53
bir başkandan fazlası olan zat-ı muhterem.
başkanın görevleri, sınırları, çizgisi bellidir ve türkiyede alışılagelmiş şekilde davranmak zorundadır..nedir bu alışılagelmiş durum?..körü körüne başarıya odaklanmak, yenilgiden sonra hakeme suç bulmak, rakip takımların başarılarını küçümsemek, rakip takımın başarısını alkışlamamak(!) vs. vs.
adnan polat, tüm başkanlık görevlerinin yanında, gerçek bir galatasaraylı, bir galatasaraylının en iyi ve en büyük temsilcisidir..
böyle bir yazının açıklamasını hemen yapayım..dün ntvspor'da kendisinin basın toplantısını izledim ve dikkatle dinledim neler anlattığını başkanımızın..önce yaptıklarından ve yapacaklarından bahsetti...sonra konu kayserispor maçı sonrası yapılan spekülasyonlara geldi..kendisi verdiği örneklerde, futbolcuların futbol oynamasının türkiyede kasti olarak engellendiğini ve bu durumun ciddi sıkıntı yarattığından dem vurdu...darbeye bağlı verdiğimiz sakatların çokluğunu örnek vererek tezini pekiştirdi ve diğer takımlardaki yıldız futbolculara yapılan sertliği de aynı şekilde eleştirerek sorunun galatasaray için değil, türk futbolu için ciddi olduğunu vurguladı..sonrasında verilen yanlış kararların sonucunda hakemin oyunu dengelemek adına yanlış kararlar vermeye devam ettiğini söyledi..bunu söylerken önce kayserispor maçından örnek vererek, yaptığı yanlışı ikinci yarı kayserispora penaltı veremeyerek düzeltmeye çalışan selçuk dereliyi eleştirdi, daha sonra fenerbahçenin ibb karşısında ofsayt olan iki pozisyondan yediği gollerden bahsetti ve hakemin bu dengeyi sağlamak için kartlarıyla oynadığını söyledi...kısacası, bir galatasaraylının söylemesi gereken herşeyi söyledi kendisi...
adnan polat, galatasarayın hakkını gördüğümüz gibi körü körüne, fanatik bir hali ruhiye içinde aramıyor..kendisi, sitelerinde adımızı bile zikretmekten kaçınan ezik ziyniyete inadına karşı, onların da haklarını korurcasına türk futbolunu savunuyor...galatasaraylılık dediğimiz budur...bizim kültürümüz budur..rekabet, fanatizme kaçmadan keyfi çıkarıldığında güzeldir ve adnan polat bunun örneğini, sivasta kaybedilen tur sonrası rakibini alkışlamasıyla, yaptığı açıklamalarda tüm türk futbolunu temsilen söyledikleriyle gösterdi ve bir başkandan çok öte olduğunu kanıtladı...
yaptığı tüm icraatlar, mali yapı, futbol, basketbol takımı, amatör branşlar, tesisleşme vs...kendisi geldiği ilk günden bugüne galatasarayı hakettiği yerlere getirmek için elinden geleni yapıyor ve şimdiye kadar yaptıklarında çok başarılı oldu..bundan sonrasında da çok başarılı olacağına eminim..
teşekkürler adnan polat, yaptığın,yapacağın herşey için, bizi en iyi şekilde temsil ettiğin için teşekkürler..
başkanın görevleri, sınırları, çizgisi bellidir ve türkiyede alışılagelmiş şekilde davranmak zorundadır..nedir bu alışılagelmiş durum?..körü körüne başarıya odaklanmak, yenilgiden sonra hakeme suç bulmak, rakip takımların başarılarını küçümsemek, rakip takımın başarısını alkışlamamak(!) vs. vs.
adnan polat, tüm başkanlık görevlerinin yanında, gerçek bir galatasaraylı, bir galatasaraylının en iyi ve en büyük temsilcisidir..
böyle bir yazının açıklamasını hemen yapayım..dün ntvspor'da kendisinin basın toplantısını izledim ve dikkatle dinledim neler anlattığını başkanımızın..önce yaptıklarından ve yapacaklarından bahsetti...sonra konu kayserispor maçı sonrası yapılan spekülasyonlara geldi..kendisi verdiği örneklerde, futbolcuların futbol oynamasının türkiyede kasti olarak engellendiğini ve bu durumun ciddi sıkıntı yarattığından dem vurdu...darbeye bağlı verdiğimiz sakatların çokluğunu örnek vererek tezini pekiştirdi ve diğer takımlardaki yıldız futbolculara yapılan sertliği de aynı şekilde eleştirerek sorunun galatasaray için değil, türk futbolu için ciddi olduğunu vurguladı..sonrasında verilen yanlış kararların sonucunda hakemin oyunu dengelemek adına yanlış kararlar vermeye devam ettiğini söyledi..bunu söylerken önce kayserispor maçından örnek vererek, yaptığı yanlışı ikinci yarı kayserispora penaltı veremeyerek düzeltmeye çalışan selçuk dereliyi eleştirdi, daha sonra fenerbahçenin ibb karşısında ofsayt olan iki pozisyondan yediği gollerden bahsetti ve hakemin bu dengeyi sağlamak için kartlarıyla oynadığını söyledi...kısacası, bir galatasaraylının söylemesi gereken herşeyi söyledi kendisi...
adnan polat, galatasarayın hakkını gördüğümüz gibi körü körüne, fanatik bir hali ruhiye içinde aramıyor..kendisi, sitelerinde adımızı bile zikretmekten kaçınan ezik ziyniyete inadına karşı, onların da haklarını korurcasına türk futbolunu savunuyor...galatasaraylılık dediğimiz budur...bizim kültürümüz budur..rekabet, fanatizme kaçmadan keyfi çıkarıldığında güzeldir ve adnan polat bunun örneğini, sivasta kaybedilen tur sonrası rakibini alkışlamasıyla, yaptığı açıklamalarda tüm türk futbolunu temsilen söyledikleriyle gösterdi ve bir başkandan çok öte olduğunu kanıtladı...
yaptığı tüm icraatlar, mali yapı, futbol, basketbol takımı, amatör branşlar, tesisleşme vs...kendisi geldiği ilk günden bugüne galatasarayı hakettiği yerlere getirmek için elinden geleni yapıyor ve şimdiye kadar yaptıklarında çok başarılı oldu..bundan sonrasında da çok başarılı olacağına eminim..
teşekkürler adnan polat, yaptığın,yapacağın herşey için, bizi en iyi şekilde temsil ettiğin için teşekkürler..
