• 978
    orta-2 sinif ogrencisiydim henuz. * * edebiyat hocasina, biraz da firlamalik olsun diye "hocam "esek" bir "s" ile mi, yoksa iki "s" ile mi yazilir?" diye sormustum. kahrimi az cekmemisti ama severdi beni edebiyatci. gulumsedi ve "esegine gore degisir canim benim" dedi gulumseyerek. linkteki habere bir de bu gozle baktim da, son olaylardan sonra * bazi seyler hic degismiyor deyiverdim: http://bit.ly/p1Dhon
  • 982
    öyle bir kulüp ki, şükrü saraçoğlu stadı'nın yeniden yapılması sonrasındaki inanılmaz şımarıklıklar, ortega ve anelka transferlerinin kaldırdığı burunlar, anelka'nın el ile attığı gol, 'fakir fukara edebiyatı', 'rıza efendi 2 ekmek 1 süt', federasyon seçimlerine müdahaleler, 'havudan çıkarız haaa' tehditleri eşliğinde aziz yıldırım'ın türk futbolunu tek başına yönetmeye çalışması gibi sebeplerle anadolu kulüplerinde ortaya çıkan fenerbahçe antipatisini bir şike operasyonu ile tersine çevirmiştir.

    17 kulübün taraftarları yakında 'hepimiz fenerbahçeliyiz' pankartı arkasında birleşirse hiç şaşırmayalım.
  • 987
    eğer ki şike olaylarına karıştıkları ispatlanırsa bir gün, yani 4-5 yıl sonra, o zaman kim varsa kulüpte (yönetici, futbolcu vs) onlar zarar görecek. taraftarı ve de medya, bu sebeple mantıklı düşünemiyor işte. bu dönem ne olacaksa olmalı ki, en azından bu duruma sebep olanlar da yanmalı; bundan 4-5 yıl sonra suç ispatlanırsa ve o zaman kulüpte yer alan insanlar masum olursa, cezayı da onlar çekecek. bence bu açıdan bakılması lazım bir de...
  • 996
    ilgili makamlar tarafından transfermarkt sitesiyle bağlantısı da incelemeye alınması gereken. buyrun,

    lugano, diego defans (iv), 30 13.000.000 €
    gönül, gökhan defans (rv), 26 12.000.000 €
    niang, mamadou forvet (ms), 31 11.500.000 €
    demirel, volkan kaleci (tw), 29 10.500.000 €
    belözoglu, emre orta saha (zm), 30 10.000.000 €
    topuz, mehmet orta saha (rm), 27 8.500.000 €
    alex orta saha (om) , 33 8.500.000 €

    toplamları: 74 milyon euro. söyler misiniz a dostlar kim verir bu yaştaki adamlara bu parayı. hayır, top-class kulüplerden biri olsa amenna. böyle bir piyasa değeri olabilir mi? sonra da türkiye'nin en değerli takımı hüviyetine bürünür bunlar. basın masın, dünya baktığında öyle görür. değer belli. boşuna şampiyon olmamışlar diyecekler. iyi tezgah!
  • 997
    goygoyculukta sınır tanımayan bir kulüptür.

    http://www.ntvspor.net/...den-19-07-aciklamasi

    --- alıntı ---

    sarı lacivert renklerin anlatılamaz tutkusunu göstermek için; formalarımızı giyiyor, evlerimizi bayrağımızla süslüyor, saatler 19.07'yi gösterdiğinde ise 1 dakika süreyle araçlarımızın kornalarını fenerbahçemiz için çalıyoruz. gün, fenerbahçemiz için ses verme günü; dünya fenerbahçeliler gününüz kutlu olsun'

    --- alıntı ---

    not: o bu değilde fenerbahçe taraftarı bu açıklamayı ciddiye alıp istanbul trafiğinde 1 dakika boyunca zart zart kornaya basarlarsa "abi valla fb günü ondan" diye açıklamaya kalmadan dayak yiyebiliteleri ciddi manada artar benden demesi.
  • 998
    her fırsatta ' ya sizi hala neden almadılar? tabi siz şimdi değil on sene önce yaptınız o zaman yoktu böyle şeyler.' diyen grubun taraftarı oldukları klüp.he arsenal'e para verdik yenilsin diye*. nasıl olursa olsun biz bu maçı kazanırız rahat olun nidaları attıkları maçları soruçturma döneminde futbolcuların terlerini görmediniz mi diye çevirmeye çalışan taraftara ve yöneticilere sahip klüp. anlamadım ki tek akıllı harbiden bunlar mı? kime göre neye göre?
  • 1000
    paçası tutuşandır. açıklamanın sonlarındaki altı çizgili bölüme lütfen dikkat. tahmin ediyorum ki federasyonun bugün ki toplantıda alacağı kararlarla ilgili muhtemelen duyum aldılar.

    --- alıntı ---

    türk futbolunun içinden geçtiği bu kritik süreçte, atılan her adımın ve yapılan her açıklamanın çok dikkatli bir şekilde gerçekleştirilmesi lüzumu tartışılmaz bir gerçektir. konunun yargıya intikal etmiş ve halen yürütülmekte olan bir soruşturma ile alakalı olduğu da düşünüldüğünde, bu gereklilik daha belirgin bir şekilde karşımıza çıkmaktadır.

    bu bağlamda, fenerbahçe spor kulübü olarak, yukarıda sözünü ettiğimiz hassasiyeti gözetmek suretiyle, kamuoyunun ve sorumlu kişi ve kurumların, kasıtlı bir şekilde yanlış bilgilendirilmesine ve yönlendirilmesine karşı çeşitli hususlara açıklık getirmeyi bir ödev olarak gördüğümüzden bu açıklamayı yapma gereğini hissettiğimizi vurgularız.

    öncelikle, belirtmek isteriz ki içinden geçtiğimiz sürecin 3 ana boyutu vardır:

    ceza hukuku boyutu : konunun bu boyutu ile ilgili olarak, ceza muhakemeleri kanunu çerçevesinde savcılık tarafından yürütülen bir soruşturmanın halen devam ettiği göz önünde bulundurulduğunda, yargıya intikal etmiş bir mevzuu ile ilgili yapılabilecek bir değerlendirmenin doğru olmayacağı kanısındayız.

    yüce türk adaleti tarafından yürütülen soruşturma neticesinde (eğer bir suç varsa) suçlu ile suçsuzu ayırt edeceğinden şüphemiz yoktur. geldiğimiz noktada önemli olan, bu süre zarfında adil yargılamayı etkilemeye yönelik her türlü girişimden, açıklamadan, beyandan ve haberden kaçınmaktır. bu bakımdan biz, fenerbahçe yönetim kurulu olarak, konunun bu boyutu ile ilgili yorum yapmayacağız ve yapılmasını da uygun bulmuyoruz.

    spor hukuku boyutu : spor hukuku boyutunu ele aldığımızda ise, iddialar ile ilgili olarak girişimde bulunma ve karar alma yetkisi 5894 sayılı türkiye futbol federasyonu kuruluş ve görevleri hakkında kanun ve sair mevzuat uyarınca türkiye futbol federasyonundadır. ne var ki, türkiye futbol federasyonu’nun bu yetkisi, mutlak değildir ve tabii olduğu hukuk kuralları ile kendi talimatları gereği çeşitli kurallara bağlıdır.

    türkiye futbol federasyonu talimatları incelendiğinde görülecektir ki, müsabaka sonucunu etkileme iddialarını inceleme ve gerekli araştırmayı yapma yetkisi etik kurulu’na aittir. söz konusu kurul, kendisine intikal ettirilen müsabakalarla ilgili olarak her türlü resmi ya da özel kuruluş, kurum veya kişilerden ve adli mercilerden bilgi ve belge temin ettikten sonra; gerektiğinde müsabakada görevli hakemleri, gözlemcileri, temsilcileri, ilgili futbolcuları ve yöneticileri, aracı kişileri ve bunların dışında olayın aydınlatılmasına yardımcı olabilecek kişileri dinlemesi neticesinde bir rapor hazırlayıp federasyon yönetim kurulu’na sunar.

    yukarıda belirtilen adımlar atılmadan alınacak her türlü karar, soruşturulan kişiler ve kurumlar lehine olsa bile, hukuka açık bir şekilde aykırı olacaktır. diğer bir ifadeyle, türkiye futbol federasyonu’nun eline soruşturmayı yürüten resmi makam vasıtasıyla ulaştırılmış herhangi bir belge, bilgi ve delil olmadan ve dahi kendi talimatları gereği işletilmesi gereken hukuki mekanizmaları işletmeden karar alması, bağlı olduğu kurallar uyarınca hukuken mümkün değildir, aksi durum federasyon’un kendisini red etmesi manasına gelir ve böyle bir hareket sonucu alınacak her türlü karar hukuksuz eylem olarak değerlendirilir.

    kaldı ki, şike iddiası türk spor yargısında ilk defa karşı karşıya kalınan bir durum değildir. bundan önce de federasyon’un ilgili kurulları vasıtasıyla bu konuda almış olduğu kararlar mevcuttur ve bunların hepsinde sözünü ettiğimiz resmi belgeye ve delile dayanma, taraflara savunma hakkı tanıma ve adil bir yargılamada bulunma hususları gözetilmiştir.

    uluslararası boyutu : mevzubahis olan konu, uefa’nın da yakın takibi altındadır. uefa yetkilileri, 5 temmuz 2011 tarihinde yaptıkları açıklamada, kendileri açısından bir evrensel hukuk kuralı olan ve aksi kanıtlanıncaya kadar herkesin masum olduğu anlamına gelen "suçsuzluk karinesinin" esas olduğunu vurgulamıştır. yine aynı açıklamada, soruşturma sürüyor olsa da, fenerbahçe’nin yasal hakkı doğrultusunda şampiyonlar ligi’ne katılabileceği vurgulanmıştır.

    uefa tarafından daha sonra, 12 temmuz 2011 tarihinde internet sitesinden yapılan resmi açıklamada da, ilk açıklaması ile paralel olmak üzere, türk yargı sistemine ve türkiye futbol federasyonu’na olan güven vurgulanarak, kulübümüz ile ilgili herhangi bir kısıtlamanın söz konusu olmadığı, yargı sürecinin tamamlanmasının beklenmesi gerektiğinin altı tekrar ve hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde çizilmiştir.

    içinden geçmekte olduğumuz süreç ile ilgili olarak, uefa yargı kurullarında ve uluslararası spor yargılamasına yetkili mercilerde rastlanılan örnek davalar incelendiğinde görülecektir ki, bir kulüp ile ilgili, yaptırımları çok ağır ve geri dönülemez sonuçlar doğurması muhtemel bu gibi soruşturmalar yürütülürken çok hassas davranılmakta ve zaman bakımından kesin tarihler belirtilmesi yerine, ne kadar süre aldığına bakılmaksızın, mutlak gerçeğin ortaya çıkarılmasına çalışılmaktadır.

    kulübümüz yöneticileri hakkında yürütülmekte olan soruşturma ile aynı konudaki bir örnekte ilgili uluslararası merciiler, karar almak için savcılıktan gelecek resmi belge ve bilgileri beklemiş, ancak ve ancak resmi kanaldan ulaştırılan belgelerin temininden sonra adım atmış, bir başka örnek de ise ceza yargılaması sonucunda ilgili kulüp yöneticilerinin beraat edip etmeyeceklerini kendi kararı açısından bekletici mesele yapmış ve söz konusu kişilerle ilgili yürütülen ceza yargılaması neticesini beklemiştir.

    yukarıda izah etmeye çalıştığımız üzere, futbol bakımından bağlı olduğumuz uluslararası kuruluş olan uefa konu ile alakalı olarak bir acele içerisinde değil iken, türkiye futbol federasyonu’nun derhal karar almaya sevke çalışılması manidardır. bu noktada serinkanlılığı kaybetmeden, değerlendirmelerin yasal sürece saygılı bir şekilde yapılması gerekir.

    genel olarak ele aldığımızda, burada asıl mesele, ne kadar kısa bir sürede karar verileceği değil, verilecek kararın adil bir yargılama neticesi olarak hukuka ve hakkaniyete uygun bir şekilde çıkıp çıkmayacağıdır. süreç içerisinde kişi ve kurumları gereksiz bir aceleyle yanlış karar almaya yönelten her türlü yorum ve değerlendirmeden başta futbol ailesinin fertleri ve basın olmak üzere herkesin kaçınması gerekmektedir. bu noktada, futbol federasyonu’nun engizisyon mahkemeleri gibi çalışmasını ve herhangi bir delil ve belgeye dayanmadan, başarılarla dolu 104 yıllık geçmişe sahip kulübümüz aleyhinde karar almasını temenni etmek, en temel hukuk prensiplerinden biri olan "adil yargılama ve savunma hakkının ihlali" olacağı aşikârdır.

    federasyon alacağı kararın sosyal ve ekonomik boyutlarını da düşünmek durumundadır. futbol ekonomisi bugün sadece kulüplerin bütçeleri açısından değil anadolu şehirlerinin ekonomisine kadar birçok konuda hayati önem taşımaktadır. federasyon ekonomik anlamda da büyük resmi görmek ve bu noktadaki sorumluluğun bilincinde bir karara imza atmalıdır. tüm anadolu kulüpleri ve toplum liglerin daha önceden ilan edilen takvimde başlamasını ve milyonlarca insanı ilgilendiren ekonomik yıkımlara neden olabilecek adımlar atmaktan kaçınılmasını beklemektedir.

    fenerbahçe yönetimi olarak, içerisinde olduğumuz sürece ilişkin her türlü gelişmeyi yakından takip etmeye devam edeceğimizi kamuoyuyla paylaşırız.

    saygılarımızla,

    fenerbahçe spor kulübü

    --- alıntı ---
    http://www.fenerbahce.org/....asp?ContentID=25304
App Store'dan indirin Google Play'den alın