• 176
    görüyorum ki sözlükte bile eleştiri adı altında yürütülen, var olan düşmanlık.
    bunları nasıl ortaya çıkarlar:
    - alınan mağlubiyette hemen türerler. sistem yok, taktik yok, biz zaten 2012’den beri top oynamıyoruz, takım top oynamıyor gibi zırvalarlar.
    - fatih terim hedef alınamadığı zaman yardımcıları ve teknik heyete giydirilir. hasan şaş başı çeker, ümit davala nasiplenir. levent şahin rencide edillir.
    şımarık galatasaray taraftarlarına sesleniyorum: açın galatasaray tarihine bir bakın. başarılara bir bakın. hatta çok değil igor tudor dönemi, sonrası ve yaşanılanlara bir bakın. sadece bakmayın o kuş beyninizi çalıştırıp biraz düşünün. düşünmek bu kadar zor değil. göreceksiniz son 25 yılda fatih terim var. fatih terim’dir galatasaray. fatih terim’i sevmeyenin galatasaraylılığı şüphelidir.

    şimdi şımarık galatasaray taraftarları size sesleniyorum: fatih terim bu takımdan ayrılırsa uzun bir süre asla şampiyonluk filan göremezsiniz. yalı çocuğu tüm köşeleri kapmış, ele geçirmiş, her yeri satın almış. buna rağmen fatih terim’in kellesini istiyor. biliyorlar ki o orada olduğu sürece galatasaray’ı devirmek çok zor olacaktır. kimse bana lise zırvalıklarından bahsetmesin. liseli tayfanın derdi galatasaray’ın kaymağını yemek, galatasaray’a sahip çıkmak değil. galatasaray’a sahip çıkan dursun özbek’i gördük. aday olsa hala daha oy verecekleri herşeye rağmen destekleyen liselileri biliyorum.
    fatih terim galatasaray’ın babasıdır, atasıdır, efsanesidir. bu kulübe sahip çıkan bir değerdir.

    edit:(ekleme)
    fatih terim’i savunduğum için fatih terim düşmanı olduğumu ifade eden mesajlar alıyorum. kimse kusura bakmasın ama üst üste 2 yıl şampiyon olan takım için takım top oynamıyor, taktik yok, disiplin yok, 2012’den beri takım top oynamıyor di-ye-mez. geçen sene türkiye’nin en sistemli takımı olarak addedilen başakşehir’i son 2 senedir sahamızda yenip şampiyon olduk mu? olduk. çok övülen şenol güneş’in beşiktaş’ını iki senedir sahamıda yenip şampiyon olduk mu? olduk. nasıl oldu bu? takım top oynamıyor diyemezsiniz. geçen sene sezonun ilk yarısı takım dökülüyordu. ben de yazdım bu kondisyonla şampiyon olamayız diye. ayrıca feghouli için geçen sezon ilk yarı yedek diye fatih terim’i eleştirenler lütfen açıp bir maçları bir zahmet tekrar izleyin. leş ötesi leş bir performans sergiliyordu feghouli. sezonun ikinci yarısı kendine geldi. diğer taraftan ya arkadaş adamın elindeki kadro yaşlı. tamam imkanlar dahilinde olabilecek en iyi kadro kuruldu. cl’deki diğer takımların bütçe olarak yanına yaklaşamıyorken hayallerimiz dünyadan büyük deyip fatih terim’e gömmek nedir. elimizde chealse, madrid vs yok. haddimizi bilelim. bu nasıl bir akıl tutulmasıdır anlayamıyorum.

    gelelim eleştirilere fatih terim’i eleştirmeyin kimse demiyor. eleştiri olmayan yerde gelişme olmaz vs. bunları yedi yaşındaki çocuk da biliyor. çok biliyormuş gibi eleştiri eleştiri diye savunma yapan yazarlar neyin kafasını yaşıyorsunuz. daha yazdığım entry’i bile okumamışsınız.

    her eleştiriye açık olmalıyız lakin takım top oynamıyor gibi eleştirileri iyi niyetli bulmuyorum.bu takım iki sene üst üste şampiyon oldu. bu sene daha güçlü. oyuna hakim olmaya yönelik klasik pas oyunu oynuyor. hücuma yönelik bir oyun planımız var. daha çok tempo yapmalıyız, daha dikine oynamalıyız, daha diri olmalıyız . herkes farkında. daha ligde 4 maç oynamış, avrupa’da bir maç oynamış takıma fatih terim hedefli saçma sapan eleştiriler geliyor. içi boş konuşmaları bırakalım ya yeter artık. ben de mariano yerine sağ bekte cancelo’yu izlemek isterim ama olmuyor.
    tekrar diyorum bu takım top oynamıyor adı altında yapılan eleştiriler kesinlikle kötü niyetli buluyorum.
  • 177
    hocayı, 2012-2013 sezonunda mersin maçı sonrası federasyona yönelik çıkışında haklı bulmuştum. ama kendisi bu çıkışa rağmen, bir sonraki sezon başında sayın ünal aysal ile yaşadığı polemik sonrası gidip 6 ay önce çıkıştığı kurumun başkanının yanında önünü ilikleyip imzayı attığında beni üzmüş ve kendisine tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış misali gönül koymama sebep olmuştu. bu işin bu tarafıydı benim açımdan. sonra o kurumla papaz olunca dönüp yine yuvasına gelmişti. o gün açıkçası istememiştim. git oraya orayla kötü ol gel buraya burayla kötü ol vs şeklinde.. sonuç olarak geldi şampiyon yaptı. sonra geçen sene bir daha yaptı. bunları yaparken de bir sürü rakibin kendini bilmez yöneticisine de hedef oldu. ancak şu futbol ikliminde hataları ve sevaplarıyla sahip çıkılması gereken yegane insandır. sevmeye bilirsiniz, ama sahip çıkmalısınız... gün kenetlenme günüdür.. bizzat taraftarınca eleştirmesi ve miladı doldu denmesi de profesyonelleşmeye başlayan kötülüğün amaçlarından biridir. unutmayalım!
  • 178
    düşmanlık ile eleştiri sık sık birbiriyle karıştırılıyor.
    bir taraftar olarak tuttuğu takım için beklentiye girmekten daha doğal bir şey yoktur. nedir bu beklentiler:
    1- transfer
    2- güzel futbol
    3- başarı

    fatih terim'in galatasaray'ı başarılı oldu mu? evet. transferler mutlu etti mi? evet.
    e güzel futbol beklemek suç mu?
    tabi ki de eleştiri olacak. puan kaybedildiğinde o puanın neden kaybedildiği hakkında suçlu aranacak. bunun adı düşmanlık değildir.

    düşmanlığı yalı çocuğu tarafından maaşları ödenen paralı köpekler yapar. düşmanlık whatsappta fenerbahçe ekşisözlük grupları kurup sistematik olarak hoca hakkında algı oluşturmaktır. yine bu whatsapp gruplarında toplanıp hashtag oluşturarak hocaya saldırmaktır.

    bizim yaptıklarımız sadece eleştiri.
  • 179
    kendine "galatasaraylıyım" diyen kimse fatih terim düşmanlığı yapmaz. bazı entrylerimde nasıl ki "imparatorumuzdur, canımızdır" diyorsam; bazı entrylerimde de "imparatorumuzdur, canımızdır ama..." diye başlayan cümlelerle de eleştiririm. şöyle bir söz vardır: "olgun bir adamı dost edinmek isterseniz, eleştirin; basit bir adamı dost edinmek isterseniz methedin." dolayısıyla dünyadan büyük hayallerimizi gerçekleştirmek için eleştirmeliyiz. eleştiri demek asıp kesmek, istifasını istemek falan değildir, bunu yapanlar zaten eleştirinin anlamını bilmiyordur ama eleştiriyi doğru yapanlarla, yanlış yapanları bir tutup hemen düşman sıfatını yapıştırmak düpedüz alçaklıktır. kusura bakmayın ama beni fatih terim düşmanı ilan edecek kişi daha anasının karnından doğmadı. yazmadan önce lütfen defalarca düşünerek yazalım ki, kalp kırmayalım.
  • 181
    her koşulda senciyiz diyenlerin en büyük terim düşmanı olabileceğini düşündünüz mü hiç?

    bir yönetime koşulsuz bağlılık diktatörlüğü doğurur. mevlam neylerse güzel eyler anlayışı kitlesel körleşmeye sebep olur. farklı renkler ve sesler susturulur. sürekli olarak düşman yaratılarak "suni bir kenetlenme" meydana gelir.

    oysaki kenetlenme doğru yapının etrafında olmalıdır. güzel işler beraberinde bir kenetlenme getirirse o zaman anlamlı olur. kötü gidişatın, sistematik hataların üzerini örtmek için belirli düşmanlar yaratılarak haydi kenetlenelim demek, yapılan hataların üzerine sünger çekmek desteklediğimiz oluşuma bir anlamda sekte vurmak demektir.

    elbette ki koskoca galatasaray camiası kendi efsanesini bilinçli kötülüklerden koruyacak, kötülerin karşılarına dikilecektir. hele ki ülke futboluna katkısı fatih terim'in tırnağı etmeyecek insanların terim'den hesap sorabilecek gücü kendinde bulmasına asla müsaade etmeyecektir.

