futbol programları

• 1

  türkiye'de futbolun teknik yönünden ziyade politikasının konuşulduğu programlardır. işin gerçeği bir tek ntv spor'da gerçek anlamda analiz içeren yorumlara denk geliyoruz. üstelik görüntüleri de yayınlayamıyorlar. geri kalan programların alayında takım içi siyaset, yöneticiler arası atışmalar ve taraftarı gaza getirecek sansasyonel açıklamalar var.
  
  futbolun gelişmesindeki önemli engellerden biride bu bence. insanlar bu programları izleyip rahatlamalı iken bu programlardan sonra sinir katsayıları tavan yapıyor. taraftarları birbirlerine düşman edenler de bunlar işte. yöneticilerden sonra tabi.
  
  futbolun eğitim dönemindeki gençler bu programlarda efsane isimleri izleyerek işin teorik yönüne dair bir şeyler öğrenmeli normalde. ama rating uğruna birbirinden cahil insanları izleyerek zaten az olan futbol bilgileri iyice köreliyor.
• 2

  bizim tv kanallarında her geçen gün daha kötüye giden programlardır.
  
  misal; bu elin oğlunun yorumcu kadrosu:
  http://gss.gs/Ve0.jpg
  
  bunlar da bizim memlekette en çok izlenen futbol programının yorumcu kadrosu: http://gss.gs/EF7.jpg
  
  başka sözüm yok hakim bey :(
• 3

  halkı kin ve nefrete teşvik edenler top 3:
  
  1. kim olduğunu bilirsin sen - bu değil: https://gss.gs/ODF.jpg
  2. siyaset programları
  3. futbol programı görünümlü, temelde futbolla uzaktan yakından alakası olmayıp birbirinden cahil eski futbolcuları, iki lafı bir araya getirmekten aciz eski yönetici kılıklıları, türlü türlü ekran soytarılarını akil futbol düşünürü sıfatıyla insanlara dayatan bu magazin programları
  
  galatasaray sözlük'ün odağı 3, o halde; 3'tekilerin alayına tırpan amk alayına tırpan.
• 4

  türkiyede yayınlananlar açısından konuşmak gerekirse izlemeye gerek olmayan, bol bol boş yorumlar yapılan, futbolun güzellikleri değil magazinsel yönünün abartıla abartıla konuşulduğu zaman kaybı olan programlardır.
• 5

  ülkemizde hala ciddi ciddi izlenen programlar. adam açıyor maçtan sonra rıdvan dilmen falan dinliyor ya da ne bileyim tümer metin'in aynı pozisyonu 1 saat yorumlamasını dinliyor. bu olayın hala devam ediyor olması çok garip geliyor açıkçası. sanki erdoğan arıkan ve ömer üründül'lü efsane stadyum programında bitmesi gerekiyordu bu mevzunun. o dönem internet bu kadar hayatımızda değildi, sözlük bu kadar hayatımızda değildi, herkes maçları izleyemiyordu ve trt çok geniş özetler hazırlıyordu falan derken izlemesi güzeldi. futbolsever tayfa pazar akşamı oturur stadyum'u izlerdi.
  
  yanlış anlamayın ''türkiye'de futbol oynanmıyor neyini izliyorsunuz?'' klişesine girmeyeceğim. mesele takımın teknik taktik yorumunu merak etmekse internette ya da bizzat sözlükte bu işi çok daha profesyonel yapan insanlar var. futbolcunun ya da takımın performans videoları, farklı maçlardan aynı pozisyonların bir araya getirildiği çalışmalar, sahadaki anlık yerleşimlere göre aralara üçgenler çizmeli görseller falan gırla. yani televizyondaki ''galatasaray bugün kanatları etkili kullandı, savunmadan kolay çıktı.'' gibi futbol101 yorumları, taylan'ın orta sahadan savunmanın arasına girip top aldığı bir anı yarım saat yorumlamalara falan neden katlanalım ki? geçtiğimiz günlerde bulunduğum bir ortamda trt spor açıktı, bu tarz programlardan birine maruz kaldık. aynı görüntüyü o kadar uzun süre yorumladılar ki hegel bir şey üzerine bu kadar çok düşünmemiştir.
  
  bir de a spor sirki var ki evlere şenlik. senin bir ayda izlediğin maçı bir yılda izlemeyen tipler, kim olduğu niye orada olduğu bile belli olmayan tipler yorumculuk oynuyor. bunlara kanal değiştirirken denk gelip anlık prim vermek bile zarar ziyan. hakemi yorumluyorlar, yönetici açıklamalarını falan yorumluyorlar. lan her şeyi geçtim de bir insan 2020'de bünyamin gezer'i neden dinler bunu hiç anlayamıyorum. bünyamin gezer'i ciddiye alıp dinlemek, hadise'yi falan şarkıcı diye dinlemekten daha absürt ender şeylerden biridir herhalde.
  
  şeytana falan hiç girmiyorum zaten. o işin raconu belli: fenerbahçe yenildiğinde ya da galatasaray zor bir maçı kazandığında isteğe bağlı olarak 5 dakika suratını görmek için açarsın, sonra da ''tamam kes.'' der ve geçersin. fazlası zararlı.
  
  erman toroğlu'nun kara mizahı zaman zaman izlenebilir belki ancak yanındakiler falan hiç tahammül edemeyeceğim tipler. bu saatten sonra beni futbol programlarına ancak efsane telegol kadrosu döndürür. o kadronun da bir araya gelmesi pek mümkün görünmüyor.
  
  https://www.youtube.com/...nel=Butterflyman1905
• 6

  60 dakikalık bir programın akışı genelde şöyle oluyor.
  
  10 dakika oynanan futbol ve varsa özet
  10 dakika maç sonu açıklamalar
  10 dakika alakasız muhabbet
  30 dakika hakem performansı
  
  peki neden böyle?
  
  çünkü bunu biz ıstiyoruz. futbolu bilmiyoruz ve sevmiyoruz. taraftarlık (o da galip gelinirse) en sevdiğimiz konu. siz hiç taraftarı olmadığınız iki takımın maçını izlemeye gittiniz mi? mesela semtinizde oynanan bal ligi maçına kaç defa gittiniz? hadi bunu geçtim kendi tuttuğunuz takım ile maç yapacak rakip takımın analizini maçtan önce hiç yaptınız mı? stada maç izlemeye gitmeden önce rakip takımın sağ bek oyuncusunu araştırdınız mı? hıç unutmuyorum antalyaspor ile kendi sahamızda maç yapıyoruz. dakika 60-65. rakip takım sağ bek oyuncusu sarı kart gördü. 1 dakika sonra anons sarı kart gören oyuncu tarık çamdal. ortalık karıştı. tarık maçın sonuna kadar yuhalandı. iyi de adam 65 dakikadır sahada oynuyor. hiç tepki vermedik. demek ki kimse bakmamış sağ bekte kim oynuyor diye.
  
  biz futbola bu değeri verdikçe futbol'da bize magazin olarak geri dönüyor. burada kimse suçlu değil. demek ki oyunu sevmiyoruz. demek ki oyalaniyoruz. o yüzden izlenme oranının peşinden koşulduğu futbol programlarından bir devrim beklemek yanlış olur.