sene 1996, mevsimlerden ilk bahar. yeni nesil bilmez, eskiden ilkokul bittiği gibi anadolu lisesi sınavlarına girilir, kazanıp da kendini anadolu lisesine atanlar orta 1'den önce hazırlık okurdu. o zamanlar anadolu liselerinin elit okul olduğu zamanlardı. ben de bir şekilde attım kendimi
söke hilmi fırat anadolu lisesi'ne. okula 20 km uzaklıkta bir kasabada oturuyoruz, ben de minibüsle gidip geliyorum okula. ailemin de durumu pek iyi değil o zaman, çok fakir de değiliz ama yine de her istediğimiz alınmıyor, bildiğin orta direk işte. okul da bölgenin en iyi okulu olunca arkadaşlarımız da bölgenin iyi ailelerinden çocuklar. neyse, ilkbahar gelince herkesin elinde
euro 96 çıkartma kitabı görmeye başlıyorum. o zaman albümü nasıl almıştım hatırlamıyorum, sanırım gazeteler falan veriyordu bedava. albümü almıştım ama öyle bomboş duruyordu. çıkartmalar o zaman için pahallı sayılabilecek bir paraya satılıyordu. harçlıktan falan bir şekilde biriktirip alıyordum işte. sonra kutu kola alana 1 adet çıkartma bedava kampanyası başladı. ordan kola içip de albümü olmayan arkadaşlardan çıkartmalar gelmeye başladı. sonra da oturduğumuz kasabada, akrabamız da olan mahalle bakkalı desteklemeye başladı bizim albümü, ne zaman bakkala gitsem 3-5 çıkartma veriyordu kola promosyonu paketinden. böyle günler akıp gitti, ama benim o albümüm bir türlü dolmadı. arkadaşlarımın full dolmuş albümleriyle okulda hava attığı zamanlar hala gözümün önünde. nasıl olsa dolduramadım diyerek turnuvadan sonra tek tek kesmiştim albüme yapıştırdığım çıkartmaları, sonra da kayboldu gitti zaten hepsi.
sene 2014, mevsimlerden bahar. sözlükde gezerken sol frame'de bir başlık dikkatimi çekti.
fifa 2014 dünya kupası çıkartma kitabı. başlığı gördüğüm anda 18 sene öncesine gittim, euro 96 çıkartma kitabım geldi aklıma.
del piero'nun çalımı,
gerd müller'in saçları, ingiltere'deki çirkin adam geldi hep aklıma. iş çıkışı evimin yanındaki bir süper markete uğradım, albümü aldım hemen. eve gidince hemen açamadım, 1 yaşındaki oğlum görse paramparça ederdi, oğlumun uyumasını bekledim, gece açtım. kokusu aynıydı, hiç değişmemiş 18 senede. çıkarmalar sanki biraz küçülmüş gibi geldi, yada ellerim de büyümüş olabilir, bilemiyorum. hafta sonu yine alışverişteydik, 20 paket çıkartma aldım, çocuk halim elimde paketleri görse 'oha herife bak deste deste alıyor' derdi heralde. eve gelince eşimle beraber yaydık halının üstüne paketleri, 30 yaşında bir çift, çocuğu uyutup panini çıkartma albümü yapıştırdık. onun da hoşuna gitti, ben takımları buldum, o yapıştırdı.
henüz 3'de biri ancak bitti albümün. ama bu hırsla tamamlamam pek uzun sürmeyecek. yıllar sonra bir başka dünya kupası öncesi oğlum'un albümünü beraber tamamlarken 2014 albümün çıkartıp bu hikayeyi anlatmak da işin en zevkli kısmı olacak.