resim
Lincoln Cássio de Souza Soares
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:On Numara
Yaş:45
Boy:-
Uyruk:Brezilya
  • 622
    neresinden eleştirileceği şaşırılmış futbolcumuz. şimdi önce şunu anlayalım neyi eleştiriyoruz? daha bu bile belli değil. bir diyoruz ruhsuz, bilerek oynamıyor, disiplinsiz, vefasız(!), bir diyoruz arda turan var ona gerek yok, bir çok maçta yaptığı katkıları arada parlamak diye adlandırıyoruz ama iki üç maçlık yenilgiyi daha fazla maçta yaptığı katkılara göstermediğimiz vefayı göstererek üzerine yıkıyoruz.
    ben şunu anlamıyorum bu oyuncunun sadece 2 haftada geldiği şu nokta neyle açıklanıyor insanlar tarafından? mesela hamburg deplasmanında başlayan o hadiseden bu yana geldiğimizde onun düşürüldüğü durumu nasıl bir mantığa bürüyoruz? ya da bürüyebiliyor muyuz? niye yaşıyoruz şu anki durumu kim açıklayabiliyor? ha tabii lincoln ile açıklanıyor. zaten disiplinsiz o bu şu tamam tam aradığımız bir suç potansiyeline sahip bütün her şeyin sorumlusu o. hem de öyle birşey ki suçlarken sadece bugününü değil geçmişini de hiçe sayarak suçlamak. bunu haketmiyor işte bu oyuncu. anlamıyorum bu oyuncu hocasına oyundan çıkarken tepki gösterdi para cezası verdin. eee bu kesmedi o zaman bütün maçlarda yedek soyundur. evet yedek kalmak futbolun içinde olan bir durum ama ne için? ona ihtiyacın olduğu halde sırf hizaya getirmek içinse olmaz işte. çünkü burası galatasaray kulübü burası insanların belirli hedeflere beraber kitlendiği bir kulüp. takımı o hedeflerden ceza vereceğim diye uzaklaştıramazsın. 2 lig maçında yanında oturttuğun oyuncunun psikolojisini bozarsın. herkes bir tuturmuş o da küsmesin, bozulmasın, içine kapanmasın diye. peki ama ne bekliyoruz. her türlü haksızlığı -ki bana göre bir oyuncuya böyle ihtiyacın olduğu dönemde bir why me dedi diye arkanı dönmek oynatmamak haksızlıktır - yapmak niye yanlış olmuyor. haksızlık yapıp ya da şöyle diyelim bu tip bir oyuncuyu (u: daha öncede söyledim bu insan şans bekleyen genç yetenek değil sen de biliyorsun niye aldığını o da biliyor niye geldiğini) bitirmenin yolunu seçip sonrada hadi ama sen yine de bu haksızlığa boyun ey demek nasıl bir anlayış. vur ama ses çıkartmasın. olmuyor işte. olmamalı zaten.
    ikinci bir konu şu ki. aman zaten gitsin bize arda'mız yeter olayı. ya da niye onun kadar koşmuyor ya da aldığı parayı sorgulama olayı. ben anlamıyorum bu takımda herkes tamam dediği fiyata oynuyor. kimseye zorla az para verilmiyor herhalde. zaten hangi kurum ve kuruluşta bütün çalışanlar aynı parayı alıyor? niye alsın? herkesin ayrı bir meziyeti var ve karşılığı. ha olayı arda üzerinden ele almak ayrıca hiç doğru değil. arda bu takımın herşeyi ve çok başka yerde. dediğim gibi birileriyle kıyaslamaya gerek duyulmaması gereken özel bir yerde. arda takımın herşeyi lincoln de sadece 10 numarası. niye beraber düşünemiyoruz. biri var diğerine gerek yok. hayır bizde birlikte muhteşem olan bir dörtlü var. ayrı ayrı da beraberde çok özel ve güzeller. hiçbirini hiçbirinin üzerinden yıpratmaya gerek yok. anlamsız.
    ben şunu da anlamıyorum. bir oyuncu sadece 2 haftada sadece 2 hamburg maçının 50 küsür dakikası oynamış bir oyuncu böyle bir dönemde olur olmaz her şeyle ateş altında bırakılıyor. birşey yapmadan daha yapmış ya da yapmamış gibi. hem de kendisini bu kadar çabuk buruşturmamıza aslında engel olacak bir istatistiği, performansı varken şu ana kadar. eğer bu büyük kızgınlığın sebebi hamburg maçı ise. lütfen herkes o travmatik günün ruh halinden kurtulup bir daha izlesin maçı. yapabileceklerini yapmış, golün atılmasına yardımcı olmak değil mi onu da yapmış. e niye bu öfke? işte burda şu başlıyor. kriz yönetememe ya da kriz yokken çıkarma. nasıl mı şöyle. bir oyuncu teknik direktörü ile ufak bir diyaloğa girince hocası onu karşısına alsaydı karşılıklı o günü oyundan alınmayı, tepkiyi konuşsalardı. ve böylece bir gün bile değil bir saatte halledilseydi. dışarı yansıtılmasaydı. inada bindirilip cezanın artık bir sonu gelebilseydi. bugün farklı şeyler konuşuyor olacaktık. ama işte seçimler şuanımızı belirliyor.
    oynatmak faydalanmak için aldığımız oyuncumuza sırtımızdaki kambur muamelesi yapmak ne kadar doğru. ve ne uğruna? ne için? kambur değil halbuki bizim oyuncumuz. niye bu buruşturulmuş kağıt muamelesi?
    son olarak ikili mücadele, katkı, ruh, hücum diyince aklıma geldi bu ne peki?

    http://www.dailymotion.com/...x7m1og_lincoln_sport

    (bkz: sadece bir örnek)

App Store'dan indirin Google Play'den alın