• 7776
    şu sıralar yabancı oyuncu sayısı nedeniyle yerli oyuncuların fahiş fiyatlarından dem vuruluyor ama mevcut takımdaki oyuncularımız için kulüplerine ödediğimiz bedelleri sadece referans olması açısından yazıyorum;

    muslera: 6.75 milyon euro + lorik cana
    aykut: bedelsiz
    eray: bedelsiz
    ufuk: orkun usak + yaser yıldız + mehmet güven

    dany: 3.3 milyon euro
    gökhan zan: bedelsiz
    semih kaya: bedelsiz
    ujfalusi: 2 milyon euro

    eboue: 3.5 milyon euro
    sabri: bedelsiz

    riera: 3 milyon euro
    hakan balta: 800.000 euro + ferhat öztorun / aydın yılmaz & anıl karaer 1 yıl kiralık
    çağlar birinci: murat akça + erhan şentürk + fırat kocaoğlu / serdar eylik 1 yıl kiralık

    selçuk inan: bedelsiz (+ oyuncuya 1.2 milyon euro imza parası)
    melo: ilk yıl 1.5 milyon euro, ikinci yıl ise 1.75 milyon euro kiralama bedeli
    sneijder: 7.5 milyon euro (+ oyuncuya 3.9 milyon euro imza parası)
    yekta: 3.75 milyon euro
    emre çolak: bedelsiz
    engin: 1.1 milyon euro
    furkan özçal: bedelsiz
    ceyhun: bedelsiz

    hamit: 3.5 milyon euro
    yiğit gökoğlan: 2.5 milyon euro
    aydın: bedelsiz
    kazım: bedelsiz

    amrabat: 8.6 milyon euro
    culio: 2 milyon euro
    serdar eylik: bedelsiz

    drogba: bedelsiz (+ oyuncuya 4 milyon euro imza parası)
    burak: 5 milyon euro
    umut: 400.000 euro kiralama bedeli
    elmander: bedelsiz
    sercan: 3 milyon euro + musa çağıran
    mehmet batdal: bedelsiz

    özet: gerçekten faydalı olan oyuncuları gayet ucuza, hiç faydalanamadığımız oyuncuları ise baya fahiş fiyatlara almışız. ayrıca hepsi isabetli transferler olan yıldızlara ise doğal olarak biraz yüksek harcamalar yapmışız.
  • 7777
    son durumda ve melo'dan başka yabancı oyuncu transferi yapmadığımızı düşünerek bir onbir kuruyorum,

    muslera
    eboue semih çedju riera(ya da carlinhos türevi bir yabancı)
    hamit-melo(alınmazsa başka yabancı)-selçuk
    ----sneijder----
    drogba--burak

    şu anda bile 7 yabancı ilk onbirde, semih'in yanında gökhan oynasa çedju melo'nun yerine geçse sayı 6'ya düşüyor ya da riera yerine hakan balta oynayacak ya da melo yerine yekta'yı oynatıp takımı bozacağız. neyse kadro mühendisliği işi fatih terim'in işi ona çok girmeyeceğim ama asıl mesele şu; bizim mevcut en iyi onbirimizde en az 6 yabancı zaten oluyor. e yedek kulübesine de yabancı alamıyorsun, şimdi amrabat,dany,elmander gibi adamları yedek bekletemiyorsun. peki maç kötüye gittiğinde maçı kurtarmak için oyuna kimi sokacağız, umut,yekta,sabri,aydın,emre ç.,engin baytar vs. valla ya bu sabri,yekta,engin,emre,umut falan bazıları ilkonbir başlayacak duruma göre drogba,sneijder oyuna girecek ya da yerli kalitemizi arttıracağız. tabi burada durup bakıyoruz türk pasaportlu oyunculara, mesut özil,ilkay gündoğan gibi adamları alamayacağımıza göre, arda turan,gökhen inler,nuri şahin,kerim frei,gökhan töre gibi adamlara dileneceğiz.
    yani ilk onbire sıkıştırdık yabancıları ama yedeklerle arada uçurum olacak. hala nani falan isimleri geçiyor ama nasıl olacak valla bilmiyorum. alttan giriyorum üstten çıkıyorum olmuyor, bu fenerbahçe'nin de ben neyse, sanki çok iyi yerlileri varmış gibi alper potuk'u alınca hemen kıvırdılar, "aman galatasaray uçmasın da biz avrupa'da başarılı olmasak da olur" ya da "daha önce biz istedik siz hayır dediniz,şimdi de ben istemiyorum ühü ühü" gene egemen'le bekir'le oynarsınız artık m.k. malları.

    amk yapacağınız işin ben gidiyorum...
  • 7778
    stsl 2012/13 sezonunda elde edilen bazı istatistikleri şu şekilde olan takım.

    sezonu bildiğiniz gibi şampiyon olarak bitirdik. sezon boyunca 21 galibiyet, 8 beraberlik ve 5 mağlubiyet aldık. detaya inecek olursak.

    iç sahada oynadığımız maçlardaki galibiyet oranımız %76.4, beraberlik ve mağlubiyet oranımız %11.8 şeklinde. deplasmanda oynadığımız maçlardaki galibiyet oranımız %47.1, beraberlik oranımız %35.3 ve kaybetme oranımız %17.6 şeklinde. tüm maçlarda ise galibiyet oranımız %61.8, beraberlik oranımız %23.5 ve mağlubiyet oranımız %14.7 şeklinde.

    tüm maçlarda 66 gol atıp 35 gol yemişiz. iç sahada oynadığımız maçlarda 38 gol atıp 17 gol yemişiz. deplasmanda oynadığımız maçlarda ise 28 gol atıp 18 gol yemişiz. maç başına gol ortalamamız 1.94 ve gol yeme oranımız 1.03 şeklinde. detaya indiğimizde, iç sahada gol atma oranımız 2.24 ve gol yeme oranımız 1.00 ve deplasmanda gol atma oranımız 1.65 ve gol yeme oranımız 1.06 şeklinde.

    tüm maçlarda kalemizi gole kapattığımız maçlar %32.4 şeklinde orana sahip. gol atamadığımız maçlar ise %11.8 orana sahip. iç sahada oynadığımız maçlarda %29.4 oranla gol yememişiz. deplasmanda ise bu oran %35.3 şeklinde. gol atamama yüzdelerimiz ise iç sahada %5.9 ve dış sahada 17.6 şeklinde.

    lig ortalamasına göre galatasaray ise şu şekilde. maç başına puan ortalamamız 2.09. lig ortalaması 1.36 şeklinde. bizim galibiyet oranımız %61.8 iken, lig ortalaması %36.1 şeklinde. bizim beraberlik oranımız %23.5 iken, lig ortalaması %27.8 şeklinde. bizim mağlubiyet oranımız %14.7 iken lig ortalaması %36.1 şeklinde.

    gol atma ortalamamız 1.94 iken lig ortalaması 1.33 şeklinde. gol yeme oranımız 1.03 iken lig ortalaması 1.33 şeklinde.

    gol atamadığımız maçlar şu maçlar.

    (bkz: 28 eylül 2012 orduspor galatasaray maçı)
    (bkz: 23 aralık 2012 trabzonspor galatasaray maçı)
    (bkz: 2 mart 2013 eskişehirspor galatasaray maçı)
    (bkz: 8 mart 2013 galatasaray gençlerbirliği maçı)

    gol yemediğimiz maçlar şu şekilde.

    (bkz: 15 eylül 2012 antalyaspor galatasaray maçı)
    (bkz: 23 eylül 2012 galatasaray akhisar belediyespor maçı)
    (bkz: 27 eküm 2012 galatasaray kayserispor maçı)
    (bkz: 24 kasım 2012 elazığspor galatasaray maçı)
    (bkz: 23 aralık 2012 trabzonspor galatasaray maçı)
    (bkz: 10 şubat 2013 galatasaray antalyaspor maçı)
    (bkz: 2 mart 2013 eskişehirspor galatasaray maçı)
    (bkz: 30 mart 2013 galatasaray ibb spor maçı)
    (bkz: 13 nisan 2013 karabükspor galatasaray maçı)
    (bkz: 28 nisan 2013 gaziantepspor galatasaray maçı)
    (bkz: 18 mayıs 2013 galatasaray trabzonspor maçı)
  • 7779
    madem yabancı sınırı var sahadaki 6 kişi;

    muslera, eboue, chedjou, melo, sneijder, drogba olur.

    tribündeki dört kişiden üçü riera, ujfalusi ve amrabat olur. malesef kalanlar ile yollar ayrılır ki dany'den iyi para kazanırız. elmander'de malesef birkaç milyona gider. üstüne de erman, necati, umut * ve melo'nun durumuna göre gökhan inler'i alırsın. tamamdır.

    saçma sapan kurallar yüzünden ancak bu kadarına bastı kafam. yabancı sınırı diye bir şey olmasaydı her şey daha farklı olabilirdi.
  • 7782
    kağıt üzerinde oluşturabileceğimiz kadrolar tadından yenmiyor gerçekten. transfer dedikodularını düşünerek konuşursak.

    muslera-eboue,semih,chedjou,carlinhos-gökhan,selçuk,hamit,sneijder-burak,drogba

    4-3-1-2 olarak bu kadro uygun görülüyor. eğer burak gider de arda gelirse 4-2-3-1'e dönülür.

    muslera-eboue,semih,chedjou,carlinhos-gökhan,selçuk,arda,sneijder,hamit-drogba

    bu da 4-2-3-1 olarak. tabi bunlar mantık çerçevesinde düşünülen 11'ler bana kalsa yine 4-2-3-1 olarak;

    muslera-hamit,semih,chedjou,carlinhos-gökhan,selçuk,arda,sneijder,nani-drogba gibi bir 11 görmek isterim.

    ya elimizde ne var?

    4-3-1-2 olarak; muslera-eboue,semih,chedjou,riera-selçuk,yekta,hamit,sneijder-burak,drogba

    melo'yu saymıyorum hali hazırda oyuncumuz olmadığı için. bence muslera giderse onur gelir, orta sahaya melo yada yerine yabancı takviye yapılır. burak giderse de arda gelir muhtemelen. ama her halükarda bir orta saha türk almamız şart muslera gitmediği sürece ki gitmemeli bence.

    anahtar gökhan inler gibi duruyor. umarım gerçekleşir.
  • 7788
    bu yıl yabancı transferlerddn çok yerli transferi yapması gereken takımdır. bu yıl stoper ile sol bek yabancı transferi yapılır. nani bana çok gerekli gelmiyor. yerli isimlerde acele etmemiz lazım. fazla alternatif yok. nani olmaz başka bir isim bulunur. sol bek için brezilyalı yerine avrupalı bir isim veya avrupa'da oynamış ve kendini ispatlamış güney amerikalı veya afrikalı olabilir. forvet ve kaleci bölgelerinde yerli ve forma aldığında sırıtmayacak isimlere ihtiyaç var.
  • 7789
    yakın zamanda şikeye yönelik uefa ve fifa tarafından yaptırımlar gelebilir, bu da federasyonun değişeceği ihtimalini kuvvetlendirir, haliyle de yabancı meselesinde değişiklik söz konusu olabilir diye fikirler ortaya atılıyor. ama bunların hepsi sadece ihtimal dahilinde olan şeyler. gerçek olan ise tff'nin 6+2+2'yi veto etmesi. gönlümden geçen diyemem, yönetimin zihninde olan ideal on bir bana öyle geliyor ki şu şekilde:

    ------------------onur----------------
    eboue-semih-chedjou-carlinhos
    ---------selçuk---gökhan----------
    nani---------sneijder--------arda
    --------------drogba----------------

    kızdıysan önce bir dinle. önceden muslera-onur meselesinde ben de onur gelebilir diyenlerdendim. ama onur'un daha ciddi manada gelişim göstereceğine inansam da muslera'nın ayrı bir kaleci olduğunda hemfikiriz. nani'yi istiyoruz, arda'nın ismini zaten başkan zikretti; küre-i arzda yerli forvet yokken burak'ı göndermek de çok mantıklı gelmese de ciddi bir teklif olursa şayet değerlendirebilirler algısı var ben de. bu kadro gönlümden geçen değildir. muslera ile burak'ın bonservislerini düşündüğünüzde kadrodaki * dört transferin maliyeti karşılanamayacak boyutta değildir.
  • 7794
    eğer nani gelecek olursa 3lü savunmaya dönebilecek olan takımdır. altta yazdığım kadro süper lig içindir, şampiyonlar liginde de gökhan'ı çıkarıp chedjou'yu ortaya alıp dany'i monte edebiliriz takıma. şimdi birçok kişi 3lü savunma oynuyorsan kanat oyuncularının hem savunma hem hücum özelliklerinin birlikte iyi olması gerektiğini düşünüp nani o bölgede oynar mı diye soracaktır ancak oradaki savunma zaafiyeti de selçuk'un sol iç performansı ile giderilebilir diye düşünüyorum..

    muslera

    semih gökhan zan chedjou

    hamit melo selçuk nani

    sneijder

    burak drogba
  • 7795
    büyümek güzel şey; gelişmek, daha güçlü olmak... ancak bazı kötü yönleri de var...

    biz çok hızlı büyüdük. daha doğrusu oturduğumuz yerden çok çabuk ayağa kalktık. hatta öyle bir kalkış oldu ki belki de eskisinden bile daha dik ayaktayız şu anda. eskilerde en tepeye ulaştığımız dönemi belki geçemedik ama o noktayı da geçeceğimizden eminim.

    ancak henüz yerdeyken bizi kaldırmaya gelenler şimdi bizi taşıyamıyor. bizi belirli bir noktaya kadar çeken aslanlardan bazılarının şimdi ne boyu ne de gücü yetiyor daha yukarılara taşımaya. bazen bu gerçeği dile getiremesek de içimiz yanarak dile getiriyoruz bazen de... çünkü çok seviyoruz o biz yerdeyken kaldırmaya gelenleri. çünkü onlar; bizim en değerli şampiyonluklarımızın, en güzel geri dönüşlerimizin, en güzel isyanlarımızın, en güzel savaşlarımızın, en şerefli aslanlarından...

    2012-2013 sezonunu da şampiyon tamamladık çok şükür. o kadar çok şey oldu ki bu sezon; anlatmakla bitmez. kısaca geçen sezon tekrar ayağa kalktık ya, bu sezon da sıçradık işte. hem de eskiden yapamadığımızı da yaptık; her şekilde...

    sportif sıçramayı tarihimizin belirli dönemlerinde hep yaptık zaten. o yüzden bizim için yeni bir şey değil.
    maddi sıçrama ise bizim için yeni sayılır. ne yaptığını bilen, ekonomiden bu kadar iyi anlayan ve kulübün geleceğe umutla bakmasını sağlayan bir başkan sayesinde artık maddi olarak da korkumuz yok. çünkü biliyoruz ki; maddi gücümüz azaldığı anda sıçradığımız yerden er ya da geç bir şekilde düşeceğiz.
    marka değerimiz sıçradı. uzun zamandır galatasaray bu kadar konuşulmamış, galatasaray'dan bu denli korkulmamıştı. gruplarda "galatasaray'ı çektik." diye sevinen schalkelilerden bahsetmiyorum, skor 3-1 olduktan sonra "yusuf yusuf" diye bağıran real madrid'ten bahsediyorum...
    uzun zamandır bu denli büyük yabancı yıldız gelmemişti galatasaray'a. sneijder ve sonrasında da drogba geldiğinde ne kadar ses getirdiğimiz ortada.

    yeniden dünya kulübü olduk anlayacağınız. ya da öyle olduğumuzu hatırlattık tüm dünyaya tekrardan...

    ancak...
    işte sıçramak için önce ayağa kalkmak lazım. ayağa kalktığımız 2011-2012 sezonu çok çok değerli o yüzden ve o şampiyonluğun her bireyi benim için galatasaray tarihine isimlerini altın harflerle yazdırdı.
    geçen sivasspor maçında* bir ara kameralar tribünleri gösterdi; ujfalusi-elmander-hakan balta yan yana. geçen sezonun banko 11, 3 oyuncusu...
    yine engin, aynı şekilde... baros...

    "şimdi ben nerdeyim, sen nerde..."

    ujfalusi; kritik müdahalelerin adamı, defansın lideri, takımın kaptanı. sonra sakatlandı, hiç oynayamadı bu sezon... yine de herkesin kalmasını istediği bir isim. fatih hoca da kalmalı diyor ama şu saçma yabancı kuralını değiştirtemezsek eğer muhtemelen yolcu...
    elmander, derbilerin golcüsü. maçın bitimine 2 dakika kala oyuna girse bile maç bitiminde formasının renkleri daha da koyulaşır terden. sakatlanıp maça devam etmeye çalışan adam. bu sezon pek oynayamadı ve önünde çok fazla forvet oyuncusu var ama yine de gönderilmesini isteyenler azınlıkta. fatih hoca da elinden gelse hiç göndermez. ama yine aynı sebepten* yolcu olabilir...
    engin; orta sahanın dinamosu. ilk geldiğinde 60 dakikayı çıkaramayan ancak sonlara doğru cebinden maratoncu çıkarabilecek düzeye gelen adam. attığı çalımlarla, yaptığı assistlerle, defansa olan katkısıyla ilk 11'in en değerli parçalarından. 4-4-2'nin işlemesini sağlayan adamlardan...
    hakan kalacak. onun şansı yerli olması. sağlıklı bir hakan her zaman yararlı olacaktır. ancak yabancı olsaydı o da yolcuydu muhtemelen. sakat sakat maça devam eden, şampiyonluğun gelmesini sağlayan aslanlardan biri o da. kadıköy'de 50000'i susturan adam.
    baros'tan bahsetmiyorum bile... baros başlığına daha önce yazmıştım, aynılarını tekrar yazmayayım... milan the king!

    bu kadar hızlı büyümesek belki de kötü ayrılacaktık bu isimlerle. kötü derken kavga, dövüş değil elbette. ama rahatlıkla diyecektik ki; "abi elmander bizim takımın oyuncusu değil. hem iyice yaşlandı..." ama şimdi bunu rahatlıkla diyemiyoruz, içimiz acıyor. çünkü sadece bu sezon* kötü oynadı, verimli olamadı. sanki ilk hatasında silip atıyormuşuz gibi...

    elbette hep daha yükseğe sıçramalıyız ama her aşağı baktığımda anılar canlanıyor...
  • 7800
    uzun yıllardır ilk 11'imizde hep bir yerler eksik kaldı. bu transfer döneminde yapılacak transferlerle uzun yıllar sonra ilk defa ilk 11 tam olarak eksiksiz denilebilecek seviyeye gelebilecek. bu fırsatımız var. yönetimin de doğru transferler yapacağını düşünüyorum. ancak olur da yapmazlarsa tepkim çok net bir biçimde;

    http://www.youtube.com/...p;v=CuTCPSZ1amk#t=5s
App Store'dan indirin Google Play'den alın