felipe melo

aylardan temmuz, günlerden galatasaray sabah erkenden uyanıyoruz, biz de tatlı bir telaş var. izmir'de olup takımını desteklemenin gururuyla sabahtan yolunu tutuyoruz havaalanının rahat bir uçuştan sonra istanbul.uçaktan inip mecidiyeköy'e gidiyoruz. o gün store'a giriyorum forma almak için siyah formayı seçtikten sonra düşünüyorum kimi yazdırayım diye önümde 3 seçenek felipe melo,selçuk inan,arda turan. melo ile selçuk'u hiç izlemedim diyorum kararlı bir şekilde arda'yı yazdıracakken vazgeçip selçuk inan yazdırıyorum . neyse efendim geçelim. heyecanla stada doğru yola koyuluyoruz. metroda kaptan lütfen zıplamayınız diye anons yapıyoruz. neyse maça geliyorum, "bizim" arenamız'da liverpool maçı kadroları belli oluyor selçuk inan ve felipe melo ilk defa birlikte oynuyorlar ve felipe melo'nun galatasaray formasıyla ilk maçı,diyorum bu gözler ne zamandır böyle orta saha görmedi bir de bağırıyor çağırıyor iyice coşturuyor bizi velhasıl kelam o gün bugündür bizimle birlikte arma için savaşıyor. ve ben de her zaman arkasında olmaya devam edeceğim yürüyedur aslan parçası

dipçik: nedendir bilmem birden aklıma geliverdi o günü anlattım felipe melo'nun galatasaray formasıyla ilk maçı, o formayı ilk kez sırtına geçirişi bir başka anlamlı benim için.