aylarca kebapçı selo'dan dayak yediği yönünde algılar yapıldı, yetmedi milli takım teknik direktörlüğü görevinden alındı, yetmedi tazminatı ödenmedi, bunların üstüne yetmedi doğal hakkını
* hukuk yoluyla almak isteyince de paragöz biri olarak halkın önüne atıldı. peki o ne mi yaptı?
kendisini imparator yapan taraftarının ihtiyaç çığlıklarını duydu ve (hayatında hiç çalışmak istemeyeceği bir başkan modelini de unutmamak lazım) galatasaray'ın başına geçti.
daha geldiği ilk maçta
* skandal hakem kararları ile karşı karşıya kaldı. sustu.
hukuk yoluyla tazminatını aldı, sustu.
skandal hakem kararları devam etti, sustu.
rakiplerinin lehine skandal hakem kararları oldu, sustu.
medya kendisi ile uğraştı, ama o sadece ve sadece sustu.
ne kebapçı selo'yu ne tazminatını söke söke almasını ne hakemleri ne de medyadaki bazı güruhları ağzına aldı. tamamen işine odaklandı. elindeki sınırlı kadroyla gözünü sadece şampiyonluğa dikti. hiçbir yan etken ile uğraşmadı. kimseye sataşmadı.
ve bu zorlu sürecin sonunda kendisine düşman olan herkesi
* üst üste koydu ve takımı şampiyon yaptı. allah, (haklının gerektiği gibi davranması ile) her zaman haklının yanında olacağını bir kere daha göstermişti .
olup biten bu olaylardan sonra meğersem hoca kebapçıdan dayak yememiş hatta kebapçıyı tokatlamış. hocam gerçekten çok büyük adamsın vesselam.