18
üzen kişilerdir. açıkcası özellikle net ortamını sıkı sıkıya takip eden biri olarak bazı yazıları görünce kanım donuyor. ne yazık ki birçoğunda hiçbirşeyi beğenmeme, yapılan en ufak hareketi bile eleştirme ve tahammülsüzlük tavan yapmış durumda. hani galatasaray taraftarı ben bildim bileli (84 yılından beri aktif olarak maça giderim) birçok şeyi beğenen bir kitle hiçbir zaman olmamıştır, yapılan her transfer illa ki eleştirilmiştir ama özellikle şu son 3-4 senelik zamanda yapılan belaltı eleştiriler kadarını hiç görmemiştim. ben artık inanıyorum ki messi gelse boyu kısa, ronaldo gelse iyi adam da çok artis ya galatasaraya yakışmaz diyen birileri çıkacaktır mutlaka. devir değişiyor, insanlar değişiyor, kavramlardaki kargaşa ve içlerinin boşaltılması gün geçtikçe artıyor ama galatasaray taraftarını mental açıdan değişimden, gelişimden ziyade büyük çöküntüde görüyorum. yani kişisel showlarını, tatminlerini adını ne koyarsanız koyun takımından daha öne taşıyan kitle son dönemde iyice çoğaldı. kaybedilen bir maç sonrası neşe içinde facebook profiline koymak için fotoğraf çektirenleri görmek gerçekten hüzünlendiriyor insanı. sözlükte de görüyorum bazen sırf kendi egosu için takımının beter olmasını bekleyenler bile var üzülüyorum be.
velhasıl kelam sözün özü galatasarayın artık amaç değil ne yazık ki bir çok kişi için bir araç olmaya başladığını düşünüyorum genç nesil için. bu da beni üzüyor be sözlük.
velhasıl kelam sözün özü galatasarayın artık amaç değil ne yazık ki bir çok kişi için bir araç olmaya başladığını düşünüyorum genç nesil için. bu da beni üzüyor be sözlük.