• 19251
    mustafa cengiz seçildi. +

    fatih terim motive ve sorunsuz çalışacağı bir yönetim var. +

    taraftar, yönetim ve teknik heyetin arkasında, başarıya aç*, takıma ilgisi yüksek. +

    takımın genel kalitesi iyi, eksiklikleri giderecek maddi imkan ve futbol zekasına sahibiz. +

    şu tablo bozulmazsa, 2018 - 2019 sezonundan itibaren büyük başarılar bizi bekliyor gibi duruyor.
  • 19252
    mustafa cengiz başkanın yeniden seçildiğine göre artık gelecek planlamasında incelemeye başlayabiliriz.
    2018 2019 sezonu için kadro planlaması yaparlar dikkate almamız gereken kriterler ne önce onu irdeleyelim.

    türkiye süper ligi kuralları:
    1) 28 kişilik kadroda en az 14 türk futbolcu olmak zorunda.
    2) maçlara 21 kişilik kadro ile çıkılabilecek ve bu kadroda maksimum 12 yabancı olabilir.

    şampiyonlar ligi kuralları:
    1) takim kadroları 25 kişiden oluşur en az 2 kaleci yazılmak zorundadır.
    2) takım kadrolarında en az 8 tane yurt ici altyapılarindan çıkma oyuncu zorunluluğu var. bu oyuncular 15-21 yaş aralığında en az 3 sezon kulüp altyapı kadrosunda yer almış olmalıdır. kulüp altyapısından yetişmemiş oyuncu sayısı maksimum 4'tür. yani 4 kendi altyapından 4 tane de ülke kulüplerinin birisinin altyapısından oyuncu yazmak zorundasın. yazamiyorsan kadrodaki oyuncu sayını eksik oyuncu sayısı kadar eksik verebilirsin.

    şimdi bu kuralları göz ardı etmeden takım yapmak zorundasın.
    8 oyuncun mutlaka ülkenin altyapısında yetişmiş olmalı. bunların türk olma zorunluluğu yok ama ülke futbolunda türk olmayan kac adam var ki altyapılarda zaten. bu nedenle buradaki 8 oyuncuyu türk kabul edersek 6 tane daha türk statüsündeki oyuncu yazabiliriz türkiye süper ligi için.

    şimdi kadromuza bir bakalım.

    kaleciler:
    muslera, eray, altyapıdan genc kaleciler.
    yukarıdaki kurallar sebebiyle eray kalmalı da denebilir. ama ben denenmiş ve başarısız olmus bir eray yerine denenmemiş altyapımizdan genç bir kaleciyi tercih ederim. bir tane de tecrübeli ve türkiye'de yetişmiş bir kaleciyi tercih ederim. yedek kaleci tecrübeli olmak zorunda. gökhan değirmenci gibi bir isim burada işimizi görür. kaleyi 1 yabancı, 1 tr altyapı, 1 takım altyapı olarak kurmalıyız.

    defans:
    serdar aziz, maicon, denayer. stoper rotasyonumuz yetersiz. serdar aziz takımın en iyi stoperi net bir şekilde. sattigin kadar al kuralını düşünürsek burada iki seçeneğimiz var. ya maicon' un aralıksız bilmem kac maçtır oynadığını ve artık yoruldugundan saçmaladığını düşünüp kendisine güveneceğiz ya da maicon' u satıp kendisinin yerine daha iyi bir stoper alacagiz. bana birinci yolu izleyeceğiz gibi geliyor. denayer konusunda hala kafam karışık açıkçası. bonservisini almalı mıyız emin değilim. kendisi hala bana güven vermiyor.
    koray gunter'in artık gittiğini varsayıyorum. ahmet calik'in da gönderileceğini düşünüyorum. ahmet çalık takas olarak değerlendirilebilir. buraya 1'i tecrübeli, guvenilir yerli olmak üzere en az 2 transfer şart. sadık güvenilir birisi olsa aslında buraya olurdu. hem altyapıdan çıkma oyuncu adedinde de artı 1 yazardın.
    sag beklere baktığımızda burada mariano ve linnes ile devam edeceğiz. iyi bir sezon öncesi kampı ile burayı dert etmeye çok gerek yok. şampiyonlar ligi seviyesinde çok ust duzey olmasalar da mevcut mali yapıda idare etmek zorundayız ve yeterli olacaklardır.
    sol bekte nagotomo' nun bonservisi alınacaktır o konudan eminim. yedek olarak buraya sağlam bir adam bulsak şöyle türk pasaportu olan hatta mümkünse türkiye altyapı çıkışlı 10 numara olacak.
    lato kesin gitti bence. tarık da kesin gönderilir bence.

    ortasaha :
    fernando, donk kesin kalacak adamlar. tolga ciğerci terim ile çok anlaşamadı gibi ve tugay'in da ifade ettiği gibi terim tolga'yi unuttu. bu nedenle gönderilmesi olası bir adam. selçuk inan' i terim bırakmayacaktır. üzgünüm ama gerçek bu. belhanda iyi bir teklif gelirse gönderilebilir mali yapı düşünülüp.
    onun yerine bonservisi düşük ya da kiralık oyuncular gelecektir. ndiaye'nin geri alınacağına ihtimal vermiyorum. başkan ve terim net şekilde kendisine çok kızmış.
    bu bölgeye ciddi bir dinamo şart. 2000 model emre belözoğlu tadında bir adam lazım.
    bu bölge icin ismi geçen emre akbaba türk statüsünde ama şampiyonlar liginde yer alan altyapı kuralını karşılamıyor zira kendisi yurtdışı altyapılı. fakat süper ligde, türkiye kupasında yedek kulüben güçlü olsun istiyorsan alman gereken isimlerden birisi bu adam.
    ismi geçen dorukhan toköz bu bölgede is yapabilecek ve altyapı kısmında da ismi yazılacak bir oyuncu. eskişehirspor zor günlerden geçiyor ve bu adam da çok maliyetli olmayacaktir. alınabilecek bir risktir.
    ayrıca terim'in çok az da olsa süre verdiği ozan kabak önümüzdeki senenin süre alan isimlerinden birisi olacaktır. atalay babacan belki kadroya yazılır ama süre alabilir mı onu yaz kampına giderse oradaki performansı belirleyecektir.
    okay keşke alınabilse statüsünde bir oyuncu benim icin. ozan tufan'i da düşünebilir terim ama emin değilim. ismi geçen musa çağıran kadroda derinlik anlamında faydalı olabilir.
    burada asıl sürpriz sneijder'in geri gelmesi olacak bence. mustafa cengiz açıkladı, sneijder türkiye ve galatasaray'da kalmak ve ileriye dönük planlar yapmak istiyordu diye. parayı dert etmediğini de söyledi.
    kanatlara baktığımızda rodrigues muhtemelen iyi bir paraya satılacak. onun yerine kendisinden gelecek parayla iyi bir kanat alınabilir çok rahatlıkla. trezeguet ismi sıkça geçiyor ama ben kendisinden daha iyi olacak isimler olduğunu düşünüyorum. scout ekibi bir zahmet buraya en az 4 isim yazmıştır herhalde.
    buraya ismi geçen emre mor ve serdar gürler süper lig kadrosu icin değerli isimler olabilirler. ama şampiyonlar ligi altyapı kriterinde olmayacaklar. kaldı ki emre mor bence zaten artık bizde. terim'in ellerinde de parlayacaktır.
    feghouli konusunda tavrım net. hemen satılması gerektiğine inanıyorum. yok sakatmis da bilmem neymiş. bu adamdan ben ümidimi kestim arkadaş. mümkünse iyi bir paraya satılıp hem maaş bütçesi rahatlatilir hem de para kazanılır.
    sinan gümüş burada değil de second striker olarak değerlendirilmeli bence. ayrıca önümüzdeki yılın bomba oyuncularından birisi olacaktır.
    buraya ismi geçen emre çolak gitsin çamurda oynasın.
    recep gul'un de zaman zaman kadroda kendisine yer bulduğunu düşünürsek burada önümüzdeki sezon değerlendirilme olasılığı var.
    ayrıca altinordu'dan barış alıcı bence alınabiliyorsa alınmalıdır. değerli bir oyuncu olacak ileride.
    gönül ister ki abdülkadir ömür'ü de alalım ama zor.
    yasin verdiği hizmetlere teşekkkür edilip gönderilecektir.

    forvet:
    gomis aslında terim'in tarzında oynamıyor su an. ama karakteri ve caliskanliligi ile terim'in gönlünde yer kazanmış bir isimdir. seneye sezon başı kamp ile beraber daha iyi bir şekilde kadroda kalacaktır. çok uçuk bir bonservis bedeli gelmezse tabii.
    eren derdiyok ile vedalasilir.
    bu durumda buraya gomis ile rekabete girecek hatta formayi alacak maliyeti düşük bir isim alınması şart oğlu şarttır.
    bir adet de üçüncü forvet lazım. mümkünse genç ve parlayan bir isim olmalıdır.

    altyapı kuralına bakınca:
    kalede 1 var. eray :(
    defansta 1 kişi var*
    ortasahada mevcut kalabilecekler arasında 1+1 var. selçuk ve ozan.
    kanatlarda yok.
    forvet yok.
    kısacası kadronda su an sadece 4 isim var. buraya kalite getirecek 4 isim daha bulmalısın önce. 20 kişiyle ben şampiyonlar ligini ceviririm diyorsan o zaman başka. yaz altyapıdan adamları gitsin.
    türkiye liginde de yedek kadrona yukarıdakilere ilave tolga ve sinan var.
    yabancı istiyoruz da ne çekiyorsak kalitesiz yedek kadromuzdan çekiyoruz buraya o nedenle türk isimler almamız şart.
    bir de adam gibi çalışmıştır inşallah scout ekibi de sağlam yabancılar gelir.
  • 19253
    tolga gidici, selçuk bitik olduğu için minimum 2 adet hakiki 8 numaraya ihtiyacımız var.
    dokunulunca uçan selçuk yada wesley ile cl'de ve ligde rezil oluruz.

    ne tolga'dan ne de koray'dan verim alabilen fatih terim'in emre mor'dan verim alacağını beklemek olsa olsa hayalcilik olur.

    eren, feghouli ve belhanda aldıkları yüsek ücretlerden dolayı bir yere gitmezler.

    son olarak mustafa cengiz paranın değerini bilen değerli bir başkandır. saçma saçma transferlere izin vereceğini düşünmüyorum.
  • 19254
    bu transfer döneminde scout ekibi işini çok iyi yapmalı
    uefa kısıtlamaları tam olarak neyi getiriyor bilmiyoruz ama belli ki kar/zarar üzerine yoğunlaşılacak. bu durumda ister maaş tavanı kısıtı ve sattığın kadar al uygulaması gelsin isterse ikisi de olmasın mesele eğer yıllar içinde kar/zarar dengesini pozitife getirmekse zaten bu aksiyonları alman lazım
    en basit izahati; maliyetlerini yani giderlerini kıs, gelirlerini artır. galatasaray her sene ligi şampiyonluğu tamamladığı takdirde zaten ciddi gelir kalemleri elde edecektir. medya ve toplumdaki pozitif algısı devam ettiği sürece de sponsor gelirleri de artar. başarı ile birlikte taraftar zaten statlara gelir, ürün alır vs.. gelir artırmada sıkıntı yok. esas mesele giderleri kontrol altına alabilecek miyiz?

    futbol takımının geleceğini planlarken artık yüksek maaş, maç başı prim, yüksek sezonu sonu bonus gibi uygulamardan vazgeçilmeli. eğer bir oyuncu için gerçekten yüksek bonservis / maaş ödemesi yapılacaksa bunun bir yatırım olarak görüp, zarar edilmemeli. artı yerli oyuncularla eğer yapılabiliyorsa mevcutlar da dahil olmak üzere yerli para cinsinden mukavele yapılmalı.

    eldeki işe yaramaz ve kambur aşağı yukarı 12-13 oyuncu ile hemen yollar ayrılmalı. 15 milyon euro kadar maaş rahatlaması yapma imkanı var; sadece böyle bir operasyon yapılırsa.

    ve teklif olursa takımda satılamayacak oyuncu yoktu ilkesinden hareketle değerini bulan her oyuncu hemen satılmalı.

    yeni takviyeler için scout ekibin raporlarına güvenilmeli. galatasaray gibi takımlar için rodriges tarzı işler elzemdir. her yıl belki 1 tane yıldız alırsın bu seni yormaz. ama her sezon 40 milyon € bonservis artı adam başı 3 milyon € üstü 4 yıllık kontratla oyuncu alınmaz.

    bonservisi elinde olan, düşüşe geçmiş ama hala potansiyeli olan genç ve büyük liglerdeki topçulara da yönelmek bir scouting başarısıdır. illa ki kimsenin bilmediği bir genç almak meselesi değil. zaten kimsenin bilmediği bir genç oyuncu yok. mesele o seçilen oyuncunun sizin takımın eksik parçası olabileceğinin analizini yapıp bunu en optimum maliyetle gerçekleştirebilme işidir scouting.

    bu hamleler sürekli ve istikrarlı şekilde doğru yapılırsa zaten maaş tavanı artı gelir-gider dengesi kurulur ve kulüp mali olarak rahatlar. eğer altyapıdan da yılda 1 takviye 11'e katabilirsen süper olur.

    artık taşlar yerine oturdu. zor oldu sancılı oldu. 5 yıldır süregelen fetret devri, gereksi tartışmalar, yönetimsel hatalar, istikrarsızlıktan sonra fatih hoca ve ekibi başta, onun uyum içinde çalışabileceği gerçekçi, haya satmayan bir yönetim 3 yıl boyunca göreve geldi.

    galatasaray için akılcı, rasyonel hamleler yapıldığı taktide, içeride sürekli şampiyon olan ve şampiyonlar liginde başarılı olan takımlar kurulur. yeter ki 5 yıl boyunca sürekli şampiyonlar ligi arenasında kesintisiz oynayalım.
  • 19256
    2018 yazı hazırlık kampında bol bol avrupa'nın önemli takımları ile karşılaşmamız ve mümkün olursa bir tane de bu tarz bir rakip ile iç sahada maç yapmamız çok güzel olacaktır. zorlu rakiplerle lige ve şampiyonlar ligine hazırlanmamış gerekiyor. ayrıca oyuncularımıza güzel bir mesaj içerecektir bu maçlar. hangi seviyede olmak istediğimizi anlatacaktır.
  • 19257
    umarım geçmişte yapılan transfer hatalarından ders çıkarılarak doğru bir yapılanmaya gidilir.uefa'dan herhangi bir ceza gelmese dahi (imkansız) artık yüksek bonservisli ve maaşlı oyuncuların transferinden kesinlikle kaçınmalıyız.elbette bu hususta yeni yönetimimiz ve teknik ekibimiz geçmiş dönemlere nazaran daha çok güven vermekte.
    fakat futbol takımımızın da gelecek sezon 3 kulvarda birden mücadele edeceğini ve çok fazla sayıda eksiğinin olduğunu da göz ardı edemeyiz.bana göre eksiklerimiz şu şekilde :

    kaleciler

    muslera'nın arkasına güvenilir bir kaleci almak lazım fakat hem türk hem de güvenilir pek kaleci yok.onun için ilk önce erce kardeşler yoklanmalı.başkanları 1,5 milyon euro'ya avrupa'ya göndermeyi düşünüyor pazarlıkla kadroya dahil edilebilir.ikinci plan da her ne kadar bu yıl bitik karabükspor'da kalesinde çok gol görse de çağlar şahin akbaba olabilir.

    stoperler

    takımdaki en iyi stoper serdar aziz. onun yanına kimin geleceği çok önemli. maicon bu yıl inanılmaz derecede çok maça çıktı gelecek yıl performansı biraz daha yükselebilir. denayer beni çok şaşırttı imparatorla birlikte bence kalmayı hak etti.bir yıl daha kiralanabilir.şampiyonlar ligi'nde alt yapıdan oyuncu yazmak zorundayız bunun için uygun bir bedelle semih kaya alınabilir.fatih terim ile birlikte oynadığı sezonlarda çok iyi işler çıkartmıştı. ahmet çalık da bir sezon kiralanabilir ya da transferler de değerlendirilebilir.

    sağ bekler

    mariano ve linnes ikilisinin yeterli olduğunu düşünüyorum.

    sol bekler

    uçuk bir fiyat çekilmediği taktirde nagatomo'nun bonservisinin kesinlikle alınması gerekli. carole konusunda ise fatih hocamıza güvenmek durumundayız. donk'a yaptığı benzer bir dokunuşu carole'de de görebiliriz inancındayım.

    orta sahalar

    donk'un sözleşmesi kesinlikle yenilenmeli takımda yeni sözleşmeyi en çok hak eden futbolcu belkide. fernando için söyleyecek fazla bir şey yok.

    bu ikisinin yedekleri için büyük bir çalışma yapılmalı burası gerçekten en sorunlu rotasyon bölgemiz nicelik olarak fazla oyuncu olsa da nitelik olarak oldukça yetersiz.kaptanla artık yollar ayrılmalı bu zamana kadar yaptığı çok büyük işler oldu bizi deliler gibi sevindirdi ama görüyoruz ki uzun zamandır koşmaya bile mecali kalmamış. tolga'nın da zaten gönderileceği kesin gibi.

    gelelim bunların yerine kimlerin alınacağına.benim öncelikli tercihim bu sezon köln'de forma giyen salih özcan. orta sahada oyunu iki yönüyle de oynayabiliyor ve pas becerisi yüksek. ayrıca takımı bu sezon küme düştü ucuza kapatabiliriz.

    ikinci olarak okay yokuşlu harika olurdu.bu sezon vasat trabzonspor'da iyi bir sezon geçirdi mali anlamda onlarda zor günler geçiriyor bize pahalıya patlar gibi duruyor şu aşamada ama eren ve ahmet'i de kullanarak transferi gerçekleşebilir.

    üçüncü olarak her ne kadar ihtimal dışı ve ütopya olsa da ozan tufan'ı isterdim.hocamızın da çok beğendiğini biliyoruz fakat dediğim gibi imkansız.

    dördüncü sıra da celtic'de bu sezon iyi işler yapan callum mcgregor var. orta sahanın gerisinde 6 numara , iki yönlü 8 numara , 10 numara olarak oynayabiliyor.mücadele gücü yüksek fatih hocanın seveceği türden bir orta saha.toparlayacak olursak bu dört isimden en az ikisi alınmalı diye düşünüyorum.

    sol kanatlar

    garry rodriguez'in 20 milyon euro üstü bir teklif gelmediği sürece takımda kalmasını isterim. nitekim kalsa dahi mutlaka onunla rekabete girebilecek birisine daha ihtiyacımız var.

    öncelikle sözlükte de çokça konuşulan jonathan bamba'dan bahsedelim.bu yıl saint-etienne'de 34 maçta 7 gol 10 asiste katkıda bulundu.kanatlarda ve forvette de oynayabiliyor ve 30 haziran'da sözleşmesi bitiyor.başta lazio olmak üzere birçok avrupa takımı akbaba gibi çökmüş durumda ihtimali düşük fakat mutlaka yoklanmalı.

    ikinci olarak medyada da sıklıkla adı geçen emre mor. bonservisiyle almak ilk etapta zor görünüyor.kulübü defalarca kadro dışı bıraktı opsiyonlu bir şekilde kiralık olarak alınabilir.inanılmaz bir yeteneği var kazmalarla dolu ligimizde çalım atamayacağı adam yok gibi görünüyor.elbetteki eksikleri de mevcut fatih terim'in elinde çok büyük aşama kat edeceğini düşünüyorum.

    üçüncü olarak trezeguet'i yazıyorum kendisini zaten anlatmaya gerek yok bu yıl herkes yaptıklarını gördü. eğer ki uğur karakullukçu'nun iddia ettiği gibi 5 milyon euroluk bir çıkış maddesi varsa hiç düşünmeden almak gerekiyor.

    dördüncü adayım serdar gürler. sözlükte de dahil olmak üzere birçok galatasaraylının burun kıvırdığını görüyorum ve anlam veremiyorum gerçekten.serdar bu yıl 29 maçta 12 gol ve 5 asistlik bir katkıda bulundu küme düşen osmanlıspor'a. elbette ki belirtmekte fayda var osmanlıspor ile galatasaray aynı oyunları oynamıyor elbette ki üzerinde daha büyük bir yük olacak ama iyi bir yerli transferi olabileceğini söyleyebilirim.keşke bir yıl önce boşa çıktığı dönem de bonservissiz alsaydık.

    sağ kanat

    burada her ne kadar oldukça eleştirilse de feghouli ve sinan'ın yeterli olduğunu düşünüyorum.nitekim sol kanat için yazdığım futbolcuların da birçoğu zaten sağ kanatta da oynayabiliyor.

    ofansif ortasahalar

    belhanda'nın skora katkısının daha fazla olması gerektiğini düşünsem de genel anlamda oyuna sağladığı katkıyı da es geçmemek gerekir.nitekim hocanın da söylediklerinden yola çıkarak gelecek sezonda kendisiyle devam edeceğimizi anlıyoruz. belhanda kalsa dahi mutlaka buraya başka birisinin daha alınması gerekiyor.burada belhanda harici oynayabilen oyuncu yok.

    ilk aday elbette emre akbaba. alanyaspor başkanıyla geçmişte yaşananlardan dolayı transfer biraz zor gibi.taliplerinin çok fazla olması bonservisi de yükseltiyor.uçuk paralar dökmeden bitirilebilirse büyük iş yapmış oluruz.

    alternatif olarak da paok'da forma giyen dimitrios pelkas düşünülebilir.ilk on bir de çıktığı 22 maçta 8 gol 7 asistlik katkı sağladı yaratıcı ve teknik bir oyuncu yatırım olarak düşünülebilir.

    forvetler

    gomis muhteşem bir sezon geçirdi fakat artık yaşlanmaya başlıyor gelecek sezonda 3 kulvarda mücadele ederken aynı performansı beklemek en başta gomis'e haksızlık olur.eren'i de denedik farklı hocalarla fakat bir türlü istediğimizi alamadık artık onunla da vedalaşmak gerekiyor.sonuç olarak gomis'in yanına 2 kaliteli golcü daha almamız gerekiyor.

    birinci adayım alexander sörloth. sezonun ilk yarısında midtjylland'da harika işler yaptı şubat'ta crystal palace'a yaklaşık 8 milyon euro karşılığında transfer oldu fakat sakatlıklarından dolayı sadece 4 maç oynayabildi. kiralanabilirse kendi adımıza sezonun transferini yapmış oluruz.194 cm boyunda hem sol hem de sağ ayağını kullanabilmekte. hava toplarında oldukça etkili.uzun boyuna rağmen hızlı bir oyuncu.hocamızın elinde elmander etkisi yaratabilir.

    diğer bir adayım ise ligue 2'de nimes'de forma giyen umut bozok. bu sezon 36 maç 24 gol 3 asistle oynadı ve henüz 21 yaşında. fransa liglerinden gelen oyuncuların genel olarak ülke futboluna uyum sağladıklarını ve gelmesi muhtemel yabancı sınırını da göz önüne alırsak iyi transfer olur.

    son olarak yoğun geçecek gelecek sezonda transferler haricinde alt yapımızdan yetişen abdussamed karnucu , ozan kabak , atalay babacan gibi gençlerimizi de maçlarda görmek isterim.
  • 19258
    nokta atışları yaparak yazı geçirmesi gereken takımımız. ffp kısıtlamaları gelmeden konuşmak manasız gibi dursa da az çok ne gibi kısıtlamaların gelebileceğini biliyoruz o yüzden birkaç kelam edebiliriz diye düşünmekteyim. bi' de sarıyo abi onu gönder şunu al falan. tabi tüm bu alıp-verme işlemleri mantık kuralları çerçevesinde olursa.

    sözleşmesi bitenler:
    - eray işcan
    - cedric carrasso
    - jason denayer (kiralık)
    - yuto nagatomo (kiralık)
    - iasmin latovlevici
    - koray günter
    - hakan balta
    - ryan donk
    - yasin öztekin

    şimdi buradaki oyunculardan, denayer ve nagatomo'nun kiralık veya bonservisi alınarak takımımıza tekrardan katılmasında herhangi bir sakınca yok*. her ne kadar memleketlim de olsa kendisini pek sevmediğim eray da maalesef takımda kalacaktır. bu zorunluluk düzeyinde bir karar çünkü şampiyonlar ligi için liste verirken kritere* uygun tek futbolcumuz. bunlara ek olarak tolga'ya da kulüp bulması yönünde talimat vermeleyiz.

    cavanda ve carole kiralıktan geri dönecekler. cavanda'ya teşekkürlerimizi sunup yolcu ettikten sonra, carole'ün kalıp kalmaması ise yerli ve tercihen on beş yirmi bir yaşları arasında en az üç yıl süper lig'de bir takımda forma giymiş bir oyuncunun bulunup bulunamaması bağlı olmalı*.

    yukarıdaki hamlelerden sonra, takımımızda on bir yabancı futbolcu olmuş olacak. bunlar:

    - muslera
    - maicon
    - denayer
    - mariano
    - linnes
    - nagatomo
    - fernando
    - garry
    - belhanda
    - feghouli
    - gomis

    bundan sonra hamle yapabilmemiz için maalesef elimizden birkaç futbolcuyu çıkarmalıyız. bize en çok para kazandırabilecek oyuncumuz garry. belhanda, dünya kupası'nda belki iyi bir performanstan sonra taliplilere sahip olabilir ancak şu an için böyle bir talep yok. maicon'u satabileceğimizi düşünmüyorum. en hızlı şekilde oyuncu alacak duruma geçmemiz lazım ve bunu garry'nin satışıyla yapabiliriz gibi duruyor. garry ile de vedalaştıktan sonra yönelmemiz gereken oyuncular:

    - ertuğrul ersoy*
    - okechukwu godson azubuike
    - emre akbaba
    - barış alıcı
    - emre mor (kiralık)
    - mahmoud hassan trezeguet

    ertuğrul ve denayer ile stoper bölgesini, azubuike ve emre akbaba ile orta saha bölgesini, barış alıcı ve emre mor ile kanatları yedeklemiş ve gençleştirmiş olacağız. trezeguet ise garry'nin yerine as oyuncu olarak gelmiş olacak.

    tüm bu hamlelerden sonra rotasyonumuz genişlemiş ve kadromuz gençleşmiş olacak. iki tane yabancı oyuncu hakkımız kalacak. bunlardan biri orta sahaya ve kesinlikle fernando kalitesinde olması gerekmekte. diğeri ise yerli sol bek alabilirsek gomis'i yedekleyecek bir forvete kullanılmalı veya yerli sol bek bulamazsak carole'ü kadroda tutup, eren ile yola devam etmeliyiz.

    transfer edeceğimiz oyuncular herkese göre farklılık gösterebilir. önemli olan bu tarz bir kadro mühendisliğine gitmek. inşaallah transfer sezonu sonunda hepimizin keyifle izleyeceği ve başarılı sonuçlar alacağı bir takım oluşturabiliriz.
  • 19259
    çok dar kadrosu olup takviye alması gereken takım.

    kalede cedric carrasso ve eray işcan'ın sözleşmeleri bitiyor. açık konuşmak gerekirse yedek kaleci kavramını oldum olası çok önemsemedim ki önemsesem de eray'dan iyi yedek bile olmaz. carrasso da yabancı kontenjanından yiyor. ikisiyle de yollar ayrılsın ve altyapıdan 1, 2 kişi yedeğe alınsın; olsun bitsin. fernando muslera sakatlanmasın diye dua eder dururuz sonra tabii ama şu anda da o durumdayız zaten. belki süper lig tecrübesi olan yerli bir kaleci alınabilir ucuza bulunursa; 3. kaleci de altyapıdan işte.

    out: eray işcan ve cedric carrasso.
    in: ismail çipe * ve biraz süper lig tecrübesi olan bir kalecinin transferi ya da bir alt yapı kalecisi daha

    defansın sağında sıkıntımız yok. tarık çamdal'ın bile 1 yıllık sözleşmesi kalmış, kurtuluyoruz. parası neyse sözleşmeyi feshetmek lazım aslında; boşa sinirlerimizi bozmaz en azından. kimse de almaz onu. luis pedro cavanda'yı belki satabiliriz, ondan da kurtulmalıyız; kiralıktan dönüyormuş. sol bekte yuto nagatomo'nun bonservisi alınmalı. kwadwo asamoah'dan beklentimi kestim. lionel carole de geri dönüyor ama son dönem performansı gerçekten felaketti. para ediyorsa satılıp bir yerli yedek sol bek bulunabilirse alınabilir. yoksa artık carole de yedeği götürür. stoperde ise bolluğumuz var yine. koray günter ve hakan balta'nın sözleşmeleri bitiyor. hakan'a artık teşekkür edilip yollanmalı. koray'dan da pek bir şey olmaz büyük ihtimalle. ahmet yılmaz çalık ve ozan muhammed kabak yedeklerimiz olurken serdar aziz de as oyuncumuz olur. fatih terim'in oyun yapısında maicon pereira roque'nin iyi oynayabileceğini düşünmediğimden muhtemelen satılacağını hissediyorum. jason denayer de bir yıl daha kiralanır veya satın alınabilir.

    out: koray günter *, hakan balta, luis pedro cavanda, tarık çamdal, lionel carole *, maicon, iasmin latovlevici *
    in: yerli sol bek yedeği *, j. denayer, yuto nagatomo

    buraya kadar maicon anca para eder, o da ederse. haliyle bu kadar değişiklik olmaz da yapılabildiği kadar. eldeki gereksiz oyunculardan kurtularak aslında ciddi bir maaş yükünden kurtulacağız, artımız o olacak. ffp yüzünden maaş sınırı gelirse buradan kazandığımız maaş kotası eksik olan orta saha ve ileri uç için harcanabilir.

    orta alanda ryan donk ile sözleşme yenilenmeli, yedek olarak son derece iyi bir oyuncu olabilir. fernando francisco reges de ilk 11 oyuncumuz olarak kalır. hoca selçuk inan'ı bırakmayacağından takımda kalacaktır ki kadroda tecrübeli bir yerli oyuncunu olması da artıdır bana kalırsa. ancak mümkün mertebe yedeğin yedeği olmalıdır ve maaşı düşürülmelidir * tolga ciğerci satılmalıdır ve yerine iyi bir 8 numara alınmalıdır. yedek olarak da ayrıca bir 8 numara alınmalıdır ki bu musa çağıran olabilir mesela. muhtemelen younes belhanda da satılacak. satma şansı bulunursa açıkçası terim'in kal diyeceğini sanmıyorum.

    out: tolga ciğerci, belhanda *
    in: iyi bir 8 numara, bir 8 numara yedeği, iyi bir 10 numara *, bir 10 numara yedeği.

    ileri uçta ise sofiane feghouli ve sinan gümüş aslı yedekli bir kanadı doldururlar. eren derdiyok satılabilir ve yerine daha hareketli bir forvet alınabilir ki bafetimbi gomis adam gibi yedeklensin, gerektiğinde çift forvete döndüğümüzde de takım sırıtmasın. yasin öztekin ile sözleşme yenilenmemeli dememe gerek yok herhalde. gelelim sol kanada, garry mendese rodrigues...

    out: yasin öztekin, garry mendes rodrigues *, eren derdiyok *
    in: yedek forvet, iyi bir sol kanat *, yedek sol kanat.

    görüldüğü üzere orta alan ve ofans hattında elde para edecek bir garry var ki o satılmazsa orta alandaki boşluğu nasıl doldururuz bilmiyorum. o satılırsa da onun kadar iyi oynayan bir oyuncu bulabilir miyiz o da muamma. tam bir ikilem. ffp'nin cezaları net belli oldu mu bilmiyorum ama şu sattığın kadar al maddesi gerçek olursa istenilen seviyede bir kadro kurulamayabilir.

    ütopik istekler oldu, çok fazla giden gelen var. muhtemelen isteklerimin yarısı gerçekleşmez * bakalım nasıl bir kadro kuracağız ben de çok merak ediyorum.
  • 19260
    2017-2018 sezonunu şampiyon tamamlayarak oyuncuları ile beraber topluca level atlayan takımımız.

    oyuncu profili martin linnes gibi genç-orta yaş başarıya aç ve gomis-feghouli gibi kariyerli fakat kupası olmayan oyuncularla dolu olan takımdı ve 21. şampiyonlukla beraber her oyuncu kendisine çok şey kattı ve büyük takım oyuncusu oldu artık birçoğu.

    2018-2019 sezonunda bazı takviyelerle bize yine unutulmaz anılar yaşatması muhtemel takımdır ayrıca. bu sene yine nice zaferlere.
  • 19261
    17-18 futbol sezonunda çok iyi bir deplasman karnesi olmamasına rağmen, hatta iki farklı öne geçtiği maçlarda ya skor avantajını kaybedip, ya da sonunda kazansa bile maç içinde çok zorlanarak şampiyon olduğu gerçeği unutulmaması gereken takımdır. hedefi önce avrupada istikar olup, bu hedef doğrultusunda doğru adımlar atarken de ligi domine edebilecek potansiyeli genlerinde vardır. 17-18 sezonunda bence abartılmayacak bir on bir ve saha kenarından oyuncu müdahalesi imkansızlığı da bu yaşanan zorlukların ana faktörü olsa da, 18-19 sezonunda maç kazandıracak iki oyuncu transferine ihtiyacı vardır.
  • 19263
    en az iki tane sağlam takviye yapılması gereken futbol takımımız. özellikle bir 8 numara ve bir forvet takviyesi şart, tabi bunları denayer ve nagatomunun önümüzdeki sezon bizimle beraber olacağını düşünerek yazıyorum aksi takdirde bir stoper ve çok iyi bir sol bek ihtiyacımız doğacak. fatih hoca olmasaydı ligin ikinci yarısındaki ndiayenin satışından kaynaklanan orta saha eksikliğini öyle bir hissedecektik ki muhtemelen ligi 4.bitirecektik ve şu maddi durumda bizim için yıkım olurdu, şimdi elimiz kuvvetli bir şekilde transfer sezonuna giriyoruz inşallah uefadan büyük bir ceza gelmez seneye çok daha iyi bir kadroyla layık olduğumuz şampiyonlar liginin tozunu attırırız.
  • 19264
    17-18 sezonunda iç sahada rakibi boğan takım.

    peki arenada oynadığımız ve deplasmanda oynadığımız futbol arasında ki farka sebep olan şeyler neydi ?
    bana kalırsa kadromuzda ki çirkef oyuncu (bkz: felipe melo) eksikliği bunda en büyük etken. türkiye'de hele ki böyle bir sezonda yani tüpçüsü, tinercisi, siyasisi hepsi bizimle tersken, tetikçi hakemlerle uğraşırken sahada olması gereken tepkiyi hiç bir deplasmanda veremedik. arenada taraftar baskısı yeterli oldu ancak deplasmanlarda dediğim gibi psikolojik baskı kurabilecek oyuncu grubumuz yok bırakın grubu öyle bir oyuncumuz dahi yok. oyuncularımızın çoğu gayet efendi, pisliğe bulaşmadan toplarını oynadılar sezon boyu tabi ki bu durumdan memnunum ama türkiye liginde bu tarz psikolojik baskıyla hakemi rakibi ve rakip taraftarı etki altına alabilecek oyuncu şart.

    ikinci sebebe gelirsek dar rotasyon
    zaten ilk 9 haftada 1 deplasman beraberliğimiz var o da yazın sıcakta insan üstü şartlarda oynanan antalya maçı. ama daha sonrasında hem rotasyon yapamadığımızdan oyuncularımız yorgundu hem de o yorgunlukları bertaraf edecek ve itici güç olacak taraftarımız yoktu deplasmanlarda.
  • 19265
    2018-2019 sezonu için şu şekilde bir kadro planlamasına sahip olması gereken takım: (kadrolarda yıldızlı olanlar yeni transferler, x'ler transfer gereken yerler, (y)'ler yabancı futbolcular)

    kadro 1:

    --------------------- gomis ----------------------

    garry---------------x (y)-----------------feghouli

    ---------------x (y)------fernando---------------

    nagatomo *------serdar-----x (y)--------mariano

    ---------------------muslera----------------------

    kadro 2:

    ----------------------- x --------------------------

    mor *-------------emre akbaba *------------sinan

    ----------- nuri şahin * ----------donk-------------

    carole------ahmet ç.------denayer*---------linnes

    ---------------------- x (t) ------------------------

    satılacaklar: belhanda, maicon, eren, ciğerci

    # ideal bir kadro yapısına sahip olmak istiyorsak bir şekilde bu isimleri yollamamız gerekiyor. hem maaş açığı hem de bonservis gelirleriyle bir bütçe açılacak öncelikle. bir taraftan da sözleşmesi biten oyuncuların açacağı maaş bütçesi var.

    # bence takımımızın en ihtiyaç duyduğu ve en önemli hamle belhanda'nın gidip, yerine ilk 11'e alacağımız 8 ve 10 numaralar (çift forvet düşünülüyorsa 10 yerine forvet). çünkü bu kısım bizim futbolumuzu oynatacak bölge. belhanda'nın futbol anlamında bizi kısıtladığını düşünüyorum. takımın yapıtaşlarından olacak bu iki isimden en az biri çok kaliteli ve tartışılmaz olmalı. şayet olursa, müthiş futbol bizi bekler. . diğeri de makul bir ücret karşılığı yine onbir oynayabilecek kalitede genç bir isim olabilir. (misal adı geçen adrien thomasson gibi)

    # stoper önem sırasında 2 yi alıyor. maicon satılabiliyorsa ne ala, fakat satılamıyor ise rotasyonda kullanmak zorundayız diye düşünüyorum. aynen bu sezon gibi.

    # yedek sol bek için şu şartlarda, yabancı sınırı açısından carole lüks duruyor. 14. yabancı "ideal" evrende carole olmamalı. fakat yedek sol bek almak önem olarak en sonda bence. carole'ün gidip kimsenin gelmemesi de bir seçenek. linnes solu da yedekliyor. bir şekilde yer yer denayer de oynayabilir. burası en son düşünülecek kısım gibi...

    # nuri şahin: yedek 8 numaranız nuri ise siz kaliteli bir takımsınız demektir. yedek olma sebebi ise sakatlık geçmişi. beni düşündüren kısım nuri'nin dortmund'tan 3 mn euro kazanması... nuri olmazsa bir şekilde yine selçuk diyip akbaba'yı 8 rotasyonunda kullanmalıyız.

    # akbaba-mor: mutlak alınıp rotasyona katılmalı. serdar gürler, muğdat falan hikaye. rotasyon'da emre mor ve emre akbaba'nız varsa siz kaliteli bir takımsınızdır.

    # yedek forvet: hayaller yabancı genç topla arası iyi bir scout transferi. carole yollanıp böyle bir transfer yapılabilir. fakat, gerçekten katkı yapabilecek gomis'i zorlayabilecek bir isim olmalı. yoksa yine tüm sezon gomis'in ayağına bakarız. hayal genç olsa da, bonservissiz gözümüz kapalı forveti teslim edebileceğimiz bir isim de olabilir.

    # bütçe sıkıntısı yaşanacak olursa garry satılabilir. yeri en az onun kalitesinde bir isim ile doldurulabilir.

    # kalan 6 kişiyi de fatih hocam istediği gibi doldursun :) altyapı, bonservissiz, selçuk,... yardırabilir.

    # fm kafası ile yazılmış gibi olsa da olması gereken budur. seneye şampiyonlar ligine gidiyoruz, şampiyonlar ligi geliri yanında yine arzu edilen kulüp kategorisine girdiğimizi düşünüyorum. bunda fatih terim etkisi de çok önemli. birçok yerli yabancı futbolcu fatih terim ile şampiyonlar ligine gitmek ister. zamanında sneijder'i transfer ettiğimizde elimizdeki en büyük koz "proje" idi. şimdiki "hayal"den farklı değil yani. her sene takım mı yenileyelim diye de sorulabilir fakat geçen sene takımın yenilenmiş hali ile takımda eli yüzü düzgün 14-15 kişi vardı yoktu. ne yazık ki o enkazı bu senede mümkün olduğunca yenilemek durumundayız. yazdığımın çok ütopik olduğunu da düşünmüyorum açıkçası. olması gereken bu.

    # geçen sezon* öncesi kendimce bir "ütopik onbir" yapmışım. ona denk geldim: (bkz: #2220020)
    şaka maka hayalimdeki onbir bir şekilde kurulmuş. * bu sene de neden olmasın?
  • 19266
    donk, denayer ve nagatomo'nun kaldığını varsayarak, 1 adet 8 numara alındığı takdirde ligin en iyi 11'ine sahip olduğumuzu belirtmek isterim. yeni kurulmuş bir kadroya göre gayet iyi sezon geçirip şampiyon olduk. takım daha tecrübeli ve özgüveni yüksek hale geldi. yapmamız gereken as kadroyu koruyup, rotasyon için transfer yapmak.(bkz: 2017-2018 sezonu)
    (bkz: 2018-2019 transfer sezonu)
  • 19267
    geçen sezon 40 milyon euro'luk transfer yapmış ve şampiyon olmuş olan takım. bu sezona da muhtemelen ''sattığın kadar al'' cezası ile başlayacak.

    yine de taraftarımız 2018-2019 transfer sezonunda football manager tarzında kadro revizyonları kurguluyor. bir gün bakıyorum 7 milyon euro'ya okay yokuşlu'yu alıyorlar, öbür gün 8 milyon euro'ya emre akbaba'yı. herkesin kendince haklı argümanları olsa da bu istekler ütopik. gomis + rodrigues satıp emre + okay alarak anca güçsüzleşirsin. başka satacak oyuncun da yok kadroda. eren derdiyok, luis pedro cavanda, tolga ciğerci gibi adamları pazarlamak zorundasın.

    dolayısıyla öncelikle kiralık transferler, bonservissiz transferler ve kadromuzdaki para kazandırabilecek oyuncular odaklı konuşsak daha yerinde olur sanki. bonservisle transfer yapmak tamamen ütopya şu an için.
  • 19269
    öncelikle göndererek başlamak lazım. kadroyu ferahlatmak gerek.
    rodriges, belanda gibi oyunculara ciddi talip varsa satabiliyorsak satmak lazım
    sonra kiralık, bonservissiz oyunculara odaklanmak lazım
    son yaşı fazla olmayan ama büyük liglerde yedek kalan bize geldiğinde etki edebilecek düşük bonservisli oyunculara bakmak lazım.
    türkiye liginden bonservisle oyuncu almak bence imkansız. akbaba, okay, deniz türü hepsine en az 5'den başlar. bizim öyle bir bütçemiz yok.
  • 19270
    18/19 kadro planlaması oldukça önemli olan takımdır. uefa'nın regülasyonu ne olacak, bilemiyoruz? ancak sanırım "sattığın kadar al" yaptırımı olmayacak. en azından bu sezon için. mustafa cengiz bunu ima etmişti. maaş sınırı gibi bir durum olabilir. 55 milyon € konuşuluyordu bir ara maaş sınırı olarak. 4 yıllık regülasyonun 2. yılından itibaren kar etme zorunluluğu gelecek gibi.

    bu bağlamda önümüzdeki sezon için kuracağımız kadronun bizi 4-5 yıl götürmesi lazım. her sene 1-2 ufak takviye ile devam edebilmeliyiz.

    şimdi kadromuzdaki yabancılara bakalım öncelikle:

    muslera - bir aksilik olmazsa 5 sene daha oynar
    maicon - 5 sene götürmesi zor. ama 3 sene rahat oynar.
    mariano - 2-3 sene rahat oynar.
    linnes - 5 sene oynar
    fernando - 5 sene zor ama 3 sene oynar.
    donk - 2 sene belki
    belhanda - 3 sene oynar.
    garry - 3 sene oynar
    feghouli - 3 sene oynar
    gomis - 2 sene maksimum oynar

    bunun yanı sıra seneye de kadromuzda olması muhtemel oyuncularımıza bakalım:

    nagatomo - 3 sene oynar. adam makine gibi.
    denayer - 5 sene rahat oynar.

    12 tane yabancı oyuncumuz var bu bağlamda. dönecekleri saymıyorum. cavanda ve carole gider yine kiralık filan. carasso ve latovlevici de gidecek zaten.

    yani hiçbir oyuncumuz gitmese 2 tane daha yabancı oyuncu transferi hakkımız var.

    şimdi de yerli oyuncularımıza bakalım:

    eray - duracak, belli.
    serdar - 5 sene oynar.
    ahmet - bu sene bile zor.
    tarık - yorum yapmayacağım.
    tolga - bu sene gider bence.
    selçuk - gitmez. kalsa da işe yaramaz.
    yasin - yolcudur abbas.
    sinan - 5 sene oynar.
    eren - 2 sene daha oynar.

    işte sıkıntı burada. 2 yıl daha kadromuzda düşünebileceğimiz 2-3 yerli oyuncumuz var. buraya uzun vadeli takviyeler şart. en azından 3 sene oynatabileceğimiz oyuncular almalıyız.

    sonuçta bu sezon 6-7 tane transfer yapmalıyız. garry, belhanda ve maicon benim gözümde gidebilecek oyuncular. bunlar giderse bunların yerine de adam alınması gerekecek. belki de sadece garry gider. bilemiyorum. ama sadece garry'nin gitmesi durumunda transfer politikamız şu şekilde ilerleyebilir:

    shaqiri (kiralık)- jonathan bamba
    adrien thomasson - asamoah
    emre mor (kiralık)
    emre akbaba
    nuri şahin
    umut bozok - abel hernandez
    yerli kaleci

    böylece şu şekilde bir kadroya sahip olabiliriz.

    muslera
    yerli kaleci
    eray

    maicon
    serdar
    denayer
    ahmet

    mariano
    nagatomo
    linnes

    fernando
    thomasson - asamoah
    donk
    nuri
    emre akbaba
    selçuk

    feghouli
    shaqiri - bamba
    emre mor
    sinan

    gomis
    umut - abel hernandez
    eren

    bu kadrodan belhanda ve eren feda edilebilir. maicon giderse onun yerine de 1 tane stoper almak gerekir.

    ------------------------------------muslera---------------------------------------

    ----mariano--------------maicon---------------serdar-----------------japon----

    ------------------------------------fernando--------------------------------------

    ------------------------thomasson------------nuri--------------------------------

    ----shaqiri---------------------------gomis---------------------------feghouli----

    yerli kaleci
    denayer
    linnes
    emre akbaba
    selçuk
    emre mor
    sinan
    hernandez - umut
  • 19274
    şu aşamada, hangi oyuncunun gelip gideceğinden çok fatih terim hocamızın 2018/19 sezonu nezdinde nasıl bir oyun kurguladığı üzerine konuşmak daha cazip gibi geliyor bana. gelen oyuncularla birlikte tahminler güçlenir veya zayıflar, giden oyuncularla ise yerine alınabilecek oyuncular konuşulmaya başlanabilir. falan filan.

    fatih terim’in belirli bir oyun felsefesi vardır. geçmişinden ve tecrübelerinden güç alır. hücumu ön planda tutan, topun olduğu yerin pozisyon olduğu, beklerin oyuna etkin ve efektif olarak (bu oyun kurmaya katılım, orta sahayı destekleme, gol veya asist olarak düşünülebilir) katıldığı, presin sahanın hemen her yerinde uygulandığı (gegen pressing diyorlar ya, fatih terim'in bam-bam-bam'ı işte) bir oyun anlayışı. bu oyun anlayışı, hocanın ta teknik direktörlüğe başladığı zamandan beridir süregelir. onun oyununda orta sahalar neredeyse hiç statik olmamıştır. bekler sürekli oyundadır. stoperler orta sahaya yakınlaşır, defans hattı ileride kurulur, bu yüzden stoperin hızlı, çevik ve yıpratıcı olanlarını sever. vesaire vesaire.

    içimizdeki ukte bam bam bam 4-4-2’si olsa da, fatih terim’in gelinen şu aşamada hem gözlem hem söylem olarak 4-3-3 dizilişinin bir varyasyonunu kullanacağını düşünüyorum. bazı yorumcular 2 forvetli sisteme dönebileceğinden veya forvet arkasıyla oynayabileceğinden bahsediyor ama ben pek ihtimal vermiyorum. bunu da şuna bağlıyorlar. 2017/18 sezonunda, elinde ikinci bir forvet yoktu o yüzden ikili forvet oynatamadı, diyenler oluyor. ya da belhanda’dan yeterince verim alamadığında feghouli’yi forvet arkasında oynattı, eğer elinde malzeme olursa (hagi, wesley vs) 10 numaralı bir sisteme dönebilir, diyenler de oluyor.

    benim gözlemim 4-3-3 olarak sahaya simetrik yayıldığımız bir oyun düzeni üzerine oluyor. günümüz futbolunda, özellikle kendine eş güçte veya bir tık üst seviye takımlara karşı orta sahayı bırakamazsınız. eski nizam 10 numaralar veya daha 9,5 denilen 10 numaralarla bunu başaramazsınız. eğer elinizde, hagi veya wesley varsa durum değişebilir. şimdinin takımları, bu oyuncuları ileri üçlüde değerlendirme taraftarı. elinde ne kadar yetenekli oyuncu olursa olsun, orta sahayı rakibe kaptırdığınızda bir anlamı kalmıyor çünkü.

    başarılı olan neredeyse her avrupa takımı -istisnalar dışında- bir şekilde 4-3-3 diziliminin bir varyasyonunu oynuyor.

    (bkz: manchester city)
    (bkz: bayern munich)
    (bkz: liverpool)
    (bkz: real madrid)
    (bkz: barcelona)

    bu takımların oyuncu tercihleri dolayısıyla farklı farklı oyun kurgularını tercih ettikleri pekala söylenebilir.

    4-2-3-1 diziliminin de aslında, 4-3-3’ün 6, 8, 10 numara tabir edilen oyuncularla oynanan bir varyasyonu olduğunu düşünebiliriz. ya da 4-4-2’nin günümüz futbolunda 6, 8 ve 9,5 numaralarla oynanan başka bir varyasyon olduğunu da söyleyebiliriz. fakat her iki durumda da orta sahayı rakibe vermeniz oldukça muhtemel. bu yüzden, eski nizam 10 numaraları ve 9,5 numaraları orta saha üçlüsünün bir parçası değil de, hücum üçlüsünün bir parçası yapmak daha makbul görülebilir. en azından benim görüşüm bu yönde. elinizde üst düzey oyuncular olacaksa durum değişebilir tabii.

    bence fatih terim, orta sahayı kesinlikle savaşmadan vermeyecek isimlerden kuracaktır. bunu da orta üçlüde bir 6 numara ve iki 8 numara kullanarak yapmak isteyecektir. sekiz numaralardan biri merkezileşmiş bir eski nizam 10 numara olursa ne âlâ. efektif işleri ise ileri üçlüye bırakacak gibi geliyor bana. dediğim gibi üst düzey orta sahalar varsa elinizde işler değişiyor.

    biraz merkezileşmeden bahsedeyim burada.

    gelişen futbol, modern futbol, endüstileşme ve küreselleşme yolundaki futbolda, futbolcuların evrilme ve evrim evresinden de bahsedilebilir.

    günümüz futbolunun merkezinde, orta saha oyuncuları var. belki futbol sahasının en geniş kısmını oluşturduklarından, belki de sahanın tam ortasında birleştirici köprü vaziyetinde olduklarından.

    önceden, orta saha oyuncuları üç kisveden oluşuyordu: ön liberolar, merkez orta sahalar ve 10 numaralar. sanırım hepimiz bu oyuncu gruplarından futbol severlerin hangi meziyetlere sahip olması gerektiğini biliyordur. kısaca üzerinden geçelim:
    ön liberolar, daha mücadeleci, daha defansif meziyetlere sahip oyunculardan oluşur.
    10 numaralar, daha efetif, daha skorer, daha kreatif meziyetleri olan oyunculardan oluşur.
    merkez orta sahalar da, her ikisinden biraz biraz yapan oyunculardan oluşur.

    bu aslında, siyasi görüşlere benzer. sözgelimi, önliberolara sağ görüşü atfedersek, 10 numaralar sol görüş, merkez orta sahalar da merkez görüşe atfedilebilir. aynı şekilde, merkez orta sahalar da kendi içinde savunma tarafları baskın olanlar için merkez sağ ya da hücum olarak bakarsak merkez sol olarak görülebilir.

    peki ne oluyor? günümüz bilgi, küreselleşme ve iletişim çağının dünyasında, görüşler merkezileşmeye başlıyor. “ben aslında sağcıyım ama solun şu görüşüne karşı değilim,” söylemine sahip kimseler daha fazla ortaya çıkıyor. yani, gün geçtikçe fikirler merkezileşiyor.

    aynı şey, futbol için de geçerli. “ben aslında 10 numarayım ama biraz savunma da yapabilirim,” gibi. mesela, eski nizam 10 numaralar artık neredeyse yoklar. bir evrilme ve evrim sürecindeler. futbol gelişiyor ya, futbolcular da artık gelişmeye mecbur. buna en güzel örnekden biri, james rodriguez... bayern munih’e transfer olmadan önce, neredeyse tanımı ve meziyetleri gereği eski nizam 10 numaralara güzel bir örnekti ve real madrid’de pek şans bulamıyordu. bayern münih’e transfer olduktan sonra özellike jupp heynckes ile birlikte bir evrilme ve gelişme söz konusu oldu. aynı şekilde, kevin de bruyne’ü, luca modric’i, toni kroos’u, isco’yu falan filan örnek gösterebiliriz. bu futbolcular oyunlarını az ya da çok merkezileştirmeyi başardı.

    peki ya, önliberolar? onlar da artık merkezileşiyor. eski nizam önliberolar yavaş yavaş piyasadan çekiliyor. özellikle gelişmiş, yani başarılı olan/olmuş kulüplerde bu çoktan gerçekleşti diyebiliriz. gelişmekte olan yani, parası olup oldukça başarılı olan büyük kulüplere kafa tutan kulüplere baktığımızda bu trendin yayılmaya başladığını görebiliriz. gelgelim, önliberoların seyri hızla sürerken, bu takımlarda halihazırda 10 numaralar konusunda yavaş bir seyir söz konusu.

    neden? doğrusu, iyi bir merkez orta saha oyuncusu ellerinde tutmaları çok güç. 10 numaradan evrilen bir merkez orta saha oyuncusu ile önliberodan evrilen merkez orta saha oyuncuları arasında bariz bir yetenek farkı var. hepimiz meşhur sözü biliriz: “savunma oyuncusuna hücumu öğretmek zordur, hücum oyuncusuna savunma yapmayı öğretmek görece daha kolaydır.”

    biraz daha ileriye gidelim. aşırı sağcı olarak gösterebileceğimiz stoperler de önliberolaşmaya başlıyorlar. forvetler 10 numaralaşmaya, kanatlar forvetleşmeye veya orta sahalaşmaya, bek oyuncuları kanatlaşmaya veya orta sahalaşmaya, kaleciler liberolaşmaya başlıyor. otoriteleşme atıl kalmaya başlıyor. işte dananın kuyruğu da burada kopuyor. bu türden oyuncuların sayısı çok az. ve büyük takımlar, bu tür oyuncuları kaçırmıyor. dolayısıyla, gelişmekte olan takımların gelişimleri yavaşlamaya başlıyor. gelişiyor ama gelişiminde azalma söz konusu.

    işte tam burada dünya gündeminden bahsedelim. özellikle avrupa ve amerika’da, genel itibariyle dünyanın diğer gelişmekte olan ülkelerinde milliyetçi söylemdeki artış trendi malum. seçimlerde, milliyetçi, muhafazakar veya sağ görüşlü partilerin daha alıcısı var. biri ardına diğeri seçimlerden galip ayrılıyor. bunun nedenlerini şimdi tartışmayacağım. yeri de değil.

    ama futbolla benzerliğine değineceğim. futbolda durum şu: mesela kaleciler... ayağı düzgün bir kaleci arıyorsunuz ve buluyorsunuz ama kaleci asli görevinde yani kalesini savunmakta aynı derecede iyi değil. oyuna katılan stoperler buluyorsunuz ama atakları savuşturma da ehil değil. diğer bölgeler için de aynı şey geçerli. işte trendin değişim gösterdiği yer de burası. önce asli görevini çok iyi yapsın. stoper ise önce top bizde kalsın demesin, atağı bertaraf etsin sonra bir şekilde topu geri kazanırız, düsturu önem kazanıyor.

    büyük kulüplerin merkezileşme raconu devam edecek ya da eski nizama geri dönüş oldukça sınırlı kalacak gibi duruyor. merkezileşmenin tamamen durması mümkün değil. diğer kulüpler içinse aynı şey geçerli değil. bazı takımlarda keskin bir eski nizama geri dönüş görebiliriz. bu şuna bağlanabilir. büyük kulüplerle onların çöplüğünde yarışmak pek mümkün değil. o zaman, başka bir şey denenmesi gerekiyor. bu da şimdilik, bir işi çok iyi yapan oyunculara yönelmekle bir çözüme ulaştırılabilir gibi. yani otoriteleşme yolu... bir konuda master yapan oyunculara yönelim...

    şunu yapar, bunu yapar, onu da yapar denilen oyunculara değil de, “peki neyi çok iyi yapar?” sorusunun cevabı aranıyor. şöyle düşünün bir forvet oyuncusu alacaksınız. çok iyi bitirsin, gerisi önemli değil. buna müteakip, kanat oyuncularınızı, forvetime çok iyi top getirsin gerisine karışmasın. 10 numara, gol yapsın, asist yapsın, oyunu kursun, gerisine karışmasın, bir şekilde idare ederiz. stoper, top geçsin adam geçmesin, oyunu kurmasına gerek yok, orta sahaya versin yeter. vesaire vesaire.

    neyse, uzun oldu. konuyu da dağıttık. geçiyorum.

    2017/18 yaz transfer sezonunda aslında, bu yönde bir transfer harekatı yapmıştık ve açıkçası meyvelerini yedik. fernando – badou – belhanda üçlüsü modern kere modern bir orta saha üçlüsü. ne kadar verim verdiklerinden bağımsız, oyuncu profillerinden bahsediyorum. mesela badou’nun gittiği fernando’nun sakat olduğu dönemde, kullandığımız donk – selçuk – belhanda üçlüsü değildi. yine verimden bahsetmiyorum. verimsiz olduğu da söylenebilir. çünkü, belhanda’nın yerine birçok maçta feghouli’yi bile gördük. sonrasında gelen donk – fernando – belhanda üçlüsü ise verim aldığımız ama yine modern olmayan bir üçlüydü. anlayış moderndi gerçi. fernando’yu kesin hatlarla belirlenmiş bir 6 numara olarak izlemedik de, daha bir 8 numara olarak izledik. hemen değinelim. belhanda nasıl 10 numaradan merkezileşmiş bir orta saha oyuncusu gibi oynadıysa, fernando da ön liberodan merkezileşmiş bir orta saha oyuncusu gibi oynamaya çalıştı.

    ha burada söyleyeyim bence belhanda modern bir orta saha oyuncusudur. meziyetlerini ve verimliliğini tartışabilirsiniz. ama eski nizam bir 10 numara olmadığı açık. zaten, belhanda’nın gol ve asist sayılarını katlamış, belirli bir düzen oturtmuş ve daha az top kaybıyla oynayan halini bulabilsek, bulursun da alabilsek, bu transfer sezonundan başka bir transfer istemem. talisca ile belhanda’nın gattai ile voltranı oluşturduğu bir oyuncu çünkü o. yapılmışı da var: (bkz: kevin de bruyne)

    burada modern modern diye tutturdum. ama aslında modern yerine trend kelimesini de kullanabilirsiniz. avrupa’nın başarılı kulüplerinin şimdilik kanıksadığı bir şeyden bahsediyorum.

    kadro üzerinden gidersem, bu oyun yapısında feghouli’nin de ayrı bir önemi var. çünkü, 10 numaradan beklediğimizi aslında ileri üçlüde ondan bekliyoruz. profili bu yönde bir çizgi çiziyor. yine ne kadar verimli olduğunu tartışabilirsiniz tabii.

    ben açıkçası oldukça umutluyum. ilk 11’imiz geliştirilebilecek yöneleri olmasına rağmen bence ideal yani trende uygun. sadece 1 orta saha ve 1 forvet takviyesi yapsak bile, gruplardan çıkmamız için herhangi bir sıkıntı görünmüyor. bakın gruptan çıkmaktan bahsediyorum. aynı anda hem ligi hem ligi hem kupayı götürmekten bahsetmiyorum.

    peki şu anki sıkıntılarımız neler?
    1. her ne kadar uefa’dan transfer kısıtı gelmeyeceğini düşünecek kadar romantik bir taraftar da olsam, transfer kısıtı gelebilir. bu yüzden elimizden oyuncu çıkarmamız icap eder. elden kimi veya kimleri çıkaracağız ve yerlerine kimi veya kimleri alacağız?
    2. kadro derinliğini nasıl sağlayacağız?
    3. stoperdeki hem nicelik hem nitelik olarak yetersizliği nasıl gidereceğiz? giderecek miyiz, yoksa bu sene idare ederiz kafasında takılacak mıyız?

    falan filan.

    kendimi çokça tekrar etmiş olabilirim. uzun yazmayı planlamıyordum. affola.
App Store'dan indirin Google Play'den alın