• 99
    iyi gün/kötü gün farkını çok seviyorum. iyi günde herkes var salonda, ayırt edemeyecek kadar fazla hem de. ama kötü gün, ilk maçı kaybettiğinin ertesi mesela, hiç bitmemesini istediğim anları yaşatıyor bizlere. samimiyetine sonuna kadar inandığın kişiler, takımı bağırlarına basıyorlar son saniyeye kadar hatta yetmiyor maç sonu 15 dakika bile devam ediyorlar desteğe. birlik,beraberlik böyle bir şey işte. bu güzel ve bilinçli desteği sağlayan herkese teşekkürler, şampiyonluk gelecekse bu insanların da payı var, bunun düşüncesi bile insanı müthiş mutlu ediyor.

    ilk periyot yine 2-8 olmuşken acabalar akla gelirken takımımız müthiş bir reaksiyon verdi. o sırada kafamı kaldırıp skora baktığımda 18-9 yazıyordu, bu da vitesi nasıl yükselttiğimizi gösteriyor. maçın kontrolü elimizdeydi, bazı bölümler dışında. ancak takımdaki herkesin, skor ne olursa olsun mücadeleyi hiç bırakmaması müthişti. zaten kazandığımız diğer iki maça bakınca, mücadele olgusunun fazlasıyla ön planda olduğunu hatırlıyoruz. bu mücadelenin en güzel örneği, ilk yarı biterken işıl’dan geldi. baskıyı en üst seviyeye taşıması, topu çaldıktan sonra aynı güzellikte turnikeyi bitirmesi ve elde edilen 11 sayılık fark. maç içerisinde yaşayacağım en güzel an diye düşünüyordum ama fazlasıyla yanılmışım. ikinci yarının başlangıcında, 2 sene önce dinamo kursk karşısında şovunu yapan seimone’yi izledik. aldığı bütün topları değerlendirdi resmen. şutuna hiç bir şey yapamadı rakip savunma, gerçi o an savunma olsa bile bir şey değişecek gibi değildi. fark 20’lere çıktıktan sonra ilk maçta yaşattığımız geri dönüşün tersi olur mu diye düşündük bazı anlarda ama bu sefer de syl çıktı ortaya, potadan seken her topu aldı ve dominantlığını ortaya koydu. artık beslemeye de gerek kalmıyor sylvia’yı, o zaten kendi pozisyonunu bir şekilde yaratıyor. 15 fark ile maç bitiyor ama hak ettiği fark daha fazla kesinlikle.

    ilk maçın yükünü omuzundan atan, kendine geri dönen işıl, durdurulamaz anlarını bizlere tekrardan yaşatan seimone, sahada duruşunun bile takıma bir çok şey kazandırdığı tamika, yedeğinin sakat olmasına rağmen bitmez bilmeyen enerjisi ile sahada yer alan bahar, dominantlığını her pozisyonda gösteren, sahadaki her oyuncudan daha yüksekte olan sylvia, kenardan gelerek verdiği temponun faydasını her maç gördüğümüz doneeka, hücumda olmasa bile, savunmada enerjisi ile katkısını veren tuğba, ilk maçta bizlere inanılmazı inandıran, o baskılı anlarda eli bir kez bile olsun titremeyen gülşah, ve girmeseler bile takım olmanın ne kadar önemli olduğunu gösteren nihan, gözde, balım, melisa. bu oyuncular, bize şampiyonluğu kaybettikleri ilk maçta inandırdılar. dünde ilk adımlarını atıp şampiyonluğa iki adım uzaklığa yerleştiler. evet belki işleri çok zor, evet son yıllarda caferağa’daki durumumuz ortada ama bu takım biz inananları mahcup etmeyecek, bunu adım gibi biliyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın