frank rijkaard

	Franklin Edmundo Rijkaard
	Görev	:	Teknik Direktör
	Takım	:	Kariyer Sonu
	Yaş	:	62
	Uyruk	:	Hollanda

• 2676

  bir sonraki basın toplantısında kendisine lorik cana hakkında sorular yöneltilmesini bekliyorum, arzu ediyorum.
  
  düşüncelerini merak ediyorum cana hakkındaki. neden oynamıyor? bir sakatlığı mı var? kendisinin istediği bir oyuncu değil miydi? istenen düzeye daha gelemedi mi? mustafa sarp'tan eksiği ne? ya da ayhan'dan? (tabii böyle sorulmaz o soru)
  
  cana hepimizin beklentileri olduğu bir oyuncuydu, mücadelesi, hırsı, enerjisi, liderliği ile özlediğimiz bir profildi. bize gelmeden önce sakatlık falanda yaşamadı, istatistikleri gayet iyiydi. sunderland'in kaptanıydı. ne oldu da tercih edilmeyen adam oldu? 6+2'nin 2'sinde kaldı? çok merak ediyor ve üzülüyorum. umarım rijkaard'ın bir bildiği vardır, bir sebebi vardır. en yakın zamanda açıklarsa kafamdaki soru işaretlerini bertaraf edeceğim...
• 2677

  karsilasmalardan sonra yaptigi basin toplantilarinda 'kötü oynadik' sözünü eksik etmeyen teknik adam. benden kendisine bir öneri, sadece iyi oynadigimizi düsündügü maclarda 'iyi oynadik' desin, bos yere basin toplantisini uzatmaya gerek yok.
• 2678

  galip gelinen maç başlığındaki 2-3 eleştiriyle, yenilgiden sonra bu başlığa girilen 60-70 eleştiriyi aynı kefeye koyan yazarların olduğunu göstermiş teknik direktördür aynı zamanda.
  
  kazanınca takım kazandı, kaybedince rijkaard kaybetti demek oluyor bu. bir de skor yorumculuğu...
  
  takım güzel oynayıp yenilince "sabır" diyen taraftara pollyanna diyin siz, aferin.
• 2679

  neden bu kadar hatalı pas yapıyoruz? neden bu takımın defansı ile forveti arasında bu kadar uzun mesafeler var? neden bu takımın fizik düzeyi yerlerde sürünüyor? neden dakika farketmeksizin bu takım gol atınca kendi sahasına gömülüyor? neden top rakipdeyken takım halinde baskı yapamıyoruz? gibi soruları kendisine sormak istediğim teknik adam. cevabı az çok tahmin ediyorum. sakatlıklar...
• 2680

  kendisi karşımızda olunca ancak sabır demeye dilimiz varıyor.
  
  hazır burada arkasından sallıyorken ben dilim döndüğümce bişeyler söyleyim. hocam göreve geldiğin haziran 2009 da barcelona gibi oynayacağımızı hayal ediyorduk, eylül 2010 da ise anca malaga gibi top oynayabiliyoruz. hayallerimizi yıktın hocam.
• 2681

  herkes durmadan arkasında olduğunu söylüyor ama samimi gelmiyor bana. eğer frank rijkaard tezahüratları yapılırken, stad hoperlörlerinden yönetim futbolcu taraftar açılıyorsa bir terslik var demektir.
• 2682

  seyrantepede maça çıksın bu sütünlarda anıracağım.
• 2683

  kendisi gelince 2009 yilinda barça gibi futbol oynatacagini sanan varmis bu sözlükte.
  
  demek ki galatasaray'in 2009 senesine gelene kadar barça'nin 2003 senesine dek oturtmus oldugu altyapi egitimine, genel futbol anlayisina sahip oldugunu sanarak futbol izleyen varmis.
  
  vay anasini sayin seyirciler diyorum. ne yapiyorum ki ben bu ortamda diyorum, ne isim var diyorum. saglik ve mutluluklar diliyorum.
• 2684

  hayalindeki futbolu oynatamıyor. hücum dörtlüsüyle defansın arası fazla açık, oysa ki onun futbolunun birinci prensibi takımın boyunun kısalması olmalı. nasıl sağlayacak bunu? bilmiyorum.
• 2685

  13 eylul 2010 galatasaray gaziantepspor maci'nda 4-2-3-1'e dönmüştür. geçen yıl da birkaç maç 4-4-1-1'i denedi. sistem konusunda tutucu değil, medyanın gazlaması bu. maçları biraz daha dikkatle izlemek gerek.
• 2686

  galatasaray'a taş devri futbolu oynatan, takım ahengini bir tülü sağlayamayan hoca.
• 2687

  devre arası,en geç sezon sonu yolcu olacak kişi. (bkz: yolun açık olsun)
• 2688

  devre arası, en geç sezon sonu sözleşmesi uzatılacak kişi. adam. kıvırcığımız.
  
  (bkz: hep bizimle kal)
• 2689

  herhalde yerinde olsam sezon başı görevi bırakırdım. sebep de kadronun yetersiz olduğunu söylediğim halde transfer sezonunda alınan türk oyuncuların vasatlığı ve yabancı transferinde geç kalınması olurdu. ama kendisi birkaçı dışında vasat türk futbolculardan(u: total futbol için oldukça vasat bile değiller ama rakibi oynatmamaya çalışan her anadolu takımında rahat oynarlar) oluşan bu kadroya ve içinde saysan bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar aklı başında insanın bulunduğu çirkef medyaya rağmen kalmıştır. işte böyle bir adamdır.
• 2690

  biraz kadro yetersizliği biraz da burnunun dikine gitmesi sebebiyle takımın böyle kötü oynamasının sebebidir. bazı oyuncuları neden oynattığını hala çözebilmiş değilim. kapalı defansa karşı neden pino'yu kullandığını mesela. umarım sakatlar iyileşince kafasına göre değil de rakibe göre kadro çıkarmaya başlar.
• 2691

  bu takımla yüz maça çıksın, bir tanesinde bile iyi futbol oynatamaz.
• 2692

  buca'daki zemini gördükten sonra, "takımın pas yapamıyor" diye onu eleştirenlere, eminim bıyık altından da olsa gülüyordur.
• 2693

  "ya bu adam hep gülsün" dediğimdir.
• 2694

  günü kurtarmak gibi bir niyeti olmadığı için rakibe göre değil hedeflere göre takım çıkaran teknik direktör. ha tabi bu kadro ve bu sakatlar olduğu sürece çıkarabileceği en iyi kadro bile ne kadar iyi olabilir orası tartışılır. hatta tartışılmaz vazgeçtim.
• 2695

  --- alıntı ---
  maç sonu: frank rijkaard
  
  galatasaray teknik direktörü frank rijkaard, 1-0’lık bucaspor galibiyetinin ardından şu açıklamaları yaptı. zorlu bir maçta, önemli bir galibiyet elde ettiklerini belirten rijkaard, “sahanın zemininin çok kötüydü. zemin nedeniyle mücadele gücü yüksek oldu. oyuncularım çok iyi mücadele sergiledi. maçın büyük bir bölümü iki takım arasında gidip geldi. ikinci yarı özellikle şans bulan taraf bizdik ve bulduğumuz gol ile kazandık. ali turan’ın hafta içinde vermiş olduğu sinyallerde yorgun olduğu yönündeydi. sabri’nin sakatlığı sürerken, ali forma giyiyordu ancak bugün o mevkide oynayan serkan da çok iyi performans sergiledi” dedi.
  
  basın toplantısı:
  
  frank rijkaard maçtan sonra düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada ise galip geldiklerine sevinmeleri gerektiğini belirterek, çok zor bir zeminde oynamalarından dolayı fizik ve mücadele gücünün ön plana çıktığı bir müsabaka oynadıklarını ifade etti.
  
  rijkaard, şunları kaydetti: “iki taraf için saha çok kaygandı. atılan paslarda topun sekmesi mücadele gücümüzün ön plana çıkmasına neden oldu. geçen haftaki bu maçla kıyaslamamız doğru değil. ikinci yarı daha çok pozisyona girdik ve gol atan taraf olduk. iyi oynadığımızı düşünüyorum, galip geldiğimiz için mutluyuz. rakibimiz uzun toplarla şans bulmaya çalıştı. üç pozisyona girdik. her şeyden önemlisi bugün 3 puan almaktı, bunu da başardık.''
  
  rijkaard bir soru üzerine pino'yu artan performansından dolayı oynattığını, elano'nun da yabancı sayısı yüzünden oynatamadığını kaydetti.
  
  milli takım'a giden oyuncuların sakat dönmesiyle ilgili bir soruya rijkaard, ''bu konuda fazla bir şey söyleyemeyeceğim. futbolcunun sakatlığı devam ediyorsa kadrodan çıkartılıyor. ancak milli maçlar önem arz eden maçlardır. orada fıfa ve uefa kuralları geçerli” dedi.
  
  geçen sene deplasmanda mağlubiyetlerinin bulunduğunu, ancak bu sezon deplasmanda iki galibiyet aldıklarını kaydeden rijkaard, ''daha hazır değiliz, zamanla daha iyi olacağız. şu anda önemli olan galibiyetleri alıp, yolumuza devam etmek. bu arada gücümüz ortaya çıkacaktır'' diye konuştu.
  
  ayhan'ın attığı golden sonra rijkaard'a koşmasının özel bir nedeni olup olmadığının sorulması üzerine, rijkaard, “kendisine 45 dakikada kaleye en azından bir şu at demiştim” şeklinde cevap verdi.
  --- alıntı ---
  
  *
• 2696

  adami elestirmek istiyorum ama öncesinde bir düsünüyorum. bakiyorum kadroya, aykut ercetin, hakan balta, servet cetin, ayhan akman, baris özbek, mustafa sarp, serdar özkan, serkan kurtulus gibi futbolu unutmus, kendini salmis, bir iddalari kalmamis gibi görünen yerli oyuncular var. bir de bunlara kapasiteleri bunlardan farkli olmayan pino ve cana katilinca ve elano'nun bir türlü kendini bulamayisi eklenince caresizlik kacinilmaz oluyor. yerliler tirt, yabancilar desen cogu iyi ama en kritik yerde oynayanlari yetersiz. ben kendisinin yerinde olsam isyan ederim. adam sabirli adam. adam efendi adam. iyi niyetini görmezden gelmemek gerek. elestirilecek yanlari tabiki var. ama ilk önce malzemeye bakmakta fayda var. malesef bu kadro sonu olacakmis gibi. insallah olmaz.
• 2697

  elinde dengesiz malzeme olan caresiz teknik direktör. schuster'in takimi daha iyidir, ertugrulun kadrosu oturmus ve dengelidir. 30 yasina gelmis adamlar saha icinde nerede duracagini bilmiyorsa suc onlari takima transfer edenlerdedir. sen bu kafadaki topcularin basina mourinho'yu getirsen ne yazar.
• 2698

  yerine sadece felix magath gelecekse sözleşme yenilenmemelidir.
• 2699

  kendi mezarını 16 numaraya kazdıran hocam, canımdan bezdirdin beni. aklımı oynatacağım neden sarp'ı banko oynatıyorsun milyonda bir sebebin varsa ona bile razıyım.
• 2700

  sonunda o sihirli cümleyi kurdu: "önemli olan kazanmaktı."
  
  bu üç kelime onun artık yeni bir sistemden, devrimden, göze hoş gelen futboldan, alıştığımızdan, beklediğimizden uzak bir galatasaray'da karar kıldığını; yani spor aşıklarının oluşturduğu azınlığın değil, skor aşıklarının oluşturduğu çoğunluğun yanında yer almayı tercih ettiğini gösteriyor. daha fazla direnmekten vazgeçtiğini, onlara yenildiğini ilan ediyor sanki.
  
  keşke yanılsam...