• 199
    maçkoskop
    kadro:
    ufuk 1.5
    aboooo -2
    gökhan -3
    ufo 1
    hakan balta 1.5
    selçuk 2
    melo 4.5
    kazım 1
    elmander 0
    sercan 4
    ayhan akman 10

    zurnanin zirt dediği an:
    -oynanan maçta, büyük olanın hocasının, ikinci yarıya başlarken takımın en etkili forvetini çıkarıp, zaten gereğinden fazla salakla işgal edilmiş sağ kulvara birini daha alması.
    varil:
    -abooo; kendisine teşekkür ediyorum, beni bu sezon haklı çıkaran ilk futbolcu olmuştur. ya sakattır, ya emekliliği gelmiştir. biri muhammed sarr’ı kaybolduğu yerden bulup, galatasaray’a bilezik gibi geçirmiştir.
    gladyatör:
    -ayhan akman; uzun yıllardır ayhan akman’ın takıma zarar veremeden bir maçı atlatmasını seyrettim. kendisi ya oyunda olup, galatasaray’a kötü oyun oynama hastalığını bulaştırmış, ya da hiç görünmemiştir. bu akşam kulübedeydi, kötü oynamayan tek futbolcuydu.
    borozanci:
    -bünyamin gezer; yanıltmadı, bu sezon hakemler gerçek manada hakim olmuşlar. sıkıysa biri yan gözle baksın, büyük takımların çekeceği var. ah bir de milan baros’un kolpasını yemeyip, sarıyı bassaydı, bu gün benim adamım olacaktı.
    bir soru – bir cevap:
    -fatih terim, hangi köyün imparatoru?
    -çeteistan’ın
    imparator:
    takımı leş teslim aldı, son 3 sezonun en kötü futbol oynayan takımını. ve gördük, tecrübe kazandıkça sıçana dönmüş. takım ilk yarıyı berabere bitirmiş. karşısındaki takım 10 kişi oyanmamıza rağmen beraberliğe razı, sen kalk gole en yakın adamı çıkar, sabri’yi oyuna sok. otur, sıfırsın
    -
    ordakiler:
    -karabük’e büyük takım geldi sananlara, de get lan çekip maça gitmemişlerdir. bu galatasaray’ı seyretmek için istanbul’dan maça giden varsa haber versin, hepsine benden bir kerizlik madalyası var.
    analiz:
    -bir ara utandım maçı seyrettiğime, sanki takım barca’ya karşı oynuyordu. milan baroş oyuna girmek için kenarda bekliyordu. bizden biri topu kapıp, taca atsa razıyım, ortada sıçan oyununda sıçana dönmüşlerdi. yazık, takımda geçen sene 1 tane mustafa sarp vardı, bütün lanetimle saldırdım, belamı buldum, takımın tamamı mustafa sarp’a dönüşmüş, sağ olasın grande terim.için hakında bir şey yazacak
    taraf olduğumuz takımın, tek galatasaray’lı futbolcusu sabri bu sefer kulübede. yerine layık görülen abaou, belki birkaç defa daha az atak yememizi sağlayacak sağ tarafımızdan, değer mi acaba? abou değil de cafu olsa, torres olsa ne yazar? daha ligin başı ufo kaptanımız oldu, haydi hayırlısı.
    galatasaray iyi oynayamayacak, buna hazır olalım. geçen yıllarda kötü oyunu bulaştıranların çoğu gidince umutlanmıştım, ama kanserli bacak kaldı, başka tedavi yöntemleri uygulandı. orta sahada pasla, çalımla adam eksiltim gol bölgesinde daha fazla adamla girilemediği sürece çoğu maçı kötü oynayarak tamamlayacağız. stoperlerden gökhan’ı saymıyorum, benim için hakkında kötü de olsa bir şey yazmak ona lütuftur. onu oynatan hoca hoca değildir. diğer stoper ufo’da etliye sütlüye bulaşmadan 3.maçını atlattı. sıradan bir stoper bile değil, ligin sonuna kadar 2 gol atamaz. 1 tane belki vücudunun bir tarafına çarpar girer diye temkinliyim. büyük takımın iki stoperi ileriye hiç çıkmadan bir maçı nasıl tamamlar?
    bu maçta iyi oynamamasına rağmen, orta sahada duruşu, cesaretle toplara girişi, ben yenilmem diyen direnişi için pitbull’a saygı duyalım. bizim insan alıcı satıcıları 1996 yılından beri kedi olalı bir fare yakalamışlar.( o sene hagi yakalanmıştı) numara bilerek mi verildi, sanmıyorum ama 10 numara futbolcu.
    muslera için bu maçta bir not vermeyi umuyordum. kendisini tanımıyordum, ilk kez arjantin maçında izledim. maçı tek başına koparmış, almıştı. samsun maçını canlı seyrettim. topu oyuna elle ayakla pas olarak sokuyordu. benim için büyük takım kalecisinin tek parametresi buydu. gökhan zan baltası, uzun şişirilmiş topa refakat ederken, kalesini boşaltıp, bodoslama adama girişti. takımlar artık hakemler karşısında aciz, yedi kırmızıyı. ufuk’un, aykut’un cinlerine çarpıldı. kaleye geçen ufuk, unutulmaz kaleci kurtarışlarından birini yaptı. ama ne yazık, sıçan dı kendisi. 0-0 berabere maçta vakit geçirdi, kendisine gelen bütün topları 8 dönüm araziye şişirdi. kenarda koskoca taffarel var, inanamıyorum nasıl müsaade ediyor? bunlardan asla büyük takım kalecisi olmayacak.
    selçuk’un selçukluğunu 3. maçta da pek göremedik. bu adam bildiğim iyi korner atardı, balıyorum kornerleri bile yetiştiremiyor. hoş ben zaten, gelişi güzel içeri gönderilen kornerlere karşıyım da, her hangi bir kombinasyon da yok atışlarında. galatasaray 10 kişi kaldığında eskiden ne coşkulu olurdum. kalanlar %10 daha fazla savaşsa eksik falan kalmazdı. şimdilerde zaten takım berbat oynuyor, 10 kişi kalırsa o maçı çevirmesini beklemek ancak çok iyimser galatasaray’lıların olabilir.
    yabancı futbolcu kalitesi, geçen yıldan kesin olarak daha kötü. yerlilerden ise selçuk’la, sarp değişikliğinden başka yeni bir şey yok. bu şartlarda bel bağlanacak adam da kendi geçmişin arayan kolpa imparator. benim umudum yok. bu futbolla, arena stadı’na yazık olacak, ona yanıyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın