaşmayan bir adamdı. zaten kimse de onun bulaşmasına neden olacak bir şey yapmaya cesaret edemezdi o ayrı. türk futbolunda hiç kimseden gökmen özdenak hakkında çok kötü bir anekdot anlattığına şahit olamazsınız. sadece maç içinde kazanma hırsı ile sert oynardı. buna rağmen çok fazla kırmızı kart gördüğünü veya oyundan atıldığını hatırlamıyorum. (önceden kart yoktu) hafızama kazınmış en önemli kırmızı kartı doğan babacan'ın tribünlerden sahaya atlayan biri tarafından tek yumrukta yere düşürüldüğü maçta, maçın ilk 10.dakikasında gördüğü kırmızı karttır. galatasaray'a büyük haksızlıklar yapılıyordu. buna rağmen her hangi bir sezonda gördüğü kırmızı kart sayısının üçü geçtiğini de hiç hatırlamıyorum. ben bunları yazdım orhan cebe nihat özbirgül doğan babacan filan. daha da yazıcam.

    kısacası çok uzun yıllardır şampiyon olamamış bir takıma, oynadığı futbol ile bir çok taraftar kazandırmış adamdır. senelerce büyük paralar teklif edilmesine rağmen hiç sağı solu oynamadı ve galatasaray'da futbolu bıraktı. bence istese iki üç yıl daha futbol oynardı. zamanına göre en profesyonel yaşayan adamlardan birisi idi. (evet çapkındı biraz ama beslenme ve idman olayı için söyledim bunu) beslenmesine çok dikkat eder ve idmanlarda inanılmaz çalışırdı. allah vergisi fizikle yapmazsa günah olurdu zaten.

    bir şey daha,
    akıllara kazınsın diye sık sık tekrarlıyorum. bana göre türkiye liglerinde kafa ile en çok gol atmış futbolcudur. top ayağına gelirse denize yollama ihtimali vardı ama kafasına gelirse gol olma ihitimali çok fazlaydı. attığı gollerin çoğu kafa iledir.

    73 te dolmabahçe de atletico madrit'e koysaydı kafayı dünyanın da türkiye'nin de tarihi değişecekti.
  • 130
    hagi'ye hokkabaz dediği için özür dilemiştir, çünkü yediği bokun farkına varmıştır, keşke dilemeseydi baksana hemen yancıları çıktı ortaya, serhat ulueren, ziya şengül ve murat çelik tarafından da ayıplanmış ve hokkabaz benzetmesinin hiç hoş olmadığı hatırlatılmıştır.

    ayrıca rijkaard için "bu amunaaa kodumu çocuğu" şeklinde cümleye giren bir adam şereften de haysiyetten de uzaktır onu savunan kişiler için de geçerlidir bu, bu cümle kendisine söylendiğinde rahatsız olmayan adam var mıdır çok merak ediyorum.

    başka neler demiş bu arkadaş bakalım;

    -gökmen: galatasaray rijkaard'ın arkasında duruyor. herhalde arkasına geçip iki puan almak için..

    -pornografik paralar

    -boktan takımlar

    -benim almanyada çocukluk arkadaşım var hala görüşürüz çok eski arkadaşım. onun bi arkadaşı var doktor ama benim de meraba merabam vardır. o ardanın ameliyatını yapan doktoru tanıyormuş telefonla konuşmuş sormuş doktor demişki "evet fazla seksten" bak kesin söylüyorum.

    salla gökmen salla bak seni takdir edenler de var, arda'ya salla kıza arkadaşına salla, rijkaard'a salla salladığını öpen var nasıl olsa şeyine sağlık.
  • 136
    gökmen ağabey gibi kafa hakimiyeti olan bir futbolcu ender gelir.
    yerden yükselir ve gözleri açık, sanki ayakla vuruyormuş gibi sert yollardı filelere.
    o zamanlar futbol bu kadar gelişmemişti ve maçlar kısır geçerdi.
    sert ve müdafaaya dayalıydı sistemler. maçlar genelde 1-0, 1-1, 2-1 biterdi.
    o zamanlar ligde 101 gol atma başarısını göstermiş bir futbolcudur.
    dönemin galatasaray lı babaları oğullarına gökmen ve yasin ismini koyarlardı.
    ve birde küçük kardeşi doğan vardı.
    doğan da galatasaray da kalecilik yapmış, daha sonra eskişehir e transfer olmuştu.
    kritik maçların gollerini atan gökmen ağabey değerli gol uzmanıydı.
    maç 0-0 bir gol atar ve maçı kazanırdık ya da mağlubuz gökmen bir gol atar gs. berabere kalırdı.
    sayesinde çok sevindiğim maçlar olmuştu.
  • 138
    an itibariyle ntvspor'da 14-16 programına katılmış olup duygularımın tamı tamına,noktası virgülü eksiksiz tercümanı olmuştur.

    not:tam metni bulursam bi yerde paylaşıcam.

    edit:imla

    buyrunuz tam metin.lütfen okuyun.

    "galatasaray futbolcuların ağırlığı değil,galatasaray bugünlere geldiyse geçen sezon ve bu sezon,galatasaray formasının 106 senelik ağırlıyla buralara geldi.adnan polat diyor ki "futbolcular bu yükü kaldıramıyor." e sizin sorununuz yani yönetim ve teknik direktörün sorunudur.bakıyorsunuz galatasaray takımı futbolcuları sahada mücadele ediyo mu etmiyo mu hücuma mı çıkıyo defans mı oynuyo ne olduğu belli değil.tabi neticede baktığınız zaman takım olmak sadece saha içinde değil saha dışındaki başkanı,yönetimi taraftarı,tabi dolayısıyla teknik heyeti,futbolcuları bir bütün.bunu bi tarafa yığmanın da bi anlamı yok.dikkat edin bakın herkes,yönetim de dahil,taraftarla ve camiayla ilgili sorunlarda kendini kurtarmaya çalışıyo.yönetim kurulu kendini kurtarmaya çalışıyo.hagi kendini kurtarmaya çalışıyo.futbolcular kendini kurtarmaya çalışıyo.böyle ekip olamaz.hagi çıkıyo devamlı "çok çalışmamız lazım,daha iyi olacaz" falan diyo.nereye daha iyi olcaksın.bu kaçıncı söyleyişin ya.hiçbi gelişme olmaz mı?ama bu hagi'nin kabahati değil.o gün de söyledim bugün de söylüyorum.kovulmuş bi adamı,sayın canaydın döneminde kovulmuş bi adamı galatasaray'a tekrar getirmenin bi anlamı yok.geldiğinden beri de galatasaray'da en ufak bi gelişme yok,kıpırdanma yok.şimdi şöyle bi şey var.neill,kewell yeni geldi dedik.pino,baros,arda,cana,insua,misimovic bunların hepsi kewell ve neill hariç sakat oyuncular.lorik cana'yı geride oynatıyo.neill'i ilerde oynatıyo.oyuncu özelliklerine göre seçimde de yanlış yapıyo.şimdi gidip galatasaray şöyle oynadı böyle oynadı diye anlatmak da yanlış.çünkü büyük resme baktığınızda hiçbi şey yok.her şey çirkin yani.

    son dönemlerde hücüm futbolu defans futbolu diye bir şey oluştu.ya hücum futbolu defans futbolu diye bir şey yok.ikisinin birlikteliği takımı oluşturur.hücuma da çıkarsın defans da yaparsın.antep maçında galatasaray 1-0 malup duruma düştü.ondan sonra biraz kıpırdadılar 2-1 öne geçtiler.hagi diyo ki "geri çekildi futbolcular." kardeşim sen orda ne iş yapıyosun?neden geri çekiliyolar o zaman?

    dilara gönder : sizce 2-1'den sonra noldu da galatasaray avantajını yitirdi?

    hagi'nin beyanına karşılık söyleyim.2-1 galip durumdasın.diyo ki "geri çekildiler.noldu bilmiyorum." anlatmak istediğim şu.hücüm futbolu ya da defans futbolu diye bir şey yok.tekrar ediyorum.hep hücuma yönelik oynaman çok gol atacağın anlamına gelmez.kalabalık bi defans bloğuyla defans yapıyorsanız gol yemeyeceğiniz anlamına da gelmez.blok halinde birlikte oynayacaksınız.futbol oyunu budur.noldu?2-1 galipken geri çekildiler.3-2 malup duruma düştüler.bu nasıl bi sistemdir?nası bi mantalitedir?nası bi felsefe,nası bi futbol kültürüdür?

    4-4-3 oynadı da 3-5-2'de bilmem ne demenin anlamı yok.bu sayısal verilerin bi değeri de yok.oyuncular blok halinde oynayamıyorlar.polat'ın da dediği "sene sonunda görüşücez." falan.böyle tehditler bi başkana yakışmıyo.devamlı hakeme saldırıyorlar.yani bu 3 büyük kulüp.zaten bundan sonra 3 büyük kulüp de demicem.3 bitik kulüp dicem.daha doğru olur.hala bu kadar ekonomik birikimlerine rağmen,tribünlere böyle taraftar kitlelerini toplamalarına rağmen,medya yanında olmalarına rağmen sahada iyi mücadele eden bi takım yaratamadıkları sürece bi anlamı yok.hakeme ve federasyone saldırmalarının tek nedeni şudur.takımlarına güvensizliklerin nedeniyle,"acaba dışardan bi avantaj sağalayabilir miyiz?" "onların üstünde baskı kurup avantaj sağlayabilir miyiz?" anlayışı içindeler.3 büyük pardon bitik kulüplerin 1-2 hakem yanlışına sığınmaya hakları yok.burda sistem falan hikaye.dışardan kötü idare ediliyorlar.ve futbolcuya dayalı sistem oluştu.şöyle söyleyim.sezon başı öncesi dia ile niang geldi.adamlar nası diyim,arap atı gibilerdi.şimdi ayakta durucak halleri yok.devamlı yerdeler.mesela örnek veriyorum.quaresma diye yeri göğü inletiyolar.bakıyosunuz adam 90 dakika içinde takımına ne kadar etkili.

    dilara gönder : peki zapata'yı nasıl buldunuz?

    uzun zamandır oyanamamasına rağmen özgüveni olan bi kaleci.çok rahat.çok oyuna hakim.her an oyunun içinde bi oyuncu.iyi idman yapıldıktan sonra fayda sağlanabilir ama galatasaray'daki sorun kaleci sorunu değil.yani ufukla aykut yetersiz değil.onları çalıştıran kişinin çocukları geliştirememesi sonucu böyle kötü goller yiyolar.ben yabancı hakkı kullanacaksam kaleciden yana kullanmanın bi mantığı yok ileriki mevkide kullanırım.tamam aldılar ayrı bi konu.

    culio,stancu,yekta,zapata,kazım alındı.galatasaray'da hala değişen bi şey yok.bi düşme de yok.tamam 2 ayaklı maçlarda dışarda gol attığın zaman avantajlı duruma gelebilirsin ama galatasaray taraftarı da daha çok ben de,galatasaray'ın bi sonraki maçta ne yapacağını bilemiyosun,bi yorum yapamıyosun,şunu yapar diyemiyosun.gerçi diğerleri de öyle.şunu söyleyim.fenerbahçe trabzon karşısında ilk yarı hakkaten iyi mücadele etti.mükemmel olmasa bile ona bile razıyım.iyi mücadele eden,koşan,yardımlaşan bi takım.2 tane de gol attı.sonrasına bakıyosunuz bu hafta manisaya gidiyolar.herkes kaygılı.acaba bu takım bunu tekrarlayabilir mi.tekrarlamak zorundalar.aynısını uzun vadeli devamlılığı olan bi performans olarak uygulamak zorundalar.yazıktır.harcana bu büyük paraların karşılığını alamıyosak o zaman neden milyonlarca insan destek veriyo?ceplerinden para veriyo,yahut da sponsorla veriyo.yayıncı kuruluş bu kadar büyük paralar veriyo.ben bunun arkasındayım.sadece galatasaray değil de genel olarak türk futbolunda o kadar çok sorun var ki.bunların halledilmesi lazım.yani futbol elden gidiyo.gerçekten gidiyo.böyle giderse önümüzdeki sene yayıncı kuruluş oturucak bunlarla konuşucak "napıyosunuz siz biz bu kadar büyük paralar veriyoruz ediyoruz.siz karşılığı olarak hiçbi şey vermiyosunuz" diye.yanlızca şov,aldatılan kandırılan insanlar.bu şekilde futbolunda gelişmesi mümkün değil.ama yöneticiler hep kendilerini kurtarma amaçlı yorumlar yapıyorlar.olmaz böyle.sergen yalçın'ın bi yerde çok güzel bi yazısı vardı."bunlar havaalanı şampiyonu" diyo.çok doğru söylüyo çocuk.hakkaten öyle. bakıyosunuz havaalanında şampiyonlar,sahaya iniyolar,yok!benim için yıldız futbolcu şudur.avrupa'dan transfer ettiğin oyuncu valiziyle gelecek.direk sahaya çıkacak.ha gücüne göre.15-20 dakka yarım saat.yoksa "biraz daha bekleyelim.","sabır gerekiyo" ""3 ay,5 ay,6 ay".yok böyle şey.yazık yani bu kadar desteğe rağmen futbolun gelişmemesi gerçekten çok üzücü."
  • 139
    beyin ölümü çoktan gerçekleşmesine rağmen hala yorum yapabilen kişi;

    "hagi yeni oyunculardan verim alamıyor" cümlesini 19 şubat 2011 galatasaray bucaspor maçından sonra edebilecek kadar yüzsüzdür, bu maçın tek golünü kazım'ın pasıyla culio atmıştır. sanırım kendisini serhat ulueren yönetiyor o da pervasızca sallıyor nasıl olsa bu yprumlar yönetimin ekmeğine yağ sürüyor.

    tüm bu şerefsizlere ve şerefsizliklere inat hagi ulan hagi.
  • 149
    "tecavüz kaçınılmazsa zevk almasını bileceksin" diyen insandır, şimdi ben bu adama dolaylı ya da dolaysız "s.kilmiş" dersem sözlük beni uçurur* ama adam bunu canlı yayında söyleyince sorun yok. galatasaray'da forma giymese bir hiç olacak ve muhtemelen 3 kişilik bir topluluğa bile hitap edemeyecek bir konumda olacakken çıkıp bu kadar hadsiz bir açıklamayı nasıl yapıyor çok merak ediyorum, madem herkesin kellesini istiyor ben de kendisinin kellesini istiyorum. adını kocaman kocaman tribüne yazan kişiler çıksında bu densizin yaptığı teriyesizliğin hesabını sorsun, facebooktaki o gereksiz grup da buna dahil, e mailse mail suç duyurusuysa suç duyurusu, kulüp olarak da her türlü ilişkisi kesilmeli kulüpten ama sözlükten dahi adamı ve yaptıklarını savunan çıkar eminim.

    bir hayvan dışkısının bile doğa'ya, dolayısıyla topluma faydası varken bu adamın bu kadar faydasız olmasının sebebini çok merak etmekteyim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın