40
3 aylık yeğenim, babam, annem, 2 ablam ve eniştemle evlerinde seyrettik maçı... maça dair hatırladıklarım; eniştemin evde voltalar atarak biz şimdi ne aldık? kupa aldık. ne kupası aldık uefa kupası aldık? aldıkmı? aldık gibi kendi kendine konuşmalarıydı. evde abartmıyorum kim varsa ağlıyordu. biri hariç 3 aylık bebeğimiz kopan kıyamete inat uyuyordu. herkes çıldırmıştı. kime sarılacağını nereye gideceğini şaşırmıştı. kalp ameliyatı olan babamdan korktum ama neyseki herkes sağlıklı bi şekilde atlattı o muhteşem geceyi... müzik setinin bütün kolonlarını balkona koyup sonuna kadar açtık galatasaray marşları dinlettik cümle aleme. yetmedi duramadık yerimizde. bağdat caddesine çıktık. tanımadığımız insanlara sarılıyor, deliler gibi bağırıyor,şarkılar söylüyorduk. ve bağdat caddesi ilk defa mecidiyeköy havasındaydı belki... insan böyle bir mutluluğu kaç kere yaşıyabilirdi ki. ve böyle bir mutluluğu bu ülkede kaç takım yaşatabilirdi ki. 9 yıl geçti yaşatamadı da. kıyısından bile geçirmedi. yaşattıklarınla, yaşatamadıklarınla (az ama ) ve daha yaşatacaklarınla herşeyinle seviyorum seni. sarı kırmızı aşkım benim....