138
an itibariyle ntvspor'da 14-16 programına katılmış olup duygularımın tamı tamına,noktası virgülü eksiksiz tercümanı olmuştur.
not:tam metni bulursam bi yerde paylaşıcam.
edit:imla
buyrunuz tam metin.lütfen okuyun.
"galatasaray futbolcuların ağırlığı değil,galatasaray bugünlere geldiyse geçen sezon ve bu sezon,galatasaray formasının 106 senelik ağırlıyla buralara geldi.adnan polat diyor ki "futbolcular bu yükü kaldıramıyor." e sizin sorununuz yani yönetim ve teknik direktörün sorunudur.bakıyorsunuz galatasaray takımı futbolcuları sahada mücadele ediyo mu etmiyo mu hücuma mı çıkıyo defans mı oynuyo ne olduğu belli değil.tabi neticede baktığınız zaman takım olmak sadece saha içinde değil saha dışındaki başkanı,yönetimi taraftarı,tabi dolayısıyla teknik heyeti,futbolcuları bir bütün.bunu bi tarafa yığmanın da bi anlamı yok.dikkat edin bakın herkes,yönetim de dahil,taraftarla ve camiayla ilgili sorunlarda kendini kurtarmaya çalışıyo.yönetim kurulu kendini kurtarmaya çalışıyo.hagi kendini kurtarmaya çalışıyo.futbolcular kendini kurtarmaya çalışıyo.böyle ekip olamaz.hagi çıkıyo devamlı "çok çalışmamız lazım,daha iyi olacaz" falan diyo.nereye daha iyi olcaksın.bu kaçıncı söyleyişin ya.hiçbi gelişme olmaz mı?ama bu hagi'nin kabahati değil.o gün de söyledim bugün de söylüyorum.kovulmuş bi adamı,sayın canaydın döneminde kovulmuş bi adamı galatasaray'a tekrar getirmenin bi anlamı yok.geldiğinden beri de galatasaray'da en ufak bi gelişme yok,kıpırdanma yok.şimdi şöyle bi şey var.neill,kewell yeni geldi dedik.pino,baros,arda,cana,insua,misimovic bunların hepsi kewell ve neill hariç sakat oyuncular.lorik cana'yı geride oynatıyo.neill'i ilerde oynatıyo.oyuncu özelliklerine göre seçimde de yanlış yapıyo.şimdi gidip galatasaray şöyle oynadı böyle oynadı diye anlatmak da yanlış.çünkü büyük resme baktığınızda hiçbi şey yok.her şey çirkin yani.
son dönemlerde hücüm futbolu defans futbolu diye bir şey oluştu.ya hücum futbolu defans futbolu diye bir şey yok.ikisinin birlikteliği takımı oluşturur.hücuma da çıkarsın defans da yaparsın.antep maçında galatasaray 1-0 malup duruma düştü.ondan sonra biraz kıpırdadılar 2-1 öne geçtiler.hagi diyo ki "geri çekildi futbolcular." kardeşim sen orda ne iş yapıyosun?neden geri çekiliyolar o zaman?
dilara gönder : sizce 2-1'den sonra noldu da galatasaray avantajını yitirdi?
hagi'nin beyanına karşılık söyleyim.2-1 galip durumdasın.diyo ki "geri çekildiler.noldu bilmiyorum." anlatmak istediğim şu.hücüm futbolu ya da defans futbolu diye bir şey yok.tekrar ediyorum.hep hücuma yönelik oynaman çok gol atacağın anlamına gelmez.kalabalık bi defans bloğuyla defans yapıyorsanız gol yemeyeceğiniz anlamına da gelmez.blok halinde birlikte oynayacaksınız.futbol oyunu budur.noldu?2-1 galipken geri çekildiler.3-2 malup duruma düştüler.bu nasıl bi sistemdir?nası bi mantalitedir?nası bi felsefe,nası bi futbol kültürüdür?
4-4-3 oynadı da 3-5-2'de bilmem ne demenin anlamı yok.bu sayısal verilerin bi değeri de yok.oyuncular blok halinde oynayamıyorlar.polat'ın da dediği "sene sonunda görüşücez." falan.böyle tehditler bi başkana yakışmıyo.devamlı hakeme saldırıyorlar.yani bu 3 büyük kulüp.zaten bundan sonra 3 büyük kulüp de demicem.3 bitik kulüp dicem.daha doğru olur.hala bu kadar ekonomik birikimlerine rağmen,tribünlere böyle taraftar kitlelerini toplamalarına rağmen,medya yanında olmalarına rağmen sahada iyi mücadele eden bi takım yaratamadıkları sürece bi anlamı yok.hakeme ve federasyone saldırmalarının tek nedeni şudur.takımlarına güvensizliklerin nedeniyle,"acaba dışardan bi avantaj sağalayabilir miyiz?" "onların üstünde baskı kurup avantaj sağlayabilir miyiz?" anlayışı içindeler.3 büyük pardon bitik kulüplerin 1-2 hakem yanlışına sığınmaya hakları yok.burda sistem falan hikaye.dışardan kötü idare ediliyorlar.ve futbolcuya dayalı sistem oluştu.şöyle söyleyim.sezon başı öncesi dia ile niang geldi.adamlar nası diyim,arap atı gibilerdi.şimdi ayakta durucak halleri yok.devamlı yerdeler.mesela örnek veriyorum.quaresma diye yeri göğü inletiyolar.bakıyosunuz adam 90 dakika içinde takımına ne kadar etkili.
dilara gönder : peki zapata'yı nasıl buldunuz?
uzun zamandır oyanamamasına rağmen özgüveni olan bi kaleci.çok rahat.çok oyuna hakim.her an oyunun içinde bi oyuncu.iyi idman yapıldıktan sonra fayda sağlanabilir ama galatasaray'daki sorun kaleci sorunu değil.yani ufukla aykut yetersiz değil.onları çalıştıran kişinin çocukları geliştirememesi sonucu böyle kötü goller yiyolar.ben yabancı hakkı kullanacaksam kaleciden yana kullanmanın bi mantığı yok ileriki mevkide kullanırım.tamam aldılar ayrı bi konu.
culio,stancu,yekta,zapata,kazım alındı.galatasaray'da hala değişen bi şey yok.bi düşme de yok.tamam 2 ayaklı maçlarda dışarda gol attığın zaman avantajlı duruma gelebilirsin ama galatasaray taraftarı da daha çok ben de,galatasaray'ın bi sonraki maçta ne yapacağını bilemiyosun,bi yorum yapamıyosun,şunu yapar diyemiyosun.gerçi diğerleri de öyle.şunu söyleyim.fenerbahçe trabzon karşısında ilk yarı hakkaten iyi mücadele etti.mükemmel olmasa bile ona bile razıyım.iyi mücadele eden,koşan,yardımlaşan bi takım.2 tane de gol attı.sonrasına bakıyosunuz bu hafta manisaya gidiyolar.herkes kaygılı.acaba bu takım bunu tekrarlayabilir mi.tekrarlamak zorundalar.aynısını uzun vadeli devamlılığı olan bi performans olarak uygulamak zorundalar.yazıktır.harcana bu büyük paraların karşılığını alamıyosak o zaman neden milyonlarca insan destek veriyo?ceplerinden para veriyo,yahut da sponsorla veriyo.yayıncı kuruluş bu kadar büyük paralar veriyo.ben bunun arkasındayım.sadece galatasaray değil de genel olarak türk futbolunda o kadar çok sorun var ki.bunların halledilmesi lazım.yani futbol elden gidiyo.gerçekten gidiyo.böyle giderse önümüzdeki sene yayıncı kuruluş oturucak bunlarla konuşucak "napıyosunuz siz biz bu kadar büyük paralar veriyoruz ediyoruz.siz karşılığı olarak hiçbi şey vermiyosunuz" diye.yanlızca şov,aldatılan kandırılan insanlar.bu şekilde futbolunda gelişmesi mümkün değil.ama yöneticiler hep kendilerini kurtarma amaçlı yorumlar yapıyorlar.olmaz böyle.sergen yalçın'ın bi yerde çok güzel bi yazısı vardı."bunlar havaalanı şampiyonu" diyo.çok doğru söylüyo çocuk.hakkaten öyle. bakıyosunuz havaalanında şampiyonlar,sahaya iniyolar,yok!benim için yıldız futbolcu şudur.avrupa'dan transfer ettiğin oyuncu valiziyle gelecek.direk sahaya çıkacak.ha gücüne göre.15-20 dakka yarım saat.yoksa "biraz daha bekleyelim.","sabır gerekiyo" ""3 ay,5 ay,6 ay".yok böyle şey.yazık yani bu kadar desteğe rağmen futbolun gelişmemesi gerçekten çok üzücü."
not:tam metni bulursam bi yerde paylaşıcam.
edit:imla
buyrunuz tam metin.lütfen okuyun.
"galatasaray futbolcuların ağırlığı değil,galatasaray bugünlere geldiyse geçen sezon ve bu sezon,galatasaray formasının 106 senelik ağırlıyla buralara geldi.adnan polat diyor ki "futbolcular bu yükü kaldıramıyor." e sizin sorununuz yani yönetim ve teknik direktörün sorunudur.bakıyorsunuz galatasaray takımı futbolcuları sahada mücadele ediyo mu etmiyo mu hücuma mı çıkıyo defans mı oynuyo ne olduğu belli değil.tabi neticede baktığınız zaman takım olmak sadece saha içinde değil saha dışındaki başkanı,yönetimi taraftarı,tabi dolayısıyla teknik heyeti,futbolcuları bir bütün.bunu bi tarafa yığmanın da bi anlamı yok.dikkat edin bakın herkes,yönetim de dahil,taraftarla ve camiayla ilgili sorunlarda kendini kurtarmaya çalışıyo.yönetim kurulu kendini kurtarmaya çalışıyo.hagi kendini kurtarmaya çalışıyo.futbolcular kendini kurtarmaya çalışıyo.böyle ekip olamaz.hagi çıkıyo devamlı "çok çalışmamız lazım,daha iyi olacaz" falan diyo.nereye daha iyi olcaksın.bu kaçıncı söyleyişin ya.hiçbi gelişme olmaz mı?ama bu hagi'nin kabahati değil.o gün de söyledim bugün de söylüyorum.kovulmuş bi adamı,sayın canaydın döneminde kovulmuş bi adamı galatasaray'a tekrar getirmenin bi anlamı yok.geldiğinden beri de galatasaray'da en ufak bi gelişme yok,kıpırdanma yok.şimdi şöyle bi şey var.neill,kewell yeni geldi dedik.pino,baros,arda,cana,insua,misimovic bunların hepsi kewell ve neill hariç sakat oyuncular.lorik cana'yı geride oynatıyo.neill'i ilerde oynatıyo.oyuncu özelliklerine göre seçimde de yanlış yapıyo.şimdi gidip galatasaray şöyle oynadı böyle oynadı diye anlatmak da yanlış.çünkü büyük resme baktığınızda hiçbi şey yok.her şey çirkin yani.
son dönemlerde hücüm futbolu defans futbolu diye bir şey oluştu.ya hücum futbolu defans futbolu diye bir şey yok.ikisinin birlikteliği takımı oluşturur.hücuma da çıkarsın defans da yaparsın.antep maçında galatasaray 1-0 malup duruma düştü.ondan sonra biraz kıpırdadılar 2-1 öne geçtiler.hagi diyo ki "geri çekildi futbolcular." kardeşim sen orda ne iş yapıyosun?neden geri çekiliyolar o zaman?
dilara gönder : sizce 2-1'den sonra noldu da galatasaray avantajını yitirdi?
hagi'nin beyanına karşılık söyleyim.2-1 galip durumdasın.diyo ki "geri çekildiler.noldu bilmiyorum." anlatmak istediğim şu.hücüm futbolu ya da defans futbolu diye bir şey yok.tekrar ediyorum.hep hücuma yönelik oynaman çok gol atacağın anlamına gelmez.kalabalık bi defans bloğuyla defans yapıyorsanız gol yemeyeceğiniz anlamına da gelmez.blok halinde birlikte oynayacaksınız.futbol oyunu budur.noldu?2-1 galipken geri çekildiler.3-2 malup duruma düştüler.bu nasıl bi sistemdir?nası bi mantalitedir?nası bi felsefe,nası bi futbol kültürüdür?
4-4-3 oynadı da 3-5-2'de bilmem ne demenin anlamı yok.bu sayısal verilerin bi değeri de yok.oyuncular blok halinde oynayamıyorlar.polat'ın da dediği "sene sonunda görüşücez." falan.böyle tehditler bi başkana yakışmıyo.devamlı hakeme saldırıyorlar.yani bu 3 büyük kulüp.zaten bundan sonra 3 büyük kulüp de demicem.3 bitik kulüp dicem.daha doğru olur.hala bu kadar ekonomik birikimlerine rağmen,tribünlere böyle taraftar kitlelerini toplamalarına rağmen,medya yanında olmalarına rağmen sahada iyi mücadele eden bi takım yaratamadıkları sürece bi anlamı yok.hakeme ve federasyone saldırmalarının tek nedeni şudur.takımlarına güvensizliklerin nedeniyle,"acaba dışardan bi avantaj sağalayabilir miyiz?" "onların üstünde baskı kurup avantaj sağlayabilir miyiz?" anlayışı içindeler.3 büyük pardon bitik kulüplerin 1-2 hakem yanlışına sığınmaya hakları yok.burda sistem falan hikaye.dışardan kötü idare ediliyorlar.ve futbolcuya dayalı sistem oluştu.şöyle söyleyim.sezon başı öncesi dia ile niang geldi.adamlar nası diyim,arap atı gibilerdi.şimdi ayakta durucak halleri yok.devamlı yerdeler.mesela örnek veriyorum.quaresma diye yeri göğü inletiyolar.bakıyosunuz adam 90 dakika içinde takımına ne kadar etkili.
dilara gönder : peki zapata'yı nasıl buldunuz?
uzun zamandır oyanamamasına rağmen özgüveni olan bi kaleci.çok rahat.çok oyuna hakim.her an oyunun içinde bi oyuncu.iyi idman yapıldıktan sonra fayda sağlanabilir ama galatasaray'daki sorun kaleci sorunu değil.yani ufukla aykut yetersiz değil.onları çalıştıran kişinin çocukları geliştirememesi sonucu böyle kötü goller yiyolar.ben yabancı hakkı kullanacaksam kaleciden yana kullanmanın bi mantığı yok ileriki mevkide kullanırım.tamam aldılar ayrı bi konu.
culio,stancu,yekta,zapata,kazım alındı.galatasaray'da hala değişen bi şey yok.bi düşme de yok.tamam 2 ayaklı maçlarda dışarda gol attığın zaman avantajlı duruma gelebilirsin ama galatasaray taraftarı da daha çok ben de,galatasaray'ın bi sonraki maçta ne yapacağını bilemiyosun,bi yorum yapamıyosun,şunu yapar diyemiyosun.gerçi diğerleri de öyle.şunu söyleyim.fenerbahçe trabzon karşısında ilk yarı hakkaten iyi mücadele etti.mükemmel olmasa bile ona bile razıyım.iyi mücadele eden,koşan,yardımlaşan bi takım.2 tane de gol attı.sonrasına bakıyosunuz bu hafta manisaya gidiyolar.herkes kaygılı.acaba bu takım bunu tekrarlayabilir mi.tekrarlamak zorundalar.aynısını uzun vadeli devamlılığı olan bi performans olarak uygulamak zorundalar.yazıktır.harcana bu büyük paraların karşılığını alamıyosak o zaman neden milyonlarca insan destek veriyo?ceplerinden para veriyo,yahut da sponsorla veriyo.yayıncı kuruluş bu kadar büyük paralar veriyo.ben bunun arkasındayım.sadece galatasaray değil de genel olarak türk futbolunda o kadar çok sorun var ki.bunların halledilmesi lazım.yani futbol elden gidiyo.gerçekten gidiyo.böyle giderse önümüzdeki sene yayıncı kuruluş oturucak bunlarla konuşucak "napıyosunuz siz biz bu kadar büyük paralar veriyoruz ediyoruz.siz karşılığı olarak hiçbi şey vermiyosunuz" diye.yanlızca şov,aldatılan kandırılan insanlar.bu şekilde futbolunda gelişmesi mümkün değil.ama yöneticiler hep kendilerini kurtarma amaçlı yorumlar yapıyorlar.olmaz böyle.sergen yalçın'ın bi yerde çok güzel bi yazısı vardı."bunlar havaalanı şampiyonu" diyo.çok doğru söylüyo çocuk.hakkaten öyle. bakıyosunuz havaalanında şampiyonlar,sahaya iniyolar,yok!benim için yıldız futbolcu şudur.avrupa'dan transfer ettiğin oyuncu valiziyle gelecek.direk sahaya çıkacak.ha gücüne göre.15-20 dakka yarım saat.yoksa "biraz daha bekleyelim.","sabır gerekiyo" ""3 ay,5 ay,6 ay".yok böyle şey.yazık yani bu kadar desteğe rağmen futbolun gelişmemesi gerçekten çok üzücü."