türkiye öyle bir ülke ki çoğu zaman yanlış tercihlerde bulunuluyor, doğru tercih yapılsa bile yanlış zamanda gerçekleşiyor.
ergin hoca kulübümüzde çok önemli işler yapmış, dik duruşuyla, asi kişiliğiyle, bizlere yaşattıklarıyla önemli figür haline gelmiş bir isim. bu yıllar yılı da aynı kalacak.
koç geçen sene ligte, bu sene her platformda formsuzdu. formsuzluktan da öte
inancını yitirmişti.
böyle inançlı bir adamın kenarda silik silik, omuzları düşük ve pes etmiş şekilde durması içimi yaktı hep.
öyle görünce koçu, belli oldu zaten geleceğin pek de parlak olmadığı.
nasıl ki ekrem hocanın gidişiyle kadınlarımıza bir heyecan geldiyse, aynısı erkek takımı için de gerekliydi ve teoride doğru olan yapıldı ergin hoca ile devam etmeyerek. dikkat ediniz ki sadece teorik olarak doğru bu olay çünkü bir sucuk tayfa varken ve koçun gitmesi için aç kurt gibi beklerlerken yol ayrımı onları mutlu etti. bu da bizler için hiç hoş olmadı.
artı üstüne bir de erman kunter gibi, basketbolun mustafa denizli'si olarak gördüğüm bir ismi takımın başına getirerek tüy diktiler.
ergin hocayı gönderiyorsan yerine adamakıllı birini getir ki değsin değil mi? ama yok liseli kunter tercih edilecek illa.
makam yabancıya gitmesin!
yani doğru tercih yine yanlış zamanda yapıldı. yanlış şekilde yapıldı.
ergin ataman'ın 2012'de galatasaray'a imza attığı günü çok net hatırlıyorum. içim o kadar rahattı ki anlatamam. sanki gelecekten başarı teminatı almış gibiydim. öyle de oldu.
lig şampiyonlukları ve eurocup kazanıldı. daha birçok başarıya imza atıldı.
hocanın da dediği gibi aklımızda hep
galatasaraylı ergin olarak kalacak.
inancını bizlerden önce yitirdiğin için sana biraz kırgınım ancak bu camia seni çok seviyor, sevecek de hocam.
yaşattığın onca güzel an için sana teşekkür ediyorum.
gel dediler geldin, git dediler gittin
ve bil ki yine geleceksin.
son olarak:
yollar uzun, dikenli, taşlı olsa da
bastığın yer hüzünle dolsa da
sel, çığ, ateş, önünde her ne olsa da
cimbom başı dik yürür
cimbom başı dik yürür!