    ancak bu kutuplaşma sürecinde farklı renklerin ve eleştirilerin susturularak "şimdi bu konuların sırası değil" anlayışıyla mutlak bir gücün oluşmasına katkıda bulunmak kabul edilebilir değildir.

    malatya maçında* levent şahin'e ihaleyi yıkan arkadaşlarımın brugge maçında* takımın düştüğü anlarda müdahale edemeyen kenar yönetiminde fatih terim'in olduğunu maalesef görmüyorlar. ya da bu körleşme ellerinin klavyeye gitmesine mani oluyor. bu sezon, hazırlık maçları dahil, takımın taktiksel anlamda ortaya ne koyduğunun dile getirilememesi; ömer bayram'ın takımın en hazır ismi olmasına rağmen kenarda tutulması gibi bir çok örneğin yani kısaca eleştirilerin kenetlenme uğruna geri planda bırakılması... fatih terim'e yapılacak en büyük kötülük budur işte.

    eleştiri ve muhalefet neden değerlidir? euro 2008'de ben iyiyim diye bas bas bağıran arda'nın ancak grubun 3. maçında onbir başlaması, geçen sezonun son dönemecinin yıldızı feghouli'nin ligin ilk haftalarında yer bulamaması... bunların konuşulması ve hocanın doğruyu bulması. kaldı ki fatih terim zıtlıktan, karşıt görüşlerden daha çok beslenen bir teknik adam.

    velhasıl kelam dış mihraklar, iç düşmanlar işlerini bir kenara bırakarak yapay kenetlenmenin ve kitlesel körlüğün önüne geçerek, doğru taktiksel yapı ve sistemin bulunması ve işleme konulması gerekiyor. en büyük düşmanlık bunun önüne geçmekte zira.
  • 182
    neredesiniz fedailer, sesiniz çıkmıyor. organize kötülük mü konuşalım organize bir hücum yapamayan takımı mı? yoksa son yılların en leş derbi* ilk 11'ini mi? yok böyle bir düşmanlık. tek düşmanlık biz takım kötü oynuyor dedikçe imparatore, aylavyu fati hocam diye sululuk yapanların galatasaray düşmanlığı. herkeae ve her şeye rağmen aslolan galatasaray ulan!
  • 183
    bugun oynanan maçta (bkz: 28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçı) galatasaray futbol takımı bok gibi top oynamış olabilir ama bu olgunun varlığını değiştirmez.

    hem galatasaray taraftarı arasında bunlardan var, hem de galatasaraylı olmayan herkes bu olguya sahip.

    edit: fatih terim'i eleştirmek düşmanlık değildir, ben de eleştiriyorum. bu oyunun birinci sorumlusu o ama düşmanlık farkı şey. ikisi birbirine karıştırılmasın.
  • 186
    boyle bir dusmanlik olamaz galatasaray taraftari icinde.

    fakat bu takim 2 yildir rezilleri oynuyorsa, istedigin kadar senden bile kotu takimlarin oldugu ligde sampiyon olsan da avrupa'da kepaze olup geri gonderiliyorsan, o zaman yanlis giden bir seyler, bir sorun var demektir.

    taktik, dizilim, yayilim ve varyasyonlarda boyle vasat bir takim kurarsan elindeki olaganustu yetenekli ve kaliteli adamlardan, o zaman sorun sendedir.

    sampiyonluk onemli elbette, ama terim'in kadrolari cogu zaman da ligin cok ustundeki kadrolar olmustur. demek ki sapkadan tavsan ciktigi da yok -iyi anlamda, kotu olarak cok sahit olduk.

    bence hocamiz yerine gecmesi gereken bir teknik direktoru (***yabanci***) tespit edip daha ust bir pozisyona gecmeli. ve bu 2-3 yil once olmaliydi.
  • 190
    birey olamamış, ait olduğu gruptan(aşiret,kabile vs) kendini ayıramamış doğu toplumlarında hep aynı ve benzer bir mit vardır. sorunlar karşısında bir güç çıkacak her şeyi o çözecek. ve sadece o çözebilir. edebiyattan dine, sanattan siyasete kadar hep bu mit vardır.

    -mehdi gelecek ve deccalı yenecek
    -koç yiğit köroğlu zalim bolu beyini titretti
    -çare sarıgül

    gibi bir sürü arkeik anlamda bu miti görebiliriz.

    aynı terane futbolda da ortaya çıkıyor. bazı arkadaşlar allah korusun fatih terim hayatını kaybetse bir daha şampiyon olamayacağımızı filan düşünüyor sanırım. çünkü başarı güç ve mücadele tek bir figürle özdeşleştirilmiş.

    taraflaşmak kutuplaşmak, belli kişiler etrafında toplanıp kendi sembollerimize simgelerimize asla toz kondurmamak mayamız da var. bu durum; o abartılı anlamlar yüklediğimiz kişilerde de bir zaman sonra güç zehirlenmesine yol açıyor.

    birilerini düşman ilan etmeden önce var olduğumuz kültüre bir bakmak gerekiyor; toplumsal ve tarihsel anlamda yerinizi görürseniz; en azından burada mantıklı eleştiri getirenleri düşman ilan etmezsiniz.
  • 191
    süslü kelimeler kullanınca düşmanlık yapanlar aklanmıyor maalesef. mitmiş doğu toplumuymuş arkeikmiş falan.

    fatih terim gittiğinde galatasaray elbette yine şampiyonluklar kazanacaktır. ama şu ortamı şu an fatih terim’den daha iyi idare edecek kimse yoktur. biraz sabır, kaç kere gördük bu oyunu? sanki denemediğimiz şey. biraz sabredin, birlik olun, destekleyin ve şu adamın müdahalelere aldırış etmeden uzun süre takımı yönetmesine izin verin.

    gidin bakın, herkes eleştiriyor. eleştiriye kimse bi şey demiyor. ama istifa diyorsan, “koç”troll’sün, yahut onlardan farkın yok.
  • 192
    ya arkadaşım bu adamı herkes kadar bizde seviyoruz lakin bu adam gökten inen vahiy mi? bu adam eleştirilemez mi? insanları kutuplaştırmayı bırakın artık..

    yok belhandacı yok terimci.. hoca gitsin demiyoruz, hocayı da sonuna kadar destekliyorum ama bu demek değil ki hoca eleştirilemez. bir insanı eleştirmek ona karşı düşman olduğunu göstermez. lütfen..
  • 193
    boyle bir sey var ama bugun gordugumuz o degil. 28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçındaki rezil oyunun, karaktersiz takimin, 11 kazma fenerli karsisinda caresiz kalip basi kesik tavuk gibi debelenen isimli yildizlarin bu halinin sorumlusu terim. takimin beyinsiz tavuk gibi debelenmesinin sebebi oyun tasarimi eksikligi ya da hatalari. kendi sahasinda tarihin en kabiliyetsiz fenerbahcelerinden birinin duraklamalarda ceza sahasina hapsedebildigi bu zavalli oyuncu grubu terim’in eseri.
  • 194
    sözlükte gayet de var olan durumdur. herhalde fatih terim dahil hiç kimse oynadığımız oyundan memnun değildir. oyunu eleştirmeyen kördür. eleştiriyi yaparken kendisine üst perdeden konuşanlar düşmanıdır. onlar kendilerini çok iyi biliyor. aynen sekiz kez bizi şampiyon yapmış adama feodal beyi gibi bağlıyız. napalım riekerink'e, tudor'a, prandelli'ye mi bağlı olalım.
  • 195
    her rezalette sarınılan yegane dal. adeta sihirli bir değnektir, takım her maç rezil futbol seviyesini daha aşağıya çekerken yapılan her eleştiri bununla savuşturuluyor. haydi çıkın ortaya her eleştiri yapanı "fatih terim düşmanı" olarak yaftalayın hadi. haydi sahne sizin.
    5 ekim 2019 gençlerbirliği galatasaray maçındaki rezil oyunun sorumlusu kim? fatih terim düşmanları mı, taraftar mı, kim? kötü oyundan sonra takımın teknik direktörü yerine eleştiri yapan taraftarı eleştirip yaftalamak da neyin nesi?
    eleştiri, eleştiri yapılan insanın kendini sorgulamasını, yanlış yaptığının farkına varmasını sağlar.
    5 ekim 2019 gençlerbirliği galatasaray maçında 10 kişi kalmış lig sonuncusu takıma; bırak gol atmayı, bırak pozisyona girmeyi, bırak kalesine şut çekmeyi, bırak ceza sahasına orta yapmayı, orta sahasını geçemiyorsun. üstüne üstlük kalende defalarca gol tehlikesi yaşıyorsun.
  • 199
    fatih hocaya canım feda ama hocanın aklı başka yerlerde olduğunda hiç çekilmiyor. psg maçına oyuncuları motive etmeye gerek yok hepsi maksimumunu verir zaten önemli olan bu maçta o azmi göstermek. bu da hocanın görevi hemde milli maç arasından önce hemde takibin puan kaybetmişken. hemde daha önce bir sürü hata ile puan kaybetmiş bir takım olacak. yazık gerçekten yazık.
App Store'dan indirin Google Play'den alın