• 26577
    lig daha çok uzun ve verim alabildiğimiz her oyuncudan %70 %80 değil, %110 hatta %120 verim almamız gerekiyor. tesiste çalışanından, malzemecisine, oyuncusuna, taraftarına kadar herkesin elini taşın altına koyması şart oğlu şart.

    federasyona, nihat özdemir'e, servet yardımcı'ya, serdar tatlı'ya, rıdvan dilmen'e, çubuklu tosuna, yalı çocuğuna, ahmet ercanlar'a, mert hakan'a, irfan'a, algı yapan herkese, sergen'e, josef'e, maşa olan tüm medyaya, milli kahraman mesut'a hatta daha da ileri götürüyorum "vole" izleyip destekleyen herkese inat bu takımın bu sene zirvede olması lazım. bu takımın bu sene şampiyon olması lazım.

    2021-2022 sezonunda şampiyon olmamız halinde en yakın rakibimiz ile dahil her konuda çok ciddi bir şekilde açacağımızı düşünüyorum. bu takım bu sene şampiyon olmalı ve olacak!
  • 26578
    ligde oynadığı son iki maç için bahanelere sığınmak istediğim takım. 14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı'ndaki futbolu berbat zemin ve kötü hava şartlarına bağlamak istiyorum. 20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçı'nı zaten konuşmuyorum bile. bu kadar bela ve ters bir takımı anca bu şekilde yenebilirdik, 2. yarı oldukça kötüydük ama 3 puan sevindirici. umarım bundan sonraki maçlarda skorun yanında oyun olarak da kendimizi yukarı çekebiliriz. daha net ve ezici oyun oynamalıyız, son iki maç ligde her an takılacakmışız gibi bir hissiyat veriyor.
  • 26579
    (bkz: #3025829)

    5 aralık 2020 galatasaray hatayspor maçı sonrası süper lig 2020-2021 sezonu'nda kalan 29 maçımızı sırasıyla 6, 8 ve 15 maçlık 3 bölüme ayırmış ve bu bölümlerdeki maçların zorluklarını da göz önünde bulundurarak bu 3 bölüme sırasıyla "hazırlık", "kol gibi" ve "mayıslar bizimdir" isimlerini vermiştim.

    20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçı ile 6 ve 8 maçtan oluşan ilk 2 bölümü tamamlamış olduk ve sırada 15 maçlık 3. bölüm var. sırasıyla değerlendirme yapacak olursak;

    ilk 11 maçta inişleri ve çıkışları olan bir performansla şanssızlıkların da etkisiyle 7 galibiyet 2 beraberlik 2 mağlubiyet alıp 23 puan toplamıştık.

    sonraki 3 bölümden 1.si;

    1. bölüm: "hazırlık" (18 aralık-9 ocak);

    fatih karagümrük (d)
    göztepe (hafta içi maçı)
    trabzonspor (d)
    antalyaspor
    konyaspor (d) (hafta içi maçı)
    gençlerbirliği

    orta seviyede zorluğa sahip olduğunu düşündüğüm bu bölüme dair tahminim ve temennim 6 maçta 5 galibiyet 0 beraberlik ve 1 mağlubiyet ile 15 puan toplamamızdı. bu sayede amiyane tabirle "kol gibi" olan 2. bölüm için de kredi toplamış olacaktık. gelgelelim durumlar hiç beklediğimiz gibi gerçekleşmedi. şu bölümde 15 de değil, 16 puan toplayacak oyunu kesinlikle oynadık ama sakatlıklar, cezalar (özellikle fatih hoca'nın 4 maçlık cezası) ve şanssızlıklar yakamızı bırakmadı. önce fatih karagümrük deplasmanında en az berabere kalması gereken kalitede bir oyun oynayıp yenildik, sonra antalyaspor maçında kazanmayı hak edip berabere kaldık, sonra da konyaspor maçında kazanmayı hak edip kaybettik. böylece bu fikstürde 16 yerine 10 puan toplamış olduk ve 3 büyüklerin lideri olarak girdiğimiz bu sekanstan fenerbahçe ve beşiktaş'ın arkasına düşerek çıkmış olduk.

    sonraki 3 bölümden 2.si;

    2. bölüm: "kol gibi" (17 ocak-20 şubat);

    beşiktaş (d)
    denizlispor (hafta içi maçı)
    yeni malatyaspor (d)
    gaziantep fk (d)
    başakşehir (hafta içi maçı)
    fenerbahçe (d)
    kasımpaşa
    alanyaspor (d)

    şu 8 maçtan aldığımız puana hala inanamıyorum. hele de 17 ocak 2021 beşiktaş galatasaray maçı'ndan sonra en optimistimiz bile 7'de 7 beklemiyordu diye düşünüyorum. bahsi geçen 17 ocak 2021 beşiktaş galatasaray maçı'nı beraberliğe kilitlemişken şanssız bir kırmızı karttan ve hakemin rakibi itelemesinden ötürü 2-0 kaybettiğimizde fenerbahçe ve beşiktaş'ın 5'er puan arkasına düşmüştük ve birçoğumuzun morali dipteydi. ancak o günden sonra hem 2020 - 2021 sezonu ara transfer dönemi'ndeki kaderimiz, hem de süper lig 2020-2021 sezonu'ndaki kaderimiz değişti. o güne kadar transfer yapamamıştık, o günden sonra 5 nokta atışı transfer yaptık. o güne kadar maçlarda hep şanssızdık, o günden sonra çoğunlukla şanslı olan taraftaydık. ve en önemlisi, o güne kadar fernando muslera yoktu, o günden sonra vardı*.

    teker teker maçlara bakacak olursak;

    - 20 ocak 2021 galatasaray denizlispor maçı: üzerine konuşacak çok fazla bir şey yok, zayıf rakibimizi ezip geçtik.

    - 24 ocak 2021 yeni malatyaspor galatasaray maçı: yeni malatyaspor, o günkü maça kadar ligde çıktığı 9 iç saha maçında 5 galibiyet 3 beraberlik 1 mağlubiyet almış bir takımdı, yani çok güçlü bir iç saha ekibiydi. bununla beraber maç felaket ötesi bir zeminde oynandı. buna rağmen oyunu baştan sona forse ettik, hiç pozisyon vermedik. biz de pek pozisyon bulamamış olsak da ryan babel sağ olsun (bkz: ryan babel'in yeni malatyaspor maçında attığı gol), maçı son dakikada kazanmayı bildik.

    - 29 ocak 2021 gaziantep fk galatasaray maçı: bu maçtan önce gaziantep fk'nın ligdeki iç saha istatistiği 10 maçta 6 galibiyet 4 beraberlik 0 mağlubiyetti. hatta 18 ocak 2020 gaziantep fk fenerbahçe maçı'ndan bu maça kadar 1 koca sene boyunca ligde hiç iç saha mağlubiyeti almamışlar ve 17 maçlık bir seri yakalamışlardı. kısacası işimiz çok zordu. onlar bu istatistiği hak ederek yaptıklarını gösterircesine harika oynarken bizim de bu sezon belki de en kötü oynadığımız maç bu maçtı. bireysel yeteneğin önemini bu maçta gördük diyebilirim. önce fernando muslera bizi birkaç kere maçta tuttu, sonra arda turan-ryan babel-henry onyekuru-kerem aktürkoğlu 4'lüsü harika işler yaparak maçı çözdüler.

    - 2 şubat 2021 galatasaray başakşehir maçı: son derece tatsız geçen bir ilk yarıda önce fernando muslera penaltıyı kurtardı, sonra ryan donk-henry onyekuru ikilisi şapkalarından acayip bir gol çıkardılar ve ilk yarıyı 1-0 önde tamamladık. 2. yarıda özellikle mostafa mohamed ahmed'in girişi işleri değiştirdi, yine en formda halimizdeydik diyemesek de ilk yarıda oynadığımız futbolun çok üstüne çıktık ve maçı da 3-0 kazanmayı başardık.

    - 6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı: derbi öncesi yapılan pislikler ve hakem atamaları rakibimizin derbinin saha dışı boyutuna çok iyi çalıştığını ve ahlaksızlığın her türlüsünü yapacaklarını gösterdi. gelgelelim derbinin saha içi boyutuna odaklanmış ve hazırlıklarını çok daha iyi yapmış olan taraf bizdik. buna rağmen ilk yarıda bireysel hata kaynaklı pozisyonlar verdik ve yakalanan gol fırsatı açısından daha etkili olan taraf rakibimizdi. tabii bu ilk yarıda 2 tane %100 penaltımız (bkz: #3093856) ve serdar aziz'in 2 tane kırmızıya yakın sarısının es geçildiğini de belirtmek lazım ama zaten rakibimizin derbinin saha dışı boyutuna çok iyi çalıştığını biliyorduk, o yüzden bu kararlar bizleri pek şaşırtmadı. maçın 2. yarısına rakibinin üstüne kabus gibi çökerek başlayan takımımız, önce henry onyekuru ile %100'lük bir şansı kaçırdı ve sonra harika bir takım golü buldu (bkz: mostafa mohamed ahmed'in fenerbahçe'ye attığı gol). 0-1'den sonra yoğun bir fenerbahçe baskısı vardı ama 2 kere mostafa mohamed, 1 kere ryan babel ile olmak üzere daha net pozisyonları bulan taraf bizdik. ayrıca bu 2. yarıda serdar aziz ve caner erkin'in mostafa mohamed'i sakatlamaya yönelik direkt kırmızı kart gerektiren hareketleri kırmızı kartla cezalandırılmadı. hatta serdar aziz koca maçta bir sarı kart bile görmedi. neticede sonuna kadar hak ettiğimiz maçı bileğimizin hakkıyla hakemi de yenip kazanmayı başardık.

    - 14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı: kağıt üstünde kolay görünen maç; kar fırtınası, ali sami yen arena'nın zemini ve ümraniyespor maçını cumartesi'ye alıp bizim maçı almayan, arda turan ve oğulcan çağlayan'a hukuka aykırı cezalar veren fenerasyon gibi faktörlerden dolayı zora girdi. buna rağmen ilk yarıda, özellikle ilk 25 dakikada rakibi ezip geçtik ve ilk yarıyı 1-0 önde tamamladık. 2. yarının hemen başında fernando muslera hiç beklenmedik bir hata yapınca skor 1-1'e geldi ve "kolay"ı bir anda "çok zor"a çevirmiş olduk. bu pozisyondan 2 dakika sonra hala kararın doğru olduğundan emin olamadığım, ortada bir pozisyon olduğunu düşündüğüm kerem-varga pozisyonunda penaltı çıkmaması, yani 40 yılda bir gerçekleşen hakemin takdir hakkını galatasaray lehine kullanması olayının gerçekleşmesi bizi maçta tuttu. tamamen etkisiz kaldığımız 2. yarıda önce henry onyekuru sihrini yaptı ve penaltıyı kazandırdı, sonra (bkz: marcao'yla onyekuru'nun penaltı noktasını temizlemesi) ile duygulandık, sonra da mostafa mohamed'in penaltı golüyle coştuk.

    - 20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçı: "kol gibi" fikstürümüzün son maçını bu sezon bizi 2 kere yenmiş, oynadığımız son 5 resmi maçta 1 galibiyet 0 beraberlik 4 mağlubiyet aldığımız, bu sezon iç sahada toplamda aldığı 9 galibiyet 2 beraberlik 1 mağlubiyet ile ligimizin iç saha lideri olan alanyaspor'a karşı oynayacaktık. maça 3 günlük sueno hotels deluxe belek kampıyla güzel bir şekilde hazırlandık ve ilk yarıda bu hazırlığın karşılığını tamamıyla aldık. 1'i gol olan 4 tane %100'lük pozisyon, rakibe verilen pozisyon sayısını 2'de tutmamız, üstelik bunları verilmeyen penaltımız ve rakibe çıkmayan tartışmasız bir kırmızı karta rağmen yapmış olmamız... ciddi manada süper bir ilk yarı geçirdik oyun anlamında. hakemler adil olsa ilk yarıdan maçı da koparıyorduk. hakemler adil olsa bu maçı kesinlikle 0-4, 0-5 gibi absürt bir skorla kazanabilirdik. bu performansa vurgu yapıyorum, çünkü bu sezonki alanyaspor'u alanya'da hiçbir takım bu duruma düşüremedi. bu da taktiksel hazırlığımızın ne denli güçlü olduğunu gösterir nitelikteydi. aslında 2. yarıya da fena başlamadık, rakibimiz baskıyla başlasa da ilk net pozisyonu üreten takım bizdik. mostafa mohamed elini toptan sakınabilmiş olsa yüksek ihtimalle skoru 0-2'ye getirecek ve çok daha rahat bir 2. yarı izleyecektik. o pozisyon sonrası ise oyunun kontrolü tamamen alanyaspor'a geçti. uzatmalar ile beraber son 35 dakika üzerimize kabus gibi çöktüler, irili ufaklı bir sürü fırsat yakaladılar. son 35 dakikadaki tek önemli aksiyonumuz henry onyekuru'nun kötü bir vuruşla harcadığı net pozisyonumuzdu. bu dönemde de fernando muslera-marcos dos santos teixeira marcao-christian luyindama nekadio 3'lüsü kalemizin önün duvar çektiler ve maçı 0-1 kazanmayı başardık. bu maçın hakkının hakem performansından bağımsız değerlendirebilecek olsaydık beraberlik olduğunu düşünüyorum ki xg'ler birbirine çok çok yakın (bkz: #3108719). ama hakemin bize kaybettirdiği momentum, çıkarmadığı kırmızı kart ve vermediği penaltıyı denkleme ekleyince açıkça görülüyor ki galatasaray farklı kazanmayı hak ettiği bu maçı tek farkla kazanmış oldu.

    sonuç olarak bu 8 maçtan 7 galibiyet 0 beraberlik 1 mağlubiyet ile 21 puanla çıkmış olduk. benim temenniyle karışık tahminim 5 galibiyet 1 beraberlik 2 mağlubiyet ile 16 puan toplamamızdı. benim beklentilerimin de ötesine çıkan takımımız, "hazırlık" bölümünde kaybettiği kredileri nazarımda geri toplamış oldu.

    benim bu 14 maçtan şahsi beklentim 10 galibiyet 1 beraberlik 3 mağlubiyet ile 31 puan toplamaktı ve takımımız da tam olarak bunu yaptı. hatta benim aklımdaki senaryodan çok daha iyi bir şekilde yaptı çünkü şu an momentumu da tamamen lehimize çevirdik.

    şimdi geldi son 15 maçlık bölüm;

    3. bölüm: "mayıslar bizimdir" (28 şubat-16 mayıs);

    bb erzurumspor
    ankaragücü (d) (hafta içi maçı)
    sivasspor
    kayserispor (d)
    rizespor
    --------------------(milli maç arası)
    hatayspor (d)
    fatih karagümrük
    göztepe (d)
    trabzonspor (hafta içi maçı)
    antalyaspor (d)
    konyaspor (hafta içi maçı)
    gençlerbirliği (d)
    beşiktaş
    denizlispor (d) (hafta içi maçı)
    yeni malatyaspor

    bu bölüme dair tahminim 11 galibiyet 2 beraberlik 2 mağlubiyet ile 35 puan toplamamız ve ligi 40 maçta 89 puanla bitirmemizdi ama kesinlikle daha iyisini yapabiliriz. ilk 5 maçlık bölümdeki fikstürde ligin ilk yarısında zirvedeki 4 takım sırasıyla galatasaray-13, beşiktaş-15, fenerbahçe-13 ve trabzonspor-11 puan topladı.

    beşiktaş bizim gireceğimiz bu 5 maçlık fikstürün tıpa tıp aynısında 17 gol atıp 0 gol yedi (gerçi bu istatistikte 1 numaralı etken hakemlerin çok ciddi yardımıydı ama neyse*).

    biz bu fikstürün tam tersi versiyonunda 4 galibiyet, mucizevi 1 beraberlik (bkz: 23 kasım 2020 galatasaray kayserispor maçı) ve 0 mağlubiyet aldık. kaldı ki biz ilk yarıda bb erzurumspor, sivasspor ve rizespor gibi kış şartları ve bahsi geçen kulüplerin çok ciddi boyuttaki galatasaray düşmanlığı gibi zorlaştırıcı sebepler barındıran 3 deplasmanı oynadık, bu sefer bu takımlarla iç sahada oynayacağız ve kağıt üstünde nispeten daha kolay olan ankaragücü ve kayserispor deplasmanlarına gideceğiz. fikstür ve form durumumuz 5'te 5 yapmaya, yani serimizi 12'de 12'ye taşımaya çok uygun. maç maç gidersek, oyunumuzun üstüne koyarsak ve şanssızlık yaşamazsak bu fikstürden de alnımızın akıyla çıkacağımızı düşünüyor ve temenni ediyorum.

    milli ara dönüşünden sonraki 5 maçımız ise bariz bir şekilde daha zorlu. hatayspor (d), fatih karagümrük, göztepe (d), trabzonspor (hafta içi maçı), antalyaspor (d) sıkıntılar çıkarmaya namzet bir fikstür. ilk yarıda bu fikstürün tersinden 10 puan çıkarmıştık, eğer sıradaki 5 maçta 15 puan gelirse buradan çıkacak bir 10 puan çok da dramatik sonuçlara yol açmaz gibi. ama benim umudum şu; galatasaray milli araya 5'te 5 ile girecek, milli ara dönüşünde de en azından 5'te 4 yapacak. bu 5 maçlık fikstür tam bir mesaj verme fikstürü, ilk 5 maçla beraber bu 5 maçı da minimum puan kaybıyla tamamlarsak ligi zaten mental olarak koparırız diye düşünüyorum. çünkü 3 rakibimiz de bu haftalarda bol bol puan kaybı yaşayacaktır diye kanısındayım.

    son 5 maça gelince, yukarıda saydığım 10 haftanın akıbeti ne olursa olsun işi bitirmemiz gereken bölüm bu son 5 hafta. maçlarımız çok uygun, sırasıyla konyaspor, gençlerbirliği (d), beşiktaş, denizlispor (d), yeni malatyaspor maçlarını oynayacağız. güzel bir bitiriş yapmak için çok uygun bir fikstürümüz var. o maça kadar beklediğimiz puanları toplarsak beşiktaş maçımızın akıbetinin de 24 mayıs 2015 galatasaray beşiktaş maçı, 29 nisan 2018 galatasaray beşiktaş maçı ve 5 mayıs 2019 galatasaray beşiktaş maçı ile aynı olacağına inanıyorum.

    sadede gelecek olursak; öncelikle son 14 lig maçımızda beni yanıltmayan takımımıza, başta hocamız olmak üzere teknik ekibimize ve transfer döneminin son 15 gününü gayet verimli geçiren yönetimimize teşekkür ediyorum. 6 aralık 2020 günündeki sezon sonu puan tahminim 89 puandı, momentumumuzu ve kadro kalitemizi de düşünerek tahminimi 90 puan veya üstüne çekiyorum. inşallah başarırız bunu. 90 veya üstü bir puan bizi çok yüksek ihtimal şampiyon yapacaktır diye düşünüyorum. yine de hayırlısı tabii.

    o zaman mottolarımız belli;

    - hedef 23
    - konsantrasyon
    - allah kerim fatih terim
    - inandık biz sizlere

    galatasaray futbol takımı için yolun sonu süper lig 2020-2021 sezonu şampiyonluğu olsun inşallah.

    not: şunları da belirtmek isterim ki maçları kolay ya da zor diye ayırmayıp her maça ayrı ayrı bakmamız gerektiğinin ve en kolay görünen maçta tam kazandık derken 23 kasım 2020 galatasaray kayserispor maçı gibi travmalar yaşayabileceğimizin farkındayım. ama işin bir de favorilik gerçeği var. tabii ki iç sahadaki konyaspor maçımız yüksek ihtimalle hatayspor deplasmanından daha kolay geçecektir. ama yine de puanımızın 90, hatta 90 küsür olacağı kanaatindeyim ve arzusundayım.
  • 26580
    çok önemli bir seri ile çok zorlu deplasmanlardan çıkmış ve liderliğini perçinlemiştir.
    burda kimse bu zorlu maçlarda bu kadar puan beklemiyor olabilir bunu cebe atmak lazım.
    fakat burda farklı bir açıdan bakmamızın doğru olduğunu düşünüyorum.
    maalesef özellikle son kazandığımız maçlarda skoru tutmak adına hem oyunu veriyoruz hem de skoru riske ediyoruz.
    elimizde onyekuru, kerem gibi açıklarımız var. gedson, yedlin gibi hücuma hızları ile destek verecek, muhammed gibi topu saklayacak oyuncularımız var ama biz resmen atak yapmadan skoru tutmaya çalışıyoruz.
    6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçında gol geliyorum dediği anlar olmuştu hatta ozan 10 cm geride olsa golü yemiştik bile. resmen 30 dakika defansa çekildik bu makul karşılanabilir ama hiç mi atağa çıkılmaya çalışılmaz anlamak güç. üstelik inanılmaz açıklar vermeye başlamışken fener.
    keza dün oynanan (bkz: 20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçı) oyunu da anlamak mümkün değil.
    aynı şeyler yine yaşadık. geç oyuncu değişikliği, oyunun sürekli bizim sahamızda oynanması, alanya’nın sürekli atakları ve duran topları.
    bu süre zarfında bırakın atak yapmayı ayağımızda 10 saniye top tutamadık.
    anlarım öne geçersin defans yaparsın ama bu defans yapmak değil ki? dün mustafa pektemek son dakikada o kafayı gol yapsa ne olacak?
    yine 14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı aynı senaryo. mükemmel bir ilk yarı öne geçip skoru korumaya çalışma ama bu sefer bir hata ile 1-1 e gelen maç.
    allahtan son dakikada penaltı ile öne geçtik.
    bu maçların hepsinin ortak özeliiği aynı aslında yapmamız gereken skoru tutmak ile birlikte kontra çalışmak skoru arttırmaya yönelik oyunu geliştirmek.
  • 26581
    oyun olarak birkaç eksiği, daha doğrusu benim sevmediğim birkaç şeyi var. yoksa mükemmel olmadığı için her şey her zaman eksiktir ve gelişmeye açıktır.

    neyse.

    birincisi şu şut mevzusu. şu istatistiği artırmak lazım. evet, sayı olarak artırmak lazım. niteliğinden geçtim olayın. yeter ki kaleciye pas tarzı şutlar olmasın. onun sonu facia olabiliyor. emre kılınç mesela bayağı bayağı denemesi lazım. henry'nin de artık oyununa yeni şeyler katması gerekiyor. bruma'nın bizdeyken yaptığı gibi, çekip uzağa vurma kendisi adına güzel olur.

    ikincisi şu duran top mevzusu. allah aşkına şuna bir çözüm bulalım artık. kavisli, sert yapmaya çalışmak yerine, alana yüksek top atmaya çalışalım en azından. bu alana atılan toplarda, avrupa'daki takımlar diagonale/çapraza/uzak direğe doğru top atıyor genelde. kalecinin çıkamayacağı, alanın dar olduğu yere.

    üçüncüsü şu rakibi çok rahat bir şekilde ceza sahamıza yaklaştırmamız mevzusu. yığınla maç izlerim, bizim kadar rakibine bu rahatlığı tanıyan takım görmedim. kontralardan bahsetmiyorum, yerleşik savunmadan bahsediyorum. gerçi bunun teknik bir tercih olduğunu da düşünmüyor değilim. gol yemiyoruz gibi görünüyor. ama nasıl gol yemiyoruz? o soruyu iyi tahlil etmek gerekir.

    dördüncüsü şu bize ileride baskı yapan takımlara karşı zorlanmamız mevzusu. bu nasıl olacak pek bilmiyorum. ama 1-2 kere o baskıyı aşabildiğimizi gösterebilsek bak bakalım bir daha yapabiliyorlar mı? yaparlar canım! siz ortaya yeni bir şey koyduğunuzda, rakibiniz de ona karşı başka bir şey koyar. zaten bu sayede gelişirsiniz.

    ha beşinci olarak da şu kontra atak mevzusu var. özellikle dünkü 20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçında kontrayla fişi çekememek koydu. rakip haldur huldur geliyor ve siz onu cezalandıramıyorsunuz. ki sadece dünkü maç değil, galatasaray'ımızın öyle çok fazla kontrasına şahitlik edemiyoruz. şöyle organize geliştirdiğimiz...

    yukarıda sayılanlar olmadan zannetmiyorum ki avrupa'da yeni başarılar gelsin. özellikle dördüncü çok önemli. eksik kapatma ve sürekli gelişme mevzusu. yoksa türkiye ligi'ni öyle böyle götürüyorsunuz bir şekilde.

    not: yazdıklarımın hepsine elbette çalışıyoruzdur. ama bunların çoğu bizim uzun süreden beri olmasını istediğimiz şeyler. belki outsourcing yapılabilir. oyuncu geliştirme konusunda, savunma konusunda, kontra konusunda, duran top konusunda vesaire... ki bunu manchester city, pep guardiola yapıyor, biz neden yapmayalım? en basit ve yakın örnek olarak, phil foden'ın çalıştığı antrenörlere bir bakın derim.
  • 26582
    her şeyi iyi hoş da çıkarken kapıyı kapatmama huyu olan takım.
    6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçından sonra kapıyı açık unutmuş olacak ki gelen geçenin tokatladığı başakşehir* ve 5 haftadır herkesin tokatladığı başakşehir dışında kimseyi yenemeyen*göztepe* kadıköy'de eğlenceye devam ediyor.
    kadıköy'de seri mağlubiyet rekoru egale mi edilecek? en son kırılması zor rekorun gidişini bahattin şimşek engellemişti. (bkz: 23 aralık 2020 fenerbahçe başakşehir maçı)
  • 26584
    elinde önemli bir avantaj olan takımım. şuan beşiktaş'tan maç fazlasıyla 3, fenerbahçe'den 3.5 puan önde. kesinlikle rehavete kapılmamalıdır. fenerbahçe evet kötü ama daha çok maç diğer taraftan beşiktaş da çok kollanıyor ve istediği sonuçları alıyor onları evimizde misafir edeceğiz zaten. her maça şampiyonluk maçı gibi çıkmalıyız. sezon sonu 23 olacağız size inancımız tam.
  • 26586
    (bkz: #3067321)

    denizlispor maçından önce yazdıklarım yukarıda. çok şükür hepsi bir şekilde gerçekleşti ve kritik eşiği aştık bana göre. hatta benim tahminimden daha fazla puan topladık. bundan sonrası için önümüz açık. ancak hepimiz biliyoruz ki organize kötülük boş durmayacak. her maça aynı ciddiyet ve konsantrasyonla çıkmamız gerek. tüm maçları 11 kişi tamamlamalıyız. geriye düşsek bile bir şekilde döneriz. ancak kırmızı kart gördüğümüz maçlar bizi çok zorluyor. en korktuğum şey bu. burada görev fatih terim, yardımcıları ve arda turan'a düşüyor. yapılanları herkes görüyor ama bence ekstra motivasyon şart. ligde yenemeyeceğimiz takım yok. maç maç gidip rakiplerin gardını düşürürüz. ciddiyeti bozmamak gerek. allah yardımcımız olsun.
  • 26587
    şampiyonluk yolunda müthiş bir hafta geçirmiş takım. önünde 5 maçlık güzel bir fikstür bulunuyor. alanya maçında yaşanan iğrenç olaylardan sonra fatih terim ve takımı hırslı bir şekilde bu fisktüre girecek. bu 5 maçtan 15 puan toplamamız çok yüksek. ilk yarıda bu fikstürden 13 puan toplamışız. kimlerle oynayacağız bir bakalım;

    27 şubat 2021 galatasaray bb erzurumspor maçı
    eğer zemin istediğimiz kıvama geldiyse güzel bir maç çıkaracağımıza eminim. erzurumspor şuan ligde 25 puanla 17.sırada. en yakın rakibi başakşehir ise 24 puanda. eğer bize kaybederler ve başakşehir'de kazanırsa potaya girecekler. varını yoğunu kazanmak için vereceklerdir. gol yiyip geriye düşmezsek kitlenmiş bir takım görmeyeceğiz sahada. o yüzden ilk yarıdan fişi çekmemiz lazım. bu maça 3 puan gözüyle bakıyorum.

    3 mart 2021 ankaragücü galatasaray maçı
    belkide 5 maçlık bu fikstürde en tırstığım takım. hikmet karaman'la bir çıkış yakalamak istiyor ankaragücü. ligde şuan 1 maç eksiğiyle 19 puanla 21.sıradalar. bu maça kadar sırasıyla rizespor ve hatayspor ile maç yapacaklar bu iki maçtan en az 1 puan topladıklarını varsayarsak bizim maç onlar için, hayati öneme sahip olacak. işimiz çok zor olsada ankaragücü'nün kötü oyununa bir şekilde karşılık verip 3 puanı alırız diye düşünüyorum.

    7 mart 2021 galatasaray sivasspor maçı
    bu maça muhtemelen 9'da 9 yaparak gelecek galatasaray'ın, sivas'a nefes aldırmayacağını düşünüyorum. yeterki bu maça kadar eksiksiz gelelim. 3 puan rahat gelecektir.

    13 mart 2021 kayserispor galatasaray maçı
    kayserispor şuan ligde 25 puanla 16. sırada. bizim maça kadar sırasıyla rizespor ve hatayspor ile oynayacaklar. bu iki maçtan 0 puan toplayacaklarını düşünürsek küme düşme potasına girmiş bir kayseri ile oynayabiliriz. 23 kasım 2020 galatasaray kayserispor maçı'nda yaptığımız hataya bir daha düşmeyeceğimize inanıyorum. zor bir maç olacak ama sonucunda yine güleceğimiz bir maç olacaktır. 3 puan.

    19 mart 2021 galatasaray rizespor maçı
    ve geldik belki de ligde en nefret ettiğimiz takımların üst sırasında olan rize'ye! bu adamlardan o kadar tiksiniyorum ki anlatamam. fener'in en büyük yalakası olan rizespor yine bir takım pislikler çevirebilir. ama her tür pisliğine rağmen bu takımdan da 3 puan alacağımıza dair inancım tam! hemde eze eze bir 3 puan!

    bu sonuçlar dahilinde galatasaray, bir kritik viraj daha olan hatay deplasmanına 12'de 12 yaparak, 69 puanla gidecek. eğer yukarda bahsettiğim maçlarda bir hakem katliamı olmaz ya da saçma bir kaza yapmaz isek 15 puan garanti olacaktır. 15 puanı toplamak kadar önemli olan başka bir şey ise rakiplerimizin puan kaybetmesi olacaktır. en yakın rakibimize 6 puan takmış olarak hatay'a gidersek hatay'dan da 3 puan alacağımıza dair inancım tam! zaten bu 5 haftalık güzel fikstürden sonra herkesin bilincine galatasaray bu sene şampiyon olacak gerçeği yerleşecek ve iyicene yarıştan kopacaklardır. fenerbahçe dün yaşadığı puan kaybından sonra derin bir darbe yaşadı. darısı diğer 2 rakibimiz olan beşiktaş ve trabzonspor'a...

    hedef 23
    (bkz: 20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçı)
    (bkz: 21 şubat 2021 fenerbahçe göztepe maçı)
  • 26588
    2020-2021 sezonu 19. haftasında kaybettiğimiz beşiktaş maçından sonraki çok zorlu maç trafiğinden kupa maçı firesi dışında çok şükür alnının akıyla çıkmış takımdır.
    ancak çok dikkatli olup, okyanusu geçip derede boğulmamak gerek.
    bu sezon özelinde bizi buna itmesi gereken, çok dikkatli olmamızı gerektiren yeterli done de, örnek de var elimizde.

    (bkz: 23 kasım 2020 galatasaray kayserispor maçı)
    (bkz: 2 ocak 2021 galatasaray antalyaspor maçı)
    bunlar kağıt üzerinde kolay maçlarımızdı güya ama sonuçları hiç de öyle olmadı.
    özetle, oynanmadan hiç bir maç kazanıomış sayılamaz.
    bu nedenle, kredisi olmayan haftalara girilirken, bu bilinç içerisinde;
    maksimum dikkat!
    maksimum konsantrasyon!
    ve maksimun disiplin! lütfen....
  • 26590
    2020-2021 sezonunu şampiyon bitirmesi için 15 final maçı kalan takımımız. rakipler ne yapmış ne etmiş ne demiş demeden maçlarımıza odaklanmak zorundayız. mağlubiyetleri ile goygoy yapabiliriz ki çok doğal. ancak çok fazla kendimizi kaptırmaya gerek yok.

    alınması gereken bir kupa ve kazanılması gereken 15 zorlu maç var.

    konsantrasyon
  • 26591
    henry ve gedson'un takıma girmesiyle topa hakim olma ve düşük top kaybı yüzdemizi kaybettik. 1 ay öncesine kadar olan oyun tamamen değişik bir hal almış durumda. takıma 2. devre monte olan oyuncularımızın neredeyse tamamı eğer topla kat etmiyorlarsa o topu kaybeden oyuncular. henry, gedson, yedlin ve bunlara ek olarak emre kılınç. taylan da ilk 11 den çıkınca iyiden iyiye direkt futbola döndük ve bu ziyadesiyle yoruyor takımı. özellikle girdiğimiz pozisyonları cömertçe harcadıgımız zamanlarda.
  • 26592
    ligin ilk devresi bittiğinde yazacaktım ama totem bozulmasın diye bekledim, artık önümüzdeki 5 maça da etki edemem heralde *

    ligin ilk yarısı 39 puan toplayan takımdır.
    galatasaray, bu 39 puanın 20'sini ilk 10 maçta, 19'unu kalan 10 maçta aldı.
    buraya ufak bir parantez açalım, ilk 10 maçla ikinci 10 maç zorlukları hemen hemen aynıydı ama ikinci 10 maçlık süreçte biraz daha çok sakatlık/cezalı vs. yaşandı, kapa parantez.

    ilk 10 maç bittiğinde demiştim ki, 'aynı şekilde geri kalan 10 maçta da 20 puan alırsak yeni transferlerle yükselen bir grafikle ligin ikinci yarısı toparlanırız.' 1 puan eksik olması çok önemli değil.

    82-84 arası puan toplayan takım şampiyon olur diye düşünüyorum, genelde ortak görüş bu şekilde sanırım.

    galatasaray ikinci yarının ilk 5 maçını kayıpsız kapatmış durumda, bu çok iyi bi form grafiği.
    aynı takımlarla ligin ilk yarısı oynadığı maçlardan 7 puan çıkarabilmişti.

    şimdi önünde daha kolay bir 5 maç var, bu 5 takımla oynanan ilk maçlarda 13 puan çıkmıştı.
    kayserispor maçında ufak bir kaza olmuştu hatırlarsanız.
    kadro kalitesi de artmış durumda.
    yani normal şartlar altında 5'te 5 yapması çok olası.
    böyle bir şey yaparsa puan farkını en yakın rakibiyle 5-6 puanlara çıkarabilir.
    böylece ilk 10 maçı 30 puanla kapatmış oluyor ki bu inanılmaz bir şey.

    ancak sonraki 10 maçın ilk 4'ü çok kritik eğer bu virajı en kötü 10 puanla dönebilirse şampiyonluk şarkıları söylemeye başlarız.

    ama hocamı birazcık tanıyorsam böyle kolay yoldan şampiyonluk istemez, son maça kadar heyecan yaratır. *
  • 26593
    çok iyi bir takım olduk. ancak tabi ki eksiklerimiz hala var. sevindirici nokta ise şu; bireysel oyun oynamıyoruz. evet bireysel olarak oyuncularımız çok iyi maçlar çıkarıyorlar ancak takım oyunu içerisinde harmanlanan iyi bireysel oyunlar. hücum yönünden çok büyük sorunumuz olmasa da takım savunması yönünde hala eksiğiz. bu oyun türkiye ligi için (beşiktaş, alanyaspor ve hatayspor hariç) gayet yeterli ancak avrupa kupaları özelliklede şampiyonlar ligi için fazlasıyla yetersiz. topu geri kazanma süresi bazen çok uzun oluyor. bizim futbolcularımız topla oyun oynamayı seven adamlar, topsuz oyunda uzun süre topun geri kazanılamadığı zamanlarda konsantrasyon kaybı yaşıyorlar. bu sorunu sene başından beri çözemedik. fernandes' in bu soruna bir nebze ilaç olabileceğini düşünüyorum ancak tek başına yeterli olmayacaktır. fatih hoca özellikle bu problemi çözmek için emre' yi orta sahada oynatıyor ancak emre bu işi tam yapamıyor. topu hızlı kaptığımızda yerleşmemiş her savunmaya karşı çok etkili ataklar yapabiliyoruz ki artık bu konuda gerçek bir forvetimiz de var dolayısıyla her atağı sonlandırabilme imkanımız daha yüksek. fatih hocanın buna bir çözüm bulacağına inanıyorum. zaten bu sorunu da en aza indirebilirsek önümüzde ki sene avrupa' da başarısız bir sezon geçirmeyeceğimizden ve kaybettiğimiz prestiji en azından oyun olarak geri alabileceğimizden eminim.
  • 26594
    en güzeli de 2020-21 sezonunda şu zamana kadar ozornwafor hariç kadromuzdaki tüm futbolculardan az ya da çok belli dönemlerde katkı alabilmiş olmamız. mevcut kadroda hiç kullanmadığımız oyuncu yok resmen. şu futbolcu niye oynuyor, o maça bu futbolcu niye girdi diye karalar bağlamıyoruz. olması gerektiği gibi herkesi zamanı gelince kullanabiliyoruz. kullanamayacağımızı kiralayarak değerlendirebildik nihayet. büyük çok büyük mutluluk sebebi bu.

    hiç kullanamadığımız antrenman sporcularına verdiğimiz paralar yıllardır belimizi büküyordu. kamburlarımızdan kurtuluyoruz çok şükür. maaşlar da alabildiğimizin karşılığı seviyelerine gelebilirse ideale ulaşacağız. az kaldı.

    kadroyu kuran ve her sporcusuna güvenen yönetime ayrı, tüm bu sporcuları işleyen dişlinin bir parçası olarak kullanabilme başarısı gösteren teknik heyete ayrı teşekkür borçluyuz.

    konsantrasyonunu kaybetmediği takdirde oluşan bu ailevi ortamda başarısız olma ihtimali tatlı-tatsız her türlü tuzağa rağmen oldukça düşük kalacaktır bu takımın. yeter ki yönetim, sporcu, taraftar birlikteliği bölünmesin.

    biz bir aileyiz. kenetlendikçe daha da büyüyen.
  • 26595
    başakşehir 0-2 galatasaray
    bb erzurumspor 1-2 galatasaray
    sivasspor 1-2 galatasaray
    ç. rizespor 0-4 galatasaray
    trabzonspor 0-2 galatasaray
    yeni malatyaspor 0-1 galatasaray
    gaziantep fk 1-2 galatasaray
    fenerbahçe 0-1 galatasaray
    alanyaspor 0-1 galatasaray

    2020-2021 sezonunda deplasmanda 13 maça çıkıp bu maçlardan 27 puan çıkarmış ve 2.08 puan ortalamasına ulaşmıştır. bu aynı zamanda son 13 sezonun en yüksek deplasman ortalamasıdır. kazandığı 9 deplasman maçında 17 gol atıp sadece 3 gol yemiş ve kalesini 6 maçta gole kapatmıştır.
  • 26596
    çok hoşuma giden bir şey var takımda. rakiple dalaşan kimse yok neredeyse ve bu yumuşak bir takım olduğumuz için değil. aksine bence luyindama, donk gibi adamlar hem fiziken kuvvetli hem de hayli sert adamlar, ama pislik değiller. birazcık marcao zaman zaman sınırı aşar gibi oluyor hepsi o ama o da tadında zaten. belhanda var bir tek ki o da zaten artık yedek.
  • 26597
    şampiyon olsun veya olmasın kadro planlamasının aynı olması gereken takımdır.

    efendim şampiyon olursak 10 liralık topçu alırız ah olamadık o zaman 5 liralık adamı alalım planlaması yerine bir bütçe oluşturup şampiyon olsak veya olmasakta ona göre izlediğimiz futbolcuları belirleyip sezon finaline doğru görüşüp anlaşırsak zaten ortada bir sıkıntı kalmayacak.

    avrupa ile aramızdaki en büyük fark budur zaten, özellikle son 10-15 yıldır bu kültürle yola çıktığından sebep hem maddi olarak daha rahatlar hem de futbolcu merkezi haline geliyorlar. bizde sonra şunu diyoruz avrupa ile aramızda makas açıldı tabi açılır bunun esas sebeplerinden birisi zaten biziz.

    benim gözlemlerim şu özellikle ara transfer döneminde alınan topçularla beraber sonuçta ocak ayında bizim şampiyon olacağımız garanti değildi hala garanti değil ama çok uzun zaman sonra oldukça doğru hamleler yaptık. demek ki biz artık belli bir plan şablon oluşturmuşuz, şampiyon olursak bunları alırız değil olsak veya olmasakta bunları almalıyız doğru yol budur fikrine bürünmüşüz. umarım bu fikir uzun yıllarca artarak devam eder.
  • 26598
    https://twitter.com/...472257976954882?s=19
    *

    böyle şeylere ayar oluyorum arkadaş ya, sanki deplasmanda liverpool'u yendik anasını satayım, götü boklu alanyaspor maçımız için sayfa sayfa analiz kasmışlar twitter'da.

    ben bu sözlükte fatih terim'i çok fazla eleştirdim ve eleştirdiğim için de çok fazla mesaj aldım ama bugün ligde lideriz ve ben iyi günümüzde olmamıza rağmen eleştirmeye devam edeceğim ki kötü gün taraftarından bir farkım olsun.

    galatasaray'ın şu anda ligde lider olması hiçbir şeyi değiştirmez, üstüne basa basa söylüyorum bu futbolun avrupa'da karşılığı yok, biz bu oyunla avrupa kupaları'nda başarılı o-la-ma-yız.

    alanyaspor ile oynadığımız maç, inşallah olur da katılırsak önümüzdeki sezon avrupa maçlarımızda yaşayacağımız çaresizliğin bir simülasyonu oldu.

    geçtiğimiz 3 yılda, şampiyonlar ligi maçlarında defalarca izledik, galatasaray futbol takımı önde baskı yapıp alan daraltan takımlara karşı hiçbir çözüm üretemiyor.

    bizim ne yazık ki tek bir hücum planımız var, bekleri de oyuna dahil ederek paslarla rakip yarı sahaya yerleşmek ve topu ayağımızda tutmaya devam ederek çeşitli pas üçgenleri ile gol organizasyonu yaratmak.

    ama rakipler agresif pres yaptığında bu plan çöpe gidiyor, orta sahadaki oyuncularımızın hiçbiri baskı anında topu ayağımda tutayım demiyor, istisnasız hızlıca yana ve geriye pas atıyorlar.
    dolayısıyla rakip eksilmesi de söz konusu olmadığı için hücumda pozisyona giremiyoruz, rakip sahaya kalabalık yerleşemiyoruz.

    belki yirmi kez yazmışımdır, yine yazacağım.
    baskıya uğrayan defansif orta saha oyuncumuz ya da ön liberolarımız şunlardan birisini yapmadığı sürece o baskı kırılmaz, kırılmaz, kırılmaz.

    duvar pası - https://youtu.be/WsCAkUsfQPY
    vücut çalımı - https://youtu.be/DdGru52xKyQ
    patlayıcı koşu - https://youtu.be/aviv10XtmsI

    avrupa'daki her takım da tıpkı alanyaspor gibi önde baskı yapıyor.
    ben tek bir takım izlemedim ki fenerbahçe'nin bize yaptığı gibi topu rakibe bıraksın da kapacağı toplarla hızlı hücuma çıkıp gol atsın.
    vardır yapan ama bunu da manchester city'e karşı yaparlar, tutup da galatasaray maçına bu şekilde çıkmazlar, kimse boşuna beklemesin.

    peki ben fatih terim hocanın buna herhangi bir çözüm üretemeyeceğini nereden biliyorum?
    biliyorum, çünkü 3 yıldır izlediğim galatasaray'da bu konuda herhangi bir değişiklik olmadı.
    hatta çözüm üretmeyi geçtim fatih terim hocamız bunu bir sorun olarak dahi görmüyor ki maçtan sonra hep istatistik paylaşarak kötü oynamadığımızı iddia ediyor.

    fatih terim için iyi futbol oynamanın yegane kriteri topa sahip olma oranı ve pas futbolu.

    yani takım olarak çok pas yapıyorsak ve topa çok fazla sahip oluyorsak iyi oynadığımız anlamına geliyor.
    kanıt isteyenler hocanın maç sonu demeçlerine bakabilir.

    bir tane örnek vereyim mesela.
    (bkz: 22 ekim 2019 galatasaray real madrid maçı)

    bu maçta bizim topa sahip olma oranımız %56, madrid'in %44.
    ama maçı 0-1 kaybettik.
    ve maçın yıldızı kim?
    tabi ki yaptığı net kurtarışlar sayesinde tartışmasız fernando muslera.
    peki hoca maç sonunda yaptığı açıklamada ne demiş?
    "bizim güçlü bir oyun planımız var."

    şu maçı izleyip de galatasaray'ın güçlü bir oyun planı olduğuna hocadan başka inanan birisi var mı acaba?

    yanılmıyorsam jose mourinho kupa kazandığı bir maçtan sonra rakibin topa daha fazla sahip olması eleştirisine şöyle cevap vermişti.
    "biz kupayı alıp evimize gidiyoruz, rakip de istiyorsa topu alıp evine gidebilir"

    bak vakit ayırıp uğraşsam bu galatasaray real madrid maçı gibi 20-30 tane daha örnek gösterebilirim de, olayın prototipi bu real madrid maçı işte.

    geçtiğimiz sezon mario lemina takımımıza katıldığında ümitlenmiştim, çünkü o duvar pası yapan, patlayıcı koşu ile baskıdan kurtulan, vücut çalımı ile bariyeri delip geçen bir oyuncu idi maalesef sakatlandığı için beklentilerin altında kaldı.

    bu sezon ise gedson var. tek bu adam yüzünden az çok umudum var bizim orta sahadan, diğer türlü geçtiğimiz yıllardaki maçlardan bir farkı olmaz önümüzdeki sezon maçları da.

    fatih hocamı çok seviyorum, kendisini başarılı da buluyorum, zira ligde bizden daha fazla bütçesi olan fenerbahçe ve başakşehir kulüpleri başarılı olamıyorsa bu apaçık hocamızın yeteneği, bilgisi ve tecrübesi sayesindedir.
    ancak aynı etkiyi avrupa maçlarında da göstermeli artık bize hoca.

    izleyip görelim, bakalım ne olacak.
  • 26599
    hani ligde son haftalara girerken hep deriz ya; artık önemli olan 3 puan, iyi oyun kötü oyun farketmez diye. daha bu haftalardan nerdeyse her takım için söylenmeye başladı. aslında bu söylemin elbette bir temeli var. uzun maraton sonucu hem fiziksel olarak hem mental olarak zayıflar takımlar. bu da doğaldır aslında.

    fakat bizde durum farklı bence. yaptığımız transferler özellikle bu durumu ortadan kaldırabilir.

    futbola ve kazanmaya açım diyen yedlin,

    futbol oynamayı çok özlemiştim diyen gedson,

    büyük hayalleri olan ve bu uğurda durmadan çalıştığını gördüğümüz gencecik mostafa mohammed,

    kendini tekrar evinde hisseden ve futbola aç onyekuru,

    uzun süre kenarda oturduktan sonra tekrar takımın bir parçası olduğunu hisseden etebo ve luyindama,

    yani ilk 11'den 6-7 isim için lig yeni başlıyor aslında. evet uzun zamandır oynamama dezavantajları var ama zaten artıları da bu oynamamazlıktan geliyor. lig biterken çoğu takım tükenmeye yaklaşacakken bizim 3-4 futbolcu dışında son derece dinamik ve formunun zirvesinde bir oyuncu grubuna sahip olacağımızı düşünüyorum.

    daha 3 aylara girmiş feghouli'den, ceza almış oğulcan öfkesinden, unutulmuş gitmiş emre akbaba ve falcao hırsından bahsetmedim bile. inanıyorum, tamamının bir şekilde katkısı olacak bu takıma.
App Store'dan indirin Google Play'den alın