23
iki takımında son 10 resmi maçındaki performanslarına bakarsak, galatasaray'ımızın rahat şekilde kazanacağı maçtır. beşiktaş, son 10 resmi maçında sadece 1 galibiyet, 3 beraberlik ve 6 mağlubiyet alırken, galatasaray ise, 7 galibiyet, 2 beraberlik, 1 mağlubiyet aldı. beşiktaş, son 10 resmi maçında, 12 gol atarken, kalesinde 18 gol gördü. galatasaray ise, 22 gol atarken, sadece 7 gol yedi. son 10 resmi maçlardaki formlara, gol durumlarına bakıldığında maçın ya 2-0 ya da 2-1 skorla galatasaray lehine sonuçlanacağı söylenebilir.*
elbette derbi maçı, süper final'deki ilk maç olması nedeniyle zor olması muhtemel maç olarak görünebilir ama bu sadece maç başlayana kadar konuşulacak şeyler olacak. maç başladıktan sonra beşiktaş'ın bu sezon atanla*, karşılayanın* olmadığının farkedileceği, topun genellikle galatasaray'ın kontrolünde olacağı, beşiktaş'ın, sadece taraftarı olması nedeniyle evinde olacağı ama deplasmanda oynar gibi kontra atak oynayacağı maç olduğu görülecektir.
ilk 15 dakikada her derbide olduğu gibi ev sahibi, taraftar desteğini de arkasına alarak daha atak, deplasman ekibi daha kontrollü oynar, bu maçta da beklenen bu. ama o ilk 15 dakika beşiktaş gol atamaz*, ondan sonra düşünemiyorum taraftarın "kartal gol gol" diye bağırırken, beşiktaş'ın şuursuzca ataklarını, işte o zaman ev sahibi olan beşiktaş, için işler tersine dönmeye başlayacak ve " kartal gol gol" diye bağıran tribünler, galatasaray'ın golünden sonra futbolcularına yönelik kötü tezahürat etmeye başlayacaklar, çünkü onlarda biliyor giden sadece maç değil, süper final 2.liği de gidiyor. ve maç bu durumlar altında, galatasaray'ımızın 3 puanı alıp evine döneceği maç olarak sonuçlanacak.
bunları okurken hayal gibi şeyler yazdım diye düşünenler olabilir. ama ben geçen sene 28 kasım 2010 tarihi'nde, ali sami yen stadı'mızdaki son derbide yeni açik tibünü'nde bu tarz şeyler maalesef yaşadım ve yaşadık. geçen sezon* iyi değildik ama son derbimiz olması nedeniyle tribünler coşkulu, maç önünde futbolcularımızı her zamanki gibi tribünlere çağırıyor, onlara olan güvenimizi gösteriyorduk ama maç başladı ortada gibi görünen oyunda, hemen 8.dakika da penaltıdan guti topu kalemize gönderdi ve 1-0 yenik başladık birden maça, ilk yarı bu sonuçla biterken biz yine ümitli ve son derbi çeviririz diye düşünürken ikinci yarı da beklediğimiz gol gelmiyor iyice sabrımız taşıyordu derken 79. dakika da nobre durumu 2-0 yapıyor ve son dakika da kewell golü atarak 2-1 yeniliyorduk işte o zaman başlıyordu kötü tezahüratlar, "yönetim istifa" vs gibi. maalesef bu maçta da görüldüğü gibi istatislikler bazen yanıltmıyor, 28 kasım 2010 tarihi'ndeki maça çıkana kadar galatasaray, oynadığı son 5 resmi maçın, 1 tanesini kazanırken, ikisinde beraber kalıyor, ikisini de kaybediyordu. bu maçlarda galatasaray, 2 gol atarken, kalesinde 7 gol görüyordu. beşiktaş ise son 5 maçında, 2 galibiyet, 2 beraberlik, 1 mağlubiyet alırken; 7 gol atıp, 6 gol yiyordu.
işte her takımın inişli çıkışlı durumları elbet olur ama bu sefer rüzgar tersine esiyor ve hep bizim arkamızda. bu sefer aynı durumları beşiktaş tarafı yaşayacak.
(bkz: keser döner sap döner gün gelir hesap döner)
başarılar galatasaray'ım ...
elbette derbi maçı, süper final'deki ilk maç olması nedeniyle zor olması muhtemel maç olarak görünebilir ama bu sadece maç başlayana kadar konuşulacak şeyler olacak. maç başladıktan sonra beşiktaş'ın bu sezon atanla*, karşılayanın* olmadığının farkedileceği, topun genellikle galatasaray'ın kontrolünde olacağı, beşiktaş'ın, sadece taraftarı olması nedeniyle evinde olacağı ama deplasmanda oynar gibi kontra atak oynayacağı maç olduğu görülecektir.
ilk 15 dakikada her derbide olduğu gibi ev sahibi, taraftar desteğini de arkasına alarak daha atak, deplasman ekibi daha kontrollü oynar, bu maçta da beklenen bu. ama o ilk 15 dakika beşiktaş gol atamaz*, ondan sonra düşünemiyorum taraftarın "kartal gol gol" diye bağırırken, beşiktaş'ın şuursuzca ataklarını, işte o zaman ev sahibi olan beşiktaş, için işler tersine dönmeye başlayacak ve " kartal gol gol" diye bağıran tribünler, galatasaray'ın golünden sonra futbolcularına yönelik kötü tezahürat etmeye başlayacaklar, çünkü onlarda biliyor giden sadece maç değil, süper final 2.liği de gidiyor. ve maç bu durumlar altında, galatasaray'ımızın 3 puanı alıp evine döneceği maç olarak sonuçlanacak.
bunları okurken hayal gibi şeyler yazdım diye düşünenler olabilir. ama ben geçen sene 28 kasım 2010 tarihi'nde, ali sami yen stadı'mızdaki son derbide yeni açik tibünü'nde bu tarz şeyler maalesef yaşadım ve yaşadık. geçen sezon* iyi değildik ama son derbimiz olması nedeniyle tribünler coşkulu, maç önünde futbolcularımızı her zamanki gibi tribünlere çağırıyor, onlara olan güvenimizi gösteriyorduk ama maç başladı ortada gibi görünen oyunda, hemen 8.dakika da penaltıdan guti topu kalemize gönderdi ve 1-0 yenik başladık birden maça, ilk yarı bu sonuçla biterken biz yine ümitli ve son derbi çeviririz diye düşünürken ikinci yarı da beklediğimiz gol gelmiyor iyice sabrımız taşıyordu derken 79. dakika da nobre durumu 2-0 yapıyor ve son dakika da kewell golü atarak 2-1 yeniliyorduk işte o zaman başlıyordu kötü tezahüratlar, "yönetim istifa" vs gibi. maalesef bu maçta da görüldüğü gibi istatislikler bazen yanıltmıyor, 28 kasım 2010 tarihi'ndeki maça çıkana kadar galatasaray, oynadığı son 5 resmi maçın, 1 tanesini kazanırken, ikisinde beraber kalıyor, ikisini de kaybediyordu. bu maçlarda galatasaray, 2 gol atarken, kalesinde 7 gol görüyordu. beşiktaş ise son 5 maçında, 2 galibiyet, 2 beraberlik, 1 mağlubiyet alırken; 7 gol atıp, 6 gol yiyordu.
işte her takımın inişli çıkışlı durumları elbet olur ama bu sefer rüzgar tersine esiyor ve hep bizim arkamızda. bu sefer aynı durumları beşiktaş tarafı yaşayacak.
(bkz: keser döner sap döner gün gelir hesap döner)
başarılar galatasaray'ım ...
