---
ön edit ---
beklediğimden uzun bir entry oldu. her şey kafamda olmasına ve takır takır yazmama rağmen iki saat aldı. araya uzunca bir çizgi attım. oradan öncesi kısa ve yüzeysel bir değerlendirme, sonrası yine tek bir konuda ancak baya işinize yarayacak taktiksel bir tavsiye niteliğinde. keyifli okumalar dilerim.
---
ön edit ---
açılın betadan beri oynayan birisi olarak değerlendirme ve bir takım tavsiyelerimle sözlükte oturum açıyorum. hepsi daha fazla keyif almak için. oyun zaten geç çıktı, alabileceğimiz maksimum keyfi almalıyız.
öncelikle football manager 2019 ile tamamen aynı eleştirilerine hem katılıyorum hem katılmıyorum. 2019, serinin en kolay oyunuydu bana göre. bunun arkasındaki sebep ise "gerçekliğe yaklaşma" sevdası tam olarak. her sene oyunun kritik noktaları olurdu bazı zorluklar yaratmak amacıyla. bu kritik noktaları çözebilirseniz tanrı olurdunuz ve bunu tek bir sefer yapmanız yeterliydi. plug&play dediğimiz her takıma uyan, her maçı kazandıran taktikler bu kritik açıkların bulunmasıyla oluşturulurdu zaten. örnek vermek gerekirse tarihin en başarılı plug&play taktiği bence football manager 2012 için çıkan
grid system tactic'tir. bugün bir baltaya sap olamamış tüm özellikleri orta karar olan o dönemin fc porto forveti kleber fiorentina kariyerimin daha ilk sezonunun devre arasına girerken 70. golüne ulaşmıştı bu taktikle. öyle bir taktikti grid system. oyun tarihi boyunca oyunun matematiklerini çözen ilk taktiktir ayrıca. matematikten kastım baya matematik. adını da oradan alır zaten. taktiğin oluşturulmasında birçok insan ortak çalıştı, ben de testır olarak ekibe bir girip çıkmıştım aman tanrım exceller formüller. sahayı bölmeler etmeler. nadia comaneci, taçsız kral pele ve nagelsmann bu taktikle öğrendi antrenörlüğü öyle söyleyeyim size.
http://gss.gs/qzIbir diğer örnek football manager 2017 olsun. her sene bir plug&play miles'ın canını o kadar sıkmış olacak ki (
miles jacobson'dan asker arkadaşım gibi bahsetmem gözünüzden kaçmasın oraya da ufak değineceğim) oyun matematiği adı altında öyle bir halt yedi ki herkes guardiola herkes löw oldu çıktı. oyunda santrafor işlevsizdi! böyle bir saçmalık olabilir mi? oldu. bir santrafordan verim almanın en iyi yolu onu ofansif orta sahada gizli forvet rolüyle oynatmaktı. sadece santrafor değil kanat da verimsizdi. işlevsiz değil ama verimsiz. bernardeschi ve chiesa'yı ofansif orta saha rolünde ve aralarına soktuğum nikola kalinic'i gizli forvet (evet yine amc) olarak oynattığımda daha alplerin tepesindeki karlar erimeden kazanmıştık serie a'yı. klopp lewandowski'yi dortmund'a ilk transfer ettiğinde barrios'un arkasında oynatıyordu, onun amacı komple bir forvet yaratmaktı. ben de kalinic'i ofansif orta sahada oynattım ama benimki son derece garip bir hamle olarak hafızalarımda kalacak.
buyrun bu da o günkü taktiğim, sözlükte de paylaşmıştım gerçi
http://torciablog.blogspot.com/...17-3-4-3-taktik.htmlişte her neyse gel zaman git zaman miles bunun gerçekçi olmadığını, simülasyon olarak çıkan bir oyunun yıl içerisinde basit bir oyuna dönüşünün anlamsız olacağını düşünmüş olacak ki football manager 2019'da oyun matematiğini baştan yazdı. 19'da her takımla başarı yakalayabilirdiniz. bunun için yapmanız gereken tek yol takımınızı iyi analiz edebilmekten geçiyordu. çünkü matematiksel model çok kapsamlı ancak her şeye izin verebilen bir yapıya bürünmüştü. tipik bir simülasyon modeli haline gelmişti. olay tamamen sizin becerilerinize kalmıştı. ha yok muydu plug&play? vardı. bir tanesini de ben yapmıştım şurada görülebilir:
https://fm-base.co.uk/...ccess-beauty.161208/#2711712 (fm-base yenilendiği için postun içi yarım yamalak o yüzden sözlükten de bir review paylaşayım dedim)
konuya dönecek olursak, fm 19 her şeyi yapabileceğiniz ve başarıyı yakalayabileceğiniz bir versiyondu ancak bazı güzel yeniliklere rağmen oyunda işin defansif kısmı yine eksikti. taktik ekranına "top takımdayken, geçiş oyunu ve top rakipteyken" gibi üç yeni alan gelse de tatmin edici değildi ancak başlangıç için iyiydi. size oyunun defansif kısmı ne kadar umursamadığını şöyle söyleyeyim 19.3 güncellemesine kadar oynadığım ve lille ile daha ilk sezon lig, ikinci sezon şl şampiyonluğuna uzanan taktiğim 4-3-2-1'di. 3'lü düz dizilmişlerdi yani defansif orta saha kullanmıyordum ve kenar oyuncular hücum talimatı ile mezzela ve ortalarında destek göreviyle bir defansif oyun kurucudan oluşuyordu. hücum görevi verdiğinizde işin savunma kısmını hiç -afedersiniz ama- sikine bile takmayan iki kanat bek ve onların önlerindeki iki hücumcu iç forvetin beslediği top rakipteyse kılımı kıpırdatmam diyen yaratıcı forvet ile dizilişi tamamlıyorduk. işin defans kısmı önemsizdi ve ilk sezonumda ligde yediğim gol sayısı 20'nin altında. bu sene açıkçası işin defans kısmını geliştirmelerini bekliyordum ancak benim beklentim daha çok amerikan futbolu tarzı top bizdeyken ve değilken iki farklı diziliş ve roller belirleyebilmekti. örneğin hücuma çıktığımızda takım 4-3-3 dizilsin ancak rakip hücumlarında orta sahadaki defansif oyun kurucum savunmayı üçleyip pasör stoper rolüne bürünebilsin gibi. bunu oyunun resmi internet forumu sigames/community üzerinden bir soru cevap etkinliğinde asker arkadaşım miles jacobson'la paylaştığımda bana "hepsi kafamızda koçum" gibi bir cevap verince beklenti daha da arttı tabi ancak henüz öyle bir durum yok. belki ilerde gelirse umarım benim hesaba apple'ın diğer insanlara yaptığı gibi yüce bir 100 tl falan atarlar.
*
____________________________________________________________________________________
neyse konu çok dağılmadan gelelim 2020'ye. kağıt üzerinde her şey aynı 2019'la, ama kağıt üzerinde. artık oyunun defansif kısmı çok daha önemli. bunu bayern'in başında kendi sahamda zar zor geçtiğim üçüncü lig takımlarıyla oynadığım maçlarda fark ettim. önemsediğimde ise meyvesini köln ile yarı final rövanşında, etihad deplasmanında manchester city'yi 3-2 tokatlarken yedim. konsantrasyon kaybı yaşamasam 3-0 bile biterdi, belki 3-1 en fazla. nasıl oldu bu? rakip takım talimatları ile. yani opposition instructions ile. yani kısaca
oi ile.
serinin önceki versiyonlarında oi'ler yararlı gibi gözüken ayak bağından başka bir şey değildi. bugüne kadar hiç kullanma ihtiyacı hissetmedim zira onlara ihtiyacım yoktu ve gereksiz yere oyuncuların kondisyonuna zarar verdiğinden hücum gücümü de zayıflatıyordu. biraz da fatih terim gibi biz önlem almazdık, bize önlem alırlardı. ama bu sene öyle değil. oi çok önemli dostlarım. şimdi size bu entry'yi yazma motivasyon ve amacım olan oi'ler hakkında bir kılavuz sunacağım. farkındayım çok uzadı ama yapacak bir şey yok. umarım buraya kadar -okuyarak/atlayarak- gelebilmişsinizdir de bu entry bir işinize yarar.
fm-base.co.uk'den birkaç kişi kafa kafaya verdik, 2009'dan beri yazılan her kılavuzu inceledik, test ettik ve ortaya şöyle bir şey çıktı;
(oi işini asistana bırakmak da bir çözüm ancak işin olayı sizde. şimdiden "ulan zaten günde bir saat vaktimiz oluyor işten/okuldan sonra" dediğinizi duyar gibi oluyorum ama ne yazık ki bu sene oyun böyle)
---
sıkı markaj---
her zaman - yaratıcı oyuncular. orta açma, uzaktan şutlar, pas ve özel yetenek özellikleri kilit nokta. bu özellikler bir rakip futbolcuda yüksekse basın bu komutu. bu oyuncuların yeteneklerini sergilemelerine engel olmalısınız.
- bölgesinde tek olan oyuncular. tek forvet ya da tek dmc veya hatta tek amc. bunlara uygulayacağınız sıkı markaj rakip takımın iskeletini kilitler. dikey ve yatay geçişlerde üstünlük kurabilirsiniz.
- sıkı markaj olayını çok abartmayın. eğer overdose derecesinde uygularsanız takım şeklinizi bozar.
hiçbir zaman - rüzgarın oğulları. hızlı oyunculara markaj yapılmaz. çok rahat adam eksiltmelerini sağlıyor. özellikle de bruma gibi olanlara. top sürme, hız, hızlanma, çabukluk gibi özellikler ne kadar yüksekse markajdan kurtulmaları o kadar kolay oluyor. hazard gibi ekstraları olan oyunculara uygulayabilirsiniz ama topu alsa bile pas verebilecek kabiliyeti, şutu olmayan oyuncularla uğraşmamak en iyisi. ortalama ise sıkı markajla ilgili hiçbir şey seçmemek de önemli bir çözüm.
- top kullanmayacak oyuncular. mesela kante'yi marke etmenin hiçbir anlamı yok. pas yeteneği falan çok düşük. veya wanyama'yı. bu adamların işi zaten topun sizde olduğu zamanlarda. boşu boşuna savunmada bir kişi eksik kalmayın.
---
pres---
her zaman - beceriksizler. mental olarak sıkıntılı olanlara bakın. top sürme, cesaret, kararlılık ve karar alma. hatta maçın süresine göre konsantrasyon. bu beceriler düşükse presiniz için ana hedef. rakip stoperlere bakın. orada böyle mentali zayıf oyuncular illa olur. onlara pres yapmak sonuç verecektir. ayrıca -genel olarak- dmc'lere de pres uygulayabilirsiniz. oyun kurma becerilerini ve rakibin geçişlerini kilitleyebilirsiniz.
- kaybolanlar. maç içinde her zaman analiz ekranı falan açık olsun. rakip oyuncular içerisinde ruh hali "gergin" olan birini yakalarsanız baskıyı kurun. hataya zorlayın.
- tempo düşmanları. maç öncesi rakibin oyuncularını analiz edip oyun tercihlerine bakın. "tempoyu düşürür" ve minvalinde hareketleri olan oyuncular baskı için ideal. bunlar tek top oynamaz, basın bunlara.
- sıkı markaj gibi, sakın abartmayın. takım şekliniz bozulur.
hiçbir zaman - statik olmayanlar. hareketli oyunculara pres yapmak onların sizi eksiltmesine sebep olur. ya oyuncunuz çalım yer ya da faul yapar. van dijk bile olsa. neymar'a pres yapıp madara olmanın anlamı yok.
- amc'ler. babacım bunlardan uzak durun. bunlara pres yapmaya -genellikle- stoperler gidiyor. sonra savunma arkasında oluşan boşluklarla yeni yeni burak yılmazlar peydah oluyor oyunda. aman diyeyim bak. bas hiçbir zamanı geç.
- bu opsiyonu çok da kullanmaya gerek yok. eğer rakip fatih terim'li fiorentina gibi iki forvet ve bir forvet arkası çıkmadıysa maça bu özelliği boş bırakın. yok öyle çıktıysa yapıştırın talimatı hiçbir zaman amc'ye pres yapmayın.
---
topa hamle---
sert - korkaklar. cesaret ve (veya değil) top kapma özelliği düşük olanlara uygulayın. ilginç di mi? top kapması düşük olan oyuncuya sert dalmak... öyle işte. iş görecektir. oyunda top kapma mücadeleleri genel olarak karşılıklı dövüş olduğundan faul yapmadan topu almanın yolu bu. top kapması düşük olan rakip bu mücadelelerden kaçınıp topu size bırakıyor. denendi, test edildi.
- sınırdakiler. yine yukarıdaki mantıkla sarı kartı olan adam mücadeleye girmekten kaçınabildiği için onlara da sert dalabilirsiniz. çünkü ya sizin önünüzden çekilirler ya da sarı/kırmızı kart görme pahasına mücadeleye girerler.
- bir ayağı çukurdakiler. yorgun ya da "sarı" sakat etiketli oyunculara vurun. altı üstü oyun oynuyoruz kimsenin gerçekten sakatlandığı ettiği yok vurun işte. rakibi pasifize etmenin en başarılı yolu onu yok etmektir. maçı kazanmak isteyenin kafasında şu an en ufak ahlaki soru işareti yok. alt tarafı oyun.
normal - en işlevsiz komut bu olabilir. ama eğer taktiğinizde "ayağa dal" komutu varsa en azından kart görmemek adına rakibin defansif oyuncularını bu komutla işaretleyebilirsiniz.
hafif - yetenekliler. top sürme, hız, hızlanma, çabukluk gibi özellikleri yüksek olana uygulayın. bunlar garavel usta misali "hop burdayım" diyerek sizin mekan/zaman algınızla oynarken defans oyuncunuzun da cebine sarı kartı koyar. bunlara sert dalmayın hiçbir zaman. aman hocam.
- lewandowskiler. ceza sahası içerisinde gezen forvete çift dalınmaz. karşısında dik durun. sonra zırt pırt penaltı golü yersiniz.
- bu özelliği her zaman uygulamayın. bazı futbolcuları direkt boş bırakmak da bir çözüm.
---
ayağı kullanmaya zorla---
sağ ayak / sol ayak / zayıf ayağa zorla (en cafcaflı bölüm burası, tek başlıkta yazacağım)
- destek ayağıyla sadece yürüyenler. "sadece sağ" veya "sadece sol" ayağını kullanan oyuncuları ters ayak olarak işaretleyebilirsiniz. becerilerini tam kullanamaz. bas babacım mesul özil'e sağ ayağını kullanmaya zorla talimatını bak nasıl özer hurmacı'dan beter oluyor.
- tek numarası olanlar. sağ kanatta, sol ayaklı bir kanat forvet varsa zorlayın sağ ayağını kullanmaya. robben mi var karşında, yapacağın belli. zorla sağ ayağa. becerebilirse insin son çizgiye yapsın ortasını zayıf ayağıyla. ya da sağ kanatta diyelim ki moses var. bu adamın işi son çizgiye inip orta açmak. bunu da zorla sol ayağa. girsin içeri dağa taşa vursun zayıf ayağıyla.
- yukarıdaki mantıkla rakip beklere uygulayabilirsiniz. eğer gelen ortalara vurabilen oyuncuları varsa bekleri içeri yönlendirmek mantıklı bir çözüm olacaktır.
- zayıf ayağa zorla talimatı da genel olarak kullanılabilir ancak burada önemli olan rakibin mevkisi ve rolü değil kişisel kullandığı ayak oluyor. taktiksel olarak sizi yanıltabilir. ancak oyunun merkezinde oynayan oyuncular (cm, dm gibi) buna zorlanabilir. ayrıca sağ kanatta, sağ ayaklı ancak içeri giren bir oyuncu varsa (feghouli, pulusic, mbappe gibi) bunları da direkt "zayıf ayağa" zorlayın. pozisyonun gelişimine göre oyuncularınız karar versin.
*
tek forvet oynayan rakip formülü - kuleler. pivotların genellikle hız, hızlanması düşük olduğundan statik oynarlar. rakip kanatları içeri girmeye zorlarsanız rakip forveti işlevsiz duruma getirirsiniz. crouch gibiler ortalardan beslenir, besletmeyin aç kalsınlar.
- yerden bitmeler. dinamik forvetler genellikle alan açmalarıyla meşhur ancak kısa oyunculardır. çok boş kalmadıkça kafa falan da vuramazlar. eğer rakibinizin forveti böyle bir oyuncuysa kanatları son çizgiye yönlendirmeye çalışın. istedikleri kadar orta yapsınlar. agüerolar luyindamalardan hava topu alamaz oyunda.
- her boku becerenler. hem uzun hem de hızlı olan forvetlere dikkat. lukaku bayrak taşıyanı, haaland wonderkid olanı. eğer rakipte bunlar varsa rakibi otomatik olarak
zayıf ayağını kullanmaya zorlayın. tatava yapmanın anlamı yok.