resim
Erman Kılıç
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:Hatayspor
Yaş:41
Uyruk:Türkiye
  • 509
    2013 yılının temmuz ayında bedavaya gelmiş, bizimle kamp geçirmiş hazırlık maçları oynamış süper kupa finalinde oyuna girip şans bulmuş olan oyuncu. bütün yaz harıl harıl takım arayıp ardından son hafta galatasaray ile sözleşme imzalayan aydın yılmaz şampiyonlar ligi kadrosuna yazılıp kendisi dışarıda kalınca haksızlığa uğradığını düşündü ve 2013 eylül ayında gitti. giderken de para kazandırdı. biz ne topçulardan zarar ettik. şu adam 2 ay gibi bi sürede 2 kuruş da olsa kazandırıp gitti. haksızlığa uğradığını düşündü ama aydın yılmaz'ın yerine kendisini de yazamıyorduk kural gereği. kendisi selçuk'un, burak'ın falan olduğu kontejandaydı.

    kalsaydı o zaman oynadığımız 4-4-2 taktiğinin sol kanadında azımsanmayacak derecede şans bulacaktı. oyun yapısı da bizim o dönem oynadığımız 4-4-2 ye uyuyordu. bedavaya gelip 2 ay sonra küsüp giden ve giderken para kazandıran bir oyuncudur kendisi. galatasaray kalibresinde olmayan başka oyuncular ile karıştırmanın ya da kıyaslamanın kimseye hiç bir yararı yok. bence kalsa o 4-4-2 nin solunda emre çolak'tan çok daha verimli olurdu.
  • 414
    önce referans entryi verelim;

    http://www.rerererarara.net/sozluk.php?id=1298246

    görüldüğü üzre aydın beyin kadroya alınmasının altyapı kuralıyla falan hiçbir ilgisi yokmuş. bunu okuyana dek düşüncem fatih hoca'nın sadece kural gereği aydın'ı takımda tutup tüm sezon boyunca tribünde oturtacağı idi ki, hayalmiş.

    şimdi okuyorum da erman'ın eskişehir'e verilmesi konusunda profesyonellikten dem vuranlar falan var. hatta fatih hoca'ya laf atmak için bahane aranıyormus falan. bakın üzülerek söylüyorum ki bu sezon ilk defa bir yönden de olsa fener'e benzediğimiz bir nokta var; futbolcu hayatını alt üst edip bir kenara atıyoruz. yönetimlerin kusuru olur hep de olacak. ancak insan yaşamını, onun duygularını hiçe sayıp yapılan hatalar pek makul karşılanabilir hatalar değil. biz bekliyoruz ki kurumsallaştık, bu ilk başta planlama konusunda büyük katkılar sağlayacak, sonra bir bakıyoruz yapılan transferler tribünde, ötekinin düzenin altüst etmişsin, bunun adı da profesyonellik olmuş.

    fransa'dan üst düzey stoper getiriyoruz. chedjou. adamın oradaki formu ve ismi belli. kulübüne, taraftarına olan alışkanlığı belli, mutlu yani. ta 12/13 sezonu öncesinde federasyon diyor ki böyle böyle bir kural gelecek. susuyoruz. susuyoruz.. herkes susuyor. herkes susar tabi. lokomotif konuşmazsa vagon niye ses çıkarsın. sezon sonu geliyor. kafalarda isimler var. burası türkiye ya, her şey zaten son dakikada değişir. bak değişmedi, n'oldu şimdi? dünyanın çirkeflikte başı çeken kulüplerinden fenerbahçe, adamların bu işe yanaşmamasına ve bunu sadece galatasaray'ın önünü açmamak amaçlı olmasına kim ne ses çıkarabildi. hakkın yok çünkü abi. bir sezon susarsan ben olsam ben de değiştirmem. başta gururuma yediremem zaten. adama açıkça yalı kazığı muamelesi yaparsan yedirmez tabi. mr. demirören'in hakkındaki düşüncelerim az çok vicdanlı birisinin düşünceleri ile aynı. bunu belirtmeme bile gerek yok sanırım. velhasıl avrupa'nın başta gelen stoperlerinden chedjou, sezonun büyük bir bölümünde tribünde olacak. bir sezonu öldü ve bu durum her futbolcuda olduğu gibi eskisi gibi olabilir mi sorunsalını meydana getirecek. aksini düşünen?

    erman'ı aldın getirdin sivas'tan. adam bas bas bağırıyor cimbomluyum diye, çocuk gibi mutlu. bu mutluluğun en önemli sebebi de 29 yaşında olan bu futbolcunun şampiyonlar ligi deneyimi yaşama hayali, hem de taraftarı olduğu kulübün forması altında. transfer döneminde okumuştum, hatrımda ama hatalı isem arayın; adamın 3 sezon ortalaması 9 gol 9 asist. sivas'ta her sene 18 - 20 gole etkisi olan bir oyuncu. buraya getirirken tabi ki 11 oyuncusu diye getirilmiyor. haliyle böyle bir katkı da beklenmiyor. kendisi de beklemiyor. bu konuda tereddütü olan? velhasıl onun da alışkanlıkları var, üstüne çatır çatır top oynuyor. ama sevgiliden davet gelince reddedemiyor tabi haliyle, ne bilsin yaşayacağı hayal kırıklıklarını.. ağzı kulaklarında koşa koşa geliyor, sonra bir bakıyor şampiyonlar ligi yok. hayal suda, alışkanlıklar çöpte, sudan çıkmış balığa dönmez misin abi? hadi diyelim takım o kadar iyi ki, tercih yapmakta çok zorlanıldı, piyango erman'ı vurdu, o da yok. altyapının çocuğu olan ama ne hikmetse takımına duygusal bir bağı olmayan aydın, göt sıkışınca diyor ki hocaaaamm imdat. hoca adamı elinden tutup çekmekle kalmıyor, üzerine ödülü de bas hoop şampiyonlar ligine. e bu adam senin verdiğin parayı beğenmemişti hani. tüm yaz yatmadı mı? erman hırsla istekle çalışmadı mı? üzerine kadro seçiminde zorda olduğun bir durum da yok. peki niye hocam?..

    gelelim terim meselesine. hocanın kulübe katkısı belli. galatasaray isminin altındaki isminin büyüklüğü belli. metin oktay ruh, kendisi beden olsun, anlaştık mı? ancak bu seçimde hocayı eleştirmek için ortam aramaya bile gerek yok;

    1. transfer listesini kim veriyor; hoca. yani ünal aysal 'sivas'ta erman varmış alak mı?' deyip transfer yapmıyor, yapamaz da. bu olasılığın dünyada en düşük olduğu kulüplerin başında galatasaray. yani hoca erman'ı istiyorum diyor. tabi erman da boşta. alınıyor.

    2. aydın meselesi patlak veriyor. hani diyorsunuz ya lan hoca takımın hep başında ne varsa onu senden fazla görüp değerlendiren o. aynen abicim. hoca hep takımın başında ve aydın'ın o idmanda bütün yaz boyunca olmadığını görüyor. erman'ın da orada olduğunu görüyor. sizce yatan bir aydın'ın fit bir erman'dan kötü olma ihtimali var mı? hatta daha iddialı soruyorum; yatan bir aydın'ın yatan bir erman'dan iyi olma ihtimali var mı? ama uefa'ya kadro veriliyor, bunu da hoca yapıyor bu arada ve o an, erman için en optimist tanımla kötü..

    şimdi kimi laflar var ki içinde e erman ne bekliyordu ki geçiyor. erman zaten bu takıma geldiğinde ilk 11 beklemiyordu. hele şampiyonlar liginde oo gelsin ilk 11'ler gibi bir hayali yoktu. o adam oturup kafasını toplayıp düşündüğünde hayalinde belki de 2-0 önde olacağımız grubun en zayıf takımına karşı 70'de oyuna girmek vardı. o düzeyde, o organizasyonda kariyerinin bitmesinde 4-5 yıl kala gönlünün olduğu forma altında bulunmak vardı. yani siz sanmayın ki erzincan doğumlu sivas'lı bir adam istanbul'a, galatasaray'a geldiğinde götü kalkık hayaller kuracak.

    bu meseleye profesyonellikle yaklaşan arkadaşlar da umarım yarın 5 yıl çalıştığınız bir şirkette terfiyi sizden az çalışıp yalakalıkla alan birini görürseniz yine aynı şekilde yaklaşırsınız. öteki türlü elinizdeki kadehi sinirden nereye monte edeceğinizi şaşırırsınız.
  • 253
    19 ağustos 2013 galatasaray gaziantepspor maçı'nda yumruk şova gelirken attığı bi depar var, hakan balta 6 yıldır bizde, ben daha hiçbir maçta öyle iştahlı, öyle içten koştuğunu hatırlamıyorum. çocuk yaramazlık yapar ya, ebeveyn de bugün dışarı çıkmıyorsun berk, cezalısın der. sonra surat yapar çocuk, üzülürsün, tamam tamam hadi çık dersin. okula giderken 5 dakikada giydiği ayakkabıyı 10 saniyede giyer, ardından merdivenlerden sekerek iner..vücut dili, gözlerinin içi mutluyum diye bas bas bağırır. erman da 19 ağustos günü öyleydi.

    yeni nesil şımarık internet taraftarı bu tip futbolcuları sevmez. ufak bir başarısızlıkta erman gibi adamların ne işi var abi bu takımda derler. geldiği yere, sivas'a atıfta bulunurlar, oduncu gömleğine laf ederler..liverpool'dan gelen faydasızın faydasızı kewell'a taparlar, sözlüklere üye olup kewell'lı nickler alırlar ama erman'ı sevmezler.
    manava benziyor derler, sonra çok müthiş bir tespit yapmış gibi ayfonundan twitter'a girip, manav lan bu ehe ehe diye tweet atarlar.
    gezi çocukları.
  • 510
    gelip oynatmadan gönderdiğimizde, - son iki senenin şampiyonuyduk - takımda hava müthiş, yıldızlar, fatih terim, ünal aysal, şampiyonlar ligi... bu sene şampiyon olamayacaz lan dedim içimden. bu adama haksızlık ettik dedim. kesinlikle olamayız dedim. o sene terim gitti, aysal dağıttı, takım cozuttu. ben o sene şampiyon olamayışımızı ve dağılmamızı nedense bu adamın hakkını yememize - ahını almamıza bağladım, bağlarım hep...
  • 146
    kendisinin transferi, armani marka takım, gucci marka ayakkabı, vakko marka kravatlarla dolu bir bavula pazardan alma kalın yün kazak koymak gibidir. koyarken tereddüt edersiniz, çoğu kişi yakışmayacağını söyler, ailenizden bile yadırgayanlar olur ama, zorlu koşullarda deli gibi işe yarar o kazak. diğer giysileri gözünüz bile görmez o an. sonra havalar düzelir, pahalı elbiseler kendini gösterir, kazağı da eskiyince atarsınız ama zamanında almış olduğunuza bir dakika pişman olmazsınız.

    erman kılıç da bir necati, bir yusuf şimşek, bir elmander gibi sezonun sürpriz yumurtası olur, bu şampiyonlukta da sene sonu ağlayan olur umarım. yok fiyatına alınmış, başarılı bir transfer hamlesi.
  • 77
    - üç kulvarda yarışıyorsun.

    - son iki sezonda yedek kadron türkiye kupası'nda daha ilk turlarda elenmiş.

    - bu adam son iki sezonda 19 gol 24 asistle oynamış.

    - rotasyonundaki yerli oyuncularından hiçbiri sivasspor'da bu istatistikleri yakalayabilecek seviyede değil.

    - hızlı, dikine oynayabilen ve iyi şutları olan bir oyuncu.

    - bonservis bedeli ödemeden transfer ediyorsun.

    - büyüklerin genç yerli fantazisi yüzünden, son bir iki sezon iyi performans gösterip göze batan yıldızlara talip olduğunda anadolu kulüperli kapıyı 5 milyon euro'dan açıyor.

    - yabancı sınırı diye bir şey var.

    - zaten yaşını da hesaba katarsak ilk 11 için değil rotasyon için yapılacak bir transfer.

    - yedek kalmayı problem etmeyecek fakat formayı kapmak için yarışmaya girebilecek kadar hırslı bir oyuncu. (bkz: rekabet ortamı)

    - tutmazsa en fazla bir yıllık verdiğin ücretten olursun. alacağı para da sercan yıldırım'ın yıllık alacağı paradan çok olmaz merak etme. ayrıca; (bkz: çağlar birinci), (bkz: emre çolak), (bkz: aykut erçetin), (bkz: ufuk ceylan), (bkz: yiğit gökoğlan)...

    - eğer transfer olacaksa, transferine onayı verecek olan fatih terim.

    ve sen bu şartlar altında hâlâ bu transfere burun büküp "anadolu topçusu yeaa" diyorsun.

    tamam.
  • 500
    galatasaray formasını az da olsa giymiş futbolcu.
    kendisini bugün karşıyaka mavi bahçe alışveriş merkezinde gördüm. eşi ve çocuklarıyla arabadan inmiş bana doğru yürüyordu.
    tipi çok tanıdık geldi. boyu itibari ile acaba hangi jokeydi diye düşünüyordum ki dönüp bacaklarına baktım. yok dedim bu futbolcuydu.
    uzunca bir süre düşündükten sonra kim olduğunu buldum.
  • 251
    bugün 3 fenerbahçeli 1 galatasarayli arkadaşimla gece 3'e kadar futbol muhabbeti yaptik. bir ara konu erman'a geldi. o ne öyle ya dedi pis fenerli, manav gibi adam. evet dedim, adam manav gibi gözüküyor olabilir. ama fener'e koysan ilk 11'in değişmez ismi olur. kuyt muyt dinlemez. anlar mi fenerli? anlamaz. geçiştirdi, neyse. sorun kafada bitiyor aslinda. ciddi anlamda taksim meslek liseli gibi görünen cristiano kariyi kizi peşinden koştururken, bizim ayağa pas yapabilen, uzaktan, toplara en az cristiano ronaldo kadar iyi vurabilen adamimiza manav benzetmesi yapiliyor. amele gibi görünen doktorlara nasil ki, vay inşaatçiya bak, doktor olmuş demiyorsak ve doğulular hep böyle çalişkan olup yüksek mevkiilere geliyorlar diyebiliyorsak, erman'i da galatasaray'a transfer olduğu için, sneijder'le verkaç yapabildiği için, diş görünüşünü siktiredip, kutlamaliyiz. helal olsun sana erman. geç oldu ama güç olmadi. sana yakişti sari kirmizi.
  • 273
    kızların tarifi ile "cok iyi cocuk ama bira sey..."

    ney dersin bir sey diyemezler.
    ben söyleyim boyle fucker bir tipi pic bir tipi yok ya adamın, fuck off falan da demiyor, kendisi yurdum insanıdır. kahvenin cıragı,berberin kalfasıdır. en iyi sebze-meyveyi sana verir en iyi trası 10 tl.ye yapar ama mahalle macına onu degil gide faydasız pic hasan'ı cağırırsın...

    güzel insandır, elinden geleni yapmaktadır, bu sezonun ekstrası kendisi olacaktır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın