170
benim gibi istanbul'dan çok uzaklarda yaşayan biri için hayaller 2009 aralık ayında gerçek oldu. sırf kombine alayım, galatasaray'a yakın olayım diye, öss'de istanbul ve bursa yazan ben, akdeniz tıp'ı kazanıp ağlamıştı o yaz. tabiki mesafeler engel olamazdı artık, kavuşma gerçekleşmeliydi, çok beklemiştim bunun için. ve fırsatını bulur bulmaz hayallerimi süsleyen eski açıktan biletimi alıp, uçağa atlamıştım.
maça dair hatırladığım şeyler çok az. çünkü rüya gibiydi herşey. eski açık'ın merdivenlerinden cıkarken kapalının üstündeki armamızı, sonra tirbünün üstündeki galatasaray yazısını, koltukları, yemyeşil çimleri, yıllarca televizyondan görüp hayal ederek büyüdüğün yerleri, en büyük efsanelerinin mücadele ettiği ölümsüz sami yen'i görmek tarif edilemez bir duyguydu benim için.
mustafa sarp'ın golüyle 1-0 kazanmıştık. bir de aşırtma golünü vermemişti hakem. coşmaktan göremeyip üzülmüştüm. neyse iyi ki de görememişim zaten.
(bkz: 3 aralık 2009 galatasaray panathinaikos maçı)
maça dair hatırladığım şeyler çok az. çünkü rüya gibiydi herşey. eski açık'ın merdivenlerinden cıkarken kapalının üstündeki armamızı, sonra tirbünün üstündeki galatasaray yazısını, koltukları, yemyeşil çimleri, yıllarca televizyondan görüp hayal ederek büyüdüğün yerleri, en büyük efsanelerinin mücadele ettiği ölümsüz sami yen'i görmek tarif edilemez bir duyguydu benim için.
mustafa sarp'ın golüyle 1-0 kazanmıştık. bir de aşırtma golünü vermemişti hakem. coşmaktan göremeyip üzülmüştüm. neyse iyi ki de görememişim zaten.
(bkz: 3 aralık 2009 galatasaray panathinaikos maçı)