832
adnan polat yönetimi, şirket yönetiminde haddinden fazla başarılıdır. fakat galatasaray spor kulubu yönetimi açısından yerlerde sürünmektedir. amatör sporlara bakacak olursak sorun yok aslında uzun vadede,mali tablosunu iyileştirmiş bir galatasaray yönetimi bilançodan payı artan amatör sporları tamamen ilgi alanı dışı oldugundan dolayı bir nevi özerkliğe bırakacaktır. burda tabi ki planlanmış bir özerklik olsun ister gönül fakat bunun sebebi sadece populer olanın futbol olması olacaktır.ama sonuç pek değişmez hepimiz görecegiz ki 5 sene içerisinde amatör branşlarımız büyük bir ivmeyle avrupa standartında takımlar yaratacak.
bizlerinde derdi tabi ki de galatasaray futbol branşıdır.en azından bir çoğumuz için eşitler arasında birinci. mevcut galatasaray yönetimi en tez elden futbol branşı özerk yapı kazanabilsin diye işi kotarabileceğine inandığı bir direktörü uzun vade planlar için atamalıdır. bu kişi hem donanımlı hem de işi kaldırabilecek, özgün bir futbol aklı yaratabilecek biri olmalıdır. akla ilk gelenler tugay kerimoğlu ve hakan şükür'dür. böyle bir yapı ivedi yaratılırsa uzun vadede bir porto yaratmak hayal değildir. mevcut galatasaray yonetimine haksızlık etmemek gerek onlar bir misyonu tamamladılar şimdi birilerinin onları devirip yukarda bahsettigim aklı galatasaray kulubune oturtması gerekir. bunu adnan polat yonetımının yapamayacagı adnan sezginin 2008 şampıyonlugundan sonra sarhos olarak telegole verdıgı beyanatlarda mevcuttur.ayrıca futbolun geldigi nokta ortada
güncele gelecek olursak... transferlerden çok bişey beklemek sonra gelenlere sevinmek sadece anlık açlığımızı giderir galatasaraya olan aşkımızla alakadar.bir akıl yaratılmadan gelen isimler anlık katkılar yapacaklardır. bir planın parçası olup bir aklı temsil etmeyeceklerdir. haldun ustunel tarzı bır yonetıcı veya yonetıcı aklı yerıne tugay kerımoglunun ya da hakan sukurun sistematik oturttugu bir aklı tercih ederim.tabi ki de çılgınlar atarak sevindim o transferlerde ama bir plan yaratılmadı bir şablon yaratılmadı.uçaklardan inildi uçaklara binildi. öyle bir fetişizme sürüklendik ki o donemlerde arkadasıma 'ya yeterki bombayı patlatsın haldun ustunel, ucaga atsın getırsın kontejan mı dolmuş bindirsin geri gotursun,yeter ki biz o heyecanı hissedelim' . bugunse gerçekten içtenlikle söylebilirim ki andreas iniesta gelse sevinmemin popüler bir fetişizmden öte anlamı olmayacak.tum bunların ısıgında totalde gördüğüm; bir branşta bir felsefe yaratmak, uygulamak, sürekliliğini sağlamak, uçakları karşılayıp uğurlamaktan çok çok daha heyecan ve haz verici bir histir uzun vadede.
bizlerinde derdi tabi ki de galatasaray futbol branşıdır.en azından bir çoğumuz için eşitler arasında birinci. mevcut galatasaray yönetimi en tez elden futbol branşı özerk yapı kazanabilsin diye işi kotarabileceğine inandığı bir direktörü uzun vade planlar için atamalıdır. bu kişi hem donanımlı hem de işi kaldırabilecek, özgün bir futbol aklı yaratabilecek biri olmalıdır. akla ilk gelenler tugay kerimoğlu ve hakan şükür'dür. böyle bir yapı ivedi yaratılırsa uzun vadede bir porto yaratmak hayal değildir. mevcut galatasaray yonetimine haksızlık etmemek gerek onlar bir misyonu tamamladılar şimdi birilerinin onları devirip yukarda bahsettigim aklı galatasaray kulubune oturtması gerekir. bunu adnan polat yonetımının yapamayacagı adnan sezginin 2008 şampıyonlugundan sonra sarhos olarak telegole verdıgı beyanatlarda mevcuttur.ayrıca futbolun geldigi nokta ortada
güncele gelecek olursak... transferlerden çok bişey beklemek sonra gelenlere sevinmek sadece anlık açlığımızı giderir galatasaraya olan aşkımızla alakadar.bir akıl yaratılmadan gelen isimler anlık katkılar yapacaklardır. bir planın parçası olup bir aklı temsil etmeyeceklerdir. haldun ustunel tarzı bır yonetıcı veya yonetıcı aklı yerıne tugay kerımoglunun ya da hakan sukurun sistematik oturttugu bir aklı tercih ederim.tabi ki de çılgınlar atarak sevindim o transferlerde ama bir plan yaratılmadı bir şablon yaratılmadı.uçaklardan inildi uçaklara binildi. öyle bir fetişizme sürüklendik ki o donemlerde arkadasıma 'ya yeterki bombayı patlatsın haldun ustunel, ucaga atsın getırsın kontejan mı dolmuş bindirsin geri gotursun,yeter ki biz o heyecanı hissedelim' . bugunse gerçekten içtenlikle söylebilirim ki andreas iniesta gelse sevinmemin popüler bir fetişizmden öte anlamı olmayacak.tum bunların ısıgında totalde gördüğüm; bir branşta bir felsefe yaratmak, uygulamak, sürekliliğini sağlamak, uçakları karşılayıp uğurlamaktan çok çok daha heyecan ve haz verici bir histir uzun vadede.