• 16951
    son zamanlarda sanki galatasaray'lıların azaldığı sözlük. terimciler, okancılar, mancini hocamcılar hatta tudorcular bile çoğunlukta.

    evet fatih hoca babamız gibi, mancini eyvallah, okan hoca'yı eleştiriyoruz ama hala hocamız. yapmayalım ya hepimizin gayesi ortak değil mi? futbolcularımıza, hocaya edilen laflar eleştiri sınırlarını geçeli çok oldu. hepimizin ortak hedefi yönetimin bir an evvel seçim kararı alıp kulübün yakasından düşmesi olmalı, bunun için çabalamalıyız.
  • 16952
    35 senelik ömrümün 16 senesinde hayatımda olan platform. hayatı envai çeşit kırılmalarla 3 4 senede bir neredeyse sıfırdan başlayan bir adam için korkunç bir süre bu.

    sözlük öncesi dönem artık yok gibi bir şey benim için. konuşmamı, yazmamı, olaylara bakış açımı, taraftarlığımı etkiledi ve değiştirdi. sokakta yaşamanın henüz ölmediği zamanlarda çocuk olsam da hiçbir zaman sokakta yaşayamadım.

    sosyal medya aslında tam da bizim gibi sorunlu vakalar için mükemmel bir icat olsa da arz-talep-piyasa derken hepimizi maymunu etmiş durumda. o yüzden kim gerçekten asosyal, kim trendi takip ediyor belli değil.

    çok emek harcadık demeyeceğim çünkü emek harcamak bile göreceli bir kavram oldu artık. ama çok büyük mesai harcadım, şu entryi telefondan girmeye çalışırken bile harcıyorum.

    bu mesaiyi keşke başka bir şeye aktarsaydım ya da aktarabilseydim pişmanlığı olmuyor değil. hatta muhtemelen buraya giden mesai toplamını 3-4 farklı hobiye bölerek onların her birinde belli bir seviyeye gelmek mümkün olurdu.

    her entryi tek tek okuyup neredeyse her birinin yazarına ayrı ayrı mesaj attığım dönemleri hatırlıyorum. hayat öylesine bir şuursuzluk ırmağında akıyordu, düşünün artık.

    belki de 10 senedir, sözlük sadece önümde açık. yazmak istediğimde yazıyorum, önüme 10 entry düşerse 3 tanesini belki okuyorum. belki de bu yüzden hala daha bir şeyler yazabiliyorum. eskisi gibi baştan aşağı okusam muhtemelen "ne işim var benim burada ya" farkındalığı karşı konulamaz hale gelirdi.

    aynı şey sosyal medya için de geçerli bu arada.

    sürekli zaman geçirince insanlar çok sevdiğini falan sanıyor. alternatifimiz yok ki kardeşim. 35 yaşıma geldim. 15 yaşımdan tek farkı okul yerine işe gitmem ve otobüse binmek yerine araba kullanmam.

    sözlükte zaman geçirmeye ya da içerik üretmeye niyeti olan ama çeşitli sebeplerden bırakan çok arkadaşlar oluyor. 16 senelik tecrübenin getirisi olarak şu tavsiyeyi verebilirim. burada yazılan her şeyi ciddiye alır, kendi düşüncenizi dikte ettirmeye çalışırsanız burada uzun süre duyamazsınız.

    buradaki temel sorun kurallardan ziyade bizim toplumla alakalı. tartışma kültürü ya da bir arada yaşama falan bizim toplumdan geçti artık. değil bir adamın el yordamıyla moderasyonu, tarihin en adil en donanımlı kurulu kararları versin yine o iş olmaz.

    adı galatasaray olduğu için ve ne kadar içinden çıkan yarı celebrityler bile bok atıyor olsa da hala daha bir saygınlığı olduğu için insanları cezbediyor. insanlar bazen uzun zamanlar ve çabalardan sonra girebilip kısa süre sonra ayrılmak durumunda kalıyor.

    üzücü oluyor elbette.

    ama bir yandan insanlar burada var olmak için ısrar ederken bir yandan da sosyal medya varken burası neden kendini bu kadar kasıyor deniyor.

    sosyal medya varken, anlık tepkiler atışmalar için burası gereksiz. hem hantal hem de mantıksız kalıyor.

    sosyal medyada 140 karakterlik bir tweet, doğru yere denk geldiğinde milyonlara bile ulaşabilir. burada uygun başlık bul, entry yaz, gönder, maç sonu o hengamede gündeme girsin falan filan...

    buralardan o düşündüğünüz hayata da adım atılmıyor. başka yerlerde network kanalları, kendine yatırımlar ve meziyetler de gerekiyor.

    biz burada beraber olursak, bir ağız olursak bir yerlere mesaj verebiliriz. destekse destek, eleştiriyse eleştiri; sesimiz gür çıkar derseniz o işler de çoktan bitti.

    o işler courtsideda, localarda, adadaki yemeklerde falan organize ediliyor artık.

    bütün bunlara rağmen burada olmak istiyorsanız içinizden geleni yazın, milletin ne yazdığına düşündüğüne takmayın.

    yoksa deli olur çıkarsınız, gerek yok.
    zaten turko olarak doğmakla hayata yeteri kadar geriden başladınız...
  • 16954
    sosyal medya lağımına dönüşmeye başlayan sözlük. kaliteli entry, aklı başında yazar sayısı maalesef giderek azınlıkta kalmaya başladı.

    herkesin fikrine önem vermemeyi bilecek kadar bu ülke insanı hakkında bilgi sahibiyim. 100 kişinin aynı şeyi söylemesi maalesef doğru olduğu anlamına gelmiyor, kimse kusura bakmasın bu ülkenin ortalama eğitim seviyesi, ne bileyim okuduğunu anlama seviyesi falan ösym'nin sitesinde mevcuttur.

    ama işte iş futbola gelince herkes her şeyi anlıyor, her şeyi görüyor. neye istinaden? hiçbir şeye. hiçbir halttan haberi olmayan, bilgi birikimi taş devrine geçiş yapan maymunlardan hallice olan insanlara sesini duyurma hakkı verilmesi maalesef kaostan başka bir şeye sebep olmuyor. çünkü salak salağı çekiyor arkadaşlar. düz dünyacılar bile birbirini bulup bir kamuoyu yaratabiliyor.

    her neyse ben burayı sosyal medya çöplüğünden farklı olması sebebiyle kullanıyorum. en azından içeri girerken bir seçim söz konusu. en basitinden hala abuk subuk bir türkçe kullanımı görmemek sevindirici.

    fakat kalitenin giderek düştüğü, yazarların galatasaray'ı destekleme gayesinden çok ne boka yaradığı belli olmayan kişisel savaşlarını, arzularını (beğenilmek, onaylanmak, farklı olmak, dikkat çekmek) ön plana koyduğu bir platforma döndü.

    sözlük formatı sebebiyle daha nesnel olması, bilgi vermesi gereken entry'ler anlık yazılan birer tweet'e dönüştü. 5 para etmeyecek fikirlerinin çok önemli olduğunu zannedenler anında her yerde duyulmasını istedi.

    2005'ten beri keyif alarak aktif bir şekilde sosyal medya kullanan bir kişi olarak, bu mecralardan bu kadar nefret edebileceğimi hiç düşünmemiştim. eskiden bilgiye ulaşmak isteyen, kişilik olarak araştırmaya hevesli insanlar olurdu mesela forumlarda. maalesef günümüzde sosyal medya vasat ve vasat altı insanların kendisini eğlediği yerlere dönüştü.
  • 16955
    birçok yazarın sosyal medya ve oradaki ezik hesapların etkisinde kalarak entry girmeye başladığı sözlüğümüz. bu da normal olarak kaliteyi düşürüyor ve okuması çok zor bir yer haline getiriyor burayı. keşke herkes biraz dikkat etse yazdıklarına ve bir kere daha okuyup öyle bassa gönder tuşuna. hani klasik bir cümle var ya, "sosyal medya 96-00 arasında olsa ne dört sene üst üste şampiyonluk olurdu ne de uefa kupası" diye. bence çok doğru. herkes en küçük başarısızlıkta kesecek adam arıyor. resmin geneline bakan çok az. sabır yok. herkes herşeyin en doğrusunu kendisi biliyor sanıyor. normal olarak da çok kirli bir ortam oluşuyor. bu sadece sözlük için geçerli değil. sanırım komple ülke olarak sorunumuz.
  • 16957
    bir ay önceki rezaletten sonra * pilot olmamak için bir aylığına tatile çıkıp 27 dakika önce döndüğüm sözlük. yalnız ben osimhen'le aynı gün geleceğimi hiç düşünmemiştim, çok güzel sürpriz oldu. *

    osimhen sonrası gerekli orta saha, stoper ve kanat hamleleri de gelirse bugün sözlük tarihinin en yoğun günü yaşanabilir. adminler göreve, serverlar yağlansın.
  • 16958
    bir galatasaraylıya yakışmayacak üslupta yazarların arttığı ve dolayısıyla seviyenin günden güne düştüğü sözlüğümüz.

    kulübün aktif yöneticisine bıyıklı diye hitap eden mi ararsınız, yoksa futbol takımının hocasından, olumsuz cümlesinin ardından bu diye bahseden mi? pardon ama siz kendinizi ne zannediyorsunuz? gerçek hayatta böyle konuşabiliyor musunuz çevrenizdeki kişiler hakkında?

    ve moderasyon her entry'yi gözetleme şansı olmadığı için bu duruma yeteri kadar müdahale edemiyor. ihbar şovu başlatıyorum. *

    edit : anlam kayması düzeltme

    edit 2 : moderasyonun bu duruma yeteri kadar engel olmadığı görüşündeydim. sağolsun hagi yazdı. bu konuda tüm yazarların ihbar konusunda sorumluluğu olduğunu hatırlattı. haklı, ben de daha fazla ihbar konusunda aktif olacağım.
  • 16962
    sözlükte uğur karakullukçu başlığına baktığınızda neredeyse %95 oranında eleştiri görürsünüz. yani herkes önemsenmemesi gereken "anlamsız konuşan" söylediklerinin değeri olmadığını iddia eden entryler girmiştir.

    05.09.2024 tarihinde gece yayınını izledim. sürekli bağırdığı için kendimi zorlayarak dinledim. sürekli bağıran, herkesi azarlayan, yönetim ve okan hocaya sürekli saldıran bir tavrı vardı. ancak yayınında söylediği her şeyi ertesi gün gs sözlükte insanların kendi fikri gibi , okan hocayı, yönetimi vs. eleştirmek için o öfkeyle yazdığını gördüm.

    bknz: veretout başlığı, neymiş 4m euroya alınmış tam bize lazım olan adammış. nasıl almamışız?
    bknz: rabiot'a 30m euro vermişiz neden medina almıyormuşuz? medina bedavaya oynayacak sanırım?
    bknz: beşiktaş gidip bedavaya orta saha almış seneye az buçuk paraya satın alacakmış, 32 yaşında adamı neden almamışız?

    daha sayarım ama tamamı bu yayında geçen bağırışlardı. hepsini şu an sözlükte görebilirsiniz.
    kimse gelip kulubü yönettiğini sanıyor diye dalga geçmesin, çünkü taraftarı yönlendirip öfkeyi istediği yöne çekebiliyor. isterse hocayıda yer, yönetimide malesef. kitleleri kontrol etme konusunda sosyal medyanın gücünü gösteren bir örnektir.
  • 16963
    ikilisi ve üçlüsü hakkında yazılan başlıklara da bir düzenlenme getirilmesi gerekiyor. örnekleri aşağıda bırakıyorum. her gelen transfere ikili üçlü başlık açacaksak işimiz var.

    (bkz: osimhen icardi batshuayi üçlüsü)
    (bkz: kerem aktürkoğlu yunus akgün ikilisi)
    (bkz: dursun özbek cüneyt tanman hamza hamzaoğlu üçlüsü)
    (bkz: belhanda feghouli gomis üçlüsü)
App Store'dan indirin Google Play'den alın