65
o günü hiç unutamam. maçtan 1 saat kadar önce biraz hava almak için caddede tur atarken f5 liler formalarıyla kötu kotu gülerek şampiyonluğa az kaldı az gibisinde laflar ediyorlar , gollerimizi kim atar gibisinden konusuyorlardı . ben de içimden maç sonunda görürüsünüz diyordum. (ama buna ben bile inanmıyordum. ) maçı izlemeye başladım, süper başladık. ilk dakikalarda hasan kabze nin direkten dönen topu, onların heyecanınıda bize yansıttı. yanlış hatırlamıyorsam ilk yarının son dakikaların da sasa iliç in golüyle biz görevimizi yaptık dedim içimden. artık herşey 2. yarıdaydı ve tabi kalp gözümüz denizli deydi. 2. yarıda ki golleri sabri atmıstı. ama su an nasıl oluştuğunu hatırlayamadım .ama biz atılan golere sevineduruyoruz dakika 90 lara geliyor, fener maçından ses yok. aklımız orada tabi ki. sonra birden denizliden gol haberi gelince kahve yıkılıyor sevinçten yanımda duran radyoyu yere düşürdüğümü hatırlıyorum :). biz maçı bıraktık f5 in maçını bekliyoruz bir baktık 16 dk uzatmamı olur ya diyoruz ve hakeme saydırıyoruz tabiki her gs'li gibi fenerin macını açtık hemen de gol geldi. sonra dayanamadık kapattık bekliyoruz. artık kulaklarımı kapattım gol seslerini duymamak için. derken o 16 dk hayatımda gördüğüm en uzun 16 dk idi. sonunda arkadaş dışarıya çıktı bittiiiiiiiiiiiii diye bağırdı. ondan sonrası zaten çığlıklar , ağlamalar , sevinç gözyaşları.. hala unutamam o günü. hayatım boyunca yaşadığim en güzel 2. gündü . 1. günü ise söylememe gerek yok sanırım(bkz: 17 mayıs 2000 galatasaray - arsenal uefa kupası final maçı)