resim
Colin Kazım-Richards
Takım:-
Mevki:Santrfor
Yaş:38
Boy:1.87
Uyruk:Türkiye
  • 648
    galatasaray ilk transferini yaptı, colin kazım.

    bildiğim ve inandığım şeylerden biri, genelin aksine olarak bir takımı gidecek oyuncuların değil gelecek oyuncuların güçlendireceğidir. bazı istisnalar dışında. bir oyuncu takım içinde sürekli huzursuzluk çıkarıyorsa, takım içinde kendisiyle arkadaşlık kurulmamışsa veya takım içinde bölünmeler varsa o zaman oyuncu göndermek işe yarar, bunun dşında saçma bir fikirdir futbolcu gönderelim de takım güçlensin.

    bu defa da devreye hangi oyuncunun takıma katılacağı önem kazanır. bu adam colin kazım olmamalıydı. fenerbahçe’den kovulan bir adamın ne işi var galatasaray’da. kaldı ki, kendisini tanıdığımızdan beri fatih terim, daum, zico, aykut kocaman ve geçen sezon kiralık gittiği touluse’daki (nasıl yazılıyorsa artık) hocası hatta hiddink gibi hocalar tarafından bir türlü verim alınamamış bir oyuncu kazım. sebepleri de kesinlikle futbol yeteneği değil. aksine ben kazım’ın çok yetenekli bir oyuncu olduğunu düşünüyorum.
    ama umursamaz davranışları, gece hayatı kazım’ın en büyük defoları. bu haliyle, 80’lerdeki arif kocabıyık transferine benziyor.

    bildiğim şeylerden biri de, transferi hocaların istemesi veya en azından onayının alınmış olması. yazıyı bu kadar geciktirmemin sebebi de hagi’nin fikrini öğrenmeyi beklememdir. hagi diyor ki “kazım, benim istediğim, listemde olan oyunculardan biriydi”.
    konu kapanmalı değil mi? kapanmaz. burada farklı bir durum var. kazım, fenerbahçe’den hocasına, başkanına, taraftarına hakaret ettiği için kovulmadı.
    geçen sezon devre arasında kelepçeli seks skandalı sonrası roberto carlos ile birlikte takımdan gönderildi. asıl suçun carlos olduğu da kazım’ın kiralık gönderilip sonra takıma geri dönmesiyle netleşti benim kafamda. anlaşılan kazım’ın takımın papazları tarafından kandırıldığını tespit etti kulüp.
    sezon başında fenerbahçe tekrar şans verdi kazım’a. ama anlaşılan bir türlü istenen şekilde çalışmadı. hem de aykut kocaman’ın “biz futbolculara idman yapsınlar diye para ödüyoruz, iyi çalışan formayı giyer” dediği bir takımda forma giyemedi, tıpkı gökhan ünal gibi.
    işte hagi “istiyorum” dedi diye konunun kapanmaması gereken yer burası. yöneticilerin hagi’ye iyice anlatmaları gerekirdi kazım’ın nasıl biri olduğunu. “hoca, sen misimovic gibi bir adamı bile yeterince çalışmıyor, disiplinsiz diye sildin. kazım şu anda türkiye’nin göz önünde olan oyuncuları içinde engin baytar ve batuhan’la beraber en sevmeyeceğin oyunculardan, emin misin?” diye konuyu güp diye ortaya koymaları gerekirdi.
    işin enteresan tarafı, yönetim hagi’ye bunları anlatmış sanırım. hagi “ben saha içini düşünerek istedim, diğer konular beni ilgilendirmez” dedi bugün. ama yine de adnan polat “kazım gibi biri bu kapıdan içeri giremez” deseydi hagi ikna edilirdi. hagi “ille de istiyorum, ya kazım’ı alırsınız ya da ben yokum” demediyse.

    şimdi ne yapacağız? o zaman kazım transferini saha içine göre yorumlayacağız. kazım’ı hep sağ kanat oyuncusu olarak gördüm. hep santrafor da oynadığından hatta ingiltere’de santraforken fenerbahçe’ye geldiğinden bahsedilir.
    hagi, baros’un sakatlığında pino’yu santrafor olarak kullandı. mesela kewell’ı pek santrafor düşünmedi ha keza gerçek santrafor olan mehmet batdal’ı da yeterli bulmadı. sanırım kazım’ı santrafor olarak düşünüyor veya yine pino’yu santrafor kazım’ı sağ kanat düşünüyor. yine devşirme bir santraforumuz olacak demektir. böyle yapana kadar ille fenerbahçe’den adam alacaksak, harbi santrafor gökhan ünal’ı niye almadık ki?

    ultraslan bir bildiri yayınladı oğuz altay imzasıyla. yerinde ve taraftarın hislerine tercüman olmuş bir açıklama. bu bildiride geçen hagi için “kendisi hakkındaki olumlu görüşlerimiz zedelemiştir” cümlesini ben şöyle okudum: “hagi, teknik direktörlüğü hakkındaki olumlu görüşlerimizi zedelemiştir.” hiçbir galatasaraylı’nın hagi’nin bir galatasaray efsanesi olması hakkındaki görüşünün zedeleneceğini sanmam. bu cümleyi “hagi, artık galatasaray efsanesi olması fikrimizi zedelenmiştir” diye anlamak için ciddi bir art niyet gerekir.
    ultraslan’ın bu açıklamasını samimi bulmayabilirsiniz. arda için şimdi yazdıklarıyla birkaç ay önce yaptıklarını çelişkili bulabilirsiniz. bunların hepsine hak veririm. ama epeydir doğum sancıları çekiyor ultraslan farkında mısınız? iyi şeyler yapmaya çalışıyorlar. oğuz altay’ın tavrı, açıklamaları ultraslan’da bazı şeyleri değiştirme, dönüştürme, iyileştirme isteğinin ilk adımları olarak görebilirsiniz, ya da yok bunlardan bir şey olmaz dersiniz, sizin fikrinizdir.
    ama sanmayın ki, ultraslan tek bir blok halinde. içinde büyük bölünmeler ve çekişmeler var, her oluşumda olduğu gibi. aynı galatasaray spor kulübü gibi ve fenerbahçe gibi ve su tesissatçıları derneği gibi.

    kazım galatasaray formasıyla sahaya çıktığında ne yapacağım. kardeşim adam sarı-kırmızıyı giymiş. onu niye protesto edeyim. onun ne suçu var. gel demişler, para vermişler adam gelmiş. gol attığında deliler gibi sevineceğim elbette. golü galatasaray atacak önce. rakip kendi kalesine atınca seviniyorum da, kazım atınca mı sevinmeyeceğim?

    kazım geldi diye, formasını asmaya niyeti olan, takımı bırakmayı düşünen, maçlara gelmekten vaz geçecekler varsa lütfen benden uzak dursunlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın