• 2926
    2000 li yıllardaki müthiş başarılarının diyetini ödeten takımdır.

    her ne kadar taraftarı tarihiyle mutlu olmakla yetinmeyi reddetse de, başkanı, yönetimi, oyuncuları, teknik direktörü böyle uygun görmektedir.

    yıllardır aziz yıldırım ve yıldırım demirören hakkında neler dedik, yazdık. istediğin kadar tesis yap, sportif başarı olmadan olmaz dedik. sonra kendi başkanımız geldi bize dedi ki; 2012 kriterlerine uyan tek takımız. güzel kardeşim, bu gidişle sadece türkiyede ortalama yerlerde ligi bitirecek takım yarattınız, kriterlere uysak ne olur?

    dünyaca ünlü teknik adam getirttik. dendi ki, sıfırdan bambaşka bir takım geliyor. uzun vadede mütevazi bir barcelona efekti yaratılacak. hepimiz havalara uçtuk. dedik ki başarılı olmasına rağmen gönderilen teknik direktörlerimizi bile unutacağız, bu adam geldiyse uzun vadeli düşünülüyor. ama sonsuz aşkı vadeden yalancı sahte aşıklar gibi arkasında durmak yerine arkasından iş çevrildi.

    ya oyuncular? hocaya canlı yayında göndermeler, posta koymalar. sonra maçlarda koşmayan, toptan kaçan adamlar! kendini takımdan, hocadan büyük gören yeteneksiz oyuncularla sadece düşmedik, sürünüyoruz da.

    galatasaray gibi bir klüpte nasıl kaleci olmaz, nasıl yetişmez? hadi diyelim ik bulamadın kendi içinden, nasıl almazsın? yetiştireni hiç sorgulamadan bu adamları taraftarın önüne atmak zaten başlı başına bir saçmalık ya neyse.

    peki ya forvet? iki sezondur görmüyor musunuz? jo alves için bir şey diyemem, bugün olduğu yer belli. arda, harry kewell, mehmet batdal, kazım kazım.... bu adamlar santrafor değil. yav değil güzel kardeşim. bunun için hoca kadar bilmeye bile gerek yok.

    misimovic, elano, abdul kader keita... bu adamları kullanamayan hoca, başkan, yönetim.. hepinize yazıklar olsun. hagiye sevgimi tarif bile edemem. ama sevmek başka, görmek başka.

    yönetimin karşı duramadığını taraftar yapınca teröristliğimiz mi kaldı, galatasaraylı olmamak mı! sen seni yerin dibine sokanların karşısında eğilirken taraftar dik durdu. sen kimliğini satarken, taraftar hesap sordu. bu takımı bu günlere getirenler şimdi eserlerini izlesinler. barışı izlesinler, kaptanın amatör kartlarını izlesinler, mustafanın korkak ve verimsiz futbolunu izlesinler, taraftara kızıp kendi oyununa bakmayan baltayı izlesinler, 10 yıldır genç kalabilen aydını izlesinler, başkasının çöpe attıklarını izlesinler.

    ben de izleyeceğim.. ama benim akıttıklarım timsah gözyaşı olmayacak, aramızdaki fark bu.
  • 2934
    gerek süper ligden gerekse bank asyadan, her mevki için kaliteli yerliler ligin ikinci yarısından itibaren izlenip, keşfedilip seneye için haziran ayında derhal takıma katılmalıdır. bjknin aldığı ersan gülüm mesela bank asyadan geldi ama gayette iyiydi. demekki her takımdan iyi futbolcu çıkabilir. scout ekibimiz var diyorlar bir an evvel araştırmalara başlamalıyız hem de bütün mevkiler için. çünkü toptan bi yenilenme lazım.
  • 2935
    oynamayan futbolcuların oynayanlardan daha çok değer gördüğü, aranıldığı ve daha haliyle daha fazla para kazandığı takım. bazı futbolcular bencede kötü oynamasına rağmen en azından sakatlanmadan, ceza almadan var gücüyle takımı ayakta tutmaya çalışıyor. ama kimileri sürekli sakat olduğu için oynamıyor ve nedense sevilen sayılan hep onlar oluyor. eğer birileri galatasaray takımını düşünüyorsa bunlar kesinlikle ilk onbirde olup çoğu maçta yer alan ve birşeyler yapanlardır. takımını stadyumda ya da evinde paralarını sayarken seyredenler değil.
  • 2938
    orta sahasında aynı anda forma giyebilen barış özbek, mustafa sarp, ayhan akman üçlüsünü süper ligde forma giyen herhangi bir takımın orta sahasının herhangi üçlüsüyle takas edilse hiç bir taraftarının "noluyor lan" demeyeceği takımdır.
    bu yukarıda ismini verdiğim üçlü bu takımın banko oyuncularıdır. ama bu entrymde onlara en ufak bir isyan varsa çaylak yapılayım. benim derdim onların oynayabileceği kadroyu teknik kadroya sunan galatasaray yönetimine...
  • 2939
    yahu o bu değil de. tamam asya kupası, sakatlık, eşinin hamile olması, babasının ölümü, teyzesinin düğünü falan. bunun gibi mazeretleri bir kenara bırakıp;
    galatasaray futbol takımı en son ne zaman "tam kadro" ile maça çıktı, hatırlayanınız var mı?

    her sezon sakatlıklarla uğraşıyoruz. yahu hiç mi düzgün ayağı yere basan adam yok şu takımda?
    bir kere de şöyle adam akıllı bir takımla hevesimiz yerindeyken bir maç izleyelim. her zaman olasılıklar var. işte şu gelirse şöyle olacak, şu bi dönsün neler yapacak, şu düzelince takım düzelecek. her şey yoluna girecek.

    şu takımda elle tutulur 3 futbolcu sayın desem, ortalamada, yani en çok ismi anılan futbolcular
    arda, baros, kewell olur herhalde. bu 3 futbolcudan bu sene ne kadar faydalandık?

    kıyaslama yapmıyorum sakın yanlış anlaşılmasın. sadece gerçeği görmek gerek. sonuçta bu takımlar rakiplerimiz.

    beşiktaşta 3 futbolcu desen, quaresma, guti, ernst derler sanırım. 3ünden de faydalandı beşiktaş. 3'ü de şu an sağlam. son maçta kadrodaydı.

    fenerde 3 futbolcu desen, alex, lugano, gökhan gönül derler. 3ünden de faydalandı fener. 3ü de takımın en iyileri. son iki maça damgasını vuran yine bu 3 isim.

    trabzonda 3 futbolcu desen, umut, jaja, selçukderler. 3ü de bu sezon en sezonlarını yaşıyorlar. umut ilk defa bu kadar iyi, jaja transferi tuttu. selçuk için söylenecek pek şey yok zaten.

    şimdi soruyorum, suç sadece kötü yöneten adnan polatta, kötü yöneten hagi'de, yada kombine almayan taraftarda mı?

    bu takıma kim hesap soracak artık? artık kim yeter diyecek? armasının ne anlama geldiğini, formasının nelere sahip olduğunu kim anlatacak?

    serdar özkan * kim ya, gökhan zan kim? mustafa sarp kim? kim diyebileceğim ne kadar çok adam var şu takımda.. saysam bitmez.

    bu adamların ne katkısı var şu takıma? daha doğrusu takıma katkısı olan futbolcumuz var mı?

    ligden düşenkasımpaşanın futbolcusunu alıp, bizi kurtaracak diye zavallıca bekliyoruz. * romanyadan adını sanını duymadığımız 23 yaşında bir oyuncu getirip golleri sıralasın diyoruz. * bu adamlar ne katacak galatasaray'a? iyi transferler evet. ama takım ruhsuz. ruhun olmadığı yeri ruhlar alemi mi yapacağız?

    son olarak, türkiyede bir takımın şampiyon olabilmesi için, başarılı olabilmesi için en önce yerli futbolcu kalitesine sahip olması gerekir. biz bu yönden bitiğiz zaten. ikinci olarak iyi bir defans hattına sahip olması gerekir. defansımız dökülüyor.. orta sahamızın defansif kısmını da katıyorum işe. üçüncü olarak da iyi bir kaleci. zapata'yı ufuk'u aykut'u toplasak, bir mondragon eder mi? bir taffarel?

    biz neyi bekliyorduk ki sezonun başında? şampiyonluğu mu? 5. lik çok bile şu ana göre.

    manisaspor'un bile 2 tane kalburüstü forveti var arkadaş. makukulagelse bizde banko oynar, simpson gelse bizde banko oynar. bu kadar aciz bir takım mıyız biz?

    bunun sorumlusu elbette yönetim.. elbette teknik heyet. ama en önce futbolcular.

    yönetim, kadro kuramazsa başarı gelmez.teknik heyetkadroyu oynatamazsa başarı gelmez. futbolcular oynamazsa başarı yine gelmez.

    biz bu üçüne de sahipken, hangi birini eleştirelim derken, futbolcularımız "biziz, biziz!" diye bağırıyorlar adeta.

    gözünüzün önüne bir getirin allah aşkına..

    (gbkz: galatasaray profesyonel futbol takımı 1999-2000 sezonu uefa kupası finali kadrosu)

    taffarel
    capone
    bülent korkmaz
    gheorghe popescu
    ergün penbe
    suat kaya
    gheorghe hagi
    ümit davala
    okan buruk
    arif erdem
    hakan şükür
    +
    hasan şaş
    hakan ünsal
    fatih akyel

    bu kadroyla, bu sezon sahaya sürdüğümüz ilk 11 lere bir kez olsun bir bakın. çıldırmamak elde mi..

    tüm bunlara inat, galatasaraysevgimiz devam edecek.. her zaman söylüyorum, galatasaray sahipsiz değil.
    galatasaray bizim. şanlı taraftarın.
  • 2940
    son iki, üç sezon göz önüne alındığında kimseyi memnun etmeyen takımdır. hatta öyle bir hale gelmiştir ki kendi futbolcusu* sakatlandığında, taraftarı sevinecek durumdadır. yine aynı futbol takımının kaptanının takımdan ayrılması dört gözle beklenmektedir çoğu kişi tarafından. bir kısmı zamanında bu takımın başında olan frank rijkaard'ı hatalı bulur, bir kısmı gheorghe hagi'nin galatasaray teknik direktörü olamayacağını savunur. skibbe zamanı, bülent korkmaz zamanı değerlendirilse işin içinden çıkılamaz zaten. e peki sorun nerede? bu kadar istikrarsız olunmasının nedeni doğru tercihler yapıp, o tercihlerin bizi yanıltması mı? yoksa bu tercihleri yapanların yanlış kişiler olması mı? haliyle sorunun yönetimde olduğu görülüyor. ne istediğini tam anlamıyla bilmeyen, rijkaard'a karışmıyoruz deyip karışan, istenilen oyuncuları almayan, sırf taraftarın sesini bastırmak için hagi'yi bu takımın başına getiren, eski kadroya pozitif anlamda hiçbir katkıda bulunmayan yönetimden başka kimsede suç göremiyorum ben. mustafa sarp'a, barış'a falan sinirleniyor herkes, çok normal. yetersizler, galatasaray formasını taşıyamayan adamlar. ama bu adamlar alınırken de çok iyi değillerdi bölgelerinde, hocaların yanlış tercihiyle, yanlış sistemi takıma adapte etmeye çalışmasıyla bu hale gelmediler. transferler ya tutarsa mantığıyla yapıldığı sürece, takımın eksikleri elde bulunan malzemelerle kapatılmaya çalışıldığı müddetçe galatasaray futbol takımı maalesef ki düzelmeyecektir. biz de yıllar sonra anlatırız: "bizde bir yönetim vardı..."
  • 2942
    okulda ya da işyerınde bir pazartesı sabahı klasıgı olan futbol muhabbetlerınden benı soğutan takım öyle kı ; diğer takımları tutanlarla paylaşabılecegın fazla birşey yoktur.''hadı yıne ıyısınız seneye maçlar trt de'' gıbı hıcbır zeka kırıntısı bulunmayan kotu esprılere maruz kalıyorum. buaralar tek kelıme etmeden sadece dınlıyorum onları .2000 lı yıllarda bana hayatımın en guzel , en mutlu anlarını yaşatan bu takım ıcın her şeye değer.bundan sonra olanaklar dahlınde tüm maçlara gerekırse tek başıma stada gidip yıne tek başıma olsamda destek verıcem trıbunlerden. tamda bu zamanlarda yanı desteğe en muhtaç oldugu zamanlarda.sefasını sürdük mecbur cefasınıda çekıcez .
  • 2943
    (bkz: sirk)

    iki haftada bir tt arena da! iki haftada bir anadolu'nun bir başka şehrinde!

    hokkabazlar ekibi: sihirbaz* biraderler juan* & juan* ve büyücü* harry!

    mermiyi iğne deliğinden geçiren keskin nişancılar: eski zapatista gerillaları, yeni usta silahşörler (u: robinson "rufay")zapata & *zapata ve deneyimli kuş avcısı* lucas!

    top cambazları, nam-ı diğer "maradona" kardeşler: ostrava'lı milan ve karpatlı gheorghe!

    güç gösterileri: man vs. animal; ayıboğan servet ve man vs. man; arnavut savaşçı* lorik vs yerli kahraman *battal gazi!

    freaks of nature: çay içerken bile omzu çıkan "cam adam" gökhan zan, "koca kafa" arda turan, "kedi adam" bogdan, yıllara meydan okuyan yerli benjamin button "genç" sabri ve sizi hayretler içerisinde bırakacak acayip hareketleri ile bam* üçlüsü!

    çocuk bölümü: palyaço aykut ve "penaltıdan üç gol atana lolipop*" kalecisi ufuk!

    **
  • 2944
    son 3 sezonda tam kadro - sakat ve cezalısı olmayan- bir şekilde kaç maça çıktığını cidden merak ediyorum. bi araştırmacı arkadaş çıksa ve açıklasa cidden minnettar olurum.

    şimdi mesela son bursa maçına bakıyorum.

    en büyük kozumuz olması gereken ileri üçlü:

    santrfor colin kazım: esas mevkisi santrfor değil

    sağ açık yekta kurtuluş: esas mevkisi sağ açık değil

    sol açık emre çolak: esas mevkisi sol açık değil.

    gerisine bakalım:

    ön libero ayhan akman: esas mevkisi ön libero değil.

    orta saha mustafa sarp: esas mesleği futbolculuk değil.

    ben şahsen "bu takıma hagi ne yapsın" da diyemiyorum. en azından bir mevkide eksik olduğu zaman, başka yerden futbolcu devşirmek yerine o mevkinin as a2 oyuncusunu takıma adapte edebildiği gün biraz daha umutlanabiliriz herhalde.
  • 2945
    kewell, arda, baros, pino gibi fark yaratacak hücum oyuncularının aynı anda olmadığı takımımız. hücum kısırlığımızın bo oyuncuların dönüşüyle -zamanı meçhul ne yazık ki- ortadan kalkacağını düşünüyorum. bu biraz, messi ve villa'nın aynı anda -hem de uzun süre- oynamaması gibi bir şey. tabi barcelona bunu bir yere kadar idare edebilir zaten birebir kıyaslama için belirtmedim ancak şöz konusu biz olunca çok fazla sırıtıyor. bunda sağlık ekibi, kondisyoner, oyuncunun kendisi, teknik direktör, yeterli derinlik sağlamayı düşünmeden transfer yapanların da payı var şüphesiz ama biz önce nicelik olarak yeterli değiliz ki niteliğe bakalım. sonra da ihale ufuk'a, ayhan'a, mustafa'ya falan kalıyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın