• 547
    lüzumsuz başlık açan bir adamı niteliksiz ve art niyetli olduğu gerekçesiyle uçuran moderasyon-sa eğer hktwoo yıllarca abuk sabuk oyuncuların başlıklarını açtığında neredelerdi acaba ? diye sormadan edemiyor insan. mahalle takımı neden uçurulmadı da sadece ceza aldı diye sormadan edemiyor insan.

    (bkz: konuşmayacaktın antuan.. ağzının yerini biliyorum artık.)
  • 1400
    kendilerinden ricam lütfen daha sezon başlamadan oyuncularımıza yapılan değersizleşme operasyonuna bir dur demeleridir. sözlük iyice foruma döndü. bu kişilere bakınca kusura bakmasınlar ama genellikle 8 ve 9. nesil yazarlarda görüyorum. şampiyon kadro'da ki oyuncuların yorumlarının altında sat, bir dakika düşünme vb. gibi entriler mevcut. allah aşkına bu adamlara ceza verin. ben artık dayanamıyorum böylelerinin oyuncuyu küçümsemesine veya teknik heyete laf çakmasına. daha sezon başlamadı? hayırdır fm ergeni? maç başlığının altında olsa valla diyeceğim ki adam sinirle yazmış, saygı duyarım. sen nicolo zaniolo'yu ederinden ucuza satıp, wonderkid mi alacan? gerçek hayat burası. yazık şu erden timur'a. geçen sene gelip, en kritik anda sahneye çıkan adam fredrik midtsjö bu sene transfer edilse, sözlüğün yarısı, bu ne biçim transfer diye ortada gezerdi, emin oldum bu sene.

    mesela geçen yıl sérgio oliveira'nın oynamadığı maçlarda kaleye gidemiyorduk sivri akıllı! bilmem farkında mısın? ama adam son 3-4 hafta formdan düştü diye sat sat gitsin, adamı direkt değersizleştirme var. teknik heyet ve yönetim zaten ederini bulursa gönderir merak etmeyin. sonra neden bu kulüp oyuncu satamıyor? sizin gibi kafalarla satamaz, nasıl satacak?
  • 1262
    yaptıkları ruh hastası uygulaması konusunda haklı yönetim..

    tahminim kendileri de belhanda’ya saydırıyordur ama sözlükte başlık olmaz. terim futbolculara daha neler diyor, ama buraya yazılır mı? hayır.
    neden? çünkü objektif tanımlanmış bir kural var ve herkes/her durum için geçerli. sizi de koruyorlar çünkü hakaretin hukuki müeyyidesi var muhatabı başvuru yaparsa..

    ama olur da birgün böyle bir lafı istisnai olarak serbest bırakırlarsa haberimiz olsun. var birkaç isim kafada..
  • 900
    herkes gibi bir hayatı, sorumlulukları, işi, gücü, para yani hayatını kazanma uğraşında olan ve bu işi sadece gönüllü olmakla kalmayıp mecbur kaldıkları için yapan üç dört kişinin, tüm yazarların düşünceleri üzerinde etkisi olabileceğini düşünmek. hadi bu normaldir, insan düşünmeli ve sorgulamalı da zaten ama üstüne bir de bunun uygulanabilir plan olduğunu düşünüp bunun üzerinden her şeyi bıraktım bir de galatasaraylılığımı sorgularsan o zaman ayıp edersin işte.

    bugün değil senelerdir söyledim ve de yazdım. bu işi daha iyi yapacağım diyen herkese kapı açık. ama sonra "ya bu iş cidden acayip bi'şeymiş" dersen, o zaman çıkıp ben de galatasaraylı değilim diyebileceksen veya birinin sana "sen de galatasaraylısın ha, yersen" demeyi içine sindirmeyi göze alabiliyorsan.

    hiçbir şey bilmiyorsam, iki insanın hayatını doğrudan etkiledi bu sözlük. kendi hayatlarından, iş, okul, para, kariyer ve ailelerinden veya bir aileden bile biraz vazgeçtiğini biliyorum şahsen. onun haricinde gerek moderatörler ve daha önce moderatörlük yapmış dostlar adına bi'şey söylemek istemem, her ne kadar neler yaşadıklarını az, çok bilsem de yine de kendileri adına konuşma hakkım olduğunu düşünmüyorum.

    hasılı ben daha iyisini yaparım diyen kim varsa, başımızın üstünde yeri var ancak terbiyesizlik filan yapmak istemem ama şahsen beni tanımadan, kim olduğumu bilmeden galatasaraylılığımı sorgulayacak, değil bu sözlükte veya bu ülkede, bu dünya üzerinde tek bir kişi bile olamaz. kimseye bu hakkı vermem çünkü.

    moderasyonu beğenme, eleştir, yerin dibine sok hatta söv istersen ama bana galatasaraylı değilsin deme kardeşim. kimse demesin. diyen olursa da kafama silah dayasın yine de saldırırım üstüne.

    period.
  • 61
    galatasaray sözlük için pek de telaşlanmayanlardır. lafım hepsine. yakında daha da beter doğacak olan kutuplaşmanın da baş mümessibi olacaklardır. ilk başlarda sözlükte bu kutuplaşmanın, gruplaşmanın, çekişmenin % 20 kadarı olurken kelle alanlar bugün kat be kat fazlasına maruz kalan sözlükte boks hakemi gibi ayırıp tekrar iki tarafın birbirine girmesini bekliyorlar. yaptıkları umursamamazlıktan ziyade bir tiraj beklentisi gibi kalıyor. ben bu sessizliklerini buna yoruyorum. fitneden ve husumetten zevk alır bir tavırları var. herkes ben işime bakarım mantığını güdüyor.

    bugün biri küfür veya aşşağılayıcı bir entry girdiğinde bunu eleştirirseniz ''fikrini söylüyor'' derler fakat daha sözlük ilk kurulduğunda ve bundan 1 sene öncesinde fikrini söyleyen nicelerini şutlamalarının sebebini sorsanız sesleri çıkmaz.

    taraflı bakmaktan ziyade bazı yapı taşlarını oynatmaktan da korkuyorlar. alışılagelmişin dışında hareket etmekten de kaçıyorlar. bunları uygulayacakları kişileri en iyi kendileri bilirken, aslolanın format olmadığının farkındayken ve anayasaya ''sözlüğün huzurunu bozmak'' gibi bir madde koymuşken kendileri ile çelişiyorlar.

    burası sözlük. illa ki farklı kutuplar olacak. rijkaard'ı sevmeyen olacak, futbolcuyu sevmeyen olacak ama sen belli düsturlar çizdiysen onları ezip geçenleri suskunlukla karşılıyorsan vardır bu işte bir bit yeniği. ceza alan bedevixile cezalandırmayan her dalda nice kupalar ın davranışlarının birebir aynı olması bile bize değişen kabuğun karşısında bir açıklamadan aciz kalınmasını gösterir nitelikte.

    bu durumu; daha çok yazar alındığı için farklı fikirlerin çoğalması olarak açıklamak ve buna göre önlem almak varken sessiz kalmak, çelişkiler sorulduğu zaman cevapsız kalmalarına sebep oluyor.

    halbuki anayasayı değiştirerek toparlayabilirler durumu. ya da bir manifesto yazarak. genel zirve yaparak. moderasyonun kendi arasında toplantı yapmadığını, muhbirlere yeni görevler ya da görevlerini yerine getirmemelerinin karşılığını vermemelerini nasıl açıklayabilirler merak ediyorum. bunun adı sorumsuzluk mudur yoksa yaptıkları piramitin en üst tepesine yetişemeyecek durumdalar mı?

    yakında sözlüğün belli başlı yazarları kopmaya başlayınca, ortalık kirli entryler ile dolunca, amiyane tabirler, argolar çoğalınca bu onların gözüne de normal gelecek. tek umursanan şey sözlüğün forum olmaması olmuş fakat forum tarzı entrylere 'dir - 'dır getirilip bitirilince tamam mı sayılıyor? anketler çoğalınca, galatasaray'dan çok fenerbahçe konuşulunca, bir gün içerisinde 5 sayfa başlığın 2 sayfasını fenerbahçe alınca sorun olmuyor mu?

    galatasaray'ın içinde konuşulacak o kadar konu varken, ilgi alanı sınırlamasının en gereksiz noktaları daha çok gündemde iken sorun olmuyor mu? sonra popülist tavırlarla tiraj beklentisi içindesiniz deyince de hangi popülizm dersiniz. arif erdem ile aziz yıldırım arasındaki entry farkını çıkıp da anlatacak bir mantıklı sözlük yönetim üyesi var mı? ama popülizm ile alakalı bir kelime etmeyin açıklarken yoksa tiraj beklentisi yaftasını yüzünüze yersiniz.

    gelişmeleri telaşla takip ediyorum. bu gidişle bu sözlükten kopan çok olacak.
  • 1176
    derbi süreci* başta olmak üzere son 1 haftadaki sessizlik hali benim de dikkatimi çekiyor. sadece modlog hareketsizliği değil konu, kim var'da da nadiren görüyorum rumuzlarını (belki ben denk gelmiyorum?).

    silinen entry'ler sebebiyle bir kısım yazarın sürekli bir veryansın hali, daniel tozser'in sözlükle ilgili bir entry'sindeki "her güzel şeyin bir sonu vardır" iması vb. umarım bir motivasyon kaybı yoktur, üzülürüz. :( her şeyden önce ümit ederiz ki herhangi bir sağlık sorunu yoktur.

    sözlüklerin şahının makam araçlıları. hep bizden çaldığınız vergiler hep!*
  • 1197
    kırgınım ve üzgünüm arkadaşlar...

    ciddi anlamda kalbimi kıran bir ceza vermiş moderasyon. bir kaç gün önce karaborsacılıktan yediğim 1 aylık cezam bitti. biliyorum belki bir çoğunuz derdini seveyim butonuna basmak isteyeceksiniz ama bu benim için çok önemli ve içimi dökmek istiyorum.

    neredeyse 10 yıl önce, galatasaray temalı bir sözlük açılmış dediklerinde sevinçle koşa koşa 1. nesil olarak üye olduğum ve ender yazmama rağmen her başarıda ya da her üzüntüde duygularımı paylaştığım güzel sözlükte böyle bir yafta yemek kalbimi çok kırdı. bu sözlükte yıllardır en hoşuma giden şey, insanların bilet konusunda birbirlerine gönülden destek olması. ismini bile bilmedikleri insanlara, bu kadar endüstriyelleşmiş bir düzenin en önemli enstrümanlarından biri olan ve seyir olanağı sağlayan bilet hususunda maddi çıkarları ortadan kaldırarak yardımcı olma istekleri...

    çok fazla arkadaşla yakınlığımız olmadı belki ama tanıyanlar tanır. ben de bu konuda karınca kararınca elimde bilet olduğunda ya da biri yardım istediğinde destek olmaya çalışırım. aynı şekilde bir çok maça da arkadaşların özverisi ile kolay bir şekilde gitmişimdir:

