1401
camia olarak sınavdayız. istediğiniz sorudan başlayabilir, istediğiniz zaman çıkabilirsiniz.
arkadaşlarınızla, sevgili(leri)nizle hatta ailenizle hiç mi kötü zamanlarınız olmadı? yaşadığınız herşeyi en ince ayrıntısına kadar hatırlamak mı istiyorsunuz şu hayatta? işte bu dönem de hatırlamak istemeyeceğimiz, çok acı çektiğimiz bir dönem. belkide ileride, “biz 15 sene şampiyonluk görmedik” diye anlatan tribün abilerine vereceğimiz bir cevap.
eğer galatasaray’lı olduğunuzu belli etmeden “hangi takımlısın” sorusunu alanlardansanız, federasyona göre 19.00’da başlayan maçlar sizin için de 19.00’da başlıyorsa, herhangi bir galatasaray maçı barca-r. madrid maçından daha çok heyecanlandırmıyorsa sizi… istediğinizi düşünebilir, istediğinizi yapabilirsiniz.
benim sözüm maç günleri 4-5 saat önceden stada gidenlere, ilk 3-4 yakın deplasmanı ezberden sayabileceklere, hayatındaki en özel yer ali sami yen stadı-en özel sayı 10 olanlara, en ufak bir ilgisi olmamasına rağmen tüm branşlardaki son durumu özetleyebileceklere… sizin de bir üst paragraftaki galatasaraylılar gibi davranmanız/düşünmeniz/konuşmanız, takımın şu anki durumu kadar üzüyor beni.
bu takım, bu oyuncular bizim. evet belki “tribündeki biz” değiller, ama onlar bizim. evet, bir çoğunu ben de bırakın seneye yarın bile florya’da görmek istemiyorum. ama o takım bizim takımımız. toplu halde -tüm takıma- küfür edilmeyi, emin olun hakketmiyorlar. çünkü onların forması sarı-kırmızı. ezeli rakibimiz değiliz ki biz kaptanımızı tesislerde dövelim?
http://gsblog.org/...yabilirsiniz-ve-evet
bu sınavda yapacaklarımızla takımımızın ne zaman bu bunalımdan çıkacağına karar vereceğiz. biraz ileri alın zamanı, yaz gelsin, transfer sezonu açılsın. kim nasıl umut besleyecek bu takıma? nasıl bulacağız 25 tane "tribündeki biz"i?
arkadaşlarınızla, sevgili(leri)nizle hatta ailenizle hiç mi kötü zamanlarınız olmadı? yaşadığınız herşeyi en ince ayrıntısına kadar hatırlamak mı istiyorsunuz şu hayatta? işte bu dönem de hatırlamak istemeyeceğimiz, çok acı çektiğimiz bir dönem. belkide ileride, “biz 15 sene şampiyonluk görmedik” diye anlatan tribün abilerine vereceğimiz bir cevap.
eğer galatasaray’lı olduğunuzu belli etmeden “hangi takımlısın” sorusunu alanlardansanız, federasyona göre 19.00’da başlayan maçlar sizin için de 19.00’da başlıyorsa, herhangi bir galatasaray maçı barca-r. madrid maçından daha çok heyecanlandırmıyorsa sizi… istediğinizi düşünebilir, istediğinizi yapabilirsiniz.
benim sözüm maç günleri 4-5 saat önceden stada gidenlere, ilk 3-4 yakın deplasmanı ezberden sayabileceklere, hayatındaki en özel yer ali sami yen stadı-en özel sayı 10 olanlara, en ufak bir ilgisi olmamasına rağmen tüm branşlardaki son durumu özetleyebileceklere… sizin de bir üst paragraftaki galatasaraylılar gibi davranmanız/düşünmeniz/konuşmanız, takımın şu anki durumu kadar üzüyor beni.
bu takım, bu oyuncular bizim. evet belki “tribündeki biz” değiller, ama onlar bizim. evet, bir çoğunu ben de bırakın seneye yarın bile florya’da görmek istemiyorum. ama o takım bizim takımımız. toplu halde -tüm takıma- küfür edilmeyi, emin olun hakketmiyorlar. çünkü onların forması sarı-kırmızı. ezeli rakibimiz değiliz ki biz kaptanımızı tesislerde dövelim?
http://gsblog.org/...yabilirsiniz-ve-evet
bu sınavda yapacaklarımızla takımımızın ne zaman bu bunalımdan çıkacağına karar vereceğiz. biraz ileri alın zamanı, yaz gelsin, transfer sezonu açılsın. kim nasıl umut besleyecek bu takıma? nasıl bulacağız 25 tane "tribündeki biz"i?