1469
yeni yönetimle birlikte futbol takımı da yepyeni bir başlangıç yapacak olan kulüp. bunun getireceği heves ve coşkunun olumlu yönde kullanılıp fırsata çevrilmesi ise yönetimin elinde.
en başta yapılması gereken açık olmak, dürüstlük. "ey galatasaray taraftarı; biz şu kadar zamanımızı alacak bir yapılanma sürecine giriyoruz" diyecek mesela. korkmayacak, çekinmeyecek kimseden. nasıl ki uefa kupasını alan efsane kadro gökten zembille inmediyse, temelleri taa 1992'lerde hakan şükür'lerin alınmasıyla, manşet olan altyapı hamleleriyle atıldıysa, aynısı bu kez de cesaretle, yılmadan yapılmalı. evet o günün taraftar profili farklıydı, galatasaray henüz çıtayı bu denli yükseltmemiş, taraftarını böylesine şımartmamıştı. ama şimdi de neden yapılmasın? yeter ki konuşsun yönetim. varsın pembe tablolar çizmesin, varsın hedef önümüzdeki bilmem kaç sene üst üste şampiyonluk demesin, varsın sırf şirin gözükmek için fenerbahçe'yle sidik yarışına girmesin. akılcı planlar yapsın, bunları da açıklasın tüm camiaya.
fakat çoğunluğu havaalanında yıldız futbolcu karşılamazsa ölecek hastalığına tutulmuş insanlardan oluşan bi topluluğun baskısı altında ezilmemek uğruna kendini bilmez hamleler de yapabilir. adnan polatçılık oynayıp günü dahi kurtaramaz hale de gelebilir. sonu da yine başım ağrıdı, midem bulandı, sular kesildi deyip genel kurullara katılmamak olur.
yani galatasaray'da devrim yapmak kolay değil. cesur olmadan, sonum ne olur endişesinden sıyrılmadan, emek vermeden yapılacak iş hiç değil...
en başta yapılması gereken açık olmak, dürüstlük. "ey galatasaray taraftarı; biz şu kadar zamanımızı alacak bir yapılanma sürecine giriyoruz" diyecek mesela. korkmayacak, çekinmeyecek kimseden. nasıl ki uefa kupasını alan efsane kadro gökten zembille inmediyse, temelleri taa 1992'lerde hakan şükür'lerin alınmasıyla, manşet olan altyapı hamleleriyle atıldıysa, aynısı bu kez de cesaretle, yılmadan yapılmalı. evet o günün taraftar profili farklıydı, galatasaray henüz çıtayı bu denli yükseltmemiş, taraftarını böylesine şımartmamıştı. ama şimdi de neden yapılmasın? yeter ki konuşsun yönetim. varsın pembe tablolar çizmesin, varsın hedef önümüzdeki bilmem kaç sene üst üste şampiyonluk demesin, varsın sırf şirin gözükmek için fenerbahçe'yle sidik yarışına girmesin. akılcı planlar yapsın, bunları da açıklasın tüm camiaya.
fakat çoğunluğu havaalanında yıldız futbolcu karşılamazsa ölecek hastalığına tutulmuş insanlardan oluşan bi topluluğun baskısı altında ezilmemek uğruna kendini bilmez hamleler de yapabilir. adnan polatçılık oynayıp günü dahi kurtaramaz hale de gelebilir. sonu da yine başım ağrıdı, midem bulandı, sular kesildi deyip genel kurullara katılmamak olur.
yani galatasaray'da devrim yapmak kolay değil. cesur olmadan, sonum ne olur endişesinden sıyrılmadan, emek vermeden yapılacak iş hiç değil...