    (bkz: #1839436)
    (bkz: #1839243)

    hatta karaborsacılığa karşı, elimden katma değerli ne geliyorsa yaptım:
    (bkz: #2510368)

    kombinem olmamasına rağmen fırsat buldukça maç ayırt etmeksizin tüm maçlara gitmeye çalışırım. öyle sadece derbi zamanı "bilet var mı"cılardan olmadığımı da bilen bilir:
    (bkz: #1866505)

    tüm bunlardan nasıl mutlu olduğumu da şöyle yazmıştım:
    (bkz: #1831787)

    gel gelelim 19 mayıs 2019 galatasaray başakşehir maçında işler istediğim gibi gitmedi. bu maça gitmeyi çok istedim ve gs bonus kartım olmasına rağmen tabi ki biletler çıktığı an tüketmişti. ben de o zamanki vahşi karaborsa fiyatlarının biraz altında bir fiyata bir bilet aldım. global bir yazılım şirketinde çalışıyorum ve acil servis personeli gibi aniden önemli projelere çağrılabiliyoruz. şanssızlık pazartesi günü sabahı şehir dışına çok önemli bir sunum için çağrıldım ve pazar akşamından gitmem gerekecekti. kesin olmamasına rağmen riske atmamak için, aldığım fiyatın aynısını yazarak, galatasaray sözlük bilet aranıyor duyuruları başlığına sadece ücretiyle bilet arayan arkadaşlara durumumu anlatarak mesaj attım.

    sonra ceza aldığımı fark ettim işte... keşke ceza vermeden önce daha önce bilet satıp satmadığıma bir baksaydınız sevgili arkadaşlar. hakaret olarak kullandığım kelime ile yaftalanıp, bu kadar sevdiğim bir ortamdan tecrit edilmek beni çok üzdü.

    şunu unutmayın, bir dost kazanmak, kaybetmekten çok daha zordur... ve bu sözlük buradaki dostlarımızla var olmuştur...
  • 441
    sözlükten atılma pahasına yazıyorum ki ne yapmaya çalıştıklarını bir türlü kavrayamıyorum. hangi başlık bizi ilgilendiriyor hangisi ilgilendirmiyor bir türlü işin içinden çıkış yolu bulamadım. örneğin;

    (bkz: 2012 yılında kudüs'e ağlamaya gidecek olan yazarlar)

    veya

    (bkz: 2012 yılında amsterdam'a gidecek sözlük yazarları)

    daha ilginci şu olsa gerek:

    (bkz: gangnam style)

    amaç sportif mi kişisel mi? bende o zaman şöyle bir başlık açmak istiyorum:

    (bkz: 2012 yılında sevişeceğim sözlük yazarları)

    sevişme sırasında arka fonda hafiftan hafiften çalmasını istediğim parça:

    (bkz: papi chulo)

    olay bu mu?
  • 1270
    her ne kadar galatasaray taraftarlarını çıldırtsalar da feghouli ve belhanda için yapılan ırkçı söylemleri silmeleri hususunda haklıdırlar. bir insana kızdığınızda onun ırkına, milliyetine, etnik mensubiyetine vurgu yapmak ırkçılıktır. örneğin, roma taraftarı cengiz ünder'e kızıp "git şu takımdan artık türk, git" dese ya da "bu takıma artık türk almayın" gibi bir yorum yapsa bu biz türkleri rahatsız eder mi etmez mi?. beni eder, çünkü türk olmasıyla ne alakası var? alakası varsa, demek ki ırkından ötürü bir genelleme yapılmış. bakın, türk'ün önüne herhangi bir sıfat bile koymaya gerek yok, sadece bağlam türk'ün burada iyi niyetle kullanılmadığını açıklıyor. kuzey afrikalı/mağripli/arap konusu da benzer bir durum. yani linnes'e "iş disiplini yüksek iskandinav" demekle aynı şey değil.
  • 1025
    bu işten para kazandıklarını sanmıyorum, kazanıyor olsalar bile standart maaşlı bir iş kadar bile kazanmadıklarını düşünüyorum. o sebeple mutlaka kendi işlerinin arasında moderatörlük görevi yapıyorlardır ve tüm entryleri okuyup bazılarını silmek, bazılarını canlandırmak vakit alabilir.

    edit: bırak para kazanmayı adamlar cebinden para harcıyormuş ya lan!
    harbiden hepsini tebrik ediyorum ben kaldıramazdım böyle bir sorumluluğu.
App Store'dan indirin Google Play'den alın