bakıyorum da bu arkadaşlar mevzuya çok profesyonel yaklaştıklarını iddia ediyorlar. merak ediyorum, çalıştıkları işlerde iyi bir gün geçirmediklerinde, gayret göstermelerine rağmen hata ettiklerinde ıslığı, yuhalamayı, aşağılanmayı, hatta kendi analarına avratlarına edilecek küfürlerleri makul buluyorlar mı? benzer muameleye maruz kalsanız "hayatım/annecim bana mobbing yapıyorlar; çok kötüyüm" diyeceksiniz. yoksa bu insanlar sizden daha fazla para kazanabiliyorlar diye mi öfkelisiniz? bu yüzden mi kötü geçen bir günlerinde onlara bu muameleyi uygun görüyorsunuz?
"2000 lira verdim paramın karşılığını isterim" diyen adamlar ne alıp ne vereceklerini bilmeyi bu kadar dert etmektelerse markete gitsinler, sinemada marvel filmleri izlesinler. spor müsabakaları sahip oldukları kestirilemezlik sayesinde güzeldir. müsabakayı icra edenlere tepki ancak işine saygı duymayan, ortadaki hedefi katiyen arzulamayan kimseler mevcut ise anlaşılabilir hale gelir. şu ıslıkçı arkadaşların verdikleri 2000 liralarıyla yaşama yönelik öfkelerini, bizi çok yakın zamanlarda defalarca kez mutlu etmiş ve önlerindeki uzun yolda yine edebilecek olan kulüp ve futbolcular üzerinden tatmin etme arayışları her şeyden öte kötü niyetlidir. ayrıyeten, bu herkesten her zaman tam performans bekleyen arkadaşların büyük kısmının iş yerlerinde vakitlerini nasıl geçirdiklerini, bekledikleri profesyonelliği kendilerinin arz edip etmediklerini hakikaten görmek isterim.
ilaveten futbolcu ıslıklama davranışı rasyonel de değildir. nihai itibarda istenen, arzu edilen nedir? gün özelinde maçın kazanılması, sezon özelinde ise başarılara ulaşılmasıdır. bu süreci yürütecek olan kadroya ıslıkla, küfürle muamele etmenin başarıya yardım etmekle zerre ilgisi yoktur. herkesi sevmek yahut destelemek zaruri değil; eylemin icra edenine doğrudan etki edilebilen anlarda her şeye bir tepki verilmesi de şart değil. zihnen kulüpten kopmuş, aldığının hakkını kasten vermeyen, lakayt bir futbolcu vardır da ona yönelik bir protesto oluşur, işte bu anlaşılır. bunun dışındaki durumları galatasaray'ın iyiliğini isteyen bir kimsenin davranışıyla bağdaştırabilmek ise nezdimde hiç mümkün değildir.
20 eylül 2023 galatasaray kopenhag maçında ise sahada ıslığı, hakareti hak eden kimse yoktu. daha önce çok daha zor olanları atıp bizi bolca sevindirmiş bir oyuncu grubunun iyi geçmeyen, talihsiz bir günü söz konusuydu. sahadaki futbolcuların bu maçı kazanmayı kasten istemediğini hissettiniz mi? o halde daha evvel çokça yapmış, yine yapabilecek olan, her şeyden öte kendileriyle devam etmeye şu süreçte mecbur olduğumuz bu insanları 2000 liralarınız yahut mutsuz hayatlarınız uğruna mı ıslıkladınız? elinden geleni yapıp da o gün başaramayana hakaretler etmek kaliteli bir insana yakışan mıdır? örneğin
kerem aktürkoğlu'nun hem defansa hemen her pozisyonda yardım edip hem de tek yarıda üç-dört hücum üretmesi hakaret mi görmeli? uğraşıp da o gün için muvaffak olamayanı hemen orada mezara mı gömeceğiz? sonra yola kiminle devam edeceğiz? kim sorumluluk almak isteyecek?
bu devrin durmaksızın tüketen, sindirdikçe fazlasını isteyen insanından iğrenecek hale geldim.