• 6426
    muhteşem tesisleri olan takım.

    riera as gazetesi'ne* tesislerimizi gezdirmiş, galatasaray'daki halini anlatmış:

    http://www.as.com/...1120dasdasftb_21/Ves

    amına koyayım onlar ne güzel odalar, yemin ediyorum galatasaray'da futbolcu olsam eve gitmem. muhteşem amınakoyim. spor salonu oyun salonu falan hepsi ne kadar güzel.

    böyle bir tesiste çalışıp da kötü oynayan futbolcu kendinden utanmalı lan. nasıl özendim, nasıl çocukluk arzum olan galatasaray'da futbolcu olma isteğim depreşti belli değil.

    orada ben de olabilirdim amk.
  • 6428
    20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçı'nda da görüldüğü üzere hala eksiği olan takımdır. bu takıma net bir şekilde çalım atarak adam eksilten, ceza sahasına dikine kat edip rakip ceza sahasını tedirgin eden bir oyuncu lazım. çok yavaş hücum ediyoruz, her hücumu basketboldaki set hücumları gibi yapıyoruz. bizim ölümüz bile kendi ligimize yeter ama daha büyük hedefler için* bu eksikliği gidermeliyiz. 4-4-2 oynayan bir takım için orta sahaya takviye yapmak biraz zor. selçuğu kesemeyiz, selçuğun yanına ofansif bir yabancı, orta sahanın defans gücünü azaltır. kanatlarda hamit ve ambarat'a çok yatırım yaptık, kesilmeleri çok zor. nereye koyarsan koy olmuyor ama olması lazım. kafam karıştı. neyse* fatih hocam halleder.
  • 6429
    sampiyonlar ligi 2012-2013 sezonda gruplarda oynanan toplam 5 macta galatasaray; barcelona, bayern ve manchester'dan sonra en cok pas girisiminde bulunan ve toplamda %58 orani ile topa en cok sahip olan 3ncu takimdir. ancak basarili pas oraninda 19ncu siradadir. 5 maclik istatistikleri yazacak olursak;

    galatasaray;

    - en cok faul yapan 5nci takim.
    - kendisine en cok faul yapilan 1nci takim.
    - gol ortalamasi en dusuk 6nci takim.
    - kafayla en cok gol atan ikinci takim. bu da burak yilmaz'i kafayla atilan gollerde birinci siraya koyar.
    - ceza sahasi disindan atilan gollerde en etkisiz 6nci takim.
    - en cok gol girisimde bulunan 12nci takim.
    - ceza sahasi disindan en cok gol deneyen 8nci takim. (en etkisiz oldugumuz alanda bu kadar cok deneme biraz garip)
    - kaleyi bulmayan sutlarda ve pozisyonlarda en kotu 3ncu takim.
    - en cok kornen kullanan 9ncu takim.
    - en cok frikik atan 2nci takim.
  • 6430
    eveeettt 20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçının zafer sarhoşluğu hafiften dağıldıysa takım hakkında konuşma zamanı gelmiştir. dost acı söyler misali biraz kızdıracak aşağıdaki fikirler ama mağlup olduğunda değil galipken bunları yazmak önemli.

    en sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim bu takım dün akşamki* gibi oynarsa bu sene ne ligde ne de avrupada hiç bir şey elde edemeyiz. evet bu gruptan çıkarız ama 2. turda bize çıkacak istisnasız ilk takım çeyrek finalin kapısını açmış olur.

    öncelikle kalede fernando muslera nedense bana bu sene hiç güven vermiyor. şöyle tek başına kurtardığı bir maçı hatırlamıyorum. geçen sene ile kıyaslarsak büyük bir aşağı doğru düşüşü var.

    defansımız zaten evlere şenlik. yeni transferler ujfalusi sakat olmasa ömrü billah bu takımda oynayacak kapasitede değil. bir de buna beklerimizin özellikle ebuoe'nin müthiş formsuzluğu ve isteksizliği eklenince orta sahamızı geçen her top kalemizde tehlike yaratıyor. bazı arkadaşlar hamit'e saydırıyorlar ama benim tribünden izlediğim kadarı ile hamit ebuoe'yi kollamaktan henüz kendinden beklenen katkıyı yapamıyor. bu arada albert riera'ya ayrı bir parantez açmak gerekir ki 30 yaşından sonra devşirilerek sol bek oynayıp bu kadar katkı verebileceğini kendisi dahil hiç kimse beklemiyordu sanırım.

    orta sahamız bu sene futbol değil de sanki santranç oynar gibi. kim olursa olsun fark etmiyor. selçuk, melo, yekta, emre aldıkları topları ilk anda dikine oynamamak gibi bir alışkanlıkları oluştu nedense. defans selçuk'a veriyor selçuk melo'ya melo defansa defans tekrar selçuk'a bu kısır döngü böylece sürüp gidiyor. bu arada tribünden ya da tv'den maçı izleyen galatasaraylılar neredeyse çıldıracak gibi oluyorlar. oysa ki kadromuzda bulunan forvetler'in hepsi* önüne atılacak 10 toptan en az 6 - 7 tanesini kontrol ederek tehlikeli atak yaratabilecek kapasitede adamlar. ama anlaşılmaz bir şekilde yan pas - geri pas fantazisinden vazgeçmiyor takım. bırakalım da bu pas oyununu 8 yaşından beri o oyunu oynamaya alıştırılan barcelona oynasın. biz o işi be-ce-re-mi-yo-ruz. barcelona da böyle sıkıcı pas oyunu oynuyor ama o adamlar bu paslaşmaların akabinde 2 dikine pasla kaleci ile karşı karşıya kalıyorlar. bizim daha böyle bir gol attığımızı hatırlamıyorum. bizim oyunumuz daha çok şöyle cereyan ediyor "yan pas, yan pas, geri pas, yan pas, yan pas, dikine pas, rakip stoper topu alır ve hızlı kontra atak olarak bizim kaleye döner". burada fatih terim gibi bir futbol dehasına futbol öğretmeye kalkarsam çarpılacağımın farkındayım ama hocanın da bunları görmesi gerekmiyor mu artık? topu bloklar arasında hızlı aktararak 2'ye 1 ler yaparak ceza sahası civarına indirmek ve bu civardan şutlarla ki bol miktarda uzaktan sert ve isabetli vuruşlar yapan oyuncumuz mevcut takım içerisinde gol aramamız yani direkt sonuca gitmemiz daha kolay değil mi bu oyuncularla? bence galatasaray futbol takımının oynayacağı futbol budur. hızlı, kanatlardan gelen ortalar ve uzaktan atılan şutlarla direk sonuca giden bir oyun yapısı. tam olarak premier league style

    ofans hattımız ise istanbul'un havası gibi ne zaman yağacağı ne zaman duracağı belli değil. gerçi orta saha ve kanatlardan gelen adamların katkısı olmadan* çok bir şey beklemekte haksızlık olur. ama birbirlerine alıştıkça daha iyi olacakları kesin.

    ez-cümle bir an önce bu hantal, ağır organizasyonu bırakarak daha hızlı, coşkulu ve akıcı bir futbol oynamamız bizim hedeflerimize çok daha sağlam adımlarla ilerlememizi sağlayacaktır.

    sürç-ü lisan ettiysek affola.
  • 6431
    20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçında, 2012-2013 sezonunda eksik kalan yönlerinden birisi üzerinde çalışıldığını gösterdi; rakip ceza sahası önünde şut çekmek. başta hamit ve amrabat olmak üzere takım mümkün olduğu kadar şut çekti. gol olmasa da şut tehdidi rakip defansı açmak için önemlidir.

    zaten alex fergusonda demedi mi 'galatasaray ceza sahası dışından güzel şutlar çıakrdı' diye.

    gol öncesinde eboue'nin ortası ve melo'nun kafa vuruşuna biraz da bu açıdan bakmak mümkün.

    bu arada hamit, selçuk, meloüçlüsü, sol kanattan ceza sahası önünde sağ içe girişler yapan amrabat, duvar görevi yapabilen elmander, ataklarımızda çizgilerde bitiveren rierave eboueolduğu sürece, rakip ceza sahasına giremesek de ceza sahasının hemen önünde oynayabilen bir galatasaray, duran top da kazanır, şut da çeker, ortalardan verim de alır, yaptığı ortalardan seken topları da toplar...

    kısaca galatasaray'ın oynayabileceği oyun budur. yoksa milyon orta da yapsan sonuç sıfır olabilyor.

    (bkz: #1082035)
  • 6433
    bam bam bam ' dan şut şut şut ' a geçmeye başladığımız zaman çok daha başarılı olacağız ki bunun ipuçlarını 20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçında verdik. her ne kadar bu maçta direk ya da defansa takılmış olsak da bir çok maçta kilidi bu şekilde açabiliriz. ceza sahası etrafından şut çekebilecek o kadar oyuncumuz varken mutlaka denemeliyiz. özellikle lig'de kapanan takımlara karşı mutlaka şut çekmeliyiz, ligdeki kalecilerin kalitesi ortada eğer kaleyi bulursak golleri sıralayabiliriz.

    düşününce bu takımda şutu olan oyuncular stsl'de iyi şut çeken diğer oyuncuların toplamından fazladır belki de...
    (bkz: hamit altıntop)
    (bkz: selçuk inan)
    (bkz: burak yılmaz)
    (bkz: felipe melo)
    (bkz: umut bulut)
    (bkz: johan elmander)
    (bkz: albert riera)
    (bkz: emre çolak) (u: her şeye rağmen beyblade gibi etrafında dönmekten gücünü saklayabilirse etkili vurabiliyor )
    .
    .
    .
  • 6434
    bizi manchester united galibiyeti ile sevinçlere boğsa da yetersiz olduğunu kabul etmemiz gereken takımımızdır. şampiyonlar ligi gruplarında birinci sırayı alabilecek takımların çoğunun gelmesini istemiyorsak maalesef daha olmamışızdır. zamanında* herkese ecel terleri döktüren o takımımızı özledik. kabul etmeliyiz ki takımın ciddi takviyelere ihtiyacı var. takımdaki zeki oyuncu sayımız maalesef çok az. forvetlerimiz herkes beğense de tam anlamıyla yeterli değiller. ortasahamızda kilidi açacak oyuncu sıkıntısını ciddi anlamda hissediyoruz. defansımız desen hızlı forveti olan her takım karşısında ciddi problem yaşıyor. çok mu karamsarım. belki ama cidden bu takım bana zevk vermiyor.
  • 6437
    2012-2013 şampiyonlar ligi sezonunda bu haftaki* tabloya göre muhtemeliz rakipler arasında porto, schalke, malaga, dortmund, shakhtar, b.münih ve barcelona var. bu hafta itibariyle diğer 7 grubun zirvesinde yer alan takımlar; porto, schalke, malaga, dortmund, shakhtar, bayern münih ve barcelona. ancak porto’nun yerine psg, schalke’nin yerine arsenal, shakhtar’ın yerine juventus, bayern’in yerine de valencia lider olup karşımıza çıkabilir.

    benim dilegim porto, schalke, malaga dan birisinin cıkması yönünde.
  • 6438
    tek ihtiyacı olan şeyin kadro istikrarı olduğu takım. şu durumda bile 12. hafta itibariyle ligde lider, şampiyonlar liginde de çok büyük bir mucize olmazsa son 16'ya kalmış durumda, bir de kadro istikrarını yakalarsa özellikle ligde rakibi yok bu takımın.

    lig başlayalı 12 hafta oldu bunu söylemek için çok geç ama şöyle bi 5-6 maç üst üste semih-dany tandemi, melo-selçuk orta sahası, hamit-amrabat kanatları ve elmander(umut)-burak forvet hattıyla oynasa hem takım oturacak hem de seri galibiyetler alacagız şüphe yok.

    özet: cris, emre çolak ve hakan balta minimum düzeyde forma şansı bulsa hatta hiç bulmasa rahat şampiyon olacak takım.
  • 6439
    bence su anki futbol anlayisi ile sampiyonlar liginde basarili olma sansi ligde olma sansindan cok daha fazla. sampiyonlar liginde kimse mersin gibi kapanmiyor. galatasaray'in yeterli duzeyde bir hucum organizasyonu olmasada acik alanda yetenekli adamlari sayesinde olayi cozuyor ama turkiye'de malesef oyun cok tikaniyor.

    galatasaray kapali savunmayi acacak bir arayis icinde de degil malesef. 10 haftadir ayni seyi oynuyor. bir cozum uretilmiyor.
  • 6442
    pas verilmez, alınır / dinamik oyun / hareketli top ve hareketli oyuncular.

    günümüz futbolun gerçekleri. bunu oynayamazsak bu iş olmaz. sahadaki diziliş önemli değil, hangi sistemle çıkılırsa çıkılsın, oyunun dinamik olması; oyuncuların ve topun devamlı hareketli olması önemli hatta şarttır. oyuncuların devamlı buldukları boşluklara deplase olmaları, pas alabilecekleri açılara geçmeleri, topu hareketli iken alarak daha kolay driblinge devam edebilmeleri, daha kolay adam geçmeleri oyunun artık gerekliliği değil şartıdır.

    statik durumda aldığınız topu uygun açıya getirip, düzeltip, önünüze açıp şut atma imkanını artık hiçbir takım vermez. oysa ki hareketli iken aldığınız topu, tek hamleyle önünüze açıp kuvvetli şekilde şut atabilirsiniz.

    alex de souza senelerce ligimizde bunun ekmeğini yedi. uygun pas alabileceği açılara geçerek, hareketli şekilde aldığı toplara daha kuvvetli vurarak bu ligi domine etti. geriden gelerek hava topuna çıktığı için hakan balta'nın üzerinde kafa golü attı bize.

    iyi oynadığımız bütün maçlarda oyuncularımız oldukça hareketli ve böylece çok rahat pas alışverişi sağlayabiliyoruz.

    burak yılmaz'ın da sorunu burda. kapanan savunmalar içersinde hareket edecek yer bulamıyor. selçuk inan'ın en büyük artısı da burda, devamlı çevresini kontrol ederek rakibin arkasında uygun pas açısına geçebiliyor. eğer topu statik durumda iken almışsa en hızlı şekilde oyalamadan topu uygun durumda ki arkadaşına risksiz iletiyor. keşke selçuk'un verdiği pas değilde, aldığı pas yüzdeleri hesaplansa, inanılmaz bir istatistik çıkacaktır ortaya.

    topu dikine hareketlendirdiğimiz zaman sorun yok, takım dikine oynarken sahada hareketli kalabiliyor. sorun dikine oynama fırsatı bulamadığımız kapanmış alanlar karşısında mecburen yana oynarken statik kalamamız da. topları kaptırdığımız kontra yediğimiz zamanlarda bunlar zaten. takım yana oynarkende dinamik kalmayı becerebilmeli.

    (bkz: 20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçı)nda hiçte hareketli olamamıza rağmen, istediklerimiz sahaya yansıtamamıza rağmen, biraz da çok kaliteli ancak tecrübesiz rakip sayesinde, kazanma arzumuzla verdiğimiz savaşla kazandık. aynı oyunla annemizin liginde çok zorlanırız. bu ligin takımları o günkü atmosferlere alışık çünkü afallamazlar.
  • 6450
    son dönemlerde pek de iyi oynayamayan takımdır. cümlelerime ben bir fatih terim aşıgıyım diyerek baslamak istiyorum zira bunu demeden hocamızı elestirirsen bu sözlükte hemen fenerbahceli, galatasaray düşmanı ve vatan haini ilan ediliyorsun ki bu entryim de eminim en ofsayt entryler arasına girecektir ama galatasaray'ın iyiligi için umarım bir kaç noktaya dikkat cekebilirim.

    öncelikle şunu belirtmek istiyorum, bu takım bu sene oynadıgımız bir kaç macı bırakırsak açık şekilde kötü oynuyor. bunun birkaç önemli sebebi var:

    1. kondisyon eksikligi
    2. rehavet ve ciddiyetsizlik
    3. fatih terim
    4. kadro yetersizligi

    1. maddeden baslayalım: takımımız gecen sene inanılmaz top oynuyor atak üzerine atak yapıyor soldan emre sağdan engin kat ederek takımları bunaltıyordu ama bu sene malesef bunu göremiyoruz cünkü bu takım sizin de bildiginiz gibi şampiyonlar ligi ile süper lig'i kaldıramıyor. fatih terim daha önce ' neden oyuncuların kondisyonları mac icerisinde bu kadar düşük ' sorusuna ' oyuncularımız bu sene 4 günde bir maç oynuyorlar ve gecen sene bu yoktu , bu sene buna alısmaya calısıyoruz ama seneye boyle bir sıkıntı olmayacak ' dedi. haklıdır . ama biz eger ünal aysal'ın da dedigi gibi büyük takım olacak ve avrupada ilk 10a gireceksek kondisyonumuzun bu kadar düşük olmaması gerekiyor. zira bu oyuncularda maç içersinde yorgunluga ciddi derecede etki ediyor. sonucta dünyada 4 günde bir maç oynayan tek takım biz değiliz.

    2.madde ise rehavet ve ciddiyetsizlik : evet bence takımın en büyük sorunu budur. takım bu sene inanılmaz şekilde ve akıl almaz biçimde kendisini rüya takımzannettiginden midir , yoksa biz bu macı nasıl olsa kazanırız demesinden midir bilmem saha içerisinde inanılmaz sekilde bir ciddiyetsizlik var. yoksa ben 24 kasım 2012 elazığspor galatasaray macında yekta'nın emre'nin ve umut'un %200 lük kacırdıgı pozisyonları kacırmasının izahını bulamıyorum. takım nasılsa karsımızdaki elazığ, nasılsa kazanırız diyor olsa gerek. mac icersindeki durum zaten hiç iç açıcı degil. acıkca soyleyeyim ben aynı macta yekta'nın attıgı gole gram sevinmedim. neden sevineyim ? ben durum 1-0 olsun kazanalım futbol umurumda değil diyen fenerbahcelilerden degilim kusura bakmayın. şunu da anlarım; takım yorgundur şampiyonlar liginde cok zor bir mac gecirmistir ama ligdeki son 3 macın 3ünde de rezil bir futbol oynamak ne bizim aslanlarımıza yakısır ne de fatih terim gibi bir hocaya bu futbolu oynatmak yakısır. sahada oyunculara * okey versen 4. yü arayacak konumda ciddiyetsizler.

    3. fatih terim: aslında bu baslık 2. baslık içerisinde örtüşüyor biraz cünkü benim babam yerine koydugum ve cok da sevdigim bir insan fatih terim bu takıma nasıl böyle futbol oynatır anlamak mümkün degil. bakın hocam elazıg gibi bank asyaya koysan kümeye oynayacak bir takıma ilk 20 dakika presle başlatsan 3 tane atarsın zaten, sonra istersen oyuna u16 dan berkircanı al istersen de oyuncularına aman ha kendinizi yormayın de . ama gözünü sevim şu takıma yavas futbol oynatma . oynayamıyor ! oynayamıyoruz hocam. sonra her mac cıkıp da nasıl gol yiyiyoruz anlamıyorum diyorsun. ben sana söyleyeyim. bu klübün 107 yıllık gelenegidir sen benden daha iyi bilirsin . biz ne zaman 1-0 maçı götürsek o maç mutlaka ve mutlaka 1-1 olur ve o maç öyle biter. bunu ben son 25 dakika boyunca bagıra bagıra etrafımdakilere söyledim. zaten onlar da biliyordu. ama sen göremiyorsun ve takım hala ciddiyetsiz oynamaya devam ediyor.

    4. ve son madde kadro yetersizligi: aslında bu takımda ciddi bir şekilde görülüyor bu. yanlıs hatırlamıyorsam 18 kasım 2012 mersin idmanyurdu galatasaray macıydı . oyuna sonradan giren 3 oyuncumuzdan 2 si aydın yılmaz ve sabri sarıoğlu . şampiyonluga oynayan takımda böylesine zayıf bir yedek klübesine sahip olunması inanılacak iş degil ama umarım devre arasında gerekli yerlere takviye yapılacaktır cünkü bu takıma bir sol bek , bir forvet , ve bir yaratıcı ve top dagıtıcı özelligi olan orta saha şart.

    umarım bu dedigim maddeler düzeltilir. özellikle takımdaki ciddiyetsizlik had safhada ve ben bizim takıma bunu yakıstıramıyorum. galibiyette de sevinemiyorum cünkü ben galatasaraylıyım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın