galatasaray futbol takımındaki yerli lobisi

• 1

  insanı delirtir, paşaların keyfine göre maçlar kazanılır, kupalar kaldırılır. sürekli pohpohlanıp paraya boğulmaları gerekmektedir geçmişteki az sayıdaki karakterli futbolcular dışında. takım içi dengeler hep kendilerinin yanındadır, cahil olduklarından yabancılar ile gerekli iletişimi kuramamaktadır bu arkadaşlar. gereksiz özgüvenleri vardır, gazla çalışırlar. ve işin ilginci ülkede bu yerli lobisine tek sahip takım galatasaray'dır. taraftarın kanser olmasındaki temel nedenlerden biridir, bu arkadaşların dengesiz performansı yüzünden gerekli analiz yapılamaz takım üzerinde.
• 2

  (bkz: yeniçeri)
  
  (bkz: ii. mahmut)
• 3

  (bkz: lale devri) yabancı sınırı olsa da olmasa da lale devri yaşıyorlar.
• 4

  (bkz: galatasaray futbol takımındaki evlat lobisi)
  
  zira bütün sorunların altından altyapı tohumları çıkıyor. hamit'in, sinan'ın gruplaşma içine girdiğini duydunuz mu ya da hayal edebilir misiniz?
• 5

  sonu vaka-i hayriye gibi olur inşallah.
• 6

  yaşım itibariyle galatasarayda hatırladığım üç lobi var
  lobi 1: hakan şükür'ün başını çektiği bülent korkmaz, arif erdem,hakan ünsal ve little belezoğlu'nun destek attığı the cemaat lobisi
  
  lobi 2: servet çetinin liderliğinde oluşan* barış özbek, mustafa sarp ve burda adını dahi ağzıma almaktan utandığım the losers lobisi
  
  lobi 3: captain selçuk inan önderliğinde burak yılmaz, umut bulut ve olcan adın kardeşlerin içinde bulunduğu ts lobisi
  
  lobi 1 ve 3 allahı var kupalar ve nice başarılar kazandırdı. ama lobi lobidir.zamanında önlemi alınmazsa takım içi dengeler diye tabir edilen şeyi yerle yeksan ederek sadece kendileri ve üyelerinin şahsi menfaatleri için takımlarının emellerini tehlike altına atarlar. yabancı sınırı kalkınca artık biter dedik fakat bitemediler ve bu gidişle bitemeyecekler...
• 7

  yabancı sınırının kaldırıldığı bir senede bile vasat yerli futbolculara çekilen peşkeşlerden anlaşıldığı üzere varlığını kimsenin inkar edemeyeceği olgu. bunlar kendilerini genelde galatasaray'ın çocuğu olarak görüyor ve kulübün kendilerine bir vefa borcu olduğunu düşünüyorlar. maalesef bu akımın son temsilcileri de fatih terim ve hamza hamzaoğlu'dur. ikisi de yerli seviciliği konusunda son derece hastalıklı bir kafa yapısına sahiptir.
  
  sakın ola ki bu meseleyi yanlış tarafa çekmeyin. bu takımda yerli futbolcuların tamamının temizlenmesini istemem. bu kulübü ve formayı hak etmeyen kimselere tepkim ki genelde onlar yerli oluyor. kene gibi yapışmışlar bu kulübe, bir türlü gitmek bilmiyorlar.
• 8

  lisenin teoride kulübü yönettiği ama pratikte futbolla pek ilgilenmediklerinden ortalıkta pek kimse olmadığı için illa ki bu boşluğu dolduranlar olacaktır. bu lobinin yaptığı da budur.
• 9

  istersen mourinho'yu getir, pep guardiola'yı getir, jupp heynckes'i getir onun bile kuyruğuna teneke bağlatacak lobidir. geçmişte rijkaard'ı gönderdikleri gibi, gelmeden önce sözlükte ve sosyal medyada avrupa'nın en iyi teknik direktörü ilan edilip bir kaç ayda bülent ünder'e evrilen prandelli gibi. hiç boşuna kıvırmayın prandelli'nin italyasının oynadığı futbola hepimiz hayrandık. transfer süresindeki methiyeleri birleştirsek burdan ağrıya yol olur
  
  bu sisteme ayak uyduramama teranesini ben demiyorum daha şampiyonluğun birinci yada ikinci haftasında hamit altıntop lig tv'ye verdiği röportajda bazı arkadaşların prandelli'nin getirdiği sisteme ayak uyduramadığını söyledi. yok yaaa ! bence robben, ribery, boateng'de şampiyonlar ligi başarısızlığı için çıksın biz pep'in sistemine ayak uyduramadık ondan zıçtık sıvadık desin hadi canım sende ! biz bu ayak uyduramayanların kim olduğunu çok iyi biliyoruz.. uyduramıyorsan gideceksin o zaman arkadaşım, kapris yapmayacaksın eğer kulübe bir felsefe getirsin diye başındaki yöneticiler tazminat hakları da dahil bu teknik ekibe milyonlarca euro saçıyorsa senin kıçı kırıklığını çekmek zorunda değil kimse ! ortada da ben büyük futbolcuyum diye gezmiyeceksin büyük futbolcu teknik direktör seçmez, oyun felsefefesine göre değerlendirme yapmaz. büyük futbolcu dediğin, profesyonel dediğin sneijder'dir gerekirse arsenal karşısında ön libero oynayıp çatır çatır top kapmak için uğraşan adamdır.
  
  ancak sistem öyle bir kurulmuş ki işte yıllda 2.5 milyon euroyu bağlayan yerli futbolcuları hiçbir yönetici atsan atamıyor satsan satamıyor hatta bizim bazı çok bilgili futbol adamlarımız "türk futbolcusu çok değerlidir efendim" diye zırvalayıpta durabiliyor. hayır efendim türk futbolcusu değerli değil sinsidir, profesyonel hiç değildir işine gelmediği bir sistem olduğunda çalışmaz, sisteme ayak uydurmaz hocasını sepetler sonra kendince istediği bir sistem gelince çatır çatır oynar ! son zamanlarda bunu kıran bir kalli geliyor aklıma o da son 8 haftaya kadar dayanmıştı bu sinsilere, ancak çatır çatırda oynatıyordu işine gelmeyen sisteme ayak uyduramıyorum diyen tribünde kulübede buluyordu kendini.
  
  tam bu sene elimize tarihi bir yabancı sayısı fırsatı geçmişken bu lobinin ağırlığını iliklerimize kadar hissetmek çok koyuyor. hele fenerbahçe profesyonellikten uzak ağız ishali olmuş, tek meziyeti rakibe laf çakmak car car konuşmak olan adamları birer birer gönderip avrupa'nın kalburüstü yabancılarını bir bir transfer ederken bizde kaprisli, tripli, sinsi futbolcularla kapı gibi kontratlar yapıp bel bağlayınca sinirlerim daha bir boşanıyor.
• 10

  aysal ve mancini bu lobiyi dagitmak uzereydi hatirlarsaniz. ilk olarak sabri efendiyi kapi disi etmislerdi. yani akli basinda bir yonetim ve bu saadet zinciri ile baglantisi olmayan bir teknik direktor bizi bu durumdan kurtarabilir.
• 11

  bunların ilacı zenci pipisiymiş ya la!