resim
Erden Timur
Görev:As Başkan
Takım:-
Yaş:42
Uyruk:Türkiye
  • 4877
    an itibari ile görevini bırakmış olan eski sportif a.ş. yöneticisi.

    bugün pekçok yerde bunun hesabı sorulur vs yazanlar görüyorum. sene sonu gelecek bir şampiyonlukta ne erden timur hatırlanır ne başka birşey. dursun özbek efsane başkan diye ayakta alkışlanır.

    hala bazıları tarafından, en iyi döneminde fatih terim’i kovan, ünal aysal büyük başkan olarak anılıyor.

    bizim halkımız biraz balık hafızalı, günlük başarılara göre çok yönleniyor.

    bu sene tüm ümidimiz okan hoca, artık sendeyiz hocam.
  • 4879
    galatasaray’ın ilerideki müstakbel başkanı.
    kendisini, dursun özbek yönetiminden çıkarttığımızda geriye pek bir şey kalmıyor.

    bu 2 cümleyi bu yıl buraya inanarak defalarca yazdım. bugünkü veda konuşmasını dinledim.
    yoruldum artık diyebilirdi, eşimin rahatsızlığı diyebilirdi, işlerim diyebilirdi. demedi.
    2 ifadesi çok üzücüydü.
    “ içeride tutunacak dalım kalmadı” ve “ içerde kötülük”. “ galatasaray siyaseti” dedi.

    kendisinin şimdi kulüp dışı varlığı, artık demoklesin kılıcı gibi yönetimlerin tepesinde sallanacaktır. bazı ışıltılı transferler ve diğer aksiyonlarla bu ayrılış kısa vadede kapatılmaya çalışılacaktır ama orta ve uzun vadede o kılıç iner.
    divanda iner, genel kurulda iner, stadda iner, sosyal medyada iner , ve hatta lisede/cemiyette iner. metin öztürk, cenk ergün, taner aşkın vs.. nasıl bir halt ettiklerinin farkında değiller.
    galatasaray’ın içinde kabaca hep bu iyiyle, kötünün mücadelesi vardır. iyi , çoğunlukla galip geldi ki geçmiş 24 şampiyonluk oldu. gene galip gelir.
  • 4880
    galatasaray kulübü yönetim bazında her dönem tabiri caizse “içimizden biri” olarak adlandırılabilecek bir kişiyi idari kanatta barındırmıştır. bu kişi gerek basına verdiği demeçlerle gerek transfer hamleleriyle gerekse başkandan çok başkan sıfatını barındırarak taraftarın nabzını ve camiayı bir arada tutan figür olmuştur. buna bazı dönemler abdurrahim albayrak, ali dürüst, haldun üstünel’i sayabilirim. kimi zaman doğrudan dönemin başkanı yukarıda saydığım özelliklerden dolayı kulübün simge isimi haline gelir onu televizyonda demeç verirken görmek, derbi mağlubiyetinde, çıkan olaylara karşı pasif kalmaması veyahutta babacan tavırlarıyla 30 milyonluk camiayı tek ses yapan kişi sıfatına büründürebilirim. özhan canaydın, duygun yarsuvat, faruk süren, ünal aysal, mustafa cengiz gibi.

    gelelim yalnızca 2 senelik as başkanlık dönemiyle değil taa ki euro cup şampiyonluğumuz da taraftarın içinde bağıra çağıra tezahürat yapan, kulübün zor zamanlarında sahip olduğu şirket ile kulübe maddi yardım yapmakla kalmayıp stada sponsorluk yapıp mali açıdan çoğu tabloyu pozitife çevirmiş, iş bitiriciliğiyle, kalbur üstü oyuncuların kulübe kazandırılmasında doğrudan etkisi olan erden timur’a.

    bugün itibariyle kulüple olan bağının kopmuş olmasını ben asla şaşılacak şey olarak karşılamadım. çoğu zaman övündüğüm galatasaray kültürünün yapı taşı olan lise aklı içten içe kendisini yıpratmış olacak ki basın toplantısında aylardır şahsına yapılan yıpratma ve karalama kampanyaların açık yüreklilikle paylaştı.

    sevindiğim bir konu ise biz buradan kulübümüzü, kulüp içi dinamikleri, meyve veren ağacın taşlandığını görebiliyorsak kendiside bu konulara bir o kadar hakimdir. sevindiğim ve bildiğim bir ikinci konu ise çoğu galatasaraylı gibi kendiside şunu iyi biliyordur. bundan 5-6 sene önce otelleri aranarak taraftarın etkisiyle gönderilmiş olan dursun özbek yönetimini son iki senedir erden timur’un varlığı ve başarısı ayakta tutuyordu. yoksa ben pek çok galatasaraylının galatasaray başkanlığına dursun özbek’i yakıştırdığını sanmıyorum. ne olursa olsun aslolan galatasaraydır ve bu yüzden mevcut yönetim sportif ve idari açıdan başarısız olsun ve değişsin istenmemeli galatasaray’a ve galatasaraylılık duruşuna yakışır şekilde demokratik ve güçlü olarak bir sonraki seçimde başkan olarak kulüp idaresini almasını temenni ediyorum. ben kendisinden razıyım. teşekkürler erden başkan…
  • 4884
    kimse taraftar ne isterse o olur, bu kulübün asıl sahibi taraftardır gibi safsatalara inanmasın. bu kulübün asıl sahibi taraftar falan değildir kardeşim. taraftarın hiçbir yaptırım gücü yoktur. aramızdan bir kişi bile erden timur’un bırakmasını istedi mi? hayır. gel gelelim üç beş papaz, liseci istedi diye erden timur görevi bıraktı. üzülerek söylüyorum ki milyonlarca taraftardan önce bu üç beş lisecinin ne istediği önemli. yine rahat durmadılar bir çuval inciri berbat ettiler. başarılı geçen iki sezonun ardından bu başarının üstüne tuğla örmek varken yine sil baştan sıfırdan başlayacağız her şeye. mevzu sadece erden timur’un bıraktırılması da değil. balık baştan kokar. bundan sonrası hatalar silsilesi şeklinde devam edecek. 31 yaşındayım. bu filmi daha önceden iki kez izledim. nasıl bittiğini biliyorum. fazla karamsar bir yorum olacak belki fakat önümüzdeki minimum iki sene bizi karanlık bir süreç bekliyor.
    erden bey’e söyleyebileceğim şey ise şu; her şey için teşekkürler ve asla galatasaray’a küsmeyin.
  • 4887
    birebirde kendisini tanımıyoruz ama gerek davranışları ,gerekse söylemleri ile hakkında bir fikir sahibiyiz. bu fikirde olumlu. galatasaray ile olan ilişkisi yöneticilik anlamında sona ermiştir. ayrılığını galatasaray siyasetine bağlamıştır. savaşmadığı için eleştiren taraftarlarımız oldu. ben kendisinden razıyım. zaten hepimiz bir şekilde olayların buraya geleceğini biliyorduk. 1. erden timur dönemi sona erdi. aklında siyasete girmek yoksa 2. erden timur döneminde görüşeceğiz. artık kendisi ile olan ilişkimiz taraftar olarak omuz omuza beraber bağırmak. üstündeki yük bence çok ağırdı. ailesi ile ilgili söylediği şeyler önemliydi. savaşabilirdi ama bence ailesini düşünerek geri çekilmeyi düşündü. 6 yaşındaki oğlunun mezuniyetine babası çok meşgul olduğu için gelemeyeceğini düşünerek söylememesi ,söylerse babasının üzüleceğini düşünmesi. 6 yaşındaki evladına yüklediği bu vicdan muhasebesi bence bir baba için çok ağır bir yük. eşinin ablalarına ettiği teşekkür. neden bol keseden bu teşekkür diye düşünürken, eşinin hastalığı sosyal medyada dile getirildi. iyi günde, kötü günde edilen yeminde ablaların eşe destek olması. ne diyelim , öncelikle geçmiş olsun. tüm hastalara şifa dileklerimizi yazalım. kendi şahsi ve ekonomik ilişkilerini düzene sokarak daha iyi galatasaray'ı bir üst seviyeye taşımak için buluşmak temennisi .
  • 4888
    ne yazsam ne desem bilmiyorum. hastalık bu futbolun "hoşçakal deme vakti geldi fakat ben nasıl veda edeceğimi bilmiyorum. çünkü bunun olacağını hiç düşünmemiştim. böyle hayal etmemiştim..." şeklinde bir repliği vardı. tam olarak bu sözcüklerin arasında yüzüyor hislerim. açıklamalarını dinleme fırsatım olmadı lakin okuduklarım dahi beni derinden üzdü. özellikle “'erden'i seviyoruz, arkasındayız...' eee sonra? mauro ıcardi'den başka bu konuda bir destek görmedim.” sözü çok üzdü beni. koskoca kulüpte bir mauro ıcardi'nin adı geçti...

    mevcut başkanımızın sorunların kaynağında olduğunu düşünüyorum. kendisine "yağlı surat" gibi sözler sarf etmek istemem, çünkü o halen başkanımız. ancak, adını anmak da istemiyorum. https://gss.gs/VWI.mp4 görülebileceği üzere, sayın erden timur, mevcut başkanımızdan ciddi anlamda bıkmış durumda. aynı açıklama sürecinde başkanımızı yalancı çıkarması da bunun bir örneğiydi. sezonun sonlarına doğru, eğer yanlış hatırlamıyorsam, başkanın sayın erden timur'un yüzüne başka, arkasından ise başka konuştuğu da gündeme gelmişti.

    sayın erden timur'un açıklamasının bir diğer bölümü ise "iftira dışardan gelince sorun yok, asıl sorun içerden gelince başladı" şeklindeydi yanlışım yoksa. tam metni aradım ancak bulamadım. bu açıklaması bana, 15 mayıs 2021 galatasaray yeni malatyaspor maçı'nın ardından fatih terim'in basın toplantısında söylediği, "biz bunların hepsiyle savaştık, işin garibi içeriyle de savaştık. o daha tehlikeli." ifadesini hatırlattı. galatasaray'ımızı sürekli olarak güçsüzleştirecek bir güç mücadelesi var içerde. bütünlüğümüz zedeleniyor ve taraftarımız buna güçlü bir ses çıkartamıyor malesef.

    söyleyecek çok şey var... özellikle bu sezon, yaşanacak her puan kaybında, yetişmeyen ya da nokta atışı yapılamayan her transferde, mevcut başkanımızın üzerine akbaba gibi çökeceğiz. erden timur gibi saygın bir kişinin intikamını, ultraslan gibi yönetim kuruluşuna bağlı bir taraftar grubu değil, bağımsız galatasaray taraftarları alacaktır.

    sayın erden timur, kendine çok iyi bak büyük başkan. güzel kalpli insan, senden çok şey öğrendim. seni çok seviyorum ve seni her zaman şu video ile hatırlayacağım;
    https://gss.gs/nqt.mp4

    gidişinde ise malesef bu fotoğrafların hep zihnimde kalacak;
    https://gss.gs/COP.jpg
    https://gss.gs/z8i.jpg

    son olarak, ayrılıklar da sevdaya dahil ise sevdanın ve ayrılığın en ihtişamlısını senle yaşadık başkanım.
  • 4890
    çok güzel insan ya gerçekten güzel insan.

    kalp kırmıyor gönül kırmıyor ama adamı her haliyle çok kırmışlar. hissediyorsun yani ne olduğunu. allah gönlüne göre verir inşallah. kalbinin güzelliği yansımış yüzüne. galatasaray'ı da binbir acı çekerek bıraktı. korkmadı, sinmedi. kim ne düşünürse düşünsün.

    dursun aydın özbek kendisine destek vermemiş midir? bilemem. sayın başkanım etrafında olan bitenden haberi bile olmayabilir farkına dahi varmamış olabilir.

    hakkımızda hayırlısı olsun. iyi bir galatasaraylı daha kulüpten ulaştırıldı. üç beş transfer için kendisine ithamlar yapanlar sevindi. ona üzüldüm biraz da. herkese rağmen kalsaydı keşke ama hayat işte.
  • 4891
    ilk devrilen domino taşıdır. bu etkinin sonunda taşın büyüğü dursun’u bekliyor. tebrikler, şampiyon olduğumuz bir sezonun hemen sonunda hepimizi karamsar bir havaya sokmayı başardınız. şu andaki atmosferi koklayan herhangi biri rakip şampiyon oldu sanır.

    kim ne derse desin, erden timur futbol organizasyonumuzun tam merkezinde yer alıyordu. iletişim ve koordinasyon kendisi üzerinden dönüyordu.

    bildiğiniz üzere bizim toplumun en karakteristik özelliklerinden biri her şeyi hızlıca unutabiliyor olmasıdır. dursun’un ilk dönemini de sportif başarılar sebebiyle kolayca unuttuk. şimdi kendisinin yetersizliklerini gizleyecek bir erden timur da yok. taşın büyüğü yaklaşıyor.
  • 4892
    transferde; çoğu yönetici için baş ağrısı olan detayları pratik zekasıyla, tertemiz kulüp lehine çözerdi. bonus, taksit detayları vs.

    çok duygusal adam, bu ona çok fazla şey kazandırıyor ama bazı şeyleride kaybettiriyor.

    2024-2025 yaz transfer döneminde planlama olarak sıkıntı yaşamayız. teknik ekip, scout ekibi, kadro planlama ekibi uzun süredir beraberler. bunun üstüne birde çok iyi iskelet kadromuz var. hedef isimlerde, doğru futbolcuya gitmede sıkıntı yaşamayız.

    fakat pazarlık masasına erden timur’un oturmaması bize bir şeyler kaybettirebilir. alınan, satılan bonservisler ve sözleşme detaylarında. giden gelen 10 futbolcuda küçük detaylar toplamı kulübe ciddi finansal artı sağlıyor.

    bütün bunların dışında floryada yarattığı olumlu hava parayla ölçülemez bir artıydı.

    son cümle, çok büyük emeği olduğu kemerburgaz metin oktay tesislerinin açılış sezonunda görevde olmalıydı.
  • 4894
    kılıç çekmeden gittiğine göre, başkanlık hayali var. galatasaray'da işler rakip camia gibi olmaz, bırak birbirlerine terör destekçisi damgası vurmayı birini bugün hedef gösterse yarın bu karşısına çıkar. işte bu yüzden kılıç çekmedi veyahut çok naif, çok narin. bu kadar naif ve narinlikle galatasaray başkanlığı yapamaz diye düşünüyorum. umarım gerçekten tutunacak dalı kalmamıştır zira zamanla taraftar desteğini yitirebilir.
  • 4895
    adam gibi adamdır. kendisini sevmeyen ve hakkında kötü yorum yapanlar, açık konuşayım galatasaraylı değildir. sosyal medyada rakip takım taraftarları tarafından hala anlaşılmaz şekilde her türlü hakaret ve iftiraya maruz kalıyor. bu kadar naif ve dürüst adamdan, sırf başka takımlı diye nefret etmek kötü insan olmayı gerektirir. peki aynı takımı tutup da kendisinden nefret edenler namussuz değil de nedir?
  • 4896
    galatasarayin, surekli basari ve avrupanin gediklisi olma amacinin karsisindaki en buyuk engel olan; kulup ici siyasete, karsi cephe alan ve ilk adimi atan cesur yurek.

    son iki sezonda erden abi bize onemli bi sey ogretti o da; iyilerin sonunda mutlaka kazanacagi.
    bu hikayenin iyisi olan erden abi, kulubun kanserli hucresi olan dinazorlara karsi kazanacak ve galatasaray icin avrupa basarisi hemen ardindan erden abinin yonetiminde gelecek insallah.
  • 4897
    gidişinin etkilerinin sadece önümüzdeki sezona değil, birkaç sezona ve dursun özbek yönetim süresinin tamamına yansıyacağı hiç şüphesiz ortadadır. galatasaray için elinden geleni ardına koymadı. yaptığı sözleşmeler, kulüp taraftar vw oyuncu arasındaki su terazisiydi kendisi. yeri geldi mikrofonlar karşısında posta koydu ve haklarımızı savundu. biz seni unutmayacağız. basın toplantısındaki hali gerçekten çok kötüydü. yolun açık olsun abi. inşallah yollarımız ileride tekrar kesişir ve umarım önceden şunları bunları alın diye bir liste yapıp özbek’in eline vermişsindir. en kötü oraya bakar kendileri zira salı günü transfer bombaları cidden patlayacak (!).
  • 4898
    gitmeden zaten listesini vs hazır bıraktı. 2 ay tertemiz bir kafa izni yapsın, evi işi yoluna koysun sonra hıncal uluç gibi lanet olsun nefret ediyorum bu galatasaray'dan diyerek söylene söylene geri dönmesini bekliyorum.

    bu 2 ayda dursun da büyük ihtimalle varlığının hiçbir anlam ifade etmediğini anlamış olur. keza tüm başkanlığı tek bir hataya bakıyor. liseci zihniyetin kulakları da baya bir çınlamış olur 2 aya.
  • 4899
    erden timur son yıllarda yönetici bazında rahmetli mustafa cengiz'den sonra başımıza gelen en iyi kulüp çalışanıydı bence.

    bu sezon yapılan ve tutmayan transferleri geçiyorum. geçen sene tuttu, bu sene tutmadı, denedi, olmadı. canı sağ olsun. bu konuda kendisine tepkili olsam da bazıları gibi kulübün parasını çarçur etme derdinde olmadığına ve samimiyetine yürekten inanıyorum. ama çünkü geçen sene "ligi bitirtmeyiz" diyen adam bu sene ali koç'un yaptığı algılara sessiz kalmasını hâlâ kabullenemiyorum.

    baki & koç bize demediğini bırakmazken hitabeti sıfır olan bir başkandan zaten medet ummuyordum ama en azından erden timur var diyordum. ama o bu sene haklarımızı savunma anlamında beni büyük hayal kırıklığına uğrattı.

    burada "biz taraftarlar arkasındayken nasıl beni yalnız bıraktı der" diye sitem ediliyor kendisine. bunu da anlamsız buluyorum. ali koç gibi biri direkt olarak kendisine savaş açmışken burada "erden timur sonuna kadar arkandayız" yazmakla, sosyal medyadan destek olmakla olmuyor o işler işte. onun da şanssızlığı dursun özbek gibi birinin yönetiminde olmaktı işte. onu koruması gereken 1. kişi maalesef doğru düzgün konuşmayı bile bilmediği için resmen ite köpeğe yem oldu erden timur.

    dursun özbek hakkında "normal şartlar altında kulübün kapısından içeri sokulmaması gereken birini tekrar başkan seçtik" yazdığımda burada recm edildim ve şimdi ise erden timur yüzünden millet dursun özbek'e yükleniyor. kafayı yiyeceğim cidden. dursun özbek'i başkan olarak görmek istememenizin sebebi erden timur olmamalıydı. biz fenerbahçe değiliz. tek bir kişiye bağlı olmak, bağlanmak büyük saçmalık bence ki zaten erden timur son senesinde haklarımızı savunma konusunda neredeyse hiçbir şey yapmadı ve üstüne bir de dursun özbek gibi birisinin tekrar başkan seçilmesine vesile oldu. bir yerden sonra yarardan ziyade zarar vermeye başladı ve kulüpten ayrıldığı için sevinçliyim. yıprandığı çok belliydi. keşke şu son başkanlık seçimine etki etmeden tavrını koysaydı. bunu da yapmadı ve giderayak bir falso daha verdi maalesef.

    umarım kendini toparlamış bir şekilde döner ve galatasaray'ın menfaatlerini tam anlamıyla savunabilecek bir şekilde başkan olarak görürüz kendisini.
  • 4900
    (bkz: #3799734)

    aradan geçen zamandan akan sular bugün varacağı yere ulaştı. gece gece uyku da tutmadı. basın toplantısı bittiği andan itibaren kendimce düşünüyorum.

    sonda söyleyeceğimi başta söyleyim. bence yine doğru olanı yapmıştır.

    fatih terim, haldun üstünel, ünal aysal, abdürrahim albayrak, mustafa cengiz gibi aklıma hızlıca gelen isimler ve daha nicesinin yaşadığı süreçlerden biliyorduk aslında biz bugün anlatılanları.

    galatasaray’da kriz bitmez, derin galatasaray, mayısta şampiyonluk haziranda kaos esprilerini de yapardık aramızda. burda da yazılır çizilirdi hep arka planda olanların karmaşıklığı, akıldan izandan uzaklığı.

    en çok fatih hoca anlatmaya çalıştı bize bu kirli oyunları. ama hocayı bilirsiniz çok cepheye yetişmeye çalışır. biraz da üstü kapalı konuşur. bolca da kavga dövüş sever. e yeri de protokol değil saha içi olunca havaya gitti biraz o mesajlar. diğer isimler ise sessiz sedasız aldılar ceketlerini çıktılar. ya da galatasaray siyaseti denen garabetin tarafı oldular.

    ancak, bugün ilk defa kravatlılardan birisi, bu siyasetin tarafı olmak bir yana, bu galatasaray siyaseti denilen kokuşmuşluğun bizzat kendisini alenen basına, bizlere ortaya koydu. daha da önemlisi erden abi liseye kral çıplak dediği andan itibaren o ya da bu sebeple camianın ağır topları direkt olarak basın üzerinden mevzuya dahil oldu. yani kapıların açılmasının ilk adımı atıldı. yani o kapalı kapılar ardında dizayn edilen galatasaray siyasetinde, tam da içeride büyük bir dizayn dönerken kapılar açıldı. ben bu durumun galatasaray tarihinde bir dönüm noktası olacağını düşünüyorum.

    kıymeti kendinden menkul ancak sürekli pirana gibi yönetimlerde ve çevresinde olan liyakat yoksunu, lise mezunu olmak dışında görevi hakeden titri olmayan, galatasaray menfaatlerini düşündüğüne dair geçmiş donelere hiç sahip olmayan kişilerin artık kamuoyu önünde, camia içinde açıkça tartışılmasının önü açıldı.

    öte yandan, erden timur konuşmasının bir kısmında, ülkemizin bir diğer köklü okulu tarsus amerikan ve orda aldığı edebin vurgusunu yaptı. camianın ağır toplarından reşit ömer kükner’inde erden timur’a sevgilerini ileterek veda ettiği x paylaşımında aynı vurguyu yapması önemliydi. kısacası, camianın aklı selim tüm bireylerine, geneş kurul üyelerine verilmek istenen bir mesaj görüyorum burda. lise edebini korumaya çalışırken, liseden doğan piranalar sizi sömürüyor. açılmanın zamanı geldi.

    öte yandan galatasaray kültürü dediğimiz olgu galatasaray’lı erden’ler gibi binlercesi ile büyüdü bile. zannetmeyin, nevzat dindar gibi kalemşörlere yazdırıldığı gibi bir yıldız transferine susacak bir galatasaray kitlesi var. galatasaray’ın, kendisini menfaatsiz seven fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür ve kendini farklı alanlarda geliştirmiş bir entelektüel kitlesi var. bu kitle, lise kültürü dolayısıyla gençliğinde aşık oldu bu renklere. ancak bugün akla karayı ayırt edecek noktada. galatasaray’ı diğerlerinden ayıran kültür artık lisenin dışına çıkmış aramızda kol gezmektedir.

    bakın o kültür, tam da yazmakta olduğum sözlükte kol gezmektedir. türkiye’nin, dünyanın dört bir tarafından entelektüel kapasitesi yüksek, başarılı iş bireyleri galatasaray’ın geleceği için kafa patlatmaktadır. her gün yüzlerce vizyoner fikir klavyelerin ucundan dökülmektedir. bu kişilerin önemli bir kısmının kimliğinin bilinmesi dahi umrunda değildir. erden timur’un benden 5 bin tane vardır dediği isimsiz kahramanlar artık her yerdedir.

    erden abi (tanıdığımdan değil çok sevdiğimden) bugün kendi lugatıyla ve galatasaray’lı edebiyle kapıların açılmasının ilk adımını atmıştır. devrim vaktinin geldiğini ilan etmiştir. kurumlar ve kültürler kendilerini çağa uyduramadıklarında yok olup giderler. galatasaray’da bir rönesans döneminin vakti geldi de geçiyor. lisenin pilavı, cemiyetin kabaran kolları için değil yeni dünyanın vizyoner, sürdürülebilir galatasaray yüzü için lisenin kanatları altında, lise damgasına ihtiyaç duymayan erden abilerin dümene geçme vakti gelmiştir. inanıyorum ki bu devrimi ilan eden koltukta erden abiye nasip olacaktır.

    sözün özü, bazı sancılar yeni bir çağın ayak sesleridir. şüphesiz zor olacaktır. ancak bu sefer, öncekiler gibi umutsuz değilim. vira bismillah!!
App Store'dan indirin Google Play'den alın