galatasaray'ın mevcut düzende problem olarak görülebilecek iki durumu söz konusuydu:
bunlardan ilki; savunmadan topla çıkışlar. özellikle defansif aksiyonları güçlü, baskı anında oyun görüşü ve pas yeteneğiyle top kullanma becerisi yüksek bir oyuncuya ihtiyaç var gibi gözüküyordu (assuncao'nun transferi bu bağlamda okunmuştu). ancak bu noktada marcao ve nelsson gibi teknik becerisi yüksek iki stoperle oyun kurma konusu önemli bir rakibe karşı (bkz:
16 eylül 2021 galatasaray lazio maçı) test edilip başarıyla geçilince bu konu biraz daha ikinci plana atıldı. berkan, taylan ve cicaldau üçlüsüyle kısmen topa karşı da sert kalınca korkular beklenilen seviyede olmadı, en azından şimdilik.
tam da bu esnada devreye galatasaray'ın ikinci ve belki de en önemli problemi girdi; yaratıcılık. bilhassa güçlü ve karşılıklı boş alanların bulunacağı maçlarda göze batmasa da; rakip yarı sahaya oyunun yığıldığı, topla aksiyon becerilerinin büyük önem taşıdığı karşılaşmalarda galatasaray'ın mevcut kadrosu sıkıntı yaşıyor çünkü dinamik kadro, yaratıcılık konusunda mesafe kat etmeye ihtiyaç duyuyor. galatasaray'ın ileri üçlüsünü zihninizde şöyle bir canlandırırsanız tabloyu biraz daha net görebilirsiniz. halil, modern futbolun bir ileri uç oyuncusundan beklediği şeyleri yapmaya fazlasıyla haiz bir oyuncu olsa da; striker olarak tek başına etkili olamayabiliyor. kerem, yetenekli, istekli, çabuk ancak karar verme mekanizması gelişmeye ihtiyaç duyan bir oyuncu. bu sebeple sonlandırma noktasında ciddi defoları mevcut ve bunlar takımın işleyişine de şu an için zarar veriyor. ileri üçlünün en çok şey vaat eden oyuncusu ise hiç şüphesiz morutan ancak onun da önemli bir sıkıntısı var; özgüven. bu durumu yenmenin en önemli yolu sahada daha fazla kalması, rakiplerinin üzerine daha fazla gitmesi, daha fazla denemesi ve aksiyonların içerisinde daha fazla yer alması. bunları yaptıkça, özellikle iç sahada, taraftardan o desteği alıp tekrar deneme motivasyonunu kendisinde bulabilir.
mevcut denklemde hücumdaki yaratıcılık tek bir oyuncuya kalmış gibi gözükse de hücumda oluşturulacak küçük üçgenler ve yapılacak ikiye birler ve adam eksiltmelerle daha akışkan bir oyuna kavuşabilir galatasaray. bunun için saha içinde kurgulanan oyunu benimsemek, idmanlar ve maçlarda bolca tekrar etmek ve denemekten çekinmemek gerekiyor. bu çözüldüğünde galatasaray'ın avrupa ve ligde daha dengeli, daha yaratıcı maçlar çıkardığına şahitlik edeceğiz.