40
özellikle doksanlı yılların başındakiler için tanju çolak'ın fener'e transfer olduğuna en saf, en duygusal bünye ile yakalanmaktır.
içten içe "oldu mu şimdi lan" demeyen galatasaraylı var mıdır bilmiyorum. şimdi pek bir şey ifade etmese de, o zamanlar, o yaşta, yani bir kaç senelik küçük bir gs'li için tanju bir ilah gibiydi. "gol kralı" lakabı sanki tanju için çıkarılmış bir terim olarak algılanırdı, zira ilk onunla duymuştuk.
doksanlı yılların başındaki galatasaraylı çocuklar için nerdeyse tanju=galatasaray gibiydi. fener'e transferinin yarattığı travmayı yaşamadık dersek, işte bu delikanlılık olmaz! ha, transfer olmayıp gs'de kalsaydı ve yıllar sonra telegol'de serhat ulueren tarafından reklamlara yetişmek için sözü kesilen adam olarak karşıma çıktığında "lan ne salak çocukluk yaşamışım ben" demez miydim? derdim tabii lan!
içten içe "oldu mu şimdi lan" demeyen galatasaraylı var mıdır bilmiyorum. şimdi pek bir şey ifade etmese de, o zamanlar, o yaşta, yani bir kaç senelik küçük bir gs'li için tanju bir ilah gibiydi. "gol kralı" lakabı sanki tanju için çıkarılmış bir terim olarak algılanırdı, zira ilk onunla duymuştuk.
doksanlı yılların başındaki galatasaraylı çocuklar için nerdeyse tanju=galatasaray gibiydi. fener'e transferinin yarattığı travmayı yaşamadık dersek, işte bu delikanlılık olmaz! ha, transfer olmayıp gs'de kalsaydı ve yıllar sonra telegol'de serhat ulueren tarafından reklamlara yetişmek için sözü kesilen adam olarak karşıma çıktığında "lan ne salak çocukluk yaşamışım ben" demez miydim? derdim tabii lan!