birkaç yıldır camiada olmayandır. özellikle pandemi sonrası diyebiliriz başlangıcına. çünkü o sezon, (19-20) başlangıçta da pek iyi girmeyip, 8/8 yaptığımız bir süreç vardı ve oyunumuz şampiyonluğa koştuğumuzu gösteriyordu, havaya da girmiştik.
pandemi patladıktan sonra ise, sezonun başladığı ve hem kötü oynadığımız hem de doğrandığımız maçlarla birlikte önce mustafa cengiz yönetiminin tff'ye karşı olan iyimser tutumu, fatih terim'i çok fazla kalkan yapmaları, fatih terim'in hataları, transferdeki başarısızlıklar, saha sonuçlarının kötü gelmesi, hakemlerin ve kurulların bizi kışkırtması vs vs.
tüm bunlar yaşanırken, başarısızlık birçok etkene bağlıyken kimisi yönetimi, kimisi hocayı, kimisi bazı oyuncuları suçladı ve taraftar ve muhalefet içinde bir ayrışma oldu.
20-21 sezonu'nun sonunda 1 gol farkıyla şampiyonluk kaçarken bile camia tek yumruk olamadı.
zaten kendi adıma ben mustafa cengiz yönetiminin şampiyonluk için kasmadığı görüşündeydim. aksi olsa tff'yi yakması gerekirlerdi, beyaz sayfa açmaları değil.
19 haziran 2021 galatasaray seçim genel kurul toplantısından sonra bile kaybeden başkan adaylarının burak elmas'ı desteklemesine rağmen taraftar bölündü.
fatih terim ile devam etmesine takılanlar, eksik hata arayanlar vs vs...
en başta taraftarda olmak üzere, bir şeyler eksik bunu net şekilde görüyoruz. en çok da burada görüyoruz.
eğer 21-22 sezonu'nda başarı, en azından iyi futbol gelmezse, iş, yaşayan galatasaray efsanesi fatih terim ile çok kötü bir ayrılığa doğru gidiyor.
2021-2022 sezonu'nda bizim bir şeylerin değiştiğini görmemiz gerek. üstelik de bunu yarışırken, başarırken görmemiz gerek.
bu olumsuz hava, bu kaotik ortam beni çok geriyor.