• 4767
    biliyorum uzun bir yazı ama lütfen okuyunuz…

    öncelikle söze muslera’dan başlamak istiyorum.

    sezon başında kafamda bazı soru işaretleri vardı, özellikle; ibb, karabük ve antep maçlarından sonra ''bu da mı tutmadı arkadaş'' deyip içkirlenmiştim...

    belki hatırlarsınız milli maçlar nedeniyle verilen arada italya – urugay hazırlık maçında inanılmaz bir performans sergiemişti. ve ne olduysa ondan sonra oldu, git gide yükselen bir grafik yakaladı muslera benim şahsi görüşüm o oynanan hazırlık maçının oyuncu üzerindeki pozitif etkisi oldukça fazla…

    özellikle büyük maçlarda derbilerde ortaya koyduğu performans beni benden aldı, hemen o hazırlık maçı sonrası oynana beşiktaş maçında başlayan yükselişi bu gün de dahil hala artarak devam ediyor. kendisini tebrik ediyorve seneler sonra galatasaray futbol takımının kalesinde bana güven veren bir kalecinin varlığından ötürü hem alan yöneticiye hem satan klübe hem gelen oyuncuya hem de oyatan hocaya buradan teşekkür ediyorum.

    oynatan hoca deyince, belirtmeden geçemeyeceğim. hem muslera’nın hem de takımın performansının yükselişinde en önemli faktörlerden birisi bence şudur;

    ilk 8 haftalık perriyottan sonra biraz da mecburiyetten (sakatlıklar ve kart cezaları sebebiyle) fatih terim servet gökhan tercihinden vazgeçip ujfaluisi'nin yanına aslan parçası semih'i koyunca bir de üstüne sabri'nin istenmeyen sakatlığı sonucu eboue kendi yerine yani sağ beke geçince defans bloğu oturaklı bir hal aldı ve bu durum direk muslera’nın performansına da pozitif etkide bulundu.

    17 maçta 11 gol yedik, bu gollerin 9 tanesini ilk 8 haftada yemişiz. şimdi şöyle bir ilk 8 haftadaki defans bloğumuzu inceleyelim,

    büyükşehir bld- galatasaray 2-0
    ujfalusi servet gökhan çağlar (sabri ve eboue ortasahada görev aldı)

    galatasaray- samsunspor 3-1
    sabri ujfalusi gökhan hakan (eboue ortasahada görev alıyor)

    karabük – galatasaray 1-1
    eboue gökhan ujfalusi hakan

    galatasaray - eskişehirspor 2-0
    sabri gökhan ujfalusi hakan

    ankaragücü – galatasaray 0-3
    sabri gökhan ujfalusi hakan

    galatasaray – bursaspor 2-1
    sabri gökhan ujfalusi hakan (eboue 39. dakikada kazım’ın yerine sağ açık)

    antalyaspor – galatasaray 0-0
    sabri gökhan ujfalusi hakan (eboue sağ açık olarak ilk 11’de başlıyor)

    galatasaray – gaziantepsor 2-4
    sabri gökhan ujfalusi hakan (sabri kırmızı kart görüyor, gökhan sakatlanıyor, gökhan’ın yerine oyuna giren servet kırmızı kart görüyor, sakatlanan kazım’ın yerine eboue giriyor, sağ açık)

    kalan 9 haftada ise bu takım kayserispor maçı ile başlayarak neredeyse sürekli

    eboue semih ujfalusi hakan

    defansıyla oynadı. ve ilk 8 haftada 9 gol yiyen takım sonraki 9 haftada 2 gol yedi. tabiki burada aslan payı defans hattının ama ta forvetten defans yapmaya başlayan elmander’i bu defansın önünde orta sahada köpek gibi basan ve kovalayan melo ve selçuk’u her ne kadar hücum olarak çok bir katkısı olmasa da defansif anlamda eboue’ye çok destek veren ve hep topun arkasında olan kazım’ı ve en baştan belirttiğim gibi canım ciğerim muslera’yı atlamamak gerekir.

    şimdi bir de işin hücum yönüne bakarsak, 12. haftada oynadığımız sivas maçıyla beraber takım 4-2-3-1 sisteminde 4-4-2 sistemin döndü ve baros – elmander beraber oynamaya başladı. ilk 11 haftada 15 gol atan (1.36 gol ortalaması) takımımız kalan 6 haftada 12 gol (2 gol ortalaması) attı.

    artık takımımızda taşlar yerine oturdu, sezon başındaki adaptasyon sürecini atlattık, yanlış sistemle oynama ve yanlış yerde yanlış oyuncu, ve en başından yanlış oyuncu tercihlerini bir kenara bıraktık. semih gibi emre çolak gibi paf takımından gelip bu takımı sırtlayan iki tane aslan yavrumuz oldu.

    bütün futbolcuların teknik ekibin inancı tam biz arma sevdalıların da bu takıma desteği güveni tam. daha yoru yarıladık bir bu kadar daha yol gidip, tff’nin götünden uydurduğu play-off sisteminde mücadelemizi vereceğiz. ama şimdiden inanıyorum ve biliyorum ki bu takım her geçen gün her geçen hafta üstüne biraz daha bir şeyler koyarak türkiye’nin en iyi takımı haline gelecek ve avrupa’da tekrar eski o şaşalı günlerine geri dönecek…

    herkes iddianame konuşurken şike konuşurken elalemin başkanı hapiste futbolcusu zanlı şampiyonluğu şaibeliyken biz başımız dik alnımız ak ‘’futbol’’ konuşabiliyoruz…

    az sabredin galatasaray sevdalıları, gelecek bizim!

    edit: ilk 8haftada 9 gol olduğuna ve zokrakiyet kelimesinin benim tarafımdan türetildiğini haber veren düzeltmeler için okuyup mesaj atan arkadaşlara teşekürler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın