fatih terim

	Fatih Terim
	Görev	:	Teknik Direktör
	Takım	:	-
	Yaş	:	71
	Uyruk	:	Türkiye

• 11051

  kendisi galatasaray'dan antrenmandayken kovulmuştur. "kovulmuştur". sık sık yazmak lazım ki unutulmasın. sattı demek ne kadar kolaysa bunu hatırlamak da o kadar kolay olsa gerek. hee anlamak istemeyenler yine anlamayacaktır ama olsun. umarım galatasaray'ımızın başına geçer de özellikle "terim gelirse ben galatasaray'ı bırakırım" tayfası yok olmuş olur tribünlerden. sırf bunun için bile geri dönmelidir.
• 11052

  kendisini delicesine sevdiğim dönemde bile bir gerçeği çok iyi biliyordum. fatih hoca'nın en zayıf yönü egosudur. yeni geldiği takımda birçok değişiklik yapar. bunların bazıları gerekli, bazıları gereksiz, bazıları ise hiç yapılmaması gereken değişikliklerdir. bunu yapar çünkü işin sonunda başarılı olunacaksa bu başarının kendi yaptığı devrimsel değişikliklere bağlanmasını ister.
  
  tek iktidar olmak ister: bugün takımın başına geçerse sneijder'i pat diye gönderebilir bu tehlikenin herkes farkında. ayrıldığı dönem ile ilgili medyanın iddia ettiği gibi sneijder'i suçluyor mu bilmiyorum. gel gelelim sneijder ile şu an hiç bir problemi olmasa bile sneijder'in kulüp içinde çok etkin bir isim haline gelmesinden rahatsızlık duyacaktır. (ki sneijder artık kulüp içinde yönetici gönderecek kadar kıdem sahibi bir isim haline geldi.)
  
  başarıyı paylaşmak istemez: yine fatih hocanın gelmesiyle birlikte yeri durduk yere tehlikeye girecek bir diğer isim podolski. fatih hoca takımda fark yaratacak oyuncunun kendisi tarafından getirilmesini tercih eder. işin sonunda ''podolski'yi x kişisi getirdi fatih hoca da x'in podolski'yi getirmesi sayesinde başarılı oldu'' denilmesini istemez. hatta bu ihtimal bile onu çıldırtır. podolski'yi en fazla baros'u kullandığı gibi kullanır.
  
  yerli oyuncu takıntısı vardır: defans sorununun çözümü için serdar aziz'e 4-5 milyon euro verdirmeye çalışabilir. yönetimdeki birkaç kişi karşı çıkarsa da kaos oluşturur. serdar'ı transfer ettirirse serdar fatih hoca takımın başında olduğu sürece köpek gibi oynar. şampiyonlar ligi seviyesinde bir oyuncu haline gelir. 2 sene sonra fatih hoca takımdan ayrılırsa serdar yine bursaspor'lu serdar haline gelir. bu fatih terim sonrası galatasaray'ın en büyük problemidir. gittikten sonra enkaz bırakıyor denmesinin sebebi budur. fatih terim varken onun özel motivasyonu ile kendi seviyelerinin üstünde oynayan futbolcular fatih terim gidince bu motivasyonlarını kaybederler ve eski sıradan hallerine dönerler.
• 11053

  euro 2016'dan sonra galatasaray'a döneceği artık çok konuşulmaya başlandı. acayip bir ikilemdeyim şu an. bir yanım gelsin yine ligin amına koyalım, kupaları toplayalım diyor. diğer yanım da gidiş şekli ve sonraki hareketlerinden dolayı bir daha gelmesin diyor. ama sanırım gelmesini daha çok istiyorum. her ne kadar gittiğinden beri sabah akşam sallamış olsam da küsemiyor insan. öyle işte.
  
  burada hepimiz eleştiriyoruz ama gelirse çok dilenilen, sabah akşam her yerde övülen beşiktaş'ı eski günlerdeki gibi yine karımız yapacağını da herkes biliyor. bakın feneri rakipten saymıyorum artık. sağlam bir terim fenere zaten kupa vermez.
  
  bu umursamaz oyuncu grubunu da öyle bir silkeler ki aklınız şaşar:
  
  https://www.youtube.com/watch?v=ukI0bXsaRyg
  
  https://www.youtube.com/watch?v=mJQNAT4qPbI
• 11054

  (bkz: #1976590)
• 11055

  ne kadar sevsem de biraz sıkıntılı bi adam . 7 yıllık sözleşmeye imza atıp tekrar gs ye dönme meyilleri falan hiç etik hareketler değil ki bizden gidişi de etik değildi. iyi teknik direktör olduğu tabiki yadsınamaz ama saygıyı hakediyor mu orası tartışılır.
• 11056

  son zamanlarda milli takımın durumuyla ilgili kendisine yüklenildiğini görüyorum.
  en son turnuva olarak euro 2008'e katılmışız. bu turnuvaya fatih terim ile hazırlanmışız. bu turnuvadan sonra;
  2010 dünya kupası
  2012 avrupa şampiyonası
  2014 dünya kupasını kaçırmışız.
  
  bu süreçte takımın başında sırasıyla hiddink ve abdullah avcı getiriliyor. ikisi de dönemine denk gelen turnuvalara katılamıyor.
  
  şimdi gelelim 2008 avrupa şampiyonası öncesine.
  2002 dünya kupasından sonra;
  2004 avrupa şampiyonası ve 2006 dünya kupasını kaçırdık.
  
  2004 avrupa şampiyonası elemelerini baraj maçında geçemedik. rakip letonya'ydı.
  2006 dünya kupasına yine baraj maçıyla gidemedik. rakip isviçre'ydi.
  
  bu süreçte ise şenol güneş, ersun yanal ve fatih terim görev almış.
  2004 avrupa şampiyonasına şenol güneş ile hazırlanırken, 2006 dünya kupasına ersun yanal ve fatih terim ile hazırlanmışız.
  
  görüldüğü gibi ülke futbol takımı zaten bu tarz turnuvulara katılamayan katıldığın da ise bazen iyi bazen kötü oynayan bir takım.
  yine çoğu bölgesi aksak olan bir takım turnuvaya katıldı. kimsenin gruptan bile çıkamayız dediği dönemde turnuvaya gittik.
  bu bile başarıyken bizim için turnuvada hırvatistan'a karşı oynanan futbolla eleştiriliyor. arkadaşlar zaten buyduk biz.
• 11057

  açık ve net olarak gitmesi etik değildi gelmesi de etik olmaz. olanlarda hatası var mıdır bence vardır. ancak hatalar tek taraflı değildir. galatasaray'ı galatasaray gibi oynatan o ruhu taşıtan tek adamdır. ve ne olursa olsun sevmekten vazgeçemediğim ve ve ve dön gel hocam dediğim adamdır :(
• 11058

  milli takim'da devam etmeyecegi cok acik. bakalim komik bir sekilde galatasaray'a geri mi donecek yoksa bir avrupa takimiyla mi yoluna devam edecek. aslinda kendisine en yakisani osmanlispor, basaksehir ve hatta kasimpasaspor falan olur!
• 11059

  kendisini çok güzel özetleyen bir yazı yazılmış ekşi'de. uzun zamandır bundan bahsetmeye çalışıyordum ben de.
  
  https://eksisozluk.com/entry/61183816
• 11060

  kendisini daha önce özellikle galatasaray'la ilgili konularda çok eleştirdim, hatta bana göre borçlanmamızın en önemli sebeplerinden birinin 2. terim dönemi olduğunu defalarca belirttim ancak şu konuya açıklık getirmek lazım. kendisi gitmedi, kovuldu. hem de antreman esnasında kovuldu. kovulduğunu öğrendiğinde üzerinde eşortmanlar vardı. dahası kovulduğunu gazetecilerden öğrendi. kovulduğunu anlatabilmek için daha kaç kere kovuldu yazmak gerekiyor bilmiyorum ama adam kovuldu yani. dahası ali dürüst ve albayrak2ın gönderilişinden kendisinin de tez zamanda kovulacağı belli olmuştu zaten. ama kendi bırakıp gitmiş gibi bir algı var sözlükte.
• 11061

  kovulmamış kendini kovdurmuştur.
  
  hiç bir sözleşmeli personel kovulmak, mağdur olmak istemiyorsa galatasaray yönetimini yok sayamaz. buna dursun özbek yönetimi de dahil.
  
  amk şu mağdur edebiyatı ile memleketi dönüşü olmayan bi yola soktular, hala kanıyonuz.
  
  altında eşofmanları varmış. ah canım.
• 11062

  dursun ozbek'in dusuk profilini kendi baskanligi icin kullanacaktir.
• 11063

  eski sevgilidir.
  
  hani olur ya, hep kalbinin bi köşesinde biri vardır. sevdiğinden değil, dolduramadığından boşluğunu. mutlu bir birlikteliğin varken bir saniye bile geçmez aklından ama ne zaman boşluğa düşsen aklın hep ona gider. bir mesaj atarsın gecenin bir vakti ''nasılsın?'' diye. ''iyiyim, sen?'' cevabını gördüğün an yeşerir umutların. bilirsin yoktur sonu, bilirsin o'dur sonun.
  
  ramiz karaeski karakterinin en sevdiğim iki sözüdür fatih terim benim için.
  
  ''ne kadar uzağa gidersen git başladığın yere dönersin sonunda. ne kadar değişirsen değiş, nerede mutlu olduysan hep oraya çevirirsin kafanı.''
  
  ''unutma! bin kere dönsen o güne, bin kere ihanet edecekler sana. bin kere ihanet etseler sana çaresi yok bin kere gidersin yanlarına.''
  
  sana gel diyemem, ama gelme demek de gelmiyor içimden.
• 11064

  2.7 milyon euro'yla vicente del bosque ve joachim löw'den daha fazla ücret alan teknik direktör.
  
  https://twitter.com/...627330256898?lang=tr
• 11065

  twitter'a 30 saniye üzerinde video atamadığım için buraya atıyorum sözlük. buyrun;
  
  https://www.youtube.com/...amp;feature=youtu.be
• 11066

  ispanya maçı öncesi basın toplantısında tercümanı fircalamis. bu nasıl bir egodur yahu. tercümanin tamamen haklı olduğu bir durumda bile uste çıkmaya çalışan kontrolü tamamen yitirmiş hoca.
  (bkz: euro 2016)
• 11067

  bir zamanlar azılı bir savunucusu iken şimdilerde kendisine karşı nefret ile sevmeme arasındaki ince bir çizgide gidip geldiğim teknik adam.
• 11068

  belli ki milli takımın turnuva başarısızlığı sonrası herkesi suçlayarak görevinden afra tafra ile ayrılacaktır.
  "fiorentina'ya gitsin, orada emekli olsun" dedirten hocadır.
• 11069

  kendisinden hem nefret ediyorum hem seviyorum. adamın varlığı zulüm yokluğu ölüm gibi. bir yanım diyor ki fatih terim gelmesin çünkü açıkça bu takımı sattı gitti ve artık fatih terim'siz uzun vadede başarı yakalamalıyız. diğer yanım diyor ki adam yakışıyor buraya. basın toplantısı bile hoşuma gidiyor. ama bazı yalakalıklarıyla da nefret ediyorum bazen.
  
  tercüman meselesinde de kesinlikle haklı. yabancı basın üyeleri var orada tercüman kendimiz çalıp kendimiz oynayalım istiyor aptal adam.
  
  edit : simultane çeviri yapılıyormuş zaten. yine ego reismiş fatih terim maalesef.
• 11070

  yarama merhem yarimdir
  yarim yaramdır.
  
  merhemdir doğrudur ancak yarlığı yara vermektedir. olursa yarenimiz olsun bundan sonra. kendisini vaktinde, burada en azılı şekilde savunan, ağır terimci yazarlardan biriydim. işte yaşananlar, konuşmalar vs. detaya girmiyorum; soğudum kendisinden ve sevmemeye başladım. bir zamanlar herşeyini savunduğum adamın bazı tavırları, konuşmaları antipatik gelmeye başladı.
  
  efsanemizdir ancak daha galatasaray'da görev almasını istemiyorum, sıkıldım da dön dolaş gel başa.
  
  gelme hoca.
  gelme arkadaş.
• 11071

  (bkz: #1976858)
  
  röportaj italyancadan çeviri herhalde. cümeleler düşük, anlatılmak istenenle anlatılan arasında bağ kurmak için beyin jimnastiği yapmak gerekiyor.
  
  ininden çıkan kim? maç kaybetme hakkını kim veriyor ya da ne zaman bu hakkı kazanmışlar. ozan'ın saçı ile alman medyasının ne alakası var? alman medyası o karikatürü çizmeseydi, bizim isyanımızı s*kine takmayacağının ilanı mı o cümeler. sosyal medyada paralı askerler azınlıkta olduğu için övülmesi gereken övülüyor, yerilmesi gereken yeriliyor. para ve tehdit ile istediğinizi yazdıramadığınızdan tüm derdiniz. yoksa kazanılan maç sonrası daha biz tv'den izleyenler maç sonrası reklamlarını kapatmaya fırsat bulamadan zafer fotolarını sosyal medyadan paylaşmazdınız. kazanınca kimse bizi fazla övüyorsunuz, aslında hala aynısının laciverdiyiz demiyor. hangi senaryolar değişiyor, reklam senaryoları mı? euro 2000'de vardı bi reklam. elenince top futbolcuların yattığı yatakhanenin kapısının pervazından dönüyordu. elenmezden evvel kapıyı geçip gol oluyordu. o tür küçük değişiklikler olur. o kadar takılmayın, senaristler halleder.
  
  yarın maçı olduğu halde önceki maçla ilgili konuşan teknik direktör.
• 11072

  yabanci basin ile toplantisini toplanti boyunca italyanca konusarak yapmis. milli takimi birakacagi yönunde degisik sinyaller yayiyor ve tercumana turkce iletilen "kalacak misiniz gidecek misiniz?" sorusunu cevirmedigi icin bir araba firca kaymis.
  
  buradan iki sey cikarabiliriz. ya galatasaray'a gelecek ya da italya'ya gidecek.
• 11073

  herşeyi anlarım da 'sadece motivasyonla başarılı oldu, taktikle değil(!)' denmesini aklım mantığım almıyor. bir teknik direktör sadece motivasyonla bu derece nasıl başarılı olur arkadaş?
  
  sadece galatasaray'daki döneminde aldığı bir kamyon dolusu kupa var. üstelik futbol olarak türkiye'ye gelmiş tek avrupa kupası onun dönemindedir. bunun fiorentina'sı var bir de. aradan 15 sene geçmiş taraftarları 'senin gibisi hala gelmedi' diyorlar. fiorentina'da, yani bir tane bile türk oyuncusu olmayan bir takımda taktiksiz sadece 'hadi oğlum, hadi koçum(!) ile başarılı oldu ve milan'a gitti öyle mi?
  
  biraz mantıklı birşeyler karalayın da okuyalım. böyle saçma sapan şeylerle gelmeyin buraya.
• 11074

  17 haziran 2016 ispanya türkiye maçı öncesi basın toplantısında tercümanı ile problem yaşadığı an şurada. sanki mehmet demirkol'un sorusu beklemediği bir soruymuş da zaman kazanamadığı için sinirlenmiş gibi bir hissiyata kapıldım vücut dilinden.
  
  soruya yanıt verirken koltuğunda abuk subuk hareketler yapmış.
  
  https://youtu.be/wnQhcdjVr18?t=11m10s
• 11075

  gergin, agresif,
  2000'li yılların babacan halinde olmayan,
  her başarısızlıkta liseli ergenler gibi birilerini suçlamaya kalkan,
  haksız olduğu bir konuda bile tercümana çıkışan parator.
  
  fatihçim, bak hayatım,
  o tercümantürkçe'den türkçe'ye tercüme yapmıyor, ingilizce'ye yapıyor.
  kaldı ki, orada simultane tercüme eden kulaklıklar var ve adam da sana bunu anlatıyor,
  yani senden başka herkes o soruyu kendi dilinde anladı...
  
  rahat ol...
  
  ve bırak bu tavırları,
  başarıyı ve erdemi değil de kabalığı öne çıkarıyorsun...
  
  baksana,
  ardabile artık sana benzemeye başlamış,
  o da eleştiri kaldıramadığı için saçma sapan tavırlarla basın toplantısını terk ediyor.
  
  keşke reklamdaki gibi takım otobüsü unutsaydı bunu bir yerde...
  
  florya'nın tornasından nasıl geçtiniz arkadaş siz?
  bu kadar mı değiştiniz?
  
  yolunuz bizimle tekrar kesişmesin umarım